Yalçın Bayer

‘Nobel için yola çıkmadım’

15 Haziran 2022
Azerbaycan’da geçen hafta yapılan TEKNOFEST’te Nobel ödüllü Türk bilimadamı Dr. Aziz Sancar’ın yaptığı konuşmanın, sosyal medyanın dışında yazılı basında da yer alması için Mardinli ve de memleketi Savurlu bazı okurlarımızın talebini yerine getirerek gençlere hitaben yaptığı konuşmayı köşemize alıyoruz:

“Sevgili gençler, Bakü’de TEKNOFEST’le sizlerle buluşmaktan dolayı çok bahtiyarım. Sizlerin bilim ve teknoloji alanında çalışma yapma isteğiniz beni çok memnun ediyor. Ben kanserle ilgili çalışırken Nobel kazanayım diye yola çıkmadım, bu hastalığa karşı bir çare bulabilir miyiz diye yola başladım. Hayatta ödül almak için yola çıkmayın. Yaptığınız her işte hep en iyi olmaya çalışın. Daha da önemlisi, insanlığa ve memleketinize değer katmaya çalışın. Dürüst, ahlaklı ve adaletli olun. Bu şekilde çalışırsanız mutlaka ödülünü alınırsınız. Ayrıca yaptığınız işlere karşı duyduğunuz tutkunun sönmesine izin vermeyin. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethederken ‘Ya ben seni alacağım ya sen beni’ dediği gibi tutkuyla ve gayretle çalışın.

‘MİLLETİMİZE GÜVENİN’

Sancar sözlerine şöyle devam ediyor: “Sevgili gençler... Benim için en önemli olan şeylerden biri Türk dünyasının kalkınması ve Türk gençlerinin bilimde en ön sıralarda yer alması. Mardin Savur’dan gelen ve okuma yazma bilmeyen bir ailenin çocuğuna bu şansı veren milletimize güvenin.

‘ÇOK ÇALIŞIN’

Memleketimizin... Memleketimiz dediğim zaman ben hem Türkiye hem Azerbaycan’ı kast ediyorum. Memleketimizin yükselmesi için çok ama çok çalışın. İşler yolunda gitmediğinde düzeltmek için inatçı olun ve yenilgiyi asla kabul etmeyin. Ben 40 yaşıma kadar günde en az 18 saat çalıştım. Gençliğimde çoğu geceyi laboratuvarda geçirdim. Şimdi de 12 saatten az çalışmıyorum. Unutmayın... Çalışmak ve insanlığa faydalı olmak size kendinizi hep daha iyi hissettirecek. İnsanlığa ve ülkenize yararlı bir iş yapmanın verdiği huzur hep daha mutlu olmanızı sağlayacak.

Siz gençleri bilime yönlendiren bu festivalleri düzenleyen ağabey ve ablalarınıza çok teşekkür ediyorum. Bu bilim festivallerine destek veren Cumhurbaşkanlarımız Recep Tayyip Erdoğan ve İlham Aliyev’e de şükranlarımı sunuyorum. Hepinizi sevgiyle selamlıyorum. Allah yardımcınız olsun.

Tanrı Türk’ü korusun.”

ANTALYA’NIN TURİZMDE YÜKSELEN PAZARLARI

Yazının Devamını Oku

Turizmde bir model

14 Haziran 2022
Kötü bir havada Antalya Kemer’e gittik. Kemer Antalya’nın en güzel yeridir. Akdeniz’de Toros dağları denize paralel uzanır ve denizden yükselen nemli hava ‘pamuk dumanlı’ sahil şeridine kadar iner. Akdeniz iklimine yakışan çam ve makiler doyumsuz güzelliklerini pırıl pırıl denize yansıtır. Beydağları’ndan Akdeniz’e eşsiz kokuları yansırken, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ve Sherwood Oteli’nin sahibi Şükrü Ceylan ile karşılaştık, bizi Beydağların tepesine götürerek Akdeniz’i seyrettirmek istediler. Yakın dostla; bir çay içiminde ikilinin anlatımları bize geziden daha ilginç geldi. Başka bir zamana bıraktık o yayla gezisini.

Başkan Topaloğlu bize dağların eşsiz kokularından ardıç ağacı ve portakal çiçeği kolonyasını ikram ederken, geçen şubatta DSP’den CHP’ye geçiş öyküsünü (Daha önce CHP’den 2 dönem Göynük Beldesi Belediye Başkanı’ydı) anlattı, öğretmen kökenlilerin belediye başkanlıklarında daha başarılı olduklarını anlattı ve kendisini örnek olarak gösterdi.

Başkan bize Burdur’un Çavdır ilçesinin bir köyünde doğan bugün turizmci ve inşaatçı olan Şükrü Ceylan’ın yaşamöyküsünü dinlememizi salık verdi.

Zaten sayıları 7’yi bulan Sherwood otellerinin kuruluşunun 30. yılını kutlamak için kalabalık bir işinsanı ve turizmci ile medya mensuplarını, Şevval Sam konserine davet etmişlerdi. (Sam, hep Karadeniz türküleri kadar diğer bölgelerden özellikle de Balkan türkülerinden de programına almalı.)

