Yalçın Bayer

Prof. Sönmez’in başına gelenler

19 Mart 2004
<B>MEMORİAL </B>Hastanesi Kalp Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. <B>Bingür Sönmez, </B>meslektaşımız <B>Yener Süsoy'</B>un röportajında <B>‘‘SSK'nın havale ettiği stent ve kalp kapaklarının kalitesiz olduğunu’’ </B>söylüyor. SSK'nın verdiği 900 dolarlık kapağın gerçek değerinin 400 dolar ve ABD'de 15 yıl önce kullanılan bir model olduğunu anlatarak şöyle diyor:

‘‘SSK'ya bir yazı yazıp verdiği kapağı kullanmayacağımı nedenleriyle birlikte bildirdim. Birkaç gün sonra ithalatçı firma beni arayıp sıkılmadan 'filan doktorlar kullanıyor, siz niye kullanmıyorsunuz' diye sordu, anlattım. Brezilya'dan gelen teneke kapakları Ankara'da taktılar, kapağın menteşesi koptu gitti. Ben insan hayatını hiçe sayan bu uydurma kapakları, stentleri asla takmıyorum. (...) Yerli stentler çok ucuz ama teknolojisi çok geri; hem uygulamada ciddi problem veriyor.’’ (Hürriyet, 16.2.2004)

TAZMİNAT DAVASI

Prof. Sönmez'in sakıncalı olduğunu duyduğu SSK'nın anlaşmalı özel hastanelere gönderdiği kapakçıları İzmir'de bir özel hastanede bir kişiye takmak zorunda kalan Prof. Ali Telli'nin başı derde giriyor. Hasta, kapakçık kırılınca 250 milyarlık tazminat açıyor. Prof. Telli tartışmalar üzerine ‘‘Asıl mağdur benim’’ diyor.

Olay, 2.4.2003'te Hürriyet'te yer alınca SSK ‘‘Ben karışmam’’ deyip içinden çıkmak istiyor. Buna karşı özel hastane ‘‘Bunu, kendi hastalarına takması için SSK gönderdi’’ diyor.

Kapakçıkların sakıncalı olduğunu açık bir dille aktaran Prof. Bingür Sönmez ‘Kral çıplak’ dediği için, hastanesi cezalandırılıyor.

TRI marka Brezilya yapımı bu kapakçıkların ABD (CE) ve AB (FDA) standartları dışında olduğunu saptayan Sağlık Bakanlığı bir genelge ile bunları yasaklıyor; SSK'dan hastaları yakın takibe alınmasını istiyor. Bu arada kurum içi yazışmalarda bu kapakçıkların kullanıldığı ortaya çıkıyor. Bakanlığın uyarısı olmasa Brezilya kapakçıkları hálá takılıyor olacak; ithalatçı da para kazanmaya devam edecekti.

SSK ortaya çıkıp kendini sorgulayıp kamuoyunu aydınlatma yerine bu kapaklardan şikayet eden Sönmez'in hastanesine, kendi sigortaları için ameliyat sevkini durduruyor. Bir anlamda cezalandırıyor. Ayrıca ünlü doktor hakkında yakışık almayacak 'soruşturmalar' başlatıyor.

HASTANEYE ÜLTİMATOM

SSK, Memorial'
a özetle diyor ki:

Prof. Sönmez hem hastalarımızı ameliyat ediyor, hem de aleyhimize konuşuyor. Bu yüzden size hasta sevkini durdurdum... Aramızdaki sözleşme tazminatının %20'si oranında cezai işlem uyguladım. Bana, doktorun noterden onaylı ihtisas belgesini; doktorla hastane arasındaki iş akdinin sözleşmesini; herhangi bir kamu kuruluşunda çalışıp çalışmadığını, muayenesi olup olmadığını; merkezde tam görev yapıyorsa sigortası ve işe giriş ve prim bildirgesini gönderin... Ayrıca, gazete haberi hakkındaki hastanenizin yazılı görüşlerinizi istiyorum.

Olay tam bir gözdağı; ama sonuçta özel hastaneler arasında bir rant savaşının parçası... Sakın bunu özel hastanelerden birine yakın kişiler organize etmesin?

Kıbrıs’a bayrak önerisi

HÜRRİYET Gazetesi'nde Birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti için BM tarafından önerilen bayrağı hepimiz gördük. Bayrak hakkında olumlu ve olumsuz birçok yorum yapıldı. Ben de bayrak bilimi (vexillology) ile ilgilenen biri olarak konuya bu açıdan yaklaşmak istedim.

Bayrak biliminde, bayrağın önder tarafındaki üst köşesi (sol-üst köşe) şeref noktası (honour point) olarak adlandırılır.

Burada o millet için en değer verilen kavramı temsil eden renk bulunur. Hatta bayrak dik asıldığında da bu noktanın yine sol-üst köşeye gelmesi için bayrak yan döndürüldükten sonra ters çevirilir. Önerilen Kıbrıs bayrağında da bayrağın ‘şerf noktası’nın Helenizm'i temsil eden mavi renge ayrıldığını görüyoruz. Sanırım Kıbrıs Türk tarafının da bu konuda çekinceleri var. Renklerin dik olarak yer almasını teklif ettiklerini okudum. Yukarıda belirttiğim sebepten dolayı (sarı renk sol şerit olmadıkça) aynı sorun devam edecektir.

Üyesi olduğum uluslararası bir bayrak sitesinin e-mail grubundaki saygın bayrak bilimcilerden birinin getirdiği ve diğer arkadaşların desteklediği çapraz yerleşim önerisini sizinle paylaşmak istedim. Çizimini gönderdiğim öneride şeritler çapraz olarak yerleştirilmiş, sol üst nokta tarafsız renk olan sarıya ayrılmış, BM'nin önerisinden çok fazla uzaklaşılmamış, bayrak bilimi ilkeleri nezdinde başarılı ve göze hoş gelen bir tasarım elde edilmiş olur.

Onur ÖZGÜN-İSTANBUL

Rant planı

CHP
İl Sekreteri ve Beşiktaş Belediye Meclisi 1. sıra adayı Çetin Soysal dün basına belgelerle yaptığı açıklamada, başkan Yusuf Namoğlu'nun Barbaros İskele Meydanı'nı inşaata açtığının ortaya çıktığını bildirdi. Deniz Müzesi ve Kaymakamlık arasındaki 5.5 dönümlük alan, 1/1000'lik planda otel ve ticari yeri olarak ayrıldı. İlçe ve Büyükşehir'den geçen plan paftalarında 'Beşiktaş Belediye Başkanı Yusuf Namoğlu' ile 'Büyükşehir Belediye Başkan V.' adına 'kalp' şeklinde bir imza yeralıyor. 29.1.2004 tarihli bu imzanın A. Müfit Gürtuna'ya mı, Ümit Özerol'a mı ait olduğu anlaşılamadı. Soysal ‘‘Dalan'ın Park Otel ve Gökkafes'te yaptığı 'avan projesine göre uygulama yapılacaktır' notu bu plana da konularak, yapılacak binanın yüksekliği ve boyutları belediye başkanının yetkisine bırakıldı’’ dedi.

Teşekkür

ANAYASA
Mahkemesi, kızılağaç ve kestanelerin orman ağacı sayılmamasına ilişkin Orman Yasası'nda yapılan ve Resmi Gazete'de yapılan değişiklikleri iptal etti ve yürürlüğünü durdurdu. Anayasa Mahkemesi, hukukun üstünlüğüne olan inancımızı bir daha perinçlediği ve Türkiye'nin doğal varlıklarının korunması yönünde aldığı karar için sayın Cumhurbaşkanımıza ve ana muhalefet partisine, bu yasanın iptali için verdikleri mücadele için ulusca saygılarımızı ve şükranlarımızı arz ederiz.

Hayrettin KARACA-TEMA Mütevelliler Heyeti Başkanı

Biliyor musunuz

MUĞLA'da yerel seçim çalışmalarına katılmadığı dikkat çeken AKP Muğla Milletvekili Seyfi Terzibaşıoğlu'nun DYP'ye geçeceğinin konuşulduğunu...

