Yalçın Bayer

Zeytinlikleri korumak geleceği korumaktır

20 Nisan 2022
Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Resmi Gazete’de yayımlanan ve zeytinliklerde maden sahası açılabilmesine olanak sağlayan yönetmelik değişikliğini, soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı.

Gürer’in önergesine yanıt veren Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelikten hiç bahsetmeyerek, “Zeytinliklerin 3 kilometre yakınına dahi tesis açılamayacağı” belirtilen Zeytin Yasasına dikkat çekti.

Mart ayında Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliği ile Tarım ve Orman Bakanı Kirişci’nin konuyla ilgili soru önergesine verdiği yanıt arasındaki çelişkiye dikkat çeken Gürer, “Biz yönetmelik değişikliğine mi yoksa Tarım ve Orman Bakanı’nın soru önergemize verdiği yanıta mı inanacağız? olması gereken Bakanlığın bakış açısıdır” diyerek ortaya çıkan belirsizliğe tepki gösterdi.

Gürer “Günlerdir zeytin için zeytin yetişen bölgelerde halkında, üreticisinde ciddi tepkisi var. ‘Zeytinime dokunma’ diye eylemler yapıyorlar. Zeytin kutsal ağaç. Yüzlerce yıllık tarihin ötesinde verdiği ürünü hem doğrudan tüketip, hem yağından yararlanıyoruz. Anadolu coğrafyasının zenginliği. Zeytinlikleri korumak geleceği korumaktır. Yönetmenlik bir an önce kaldırılıp zeytinliklerin korunması ile ilgili kanuna göre uygulama devam etmelidir. Maden için zeytinliklere kıyılmamalıdır” şeklinde konuştu.

GÜNÜN SÖZÜ

“TÜRK’ün en garip olduğu yer, kendi vatanıdır.” Peyami SAFA

BARO’YA KADIN BAŞKAN

İSTANBUL

Yazının Devamını Oku

Cindoruk’tan üç soruya yanıtlar

19 Nisan 2022
TBMM 17. Dönem Başkanı ve DYP eski Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Ruhat Mengi ile yaptığı söyleşide üç noktaya değindi.

“Suriye’de Ruslarla devriye geziyorduk, ne oldu, devriye! Dışişleri Bakanlığı’nın Türk dışişlerine el koymasını tavsiye ediyorum, çok değerli büyükelçiler var.

Muhalefet partilerinin, Diyanet Akademisi’ne karşı çıkması gerekiyordu. Bu akademideki öğrencilerin askere gitmemesi anlaşılır değil, askerlik bir mükellefiyettir. Aksine din adamlarının daha fazla askeri gitmesi gerekir, şehitliğin ne kadar mukaddes olduğunu kendileri söylüyorlar.

Şimdiden cumhurbaşkanı adayının ismi açıklanmaz. Söylenecek tek şey var; bizim cumhurbaşkanı adayımız Çankaya Köşkü’nde oturacak, devleti oradan temsil edecek, adayımız budur. İsmi önemli değil, bizim kurumsal olarak yapacağımız şey şu, cumhurbaşkanı adayımız Cumhuriyet’in temel niteliğini temsil edecek biri olacak ve Çankaya Köşkü’ne çıkacak. Atatürk, İnönü, Özal, Demirel ve önceki diğer cumhurbaşkanlarının hepsi orada oturdular. Şimdiden aday gösterilmez, gösterirseniz aklına esen kendi kafasına göre konuşur, başka aday gösterir, bunlara hiç gerek yok.”

GÜNÜN SÖZÜ
“GÜCÜN bütün çekiciliği alçakgönüllülüktedir.”Louisa May Alcott

BAYRAMA 12 GÜN VAR, EMEKLİ İKRAMİYELERİ HÂLÂ AÇIKLANMADI

BİLMECEYE dönüşen bayram ikramiyesi ne zaman açıklanacak? 13 milyon 623 bin emekli, dul ve yetim, ikramiyenin yeni tutarının bir an önce açıklanmasını istiyor. 2 Mayıs’tan itibaren bayram üç gün sürecek ve genel beklenti en az 2.500 lira.

