Orhan Duru’nun öykünün karnına bastırdığı yer, anlatma iştiyakına açık olan noktadır. Söylen, anlatı, hikâye, kıssa, masal, vahiy, destan onu dinleyecek bir kulağa odaklanır. Çok eski olanla çok yeni olanın çatıldığı yerde öykünün canlandığını görürüz.
#Yoksullar Geliyorİyi bir yazar ve yayıncı olan Ferit Edgü yayıncılığa İlhan Berk’in şiir kitabı ‘Atlas’ı yayımlayarak başlar. Bodrum’da otururken ziyaretine gelen Berk’in “Kim yayımlayacak?” sorusuna “Kimse yayımlamazsa ben yayımlarım” yanıtını vermesiyle Ada Yayınları’nın ilk tohumu atılmış olur.
#Ferit EdgüÇağdaş Tük resim sanatının öncülerinden olan sanatçı, yaşamının büyük kısmını yurtdışında geçirmiştir. Bundan dolayı Türkiye’de olduğu kadar Avrupa’da da kendi dallarında tanınmış sanatçı ve aydınlarla tanışıp dostluklarını pekiştirme olanakları bulmuştur. Akademik bir eğitim almamasına rağmen birçok konuda kendisini geliştirmiş ve düşüncelerini açıkça söylemekten geri durmamıştır. Siyasi görüşleri dolayısıyla dönemin yönetimleri tarafında soruşturmalara maruz kalarak Anadolu’da sürgün dönemleri yaşamıştır.
Klasik, çağdaş, tasavvuf, fantastik, polisiye... Yerli ya da yabancı edebiyat... Herkesin gözdesi farklı. Halen tatilinizde, izninizde şöyle bir uzanıp kitap okumayı hayal ediyorsanız işin ‘en içindeki’ insanların, İstiklal Caddesi’ndeki kitabevlerinin deneyimli satış danışmanlarının favori kitaplarına bir göz atın.
#Uygar TaylanİLKOKUL çağında okuyup en çok etkilendiğim yazarlardan biriydi Kemalettin Tuğcu. Ailesinden ayrı düşmüş, kimi kaçırılmış kimi evlatlık verilmiş, hayatın zor şartlarıyla mücadele etmek zorunda kalan ama bütün bu olumsuzluklara rağmen asla kötü tarafı seçmeyen, sonunda iyilerin kazandığı çocukların hikayelerini anlatırdı.
#Kemalettin Tuğcu6 Şubat depremleri nedeniyle bu yıl ülkece yastaydık. Yaza doğru canlanmaya başlayan kültür-sanat ve spor etkinliklerinde bir arada olmak bir nebze de olsa iyi geldi. Sinemaya gittik; ‘Hayat’, ‘Tanrının Unuttuğu Yer’ gibi başyapıtları izledik. Konserlere, festivallere katıldık; Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için özel bir şov hazırlayan Edis’le coştuk. Tiyatroyu da ihmal etmedik, Haluk Bilginer ve Zuhal Olcay’ın 20 yıl sonra ‘Kel Diva’da buluşmasına tanık olduk. Brieflyart’taki sergisini gezerken değerli sanatçı Şenol Yorozlu’nun kısa bir süre sonra aramızdan ayrılacağı aklımıza bile gelmedi. Canımız evde oturmak istedi, açtık Murathan Mungan’ın ‘995 km’sini okuduk, Mert Demir’in ‘Ateşe Düştüm’ şarkısıyla hüzünlendik. Akşam olunca Gallada’da güzel bir yemek yiyip arkasından Frankie’de müzik dinledik. İstanbul Modern’in önünden geçerken Renzo Piano imzalı binasını hayranlıkla inceledik. Bu arada spordaki başarılarımız bizi mutluluktan ağlattı. Antalya yine tatil için ilk tercihimiz oldu. Barbie çılgınlığı modayı esir alırken herkesin dilinde iklim değişikliği vardı… Ve elbette bir de şu soru: “Yapay zekâ dost musun, düşman mısın?”
#Melis YılmazDaha sonbaharın serinliğini hissetmeden haberleri duymaya başlamıştık. Yepyeni sergiler, konserler, festivaller, oyunlar, filmler ve kitaplar yoldaydı. Eylül ayının gelmesiyle birlikte kültür ve sanat dünyası da sezonu açtı, birbirinden güzel etkinliklerin, yayınların tarihi belli oldu. İçlerinden kaçırmamamız gerekenleri derledik.
#Eylül