DYP Yakuplu adayı O.Murat Otay'ın, George Washington Üniversitesi Uluslararası Finans bölümü mezunu ve Arı grubundan olduğunu; meclis listesinin 1. sırasında eski İstanbulsporlu Günay Yavaş'ın bulunduğunu.. Biliyor musunuz?

Mesaj panosu

- KÖY Enstitülü Hasan Tuna'nın 'Çanakkale Şehitlerini Anma Hat Sergisi' Ortaköy'de Kabataş Sabancı Kültür Sitesi'nde açıldı. 27 marta kadar açık kalacak sergide, Atatürk ve Cumhuriyet'i anlatan 70x100 ebadında 35 tablo yer alıyor.

ÇANAKKALE geçilmez ise Biga da geçilmez. Bizler her dilde konuşuyor, namazımızı kılıyor, orucumuzu tutuyor. Bizde ırk ve din ayrımı yoktur. Kimse bu işi istismar etmesin, aramızı bozmasın. Biz dürüst, samimi olana bakarız, hizmet yapanı biliriz.

N.A.-İSTANBUL
Yazının Devamını Oku

28 Mart seçiminde kargaşa yaşanacak

18 Mart 2004
<B>AKP </B>Genel Merkez Seçim Koordinasyon Başkanı ve İstanbul Milletvekili <B>Mustafa Ataş, Gaziantep'</B>teki seçmen listelerinde görülen yanlışlıklarla ilgili yazı üzerine arayarak <B>‘‘Biz de aynı konuda şikayetçiyiz. Bunu gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim’’ </B>dedi. Ataş'ın anlattıkları seçmen listelerinin vahim boyutta hatalarla dolu olduğunu gösteriyor; dolayısıyla 28 Mart'ta büyük kargaşa yaşanacak. CHP Gaziantep İl Başkanı Duran Ergetir'in AKP'yi suçlamasını doğru bulmadığını söyleyen Ataş şunları anlatıyor:

‘‘Türkiye'nin çeşitli yerlerinden şikáyet aldık. Aksaray'dan 430 seçmen İstanbul'da çıkmış... Çankırı Ilgaz'ın beş köyünden seçmenler geldi; ‘Biz 10 yıldır köyde oturuyoruz, isimlerimiz ilçede çıktı' dediler. Adana Ceyhan'da bu yolda bilgiler geliyor. Bir başka ilçenin 43 seçmeni tamamen seçmen listesinden çıkmış, nerede oldukları belli değil. Düşünün ki bunlar eski seçmenler... Örneğin, kiminin adı ve soyadı tutmuyor, anne-babasının adları farklı; ya da seçim kütüklerindeki isimlerle seçmen kartındaki bilgiler birbirini tutmuyor. Her ne olmuşsa gerçek oturanların isimleri ortadan kaybolmuş, bir bakıyorsun örneğin Adana'ya veya İstanbul'a girmiş... Bizler de, CHP gibi aynı konuda YSK'ya 10'a yakın dilekçe verdik; daha başka şikáyetlerin de olduğunu öğrendik.

Yanlışlıklar nereden kaynaklanıyor?

- Hiçbir seçim döneminde yaşamadığımız olaylar. Eski seçmenlerin adlarının farklı seçim bölgelerinden çıkması, Seçmen Kütüğü Genel Müdürlüğü Bilgi İşlemi'nde yapılan hatalardan kaynaklanmış olduğu anlaşılıyor.

Bir komplo olabilir mi?

-
Bakın net şekilde kasıt var demiyorum; ihmal de olabilir diyorum. YSK Başkanı Cengiz Erdoğan'la görüştüm; itirazlar üzerine, listelerin düzeltilmesi talebinde bulunacaklarını söylediler. Birçok seçmenin oy kullanamayacak olmasından endişe ediyoruz. Ciddi bir sıkıntı ve kargaşa var. Anlam veremiyor, çözemiyorum. YSK da bu işten mustarip; seçmen kütüklerinin düzeltilmesi gerekiyor. Bakalım ne yapacaklar!

YSK'nın 0312-435 54 80 No'lu telefonu sürekli meşgul; www.ysk.gov.tr sitesi açılmıyor; YSK Başkanı Cengiz Erdoğan'a ve çalışma arkadaşlarına ulaşılamıyor ki, gelişmeleri öğrenelim.

Biliyor musunuz

DSP İstanbul Büyükşehir adayı Masum Türker'in, yarın yapacağı basın toplantısında, 2003 yılında AKP hükümetince SSK ve Bağkur emeklilerine ödenmeyen 500 milyon lira ile şu anda her ay eksik tahakkuk ettirilen 80 milyonun nasıl geri alınacağına ilişkin basın açıklaması yapacağını... CHP Bahçelievler Belediye Başkanı Musa Çulha'ın ilçesinde devlet fuar merkezi kuracağını... Beşiktaş Belediye Başkanı Yusuf Namoğlu'nun, yolsuzluk iddialarına adı karışan Fen İşleri Müdürü ve Park Bahçeler Müdürü'nü görevden aldığını... EMİNÖNÜ Belediyesi'nin, terhisten dönen gençlerin ailesine ödediği 150 milyon lirayı başı açık olan asker annesi Vasfiye Karaman'a ödemediğini... CHP Kavaklı Belediye Belediye Başkan adayı, sanayici Ali Fatinoğlu'nun, iş hayatı boyunca teşvik ve kredi kullanmadığını bildirdiğini... CHP Sarıyer adayı mimar Gökhan Zeybek'in, eski bakanlardan Namık Kemal Zeybek'in yeğeni olduğunu... KAYSERİ Büyükşehir bağımsız adayı Sevim Ölçmez'in, kendisini ve 5 arkadaşını 'izinsiz afiş asmak' iddiasıyla gözaltına alan polisler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu... SHP Van adayı Mesut Öztürk'ün seçimi kazanması halinde iki yıl sonra referanduma gideceğini ve yeterli oyu alamazsa görevi bırakacağını vaat ettiğini... CHP İzmit Büyükşehir adayı Hikmet Erenkaya'nın, ‘‘İzmit'i hayata gerecekleri 4-5 projeyle küçük bir İsviçre haline getireceklerini’’ söylediğini... Adana Belediye Başkanı Aytaç Durak'ın, su borcunu ödemeyen abonelerin borçlarının gecikme faizini silip ana borcu 5 eşit takside bölmesinin emekliler tarafından kınandığını... ‘‘Parti yönetimine ilişkin bütün eleştirileri’’ dondurduğunu söyleyen CHP eski Genel Sekreteri Ertuğrul Günay'ın, 18-28 Mart seçim turuna çıkacağını...

Biliyor musunuz?

57 bin şehide ‘Mehmet’ adı verilmesi ayıptır

18 MART Deniz Zaferi vesilesiyle bugün Çanakkale Şehitleri'ni anıyoruz.

89 yıl sonra bugünkü varoluşumuzu sağlayan şehitlerimize gerçek anlamda ne kadar sahip çıkabiliyoruz?

Çanakkale Şehitleri Abidesi ve civarında yapılan son düzenlemeler, bu topraklar için can veren insanlara saygısızlıktır. Yeni mezar taşları yapılmış ve hepsinin üzerine ‘‘Mehmet’’ yazılmıştır. Bunu yapanlar da, savunma olarak ‘‘253 bin şehidin tek tek ismini nasıl yazacaktık’’ diyorlar. Önce bu klasik yanlışı düzeltelim, Çanakkale Savaşı'ndaki toplam şehidimiz 57 bindir. Bu da bütün ulusal ve uluslararası ciddi referans kaynakları tarafından teyit edilmiştir. 253 bin ise toplam zayiattır. Yani toplam şehit, yaralı, hasta sayısıdır.

Bu 57 bin şehidimizin isimleri Genelkurmay arşivlerinde bulunmaktadır. Ve 89 yıldır yerine getirmediğimiz ve boynumuzun borcu olan görev, bu insanlarımızın isimlerini tek tek duvarlardaki taş plakalara kazımaktır. Hal böyleyken 1.6 trilyon liralar, bayrak yapmaya, heykel dikmeye harcanmaktadır. Ayıptır, günahtır. Bu insanlar Hint çim hokeyi takımı oyuncuları mı, hepsinin adı Sing gibi Mehmet olsun.