Ramazan Bayramı’na yaklaşık 12 gün kalmasına karşın ikramiye tutarının hâlâ belirlenmemesi emeklinin kafasını karıştırıyor. Her gün medyada yer alan ve bilmeceye dönüşen çok farklı tutarlar bilgi kirliliğine yol açıyor. Öyle ki

Yazının Devamını Oku

Kuraklık için uyarı

15 Nisan 2022
Su Politikaları Derneği ve Hidropolitik Akademi Başkanı Dursun Yıldız, Türkiye’nin büyük heyecanla başlattığı ama son dönemde gölgede kalmış bir projesinden söz etti. Yıldız, “Güneydoğu Anadolu Projesi”ni hatırlayalım diyor.

Yıldız; “İklim değişikliği, savaş kapıda, dünya gıda krizini konuşuyor. İnsanlığın ilk tarımsal üretimi yaptığı verimli topraklarda 40 yıl önce ‘GAP’ diye bir projeyi başlattık. Enerji bölümü hemen hemen tamamlandı ama projenin sulama ve tarımsal üretim hedeflerinde hâlâ yolun yarısındayız” dedi.

Artık herkes kabul etti, tarım stratejik bir sektör oldu. Su zaten stratejik bir doğal kaynak. GAP’ta toprak çok verimli, su da var. Şimdi bu projenin yeniden eski heyecanıyla ele alınması zamanıdır diyen Dursun Yıldız, hidroelektrik enerjimizin dörtte birinin oradaki barajlardan geldiğini, GAP’ın en stratejik avantajının bölge kalkınmasına ve gıda arz güvenliğimize sağlayacağı büyük katkı olduğunu belirtti.

Yıldız, “GAP projesinin tamamen devreye alınması ile ülke ekonomisine 6.7 milyar dolarlık katkı sağlayacağı hesaplanmış. Bence enerji ve gıda krizine ilerleyen dünyada bu katkı bundan çok daha fazla olacak. Çünkü bizi ve insanlığı gelecekte temiz su ve toprak kurtaracak” dedi.

GAP Projesi’nin, ilerlemesi boyunca sosyal, ekonomik, politik birçok problemle karşılaştığına vurgu yapan Yıldız, projenin durmadığını, ilerlediğini ama kendisine bağlanan büyük umutları beklendiği gibi gerçekleştiremediğini belirtti. Projenin kamu yatırımlarından aldığı payın son dönemde azaldığını ifade eden Yıldız, projenin son dönemde biraz gölgede kaldığını da söyledi.

Yıldız, “GAP’ı tümüyle tamamlayabilmiş olsa idik gerek bugün gerekse gelecek için büyük bir gıda arz güvenliği avantajımız olacaktı. Şimdi GAP’ı tekrar hatırlama zamanı. GAP, Türkiye’nin ve bölgenin gıda güvencesinin anahtarı” dedi ve “Rahmetli Cumhurbaşkanı Demirel’i saygıyla analım. Aman GAP’ı kimselere ‘GAPtırmayalım’” vurgusu yaptı.

GÜNÜN SÖZÜ

GÜCÜN bütün çekiciliği alçakgönüllülüktedir.”   Louisa May Alcott

OLASI DEPREMİN ENKAZI

Yazının Devamını Oku

Her kesimi kucaklayan bir başkan ‘Avcılar Modeli’

14 Nisan 2022
Avcılar Belediye Başkanı Av. Turan Hançerli’nin 2019 Mart seçimlerinde göreve gelmesinin ardından, bu köşede kendisinden ve yaptıklarından bahsetmiştik. Çalışmalarına yine değinmek istiyoruz. 458 bin Avcılarlı vatandaşa eşit hizmet götürmek için azimli, çalışkan ve iyi bir hukukçu. ‘Güzel insanlar kenti’nin ilkeli bir başkanı.

