İsrail ve Hamas arasındaki savaş Orta Doğu’yu kan gölüne çevirdi. Son olarak Gazze’de hastane bombalayan İsrail’in saldırılarında sivil ölümler giderek artarken, sanat dünyasının ünlü isimleri bu zulme sessiz kalamadı. Türkiye’den çok sayıda sanatçı, sosyal medya üzerinden “Savaşı durdurun” çağrısı yaptı.
#Ünlülerden Savaşa TepkiKimi kitaplar diğerlerine kıyasla bizi biraz daha fazla etkisi altına alır, defalarca okuma isteği uyandırır. ‘Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın kahramanı Holden Caulfield ya da ‘Suç ve Ceza’nın Raskolnikov’u olabilir zihnimizi açan, hayata bakışımızı değiştiren... 39. Uluslararası Kitap Fuarı’nı fırsat bildik; sanat, müzik ve edebiyat dünyasından isimlere onlarda bu etkiyi yaratan kitapları sorduk.
#KitapKasas Suresi okunuşu ve anlamı araştırılıyor. 88 ayetten oluşan sure, adını 25. âyette geçen “el-Kasas” kelimesinden almıştır. Kasas, kıssalar anlamında olup Kur’an’da geçen kıssa ve olaylar için kullanılır. Mekke döneminde inen Kassas suresinde anlatılan konular arasında küfre saplanıp maddî servet ve kudrete bel bağlamanın kötü akıbetini vurgulamak üzere Kârûn kıssası da bulunuyor. İşte Kassas suresi Türkçe ve Arapça okunuşu, tefsiri, meali…
#KasasKayısı rengi güneş ışığı, rengârenk kıyafetler, havada süzülen su baloncuklarıyla İstiklal Caddesi cıvıl cıvıl. Ekvadorlu müzisyenler, aşk tazeleyen İspanyol-Rus çift, İranlı, Arap, Türk, neşeyle gülümseyen insanlar... Beyoğlu’nu en son ne zaman böyle gördüğümü hatırlamıyorum. Belki 10 yıl olmuştur. Ahmet Ümit son kitabında şehrin yeni yüzüne bakmış, buradan üç hikâye anlatmış. Yazarla ‘Aşkımız Eski Bir Roman’ çıkmadan hemen önce buluştuk. Değişen İstanbul’u ve gelecek umutlarını konuştuk.
#SuriyelilerPAZAR günü, Topuz ailesinin yaşamak zorunda kaldığı trafik terörünü yazdım. Büyük kızları İlay’ı 8 yaşında okula giderken yaya kaldırımında ehliyetsiz bir motosiklet sürücüsü, küçük kızları Ezgi’ye de yine okula giderken yaya geçidinde hız sınırını aşan bir otomobil sürücüsü öldürdü.
#YazarlarYetişkinlerin elinde bulunan koltukları, 23 Nisan’da çocuklara devretmek gelenektendir. Çocuklar bu önemli koltuklara oturtulur ama fikirleri, söyledikleri pek de ciddiye alınmaz. Etraflarını saran büyükler, yüzlerinde anlayışlı ve şefkatli bir gülümsemeyle onları izler, söylediklerine güler, her şey birkaç dakikada sona erer. Yarın 23 Nisan... Yine çok önemli, gücü temsil eden koltuklara çocuklar oturtulacak. Peki ama çocuklar gücü nasıl algılıyor? Güç kullanımıyla araları nasıl? Güçlü olmaktan anladıkları, yetişkinlere kıyasla ne kadar farklı? İyilik ve kötülük gibi kavramlar onlar için ne ifade ediyor? Bugün tüm dünya güç savaşlarıyla sarsılırken, yetişkinlerin cevabını bulmakta zorlandığı problemleri çocuklarla tartıştık.
#23 NİSANDeli bir enerjisi var.Psikoterapist, aynı zamanda oyuncu. Komik ve esprili.Adı Pınar Toker. Kitabının adı ‘Beyaz Atlı Prensi Öldür!’Ne mi anlatıyor kitap? Kadınlar, yüz yıllar belki de bin yıllardır masallardan kaynaklanan mitlerle büyüdü. Kurtarıcı beyaz atlı prens gelecek, bekleyen ‘Uyuyan Güzel’i öpecek... Rapunzel, kulede saçını uzatıp bekleyecek, prens gelip kurtaracak... Ya da Sindrella bekleyecek, prens, baloda düşürdüğü ayakkabıyı ayağına geçirecek ve onunla evlenecek... Tema hep aynı... Sen bekle... Prens gelip seni kurtaracak! İşte bu kitap, prenslere nanik kitabı! Feminist edebiyatın baş yapıtlarından biri olan ‘Kurtlarla Koşan Kadınlar’ gibi.Bize diyor ki, “Bir kadın, kendini gerçekleştirmek, özgürleşmek için önce beyaz atlı prensi öldürmeli!”Gerçek manada değil tabii. Beyaz atlı prensin temsil ettiği şeyleri öldürmeli. Kadın, kahraman olarak yolculuğunu tamamlamalı sonra beyaz atlı prens geliyor zaten.
Modern zamanın popüler yaşam filozofu Alain de Botton bugüne kadar yazdığı kitaplarıyla din, seks, seyahat ve aşk hakkında konuşulanları kökten değiştirdi, şimdi sıra sanata geldi. Son kitabı ‘Art as Therapy’ (Terapi Olarak Sanat) ile değişen müzeleri, koleksiyonerliği tartışmaya açan De Botton’la Londra’daki ev-ofisinde buluştuk. Sanat dünyasının yeni oyuncularını, Gezi sonrası Türkiye’yi ve yakında İstanbul’da açacağı Hayat Okulu’nu konuştuk.
Kendisi de bir Suriyeli olan El Arabiya'nın Türkiye Temsilcisi Daniel Abdulfettah, ülkesinde son dönemde yaşanan olayları “medyanın yarattığı bir savaş” olarak niteledi. hurriyet.com.tr’nin sorularını yanıtlayan Abdulfettah, Suriye’de Türkiye’de gündemde olan Balyoz Darbe Planı’na benzer bir planın uygulamada olduğunu belirterek, ABD ve müttefiklerinin muhaliflere verdiği desteğe dikkat çekti. Suriye’nin daha önce defalarca benzer durumlarla karşı karşıya kaldığını belirten Abdulfettah’a göre, Müslüman Kardeşler’in Suriye’de güç kazanması Türkiye için de büyük bir tehlike.