İngilizler, Avustralyalılar aşçı yamağına kadar bütün ölülerinin isimlerini taşlara kazımışlarken, üstelik bütün bunları 1924 yılında tamamlamışken; bizim 89 yıl sonra bile hálá birbirimize şov yapmaya çalışmamızdan utanıyorum!

FATİHA OKUSUNLAR

Üstelik ortada katmerli bir ayıp vardır. Muharebe arazilerinde savaş sırasında veya hemen sonrasında yapılmış tam 22 adet orjinal şehitlik bulunmaktadır. Bunlar geçen zaman içerisinde dağılmış, tarlaların içinde kalmış ve unutulmaya terk edilmiştir. GPS koordinatları vardır. Bunlardan bir teki bile korumaya alınmamış, işaretlenmemiş, ziyarete açılmamıştır. Üstelik bunların altında yatanlar hakiki Mehmet'lerdir; Abide'nin yanına yapılan gibi sembolik mezarlar değildir. (Irak bile İran savaşında ölenlerin askerlerin ismini tek tek taşlara kazımıştır.)

18 Mart'ta strafordan yapma heykeller, boyama bayraklar ve sembolik mezarlar arasında hamaset nutku atacak yetkililere, biraz paçalarını çamura bulayarak tarlaya girmelerini, sahici mezarlar önünde hiç değilse bir Fatiha okumalarını ve kendilerini affettirmeye çalışmalarını öneririm.

Ulusların tarihinde önemli yer tutan olayları, hele hele bugünkü varlık nedenimiz olan insanları genel laflarla gelecek kuşaklara anlatamayız. Onlar biz yaşayalım diye öldüler ve gerçek isimleriyle anılmayı herkesten çok hak ettiler. Onları tarihe gömmeye çalışanlar, yaşarken unutulmuş demektir.

Gürsel GÖNCÜ-Gazeteci, Araştırmacı
Yazının Devamını Oku

‘Seçmen transferleri sonucu etkileyebilir’

17 Mart 2004
<B>HAFTA </B>sonu <B>CHP </B>Gaziantep örgütü, seçmen listelerinde yapılan 'oyunlardan' kuşkuluydu... <B>YSK'</B>ya avukatlarıyla yaptıkları ciddi bir başvurunun hazırlıklarını yürütüyordu <B>Duran Ergetir</B>.CHP adayı Celal Doğan yoğun halkın arasındaydı. Kampanyasını birkaç saatlik uykularla geçiriyormuş... Cumartesi-pazar günü yaklaşık 40 yerde konuşmuş. Bu kez yarışı çok ciddi tuttuğu anlaşılıyor. Adaylığının geç ilan edilmesi karşısında aradaki zaman farkını kapattıklarını söylüyor. Rakibi AKP adayı Dr. Asım Güzelbey'e karşı 10 puan fark yapacağını söyledi bize... ‘‘Ben seçimden seçime partiliyim, seçimden sonra kentin belediye başkanıyım’’ derken, otobüsünden bir ses yükseliyor:

‘‘Sağı solu ayırmadım /Eşi dostu kayırmadım /Gece gündüz yorulmadım /Yola devam Celal Doğan’’

15 yıllık başkanlık süresince aralarında arıtma, isale hattı, katı atık ve içme suyu, park, toplu konut ve spor yatırımları bulunan 252 projeye yaklaşık 500 milyon dolarlık harcama yaptıklarını söylüyor.

ŞIRAHAN RESTORASYONU

Bu arada, 1995 yılında yanan tarihi Şırahan'ın restorasyonunun tamamlanmasından mutluydu Doğan... Çünkü az önce bir açılış yapmıştı. 1885'te Osmanlı'nın Halep Valisi Cemil Paşa'nın emriyle yaptırılan 10.5 dönüm üzerindeki Şirahan ve Yemişhan kompleksi, Güneydoğu'nun en büyük kervansarayı sayılıyor. 6 trilyona mal olan restarasyonu, Pekerler (Sena Peker) ve Rena (Sinan Mataracı) firmaları yapmış... Uzun yıllar fıstık, üzüm ve yerli ürünlerin pazarı olarak hizmet veren kervansarayın onarımına 6 trilyon harcanmış; gerçekten Gaziantep'e yeni güzellikler katacak 75 dükkanlık bir eser... Belediyeye ait bu hanların yanındaki 20 dönümlük arsa da, beş yıldızlı bir otel yapımı için MNG'ye 49 yıllığına verilmiş... Mehmet Nazif Günay, Şırahan adı verilecek 120 yataklı beş yıldızlı otele 25 milyon dolar harcayacakmış... Editörlüğünü Nurgün Balcıoğlu'nun yaptığı ‘‘Siyasette bir marka - Celal Doğan’’ adlı kitapta CHP'yi Celal Doğan'ın ayağa kaldıracağı yazısı dikkat çekiyor.

LİSTELERE İTİRAZ

CHP
Gaziantep İl Başkanı Duran Ergetir, seçmen listeleriyle ilgili olarak yaptığı açıklamada şunları söylüyor:

‘‘Ankara'dan gönderilen listelerde yer almadığı halde bilgisayar ortamına aktarılmış olarak gelen listelerde 'gaip'ten çıkan isimler bulunduğu gibi seçim çevrelerinde de çok ciddi yanlışlar yapılarak seçim sonuçlarını etkileyecek tarzda seçmen transferleri yapılmıştır.

Bu usulsüzlüğün sadece Gaziantep'in Şahinbey ve Şehitkamil ilçe seçim çevrelerinde değil seçmen listeleri bilgisayara aktarılan 35 ilde de olduğu sonucuna ulaşmış bulunuyoruz.

Kesinleşen seçmen listelerinde tam kanunsuzluk halleri ve mükerrer yazılımların silinmesi dışında değişiklik yapılması yasal açıdan mümkün değildir.

İlçe seçim kurullarınca tespit edilip YSK'ya gönderilen kesin listelerde değişiklik yapılarak mahalleler ve ilçeler arasında seçmen kaydırmalarının yapılmış olmasını bir talihsizlik olarak değerlendiriyor ve kınıyoruz.’’

Gerekli itirazları YSK'ya yapmışlar...

TAŞIMA OY

Bunlar taşıma oy mu?

- Kilis, Şırnak
ve Batman gibi yerlerden seçmen getirilmiş; ama 100 mahalleli bir ilçenin 30 mahallesinde oturanların hiçbirinin ismi yok. Bu kadar büyük bir yanlışlık olamaz; bir şeyler var. Buradaki insanların nerede seçmen oldukları da belli değil. Bu taşıma seçmenlerin AKP'nin bir oyunu olduğunu düşünüyoruz.

Bir önemli yanlışı da şöyle anlatıyor:

‘‘Seçmen listeleri eskiden muhtarlara verilir, askıya çıkarılırdı. İlk defa bu seçimlerde listeler sadece ilçe seçim kurullarında bulunuyor. Şimdi sadece bilgi kağıtları veriliyor. Bu da kontrolü güçleştiriyor. Ben bütün bu işlerde art niyet arıyorum. Seçmenler, bilgi kağıdı ile hangi sandıkta oy kullanacaklarını nasıl bulacaklar? AKP, muhalefete karşı ellerinden gelen her şeyi yapıyor.

İspanya gibi ne zaman birlik olacağız

İSPANYA halkı demokrasi dersi veriyor. Acaba bizler ne zaman İspanya halkı gibi her konuda birlik olacağız. Bizlerden kendi adayı için oy isteyen ve vergi için tehdit eden bir maliye bakanı'na ve kendisini eleştirdiğini gördüğü gazeteyi yırtan bir devlet bakanına, bir kadın kozmetik ürününün reklamının Türk adetlerine aykırı olduğunu söyleyip tahammül edemeyen bir bakana, ben nasıl da güvenip oy vereceğim?