Üç yılın özetini sunarsak; Yeşilkent ve Tahtakale mahallelerinde 40 yıldır çözülemeyen imar sorununu “Barınma, temel bir ihtiyaç ve insan hakkıdır” diyerek çözmüş. Gençlerin yaratıcı fikirlerinin hayata geçirilmesinin önündeki engelleri kaldırmak için “Uygulamalı Çözüm ve İnovasyon Merkezi” açmış.

1500’ün üzerinde hemşehrisinin iş sahibi olmasına, 1500 ailenin gelir elde etmesine aracılık etmiş.

Kazdağları ve çevresinde yüzlerce zeytin ağacını hafriyatların altında kalmaktan kurtarmış, Avcılar’da çeşitli parklarda yaşamalarını sağlamış. 2029 yılına kadar Avcılar’ın karbon salınımını yüzde 40 azaltmayı hedefleyerek Paris Başkanlar Sözleşmesi’ne imza atmış. İlçe pazarlarında sebze ve meyve çöplerini kompost haline getirmiş.

Kentsel dönüşümde Türkiye’ye örnek olan, ‘Avcılar Modeli’ adını verdiği yöntemle, son verilere göre 1624 binada 15 bin 946 bağımsız bölüm dönüştürülmüş, 54 bin 217 insanın hem yaşam kalitesini doğrudan arttıran konutlarda uzun yıllar güvenle yaşamaları sağlanmış hem de İstanbul’un en riskli bölgelerinden olan Avcılar’ın yapı stoku yenilenmiş ve hızla yenilenmeye devam ediyormuş. ‘Uluslararası Avcılar Kent ve Tarih Sempozyumu’ gerçekleştirilmiş, ‘Bathonea’ antik kenti tanıtılmış.

SPOR YAP VE OKU

Belediyenin bütçesi, Turan Başkan’ın uyguladığı ‘yönetimde şeffaflık’ ilkesi gereği, tüm Avcılar’ın içinde olduğu bir süreçle belirlenmiş. Gençler arasında spor yapmayı en üst düzeyde desteklemiş ve teşvik etmiş.

Avcılar Belediyesi Spor Kulübü, katıldığı turnuva ve yarışmalarda; 1 Avrupa Şampiyonluğu, 1 Dünya İkinciliği, 3 Avrupa İkinciliği, 18 Türkiye Birinciliği, 7 Türkiye İkinciliği, 7 Türkiye Üçüncülüğü ile Avcılar’a madalyalar kazandırmış.

25 binden fazla kitabın yer aldığı Türkiye’nin ilk dijital kütüphanesi

Yazının Devamını Oku

Oteli satmayıp ne yapacak?

13 Nisan 2022
İBB Meclisi’nde 20 sıra No’lu gündem maddesi, önceki gün CHP grubunda büyük sıkıntı yarattı. Konu, İBB mülkiyetinde olan, halihazırda içinde 2032 yılına kadar kiracısı bulunan bir otelin satılması için Ekrem İmamoğlu’na yetki verilmesiydi. (İlk satış, gerekli rekabet ortamı oluşmadığı için mahkeme kararı ile iptal edilmişti.)

Niye mahkeme kararının iptal nedenleri dururken, satış yine gündeme getirilir! İçinde on yıllık kiracısı olan bir mülkiyetin satış ihalesine hangi işinsanı girer!

Ama iktidar tarafından ‘sıkıştırılan’ İBB’nin, malını mülkünü satmaktan başka çaresi var mıdır?

Biliyorsunuz CHP grubunda olanlar gizli kalmaz, hangi konu tartışılırsa sızdırılır.

Bu satış kararının gündeme alınmasına karşı oy kullanacağını açıklayan CHP İBB Meclis Üyesi Mehmet Ali Tüy açık açık konuşuyor; arkadaşlarına birkaç gündür büyük baskı gördüğünü anlatıyor.