Ömer YILGINCA-ADANA

Maaş ve pirinç

MUĞLA
Milletvekili Fahrettin Üstün hükümeti sıkıştırmaya devam ediyor. Başbakan'ın ‘‘Ticaretle uğraşmazsam başbakanlık maaşı ile geçinemem’’ açıklamasını TBMM gündemine taşıdı. Ancak Arınç'ın soru önergesini, TBMM İçtüzüğü'ne aykırı bularak işleme koymaması üzerine ‘‘Denetim görevim engellendi’’ diye tepki gösterdi. Üstün ayrıca, ‘‘1.1.2003-20.2.2003 arasında hangi firmanın ne kadar pirinç ithal ettiğini, ithal pirincin tonunun 600'den 1000 dolara çıkmasının nasıl önleneceğini, önceki yıllarda pirinç ithal eden firmaların kim olduğunu ve ne kadar pirinç ithal ettiklerini de, Tarım ve Köyişleri Bakanı'na sordu.

Mesaj panosu

TEMA'
nın 1 milyon ağaç kampanyasına katılmak için Turkcell faturalı hatlarda 3463'e TEMA yazarak SMS gönderebilir; İş Bankası Levent Şubesi (1035), 804352 numaralı hesaba yardımda bulunabilirsiniz. Unutmayın bir fidan sadece 2.5 milyon TL. (www.tema.org.tr)

AKBANK (Garanti'yi de unutmayın) telefon bankacılığı beni çıldırtıyor. Yarım saattir müşteri yetkilileri meşgul. Koskoca Akbank bu yazıyı yayınlarsanız paraya kıyar da 10 tane daha çağrı merkezi elemanı alır belki. Herkesin vakti israf olmaz.

M.Salih SANCAR-BEŞİKTAŞ

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Gerçeği söyleyenler hiçbir zaman susmak zorunda değildir.’’

(Barbusse)
Yazının Devamını Oku

O muhtar adayları suç işlemişlerdir

16 Mart 2004
<b>‘LAİK Cumhuriyet'ten seçim manzaraları'</B> (13.3.2004) başlığı altında yer alan türbanlı ve sakallı muhtar adaylarının bu görüntüleri yasalara aykırı mı? Okurlarımız bu fotoğraflara tepki gösteriyorlar.

Ankara'dan bir avukat okurumuz, şunları söylüyor:

‘‘İlçe Seçim Kurulu, türbanlı adayın başvuru belgesinde türbanlı fotoğrafı varsa, kabul etmişse görevi ihmal suçunu işlemiştir.

Kamusal alanda ne türban takılır, ne de türbanlı fotoğrafa yer vardır. İlçe Seçim Kurulu, türbanlı ve din istismarlı posterleri toplatmalıdır.

2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası'nın 87. maddesinde, istismar suçtur. Cezası 117. maddeye göre 6 ay hapistir.

Muhtarlar için ise 2972 sayılı Seçim Yasası'nın 58. ve 151. maddesine göre en az bir yıldan iki yıla kadar hapis ve para cezasıdır.’’

Üsküdar ve Gaziosmanpaşa İlçe Seçim Kurulları acaba bir işlem yaptılar mı?

Verilen görevi reddetmedim

CHP
Ankara İl Başkanlığı'nı bırakarak belediye başkan aday adayı olan ve sonunda Çankaya Belediye Meclis adayı gösterilen Avukat Fazıl Güleken hakkındaki eleştiriler üzerine, ‘‘CHP gençlik kolları ile ilçe yönetim ve başkanlıklarında 31 yıl çalıştım. 1994 ve 1999'da iki dönem meclis üyeliği yaptım. Büyükşehir Belediye Meclisi'nde Melih Gökçek'e karşı dik duran üyelerden biriyim. Ben belediye meclis üyeliğine aday olmadım. Ancak partiye verdiğimiz emekler bir anlamda değerlendirilerek aday gösterildim. Partime duyduğum saygıdan ötürü de bu görevi reddetmedim’’ dedi.

Telekom’un kontör oyunu

TÜRK Telekom'un haksız, adaletsiz 'Deli Dumrul' uygulamasına ilişkin iki fatura (Bodrum Telekom'dan 21.1.2004 ve 23.2.2004) ilişikte sunulmaktadır.

Aralık 2003 ayı faturasında görüldüğü üzere, birikmiş toplam 1339 kontör vardır. Oysa Ocak 2004 faturasında görüldüğü üzere; birikmiş kontör Telekom tarafından sıfırlanmıştır. Yani 1.1339x72.000= 96.408.000 TL tutarında kontör silinmiştir.

Telekom her ay abone ücreti adı altında 7.200.000 TL parayı tahsil etmekte, yıl sonunda ise vatandaşa 'konuşsaydın' denerek parası peşin alınan, ancak hizmeti verilmeyen bir bedeli haksız olarak tahsil etmektedir.

Telekom yetkilileri kanun, tüzük, yönetmelik gibi mevzuat ileri sürmesinler. Olay, verilmeyen bir hizmetin parasının vatandaşın rızası olmaksızın alınması, hukuk deyimiyle sebepsiz iktisap, vatandaş tabiriyle 'soygun'dur.

Tanay ONURSAL-TEDAŞ Başmüfettişi-ANKARA

Bursa ve ‘yeşil’

BURSA'dan M.E. ‘‘Biliyor musunuz’’ diyerek anlatıyor:

‘‘AKP Bursa'dan, İnegöl'de RP/SP'den 10 yıldır belediye başkanlığı yapan Hikmet Şahin'i aday gösterdi. İmam hatip mezunu olan bu kişi, Türkiye'deki laik üniversiteleri beğenmemiş, Bağdat Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İlahiyat Bölümü'nden mezun olmuştur. YÖK'ün listesinde bu üniversitenin geçerli olmadığı söylenmektedir. İnegöl'de uzun yıllar İmam Hatip Lisesi'nde öğretmenlik yapan Hikmet Şahin'in belediye başkanlığı süresince İnegöl'de küçük sayılabilecek bir parktan başka bir hizmeti olmamıştır. Milli Görüş geleneğinden geldiği için türban hareketlerinin içinde olmuştur. Onun ilk döneminde bir lokantada köfte ile bira içemezdiniz; çünkü işyeri sahibi korkudan veremezdi. (AKP'ye geçince hata yaptığını söylüyor Şahin...) 'Bursa mollalar kenti olamaz' diyen DSP Bursa Büyükşehir adayı Ali Arabacı bir toplantıda kendisine 'çokeşli' olup olmadığını sormuş, ancak yanıt alamamıştır... Tayyip Erdoğan'ın, 3 Kasım'da milletvekili adayı olmak isteyen Hikmet Şahin'e 'Abi, seni belediye bşakanlığı için düşünürüz' dediği konuşulmaktadır. Ve bugün Bursa'nın Büyükşehir adayıdır. Dileriz, 28 Mart'tan sonra daha da 'yeşil' olmaz.’’

Seçim kitapları

TANJU Tosun ‘Siyasette Yeniden Mevzilenmeler, Liberal Sosyal Sentez, Muhafazakár Demokrat Sentez ekseninde 3 Kasım 2002 seçimleri’ (0212-512 52 81, bukekitap@isbank.net.tr)

ALİ Eşref Turan ‘Türkiye’de Seçmen Davranışı-Önceki Kırılmalar ve 2002 Seçimi' (www.bilgiyay.com)

NECATİ Özkan ‘‘Seçim Kazandıran Kampanyalar’’ (0212 257 60 07, mediacatkitaplari@kapitalmedya.com)

DOÇ. Osman Özsoy ‘Seçmen-Siyasetçi İlişkileri Ekseninde Başarılı Siyasetçi’nin El Kitabı' (www.hayatyayinlari.com.tr, 0212-511 84 50)

TAMER Altunay-Sinan Dirlik ‘Yerel seçimlerde kampanya yönetmek ve politika üretmek için Adayın El Kitabı’ (www.pointistanbul.com)

MEHMET Yıldız ‘‘Nasıl bir yerel yönetim? Yerel Yönetimler Yerel Hizmetler’’ (myildiz44@yahoo.com)

Biliyor musunuz?