Bu arada şunu öğrendik, Ekrem İmamoğlu kendisini aramış, karşı oy kullanmamasını, bunun bir ‘bedeli’ olacağını söylemiş, hatta restleşmişler! Bunun üzerine M. Ali Tüy istifa mektubu yazmış ama arkadaşları mektubu yırtmışlar. Arkasından Dr. Canan Kaftancıoğlu aramış, karşı oy kullanmaması için telkinde bulunmuş. Grupta konuyu bilmeyen yokmuş. Neden kendi iradesi ile hareket etmek isteyen meclis üyesi üzerinde baskı kurulur ki? Konu ile ilgili tarafların açıklaması olursa köşemiz açıktır.

GÜNÜN SÖZÜ

“BİR insan kendi iradesi ile savaş çıkarmayı başarabilir. Ancak savaşı durdurabilmek için başkalarının iradesine ihtiyaç duyar.

Barış, savaşın olmaması demek değildir.

Yazının Devamını Oku

CHP yönetimi de Ekrem İmamoğlu’nun elini tutuyor

12 Nisan 2022
‘İBB CHP Grup Seçimleri çetin geçecek (10 Nisan)’ demiştik. Önceki gün yapılan toplantıda yaşanan ‘zorluklar’ gündeme geldi. Bize anlatılan ayrıntıları aktarmak isteriz.

Ekrem İmamoğlu konuşmasında 2023 seçimine odaklanalım dedi ve mevcut grup yönetiminden ve imar komisyonundan ‘memnun’ olduğunu vurguladı esasında. Hatta “bir futbol takımının oyuncularının 2-3 yılda birbirlerine alıştıklarını” vurguladı. Mansur Yavaş’ın, ulaşım zamlarının 45 dakikalık bir zaman dilimi için indirim uygulamasının kendisini zora soktuğunu, bir mesajla Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı’na iletmesini açıklaması da ilginçti.

İmamoğlu, organların değişmesini istemedi ancak 8 kişilik grup yönetiminden 5’inin değişmesi de şaşırtıcı oldu.

AKP’li ve CHP’li meclis üyelerinin ‘abi’ dedikleri Doğan Tekel’in seçilememesi de... Bir üye telefonda “Acaba çok önemli bir İBB mülkiyetinin satışına kamu yararına karşı durduğu için olabilir mi?” dedi.

İMAR KOMİSYONU YERİNDE

İmar Komisyonu ise değişmedi, aynı kaldı; aday bile çıkmadı! Demek ki herkes memnun... İki dönemdir Büyükşehir’de İmar Komisyonu’nda görev yapan, Ulus’ta ünlü arsa ile ilgili iş takipçiliğinden ötürü adı ‘muameleci’ye çıkan Sebahattin Öztürk’ün üçüncü kez seçilmesi nedeniyle kendisini kutlayanların çıkması hayret uyandırdı.

Bu arada, İstanbul seçimlerinde CHP’nin listelerinden seçilen HDP’li İBB meclis üyeleri, grup seçimlerini protesto ederek katılmadılar. Seçimde tek bir temsilcileri vardı, var olan sorunlar ile ilgili İmamoğlu ile özel konuştu ve İmamoğlu kendisine salı gününe randevu verdi. İlginç bir olay daha oldu; grup başkan vekili seçiminde, ilk kez grup başkan vekili adayının oyları Tüzük’e aykırı olarak açıklanmadı. Tek aday mevcut grup başkan vekili Doğan Subaşı’ydı. Anlatanlara göre, kendisi birinci ve ikinci çıkan seçilenlerden daha az oy almış; hatta 20 oy da boş çıkmış. Bunun ‘siyasi okuması’, CHP’li üyelerin kendisine ‘güvenoyu’ vermemesi imiş. İmamoğlu karşıtları bir yorum daha yapıyorlar. “İmamoğlu’nun CHP grubunda ağırlığı olmadığı ortaya çıktı. Hatta bazı üyeler İmamoğlu için kendi grubunda kazan da gel demek istediler. Atamalarda örgüt ve liyakat dikkate alınmazsa ilk fırsatta siyaseten ‘fatura’ çıkartılır.”