BAŞBAKAN Erdoğan'
ın dün katıldığı Üsküdar mitinginin hazırlıklarını yürüten Teşkilat İşleri Başkanı Hayati Yazıcı'nın, örgütü ‘‘Bu seçimi SP adayı Yılmaz Bayat'a karşı kaybetmemeliyiz’’ diye uyardığını; ancak Korkut Özal kontenjanından aday yapılan Mehmet Çakır'a karşı SP'lilerin yoğun bir karşı kampanya yürüttüklerini...

CHP Eminönü eski İlçe Başkanı ve belediye başkan adaylarından M.Ali İyimama partisinden istifa etmediğini, Büyükşehir adayı Sefa Sirmen'in yanında seçim çalışmalarına katıldığını bildirdiğini...

Biliyor musunuz?

Mesaj Panosu

BEDAŞ her ay elektrik faturalarını hesabımızdan otomatik olarak kesiyor. Ayda 30-40 milyon gelen faturamız geçen ay 1 milyar 600 milyon geldi. BEDAŞ uyarı yapmadan parayı hesabımızdan kestiğinde yanlışlık olabileceğini düşünüp BEDAŞ'a itiraz ettik ve hatayı düzeltebildik. Farkına varmasaydık ne olacaktı? Böyle aksaklıkları önleyecek bir mekanizma yok mu? Aksi takdirde kazıklanmış olmuyor muyuz? Ülker İNCE-BEYOĞLU

Yazının Devamını Oku

AKP’ye Almanya’dan kırmızı kart

14 Mart 2004
<B>TBMM</B> <B>AB </B>uyum komisyonu üyeleri, <B>Abdullah Gül</B>'den önceki Dışişleri Bakanı, <B>AKP Düzce</B> Milletvekili <B>Yaşar Yakış </B>başkanlığında <B>Berlin </B>ve<B> Düsseldorf'</B>ta bazı temaslarda bulunduktan sonra gezilerinin son durağı olan <B>Münih</B>'e geldiler. Amaç, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı bir tavır içerisinde bulunan Bavyera Eyaleti CSU hükümet üyeleriyle görüşmeler yapmaktı. SPD ve Yeşiller heyetimizi kabul ederek görüştüler. Ancak Bavyera Parlamentosu'nun yüzde 60'ını elinde bulunduran CSU'lu yöneticiler tüm ısrarlara rağmen heyetle görüşmek istemedi. Dün köşemizdeki ‘‘Milli Görüş ve Türban’’ başlıklı yazı üzerine Münih'teki gelişmeleri izleyen bir okurumuz bize şu notu geçti:

‘‘AKP'li milletvekillerinin ağırlıkta olduğu TBMM AB Uyum Komisyonu'na Bavyera'da CSU tarafından randevu verilmemesinin altında Milli Görüş-AKP bağlantısı olabilir mi?

Almanya'da önümüzdeki dönemde iktidar hesapları yapan CDU/CSU partileri ile AKP iktidarının ilişkilerinin en kısa zamanda iyileştirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde Almanya'daki iktidar değişikliğinden sonra 2006'da bir kaza ile karşılaşabiliriz.

Öyle anlaşılıyor ki, Türkiye'nin AB'ye girmek için gerçekleştirdiği reformları sindiremeyen Almanya'daki bazı kesimler, bu defa da Almanya'da örgütlü bulunan Milli Görüş'ü bahane ederek Türkiye'nin önüne yeni barikatlar koyacaklar.

Bavyera Eyaleti'nde iktidarı elinde bulunduran CSU son çıkışlarıyla bunun somut işaretlerini veriyor.

Bir zamanlar kendilerine ateş püskürdüğümüz ‘Kızıl Kız' Claudia Roth ve Joschka Fischer önderliğindeki Yeşiller'in ise, ortağı SPD ile oy kaybetme uğruna da olsa ısrarla Türkiye'nin AB üyeliği için adeta ‘fahri' elçi gibi yoğun çaba sarf ettiği biliniyor mu?

Ayrıca son dönemde Türkiye'nin AB üyeliği Almanya'da gerçekleştirilen kamuoyu araştırmalarının ana konusu. Ciddi araştırmaların ortaya çıkardığı sonuç, Alman halkının yavaş yavaş bir yumuşama içerisine girerek Türkiye'nin AB üyeliğine % 55-60 oranında ‘evet' dediği şeklindedir.’’

AKP iktidarı bu gelişmeleri bakalım okuyabilecek mi?

Slogan, şiddeti teşvik ediyor

TELEVİZYONLARDA gördüğümüz kadarıyla Ulukışla AKP örgütü, ‘‘84 yıllık karanlığa son’’ sloganını kullanmış. Anlaşılan, TBMM'nin açılış tarihi olan 23 Nisan 1920 temel alınmış. Slogan, kamu düzenini tehdit eden, şiddet içeren ve şiddeti teşvik eden söylemdir. TCK'nın 312. maddesine karşı gelmektedir. Ulukışla Cumhuriyet Başsavcılığı'nı inceleme başlatmaya çağırıyorum. İşte TSK'nın istihbarat girişimini de bu bağlamda değerlendirmek gerekmektedir.

N. K.-ANKARA

Dilim dilim pastırma

BELEDİYE başkanlığı için aday olanlara... Vatandaşın sizi anlaması ve oy vermesi için yıllardır koklayıp yiyemediği pastırma ikramında bulunun. Halk ne zaman pastırma yerse o zaman ekonominin düzeldiğine inanır. Seçimler için kullanılan pankart, afiş, el ilanları ve de birçok reklam için trilyonlar boşa gitti. Bu harcanan paralar karşılığı bari pastırma ikramında bulunulsaydı da 30 yıllık hasret bitseydi. Dilim dilim pastırma ikramına bakalım hangi parti başlayacak?

Necip YOZGATLI-İSTANBUL

Biliyor musunuz?

EMİNÖNÜ'nde kendisine 'Köroğlu' ve 'Halkın Koltuk Değneği' imaları takılan DYP başkan adayı Vedat Bayram'ın, seçilirse 10 ay taksitle ayda 30 milyona 2000 genci bilgisayar sahibi yapacağını ilan ettiğini...

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın önümüzdeki hafta Edirne'ye yapacağı 3 günlük seçim turu sırasında kendisine, fabrika kurmadan iş bulmaya kadar uzun bir talep listesinin sunulacağını...

CHP Eminönü aday adaylarından Mehmet Ali İyimaya'nın bir grup arkadaşıyla partisinden istifa edip, CHP adayı Zeynel Yılmaz'a karşı SHP adayı Kiraz Biçici'yi desteklediğini...

Biliyor musunuz?

Mesaj panosu

İSTANBUL
Gazeteciler Derneği'nin (İGD) '7 Tepeye 7 Başkan Adayı' söyleşisinde Kadir Topbaş, Pınar Türenç, Sefa Sirmen, Masum Türker, Ahmet Vefik Alp, Ufuk İlkiz ve Meral Akşener barkovizyon eşliğinde projelerini anlatacaklar. Ayrıca fotograf sanatçısı Kadir Can, İstanbul'un son 30 yılına ilişkin bir dia gösterisi sunacak. 15 Mart pazartesi, İTO Meclis salonunda.

BEN ve eşim, Tekirdağ-Çorlu'nun Maksutlu Köyü'ne İstanbul'dan deprem sonrası taşındık. Beş senedir köyde yaşıyor ve koyunculuk yapıyoruz. Bizi köyde yaşatmama düşüncesinde olanlara ve ‘‘Kadınlardan köy muhtarı olmaz’’ diyenlere cevap vererek ‘‘Sopayla yönetilen köy değil, demokrasiyle yönetilen halkın muhtarlığı için’’ direnmeye devam edeceğiz.

Seza BEYTAŞ Maksutlu Köyü TEKİRDAĞ

ANKARA
'da raylı sistemin en önemli istasyonlarından biri olan AŞTİ istasyonundaki otoparkın, raylı sistemi özendirmek için bedava olması gerekmez mi?