Evet, bugün yapılması gereken grup yönetimi görev dağılımı seçimi niye iptal edildi, sorusu da dikkat çekiyor. Maalesef kimse koltuğunu bırakmak istemiyor!

Bu tablo

Yazının Devamını Oku

Laikliği anlamak

8 Nisan 2022
Laiklik demokrasinin olmazsa olmazıdır. Aklın dogmalara tutsaklıktan kurtulması, bilimsel düşünce ile donanması, özgürleşmesidir; sadece din ve vicdan özgürlüğü olarak tanımlanamaz!

Uluslaşmanın, ulusal bağımsızlığın, birlikte yaşamanın, düşünce ve düşünceyi yayma özgürlüğünün, bilim, sanat ve kültürde üretkenlik ve yaratıcılığın, kadının insan olarak eşitliğinin, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür yurttaşlar toplumu olmanın, çocukların dünya çocukları ile yarışabilecekleri bilimsel bilgi ile yetiştirilmelerinin, topyekûn kalkınmanın, emeğin en yüce değer olduğu bilincinin, üretmenin ve hakça bölüşmenin, hukuk devletinin, dünya uluslar ailesinin onurlu bir üyesi olmanın, kısacası insan gibi yaşamanın temel direğidir.

Laiklik, 10 Nisan 1928’de getirilmiştir. Bu gün, Cumhuriyet tarihimizin en önemli günlerinden biridir. Cumhuriyet’imizin ve aydınlanma devrimlerinin en yaşamsal adımının atıldığı gündür. Hem İnönü’nün hem de Atatürk’ün emekleri büyüktür. Metinden, ‘vallahi’nin çıkartıldığı, devletin hiçbir işinin din kuralları ile, naslar ile görülemeyeceğinin teminat altına alındığı gündür.

ADD, açıklamasının sonunda diyor ki:

“Hiç unutulmamalıdır; laiklik, hepimizin altında güvenle yaşadığımız Cumhuriyet Kubbesi’nin ‘kilit taşı’dır, zinhar oynanmamalıdır! Atatürkçü Düşünce Derneği; ulusumuzun Laiklik Günü’nü kutlarken, Cumhuriyet’imizin ve Türk Devrimi’nin bu vazgeçilmez ilkesini sonsuza dek koruma ve savunma azim ve kararlılığını bir kez daha kamuoyuna duyurmayı, ülkemizi yöneten ya da yönetmeye talip olan herkesi de bu azim ve kararlılıkla hareket etmeye çağırmayı görevi saymaktadır.”

İBB CHP GRUP SEÇİMLERİ ÇETİN GEÇECEK

25 Mayıs 2021’de ‘2 dakikalık seçim’ başlıklı bir yazı yazmıştık. Yine nisan ayı ve 26 ihtisas komisyonu seçim zamanı geldi, çattı. Komisyonlarda 5 AKP, 3 CHP üyesi bulunuyor. CHP tüzüğünde ‘kapalı oy, açık tasnif’ amir hükmü yer alırken, listeler 3 yıldan beri Canan Kaftancıoğlu ve Ekrem İmamoğlu tarafından belirlenip Meclis Grubu’na onaylatılıyor. Yani seçim yapılmıyor!