Ali AYDOĞAN

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Erbakan bir antiemperyalistir. Kendisine haksızlık yapıldığını düşünüyorum.’’

(Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

Ankara Üniversitesi)
Yazının Devamını Oku

Laik Cumhuriyet’ten seçim manzaraları

13 Mart 2004
Erdoğan'ın oturduğu Üsküdar Emniyet Mahallesi muhtar adayı Ayşe Aygün diyor ki: ‘‘Mahalleme devlet yardımlarını ulaştıracağım.’’<br><br>G.O.Paşa’nın Karadeniz Mahallesi muhtar adayı Nuri Öğüt, ‘‘Allah seçmenlerin beynine nüfuz ederek muhtar olmamı sağlayacak’’ diyor. Kim kimi neden fişliyor

KARA Kuvvetleri Komutanlığı'nın haber toplama planı çercevesinde ‘‘bölücü ve yıkıcı faaliyette bulunan kişi ve kurumlar’’ başlığı altında ilgili birimlere gönderdiği yazının sıradan bir bilgi toplama faaliyeti olarak kabul edilmesi gerekir.

Sayılan kişi ve kurumların çeşitlilik arz etmesi, hepsinin potansiyel tehlikeli kişi ve kurum olarak kabul edildikleri anlamına gelmez.

Böyle bir bilgi toplama faaliyeti, bu kişi ve kurumların fişlenmesi sonucunu da doğurmaz.

Hukuki dayanağını tartışma vesilesi yapıp farklı görüşlü kişi ve kurumların Silahlı Kuvvetler tarafından hedef alınacağı, tipik bir Silahlı Kuvvetler paranoyasıdır.

Eğer bu istihbarat faaliyetleri, iddia edildiği gibi önemli sonuçlar doğursaydı devletin en yüksek memuriyet görevlerinde, Silahlı Kuvvetler ve cumhuriyetin temel nitelikleri konusunda farklı görüşlere sahip kişiler bulunmazdı.

Kıbrıs'ta ‘‘al-ver’’lere girişildiği, Kuzey Irak'ta Türkiye'nin bütün hassasiyetlerinin geçici anayasa ile ortadan kaldırıldığı bu konjonktürde mal bulmuş mağribi gibi Silahlı Kuvvetler'e en acımasız eleştirilerin, ‘‘tatlı su AB'cileri’’nden ve ‘‘ABD muhipleri’’nden gelmesi de ayrıca calibi dikkattir.

Sühan ÖZKAN-Eski milletvekili-İSTANBUL

Milli Görüş ve türban

TÜRK-Alman Dostluk Federasyonu (DTF) Genel Başkanı Ali Kılıç geçenlerde Kuzey ve Güney Bavyera Dernekleri yöneticileriyle Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Dr. Günter Beckstein'ı ziyaret ettiler. Gündemde üç konu vardı.

Yöneticiler Türkiye'in AB sürecinde desteklenmesi, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Türkiye'nin AB üyeliğinin seçim malzemesi yapılmaması ve türban konusunda hassasiyet gösterilerek, toplumun bu konuda kutuplaştırılmaması gerektiği konusunda düşüncelerini aktarırlar.

Beckstein her yıl tatilini Türkiye'de geçiren bir politikacıdır.

Kendi düşüncesinden çok parti disiplini ile hareket ettiğini ifade ederek şöyle konuşur:

‘‘Geçtiğimiz günlerde Türkiye uzun vadede AB üyesi olabilir şeklinde bir ifade kullanmıştım. Bunun üzerine Eyalet Başbakanı Dr. Edmunda Stoiber beni cep telefonu ile arayarak, neden böyle bir açıklama yaptığımı sordu ve yaklaşık bir saat bu konuyu konuştuk. Türkiye'ye özel statülü üyelik verilmelidir. Ayrıca, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde elbetteki Türkiye seçimlerin ana tartışma konularından biri olacaktır. Almanya'daki türban tartışmasının arkasında Milli Görüş bulunmaktadır. Ulm'de Milli Görüş Camii tehlikeli çalışmalar yapmaktadır.’’

Hangi yüz

KÜLTÜR
ve Turizm Bakanlığı, yeni tanıtım afiş ve filmlerinde 2002 Dünya Güzeli Azra Akın'ın enfes bir fotoğrafını kullanmış. Ana tema olarak da, ‘Gülümsememiz sizi bekliyor’ sloganı altında Azra Akın, ‘Türkiye’nin yeni yüzü' olarak bize gülümsemekte. Buraya kadar gerçekten çok hoş ve güzel... Ancak, başta Sayın Erdoğan, Arınç, Gül, Babacan olmak üzere Bakanlar Kurulu üyelerinin ve AKP milletvekillerinin tamamına yakınının eşleri Türkiye'nin ‘hangi yüzünü’ temsil ediyorlar acaba?

Gelin de kendi kendinize sormayın.

Akar DURU

Biliyor musunuz?

DSP Genel Başkanı Ecevit'in yerel seçim turuna yarın Adana'dan başlayacağını, pazartesi günü Küçükçekmece Belediye Başkanı DSP'li Halidun Özbatur'u ziyaret edeceğini... DSP Beylikdüzü Belediye Başkan adayı Muzaffer Alper'in ne pahasına olursa olsun seçim kazanma hırsı içinde olmadığını, sadece gerçekleri söyleyerek siyaset yapacağını söylediğini (www.muzaffer.org)...

Biliyor musunuz

Mesaj panosu

BÜYÜKŞEHİRLER
başta olmak üzere kentlerimizde büyük bir otopark sorunu var. Yıllarca belediyeler otopark parası olarak para aldıkları halde bu soruna çözüm bulamadılar. Seçim öncesi adaylardan otopark sorununu çözecek somut proje sunan yok. Nasıl çözülecek bu sorun? Lütfen adaylara sorar mısınız?

Ali AYDOĞAN-ANKARA

TOPLUMSAL
huzurumuzu bozan, çevre kirliliğine ve israfa yol açan bayrak ve afiş yarışına son vererek sağlıklı bir çevrede huzur içinde yaşayalım. Adayları bayrak asmamaya davet ediyoruz.

Faruk HANÇER-Tüketici Hakları Merkezi Hukuk Komitesi Başkanı-ESENLER
Yazının Devamını Oku

Başbakan’ın son sel olaylarına yaklaşımı hatalı

12 Mart 2004
<B>SAYIN </B>Başbakanımız, son günlerde ülkemizin kimi bölgelerinde meydana gelen<B> </B>'sel olaylarını'<B> </B>doğal afet olarak nitelendirmektedir. Nedenleri araştırılmadan bunların doğal afet olarak yorumlanması doğru bir yaklaşım tarzı olmadığı gibi, yeni sel olaylarına davetiye çıkarmak anlamına gelmektedir. Sel olaylarının yaklaşık yarısı ormansızlaşmadan kaynaklanmaktadır. Bu olayların yarattığı zararın büyük bir bölümü ise Çevre ve Orman Bakanımız Sayın Osman Pepe'nin de belirttiği gibi yanlış yerleşimlerle bağlantılıdır. O halde sel olaylarının ve bunların zararlarının azaltılması isteniyorsa, ormanların tahrip edilmesi ve yanlış yerleşimlerin mutlaka önlenmesi gerekmektedir. Durum bu iken ülkemizde ormanların tahribini körükleyen ve yanlış yerleşimleri özendiren yasa düzenleme ve uygulamalar büyük bir ısrarla sürdürülmektedir. Bunun en son örneği, özel mülkiyette bulunan (!) kızılağaçlıkların ve kestaneliklerin orman rejimi dışarısına çıkartılmasını sağlayan 4999 sayılı yasanın 1. ve 13. maddeleridir. Cumhurbaşkanımız Sayın Sezer, bu maddelerin iptali ve yürütmenin durdurulması istemi ile Anayasa Mahkemesi'nde iptal davası açmışlardır. Buna rağmen Çevre ve Orman Bakanı Sayın Pepe bu davanın sonucunu beklemeksizin ilgili maddelerin uygulanması için orman teşkilatına 19.1.2004 tarihli 6336 sayılı tamimi yayınlamıştır. Bu tür uygulamalar sürdürüldüğü sürece ülkemizin sel olaylarından kurtulamayacağını ve bunların giderek artacağını belirtebiliriz.

Prof. Ahmet HIZAL-İ.Ü. Orman Fakültesi

Karayalçın ve Yılmaz tercihi

ANKARA'dan bir sivil toplum örgütünün yöneticisi şunları söyledi:

‘‘Yaklaşık 40 sivil örgütün oluşturduğu bağımsız 'Ankaram Platformu'mumuz vardır. Biz Ankara'nın yeniden Melih Gökçek'e teslim edilmesini istemiyoruz. 1999'da Karayalçın (CHP)-Doğan Taşdelen (DSP) çekişmesi yine az oyla Gökçek'e yaradı. Bu nedenle aramızda bilinçli bir ortam oluştu; üye temsilcileri olarak SHP Büyükşehir adayı Murat Karayalçın ve CHP adayı Yılmaz Ateş'le görüşme kararı aldık. AKP’ye karşı topyekun mücadele göstermeliyiz. Acaba biri adaylıktan çekilip oylar tek aday üzerinde toplanabilir mi? Kim daha ağırlıklı aday olabilir? Bizim tavrımız nasıl ortaya çıkabilir? (Zaten Karayalçın bir anket yapılmasını öneriyor.) Bu konuda ortaya çıkan duyarlılığımızı kamuoyunun önüne koyacağız, biri üzerinde çekilmesi bakımından baskı oluşturacağız. Seçmenler de buna göre eğilimlerini belirleyebilirler.’’

Bu konuda Edebiyatçılar Derneği, Tiyatro, Opera ve Bale Sanatçıları Vakfı (TOBAV) ve Uçan Süpürge gibi örgütlerin de oyların tek bir aday üzerinde toplanması için bir açıklama yapacağı öğrenildi.

Hükümet, vergi toplamada Osmanlı sistemine mi döndü

İSTANBUL
Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, iki gündür köşemizde yer alan Maliye'nin mükelleflerden zorla kár göstermelerini istemesi üzerine şunları söyledi:

‘‘Vergi kişilerin gelirlerini özgürce beyan ettikleri bir model içinde alınması gerekiyor. 1950'den beri bu böyleydi... Ancak AKP hükümeti 2004 yılında vergide 'mültezim' esasına geçti. Kişinin özgür iradesine bakılmıyor. Zarar gösteren bir mükellefe 'Sen git bu beyanını yükselt; zarar gösterirsen kabul etmem' diyor. İdarenin böyle bir şeye hakkı olmadığı gibi yetkisi de yoktur.

Osmanlı'da iltizam sistemi ile vergi toplanırdı. Bir bölgedeki vergi toplama işi ihale edilirdi. Vergiyi toplayana da mültezim denirdi. Mültezim istenen vergiyi alır, üstü de kendisine kalırdı. Bu sistemin İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana'da yapıldığı yoğun şikayetlerden ortaya çıkıyor. (İstanbul Defterdarı Kadir Boy'un, vergi dairelerine bu yolda bir tamimi var) Bu yasadışı bir uygulamadır, açık bir baskıdır. Bu tür baskılarla karşılaşan mükellefler, beyannamelerini iadeli taahhütlü olarak gönderebilirler.’’

BU TEHDİTTİR

MERSİN
Milletvekili Mustafa Özyürek de önceki gün Maliye Bakanı'na bir soru önergesi vererek, ‘‘Maliye istediği zaman vergi beyannamelerini inceleme hakkına sahipken, herhangi bir inceleme yapmadan 'keyfi olarak' ek kazanç beyan edilmesinin istenmesi Anayasa'ya ve vergi yasalarına aykırı değil midir? Kanuni defter ve belgelere göre tespit ve beyan edilen kazançların düşük olduğunu vergi dairesi yetkilileri inceleme yapmadan nasıl anlamaktadırlar? Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirlerin hangi durumlarda sorumlu olacağı yasalarda belirlenmesine rağmen 'tehdit' niteliğinde sorumluluk uyarısı yasadışı bir baskı değil midir?’’ diye sordu.

Yeşil alana bomba ekenler

ADAYLAR geçmişte neler yaptıklarını görmezden geliyorlar. Bunlardan biri de Ankara'nın göbeği İskitler semtine 10-12 adet gaz istasyonu dikilmesine izin veren sayın Melih Gökçek... Bu alanlar semtin boşta kalan yeşillendirme ve park gibi sosyal tesisler yapılacak tek yerleri idi. Şimdi ağaç yerine buralarda LPG gaz istasyonları dikili kuruyor. Yeni vaatlerde bulunacaklarına önce geçmiş dönemde yaptıkları hataları düzeltmeye çalışsalar bence daha iyi olacak.

Mehmet DEĞİRMENCİ ANKARA

Biliyor musunuz

BAŞBAKAN Erdoğan'ın 21 Mart'taki Kazlıçeşme mitinginden önce 15 Mart Pazartesi günü 16.00'da AKP'nin Üsküdar mitinginde de konuşacağının bildirildiğini... Gaziosmanpaşa Karadeniz Mahallesi muhtar adayı Nuri Öğüt'ün 'Allah seçmenlerin beynine nüfus ederek muhtar olmamı sağlayacak' diye propaganda yaptığını... AKP Büyükşehir adayı Kadir Topbaş'ın TV programlarında öbür adaylarla tartışmaya katılmamasının, diğer adayların tepkisini çektiğini... Kampanyasında 'Aşkla yola çıktık' sloganını kullanan AKP Avcılar adayı, emekli emniyet müdürü İbrahim Bıçakçı'nın, seçilirse tinerci ve sokak çocuklarına barınak yaptıracağını... EMİNÖNÜ Belediye Başkanı Lütfi Kibiroğlu'nun bir TV konuşmasında, tarihi Süleymaniye'deki evlerin yakılmasının gerekçesini anlatırken, ‘‘Bir mal sahibinin, kiracısına 'oturduğun evi yak, al sana 1 milyar'...’’ dediğini nakletmesi üzerine, muhaliflerinin ‘‘Bizim başkan, kalan evlerin yakılması için yol mu gösteriyor?’’ diye eleştirildiğini... ŞİLE'nin ANAP'lı Belediye Başkanı İhsan Çayıroğlu'nun, bir beton santralı ile ilgili olarak 'devlet alım satımına ve ihaleye fesat karıştırmak ve suç işlemek için teşekkül oluşturmak' iddiasıyla hakkında Üsküdar Savcılığı'nca açılan davada, 10 yıldan az olmamak üzere hapsi istendiğini ve davanın 14 Nisan'da İstanbul 2. Ağır Ceza'da başlayacağını...AdanaAKP adayı Aytaç Durak'ın bir TV programında cep telefonunu verdiğini, bu arada kendisini arayan bir kişiye kızarak ‘‘cep telefonumu herkes bilecek ama kimse aramayacak, benim kapım halka kapalı olacak’’ dediğini...

Seçim Kurulları görmüyor

YSK'nın 17 numaralı kararının 10. maddesinde şöyle deniliyor:‘‘Hiçbir siyasi parti veya bağımsız aday tarafından oy verme gününden önceki 20. gün akşamına kadar duvar ilanı ve flama asılamayacağını, bilboart için son 20 günde ilçe seçim kurullarının gözetim ve denetiminde seçime katılacak siyasi partiler, bağımsız adaylara eşit sayı ve ücret karşılığında olmak kaydıyla alan tahsis edilmesinin mümkün olduğunu...’’

Başta AKP olmak üzere kimse kurallara uymuyor. Kamunun TCDD'sinden sonra Metro istasyonları da Erdoğan-Topbaş ve ilçe adaylarının afişleriyle şimdiden donatılmış durumda. En çok tarihi mekanlar kirletiliyor. SP'li olan belediyesinin İSO 900 belgesiyle övünen Üsküdar'ın meydanına bakın! Yasaları kim uygulayacak?