Ancak bu seçim dönemi işler karışacak gibi görünüyor; 2023’te seçimler yapılacak. Doğal olarak gruptan milletvekili adayı olmak isteyen üyeler var, İBB kulisleri ilk defa bu kadar hareketli görünüyor. Bizi arayanlar, “Seçimler neden parti tüzüğüne göre yapılmıyor?” diye çıkışıyorlar. İBB Meclis oturumları canlı yayınlandığı için Grup Başkan Vekili, Grup Sözcüsü olmak, esasında grup yönetimine seçilmek, ‘İstanbul siyaseti’nde öne çıkmanın bir yolu sayılıyor. Zaten toplantılarda Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı’nın meclis üyeleri tarafından eleştirilmesi, ağırlıklı olarak da grup yönetiminin yetersiz bulunması dikkat çekiyor. Anlaşılan adaylık için çok aday yarışacak. Sürekli kendilerine yapılan haksızlıklar yüzünden iktidara geldiklerinde Türkiye’ye ‘demokrasi bayramı’ yaşatacaklarını söyleyen Kaftancıoğlu ve İmamoğlu bakalım İstanbul’a demokrasi getirebilecekler mi? Malum demokrasi yerelden başlar. Yoksa ‘6’lı masa’nın bir ayağı çatlar. Bakalım yarın ildeki, pazartesi günü de meclisteki seçimlerde kimler sahneye çıkacak.

ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ ÇOK BAŞARILI BİR MÜHENDİSLİK ESERİDİR

Yazının Devamını Oku

Oligarklar gelir mi?

7 Nisan 2022
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı ile gündeme gelen oligarkların nereye gidebilecekleri tartışılıyor. Wall Street Journal, Financial Times, The Economist, Bloomberg TV ve ajanslar konuyla ilgili haber yapıyor. ‘Suç işleyebilirler’ diye yorum ve değerlendirmelere de yer veriliyor.

Konu 27 Mart’ta Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen Doha Forumu’nda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na soruldu. “Batı’nın yaptırım uyguladığı Rus oligarklar Türkiye’ye gelebilir mi?” sorusuna Çavuşoğlu, “Rus oligarkların Türkiye’de yapacağı işlerin uluslararası hukuka bir aykırılığı söz konusu değilse bunu değerlendiririz. Prensip olarak ülkemizde yasal olan tüm aktivitelere izin veriyoruz” şeklinde yanıt verdi.

Rus oligarklar yıllarca Forbes ve diğer dergilerin dünyanın en zenginleri listesinde ‘işinsanı’ olarak yer aldı. Futbol takımları aldılar, alkışlandılar. Almanya, İngiltere, Kıbrıs Rum Kesimi ve diğer ülkelere gittiklerinde ‘saygın işinsanı’ olarak karşılandılar, önlerine kırmızı halılar serildi, el üstünde tutuldular.

The Economist, oligark Mikhail Khodorkovsky’e sayfalarını açıyor, ona makaleler yazdırıyor. Bunlardan Aleksey Mordaşov’un Avrupa seyahat endüstrisi pazarının en büyük grubu TUI’ye yüzde 34 pay ile en büyük ortak olmasına kimse itiraz etmedi. TUI bugün ayakta ise bu Mordaşov’un pandemi ortamında aktardığı yüz milyonlarca Euro’luk nakit sayesindedir. Bu nedenle de Almanya ona teşekkür borçludur. Oligarkların Türkiye’ye gelebilme olasılığı üzerine ‘suç işleyebilecekleri’ konuşulmaya başlandı.

Oligarklar liberal ideolojinin aralarında Türkiye’nin de olduğu ülkelerdeki özelleştirme politikalarının ürünüdür ve kamu varlıklarını ele geçirerek olağanüstü servete sahip olan kişilerdir. Şimdi ‘Suç işleyebilirler’ diyenlerin, oligarkların kamu varlıklarını ele geçirmelerine bir itirazları olmadı, tersine övdüler, o paraları ülkelerine çekmek için yarışa girdiler.

Son söz: ‘Oligarşi’nin ekonomideki ifadesi olan oligarkların Türkiye’ye gelip gelmeyecekleri, siyasal gelişmelere ve Putin’e bağlı.

GÜNÜN SÖZÜ
Lideri eleştirmek

Yazının Devamını Oku