MESAJ PANOSU

NARKOTİK Şube'de görevli Komiser Zafer Ercan ve Uzman Psikolog İrem Akduman ‘Uyuşturucu ve Madde Bağımlılığı’ ile ilgili sorularınızı yanıtlıyor. (www.iem.gov.tr/narkotik)

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘CHP, 1960'lı 70'li yıllarda nasıl sola açılma denemesi yaptıysa, şimdi de merkez demokrat bir parti haline dönüşmelidir. CHP hem sol parti olamıyor, hem de kendi dışındaki solu önlüyor.’’

(CHP eski Genel Başkanı Prof. Aydın Güven Gürkan)
Yazının Devamını Oku

Komşudaki seçimlerin bize öğrettikleri

11 Mart 2004
<B>YUNANİSTAN'</B>da seçimler yapıldı, aynı gece seçimin galibi belirlendi. Ertesi gün başbakan hükümeti kurma görevini aldı. Bizde olsa haftalar sürerdi. Devlet çarkı durur, işler bir süre de olsa askıya alınırdı.

Komşudaki seçimlerde baraj %3 olarak uygulandı ve parlamentoya 4 parti sokma başarısını gösterdi.

Bizdeki son seçimlerde baraj yine %10 uygulandı ve sadece iki parti meclise girebildi.

Komşuda olduğu gibi baraj değil %3, şayet %5 olarak uygulanmış olsa tamı tamına 6 parti barajı aşarak meclise temsilci gönderecekti. Şimdiki gibi %34'lük oy oranı ile %65'lik bir çoğunlukla anayasa değiştirilecek bir noktaya gelinmeyecekti.

Onun için hazır yerel seçimlere giderken Batı'dan alacağımız güzel örnekleri yaşama geçirmemiz gerekir.

Halkımıza reva gördüğümüz tuzakları kaldırmayalım mı?

Siyasi Partiler ve Seçim Yasalarını AB standartlarına acilen getirmemiz gerekmiyor mu?

Komşuda olduğu gibi aynı gün başbakana hükümeti kurma görevi verebilecek şartları sağlarsak Batılı oluruz, AB'ye gireriz. Sakın kendimizi aldatmayalım.

Güven TORUN-Mali Müşavir-ANKARA

Bir yalnız adam

BEŞPARMAK Dağları'nda, şahadet şerbetini içen Mehmetçikler, düşman kurşunlarına göğüsünü siper eden gaziler... Mukavemet teşkilatının yiğit evlatları... Akdeniz'in azgın dalgaları arasında bir kayıkla adaya çıkmaya çalışırken yakalanıp tutuklanan, kahraman Türk zatıalinizden... Hey gidi koca Lala Mustafa Paşa, Mustafa Kemalim, Atatürk'üm, Kuvayı Milliyecilerim... Osman Fazıl Polat Paşam, Ersin Paşam, Cengiz Topel Yüzbaşım, İbrahim Karaoğlanoğlu Albayım... Tüm TSK mensupları, hepinizden özür dileriz.

Bir yalnız adam!... Sayın Rauf Denktaş. Bir yalnız vatan toprağı Kıbrıs... Hani Kıbrıs bizim canımızdı; yavru vatandı.

Tarih yazar; yazdığını da unutmaz. Gerisi ver kurtulcuların bileceği iştir.

Salim TAŞÇI ANKARA

Şaşkın demokrat oldum

ANKARA'dan Orhan Ardoğan diyor ki: SHP ve CHP'li büyükşehir adayları sayesinde sosyal demokrat kimliğimi kaybettim, şaşkın demokrat oldum. Hangisine oy vereceğim konusunda kararsızım.

Eğer kendileri benim gibi şaşkın değil ve ne yaptıklarının farkındalarsa, lütfen -neden illa kendilerine oy vereceğimiz konusunda- bir açıklama yapsınlar. Eğer gaflet uykusundalarsa, bir an önce uyansınlar. Üzerlerinde inada tutuştukları köprü çok dar. İkisi oraya sığmıyor. Bu gidişle ikisi birden masaldaki gibi aşağıya düşecek, köprünün karşı tarafı da başkalarına kalacak.

Vergi beyanı

DEFTERDARLIK kimseden haraç istemiyor, sadaka da... Zarar göstereni incelemekten söz ediyor; ki bu en normal görevdir. Köşenizdeki sayın mali müşavir neden kontrolden çekiniyor dersiniz? (Zarar bildir, kontrol edil!) Kendine güvenen dürüst ticaret erbabı (veya vergi mükellefi) göğsünü gere gere zararı bildirebilir, bunu ona kimse yasaklayamaz.

Fakat anlaşılan Defterdarlığın bu uygulamasından rahatsız olanlar, hem vergi kaçırsınlar ve hem de kontrol edilmesinler istiyorlar.

M. Cezmi AYGEN

‘‘MALİYE 'İlle de kar edeceksin kardeşim' diyor’’ yazısını birinci sayfaya koymalıydınız. 100 binleri, milyonları ilgilendiriyor. İş yapmayan adam nasıl kár gösterecek? Devlet her esnaftan 1 milyar istiyor. Ödemeyeni cezalarla süründürürüm diyor.

Zeki MERGEN-BURSA

Meslek sırrı nerede kaldı

YENER Süsoy'
un röportajını okudum. Genelevleri ve burada çalışanları ve müşterileri çok aşağılayıcı açıklamalarda bulunan Zührevi Hastalıklar Hastanesi Başhekimi Dr. Nezihe Baltalı Hanım'ı kınamak gerektiğine inanıyorum.

Genelevler yasal kuruluşlardır ve buraya bir profesörün gitmesi, müşteri olması anormal bir durum değildir.

Ne demek yani genelevlere seviyesiz insanlar mı gider? İhtiyacı olan herkes gider ve zaten bunun için uygun görülmüştür.

Doktorlar da meslek sırlarını efendice saklamalıdırlar.

Dr. A. Selışık T.

‘Git evinde otur’

İZMİR
Gaziler Mahallesi muhtar adayı Oya Şenli'yim. 7.3.2004 tarihli yazınızda Kartal Yenimahalle muhtar adayı Yeşim Can Hanım'ın ‘‘Sen kadınsın git evinde otur’’ diyen erkek tepkileriyle ben de karşılaştım. Dört erkek adaya karşı seçimlerde yarışıyorum. Bayan muhtar adaylarının bir şeyler yapabileceğini halkımıza göstermek istiyoruz. Tüm bayan muhtar adaylarının desteklenmesini istiyorum.

Biliyor musunuz

BAŞBAKAN Erdoğan'
ın büyük İstanbul mitingini 21 Mart'ta Kazlıçeşme'de yapacağını; CHP'nin miting tarihinin henüz belli olmadığını... DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi'nin, ‘‘Beylikdüzü'nde tercihim, CHP adayı Ali Fatinoğlu'dur’’ dediğini... Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun, Bakırköy'de, AKP adayı Taner Mustafaoğlu için oy istediğini... SHP Eminönü adayı Kiraz Biçici'nin, ‘‘Başkan olursam belediyenin tüm gelir ve giderlerini halkın denetimine açık tutacağı' sözünü verdiğini... Biliyor musunuz?

Mesaj Panosu

DEVLETİMİZ
asgari ücreti 320 milyon olarak belirledi ama maalesef Hatay'da insanlar denetim yetersizliğinden bu maaşı alamıyorlar. Maaşı bırakın bir sigortaları bile yok, kimse sesini çıkaramıyor; işsiz kalırım korkusuyla... Bunu yayınlarsanız benim değil birçok insan sevinecek.

Mert CAN

BİZ Tarabyaüstü Arabayolu Caddesi'nde oturan bir grup sakiniz. Yirmibeş Evler ve Akıncılar sokakta her geçen gün artmakta olan inşaatlar ve kat eklenmeleri Sarıyer Belediyesi veya Boğaziçi İmar Müdürlüğü yetkilileri görmüyor mu? Yoksa bunlar neyin karşılığında seçim yatırımları mı?

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Demokrasi yoksa da utanma diye bir şey olmalı.’’

(Fatih Rıfkı Atay)
Yazının Devamını Oku