Burdur’lu Şükrü Ceylan’ın bugünlere gelen başarı öyküsünü özetlersek:

Sanat okulunda elektrik teknisyenliği okumuş. Okurken, Vakıflar Öğrenci Yurdu’nda kalmış. Askere gittiğinde, TRT’nin verici istasyonu kurma işi için açılan tekniker sınavında Türkiye birincisi olmuş. Tayini Diyarbakır’a çıkmış. Ancak babası karşı çıkmış ve “Bak biz 6 kardeşiz. Bize geçim lazım, bak 5 bin lira nohut param var, al bununla bir iş kur” diye onu ikna etmiş. Kendine elektrikçi dükkânı açmış; Burdur’da köylere elektrik götürme işinden epey para kazanmaya başlamış. Şükrü Bey, “Babam bir kıyak daha yaptı bana, Antalya’daki arsasını verdi ve kendine ev yap, kardeşlerinin hakkını da ver” dedi.

Bununla Lara’da 21 odalı Prens Prize Oteli’ni yapmış. Sonra yap-satcılığa başlamış, Antalya’da tam 4 bin konut inşa etmiş.

“Onun için turizmcilikten daha çok inşaat işini severim” diyor. Yarattığı bu kaynakla da turizmcilik yapmaya karar vermiş. İki oğlu ve kızını anadolu lisesinde okutmuş, üç yıl öncesine kadar 7 otellik zincir olmuşlar. Aydın Doğan’ın ilk turizm yatırımı olan 140 dönüm üzerinde Göynük’teki Milkan’ı satın almış Ceylanlar... Turizmde kriz yaşanmasaymış, elindeki arsa stoku ile bir bu kapasite kadar otel yatırımı yapacaklarmış ancak şimdi biraz frene basmışlar!

Aile şirketinin başında büyük oğlu Kanada’da ekonomi okuyan

Yazının Devamını Oku

Korkak ve ilkesiz muhalefet

10 Haziran 2022
Dağ başında değil, ‘mega kent’ İstanbul’da, kendi evlerinin bahçesinde içki içen kadınları hastanelik edecek kadar döven erkekler, bu ülkede başkalarının yaşam tarzına müdahalenin bir başka örneği olmuş.

Ne acıdır ki bu ve benzeri faşizan girişimlere siyaseten müdahale eden bir muhalefet de yok artık bu ülkede!

Aman bize de içkici derler bahanesinin ardına saklanan korkak ve de ilkesiz muhalefet anlayışı, ‘endişeli muhafazakârların endişesi’ ile meşgul olurken, içki üzerinden estirilen düşmanlığın mağdur ettiği insanların endişelerini ne duyan var ne de gören! (Bu ve benzeri saldırıları görmeyen, duymayan medyaya da ne demeli bilmem ki!) Meselenin içki içmenin de ötesinde siyasi bir anlamı olduğunu görmemekte ısrar edenler, Türkiye, ‘Afganistan-Pakistan’ kırması bir ülke olunca konuşacaklarını sanıyor herhalde.

Eğer öyleyse, uyumaya devam edebilirler! Yaşar ALTINTARTI

TARTIŞILMASI GEREKEN

CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, “Cumhurbaşkanlığı adaylığı, birliğimizi zedelememelidir” başlıklı açıklamasında şöyle diyor:

“Değişik inanca mensup CHP’lilerin ve bu milletin, sayın Kılıçdaroğlu’nun mezhebiyle bir sorunu yoktur. Sayın Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin ideolojisiyle, kuruluş değerleriyle, ulusal sorunlarımızla sorunu vardır.

GÜNÜN SÖZÜ

Yazının Devamını Oku

Blok zincir teknolojisi nedir?

9 Haziran 2022
Dün sabah Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde bir tanıtım etkinliğine katıldık. Herkesin bildiği kripto para ve NFT dünyasıyla ilgili bir etkinlikti bu. ICRYPEX isimli Türk kripto para şirketi tarafından düzenlenen tanıtımda birçok proje sunuldu. Finans, teknoloji ve medya dünyasının temsilcileri bu çalışmayı ilgi ile izledi. Bu teknolojinin üzerinde oluşan heyecan, internetin başladığı günlerinde gördüğümüz heyecana benziyordu.

Etkinliğin başlangıcında sektörün akademik isimleri Ebru Güven, Vedat Güven ve Bora Erdamar sunumlar gerçekleştirdi. NFT ve ‘blokzincir’ teknolojilerinin akademik altyapısına değinen bu sunumlar gerçekten ufuk açıcıydı. Dijitalleşmenin ne kadar değerli bir noktaya evirileceğini de bu sunumlarda görmüş olduk. Bu sunumların ardından ICRYPEX’in genç CEO’su Gökalp İçer yeni NFT projelerini anlattı.

DEVRİALEM BAŞARISI DİJİTALE TAŞINDI

Benim en çok ilgimi çeken NFT projesi Erden Eruç ile geliştirecekleri proje oldu. Erden Eruç kim mi? Dünyayı kas gücüyle kürek çekerek turlayan ilk ve tek Türk unvanına sahip bir doğa sporcusu. Hayatının 1168 gününü denizlerde kürek çekerek geçirmiş rekortmen bir sporcu! Tam 17 Guiness Rekoru’nun sahibi olan Erden Eruç’un ilk NFT projesi olacak olan koleksiyonda, kendisinin ekipmanları ve anıları NFT olarak satışa sunulacak.

Diğer yandan edebiyatımızın usta ismi Aziz Nesin’in de NFT’lerinin yakında ICRYPEX NFT Marketplace’te yer alacağını öğrendik. Yani Aziz Nesin’in kaleminden taşan eserler ‘blokzincir’ teknolojisi ile günümüze taşınıyor. Bu sunuşta Aziz Nesin’in oğlu matematikçi Ali Nesin de yer aldı.

CUMHURİYET’İN ARŞİVİ GÜVENDE

Cumhuriyet Gazetesi’nin 1924 yılından bu yana olan arşiv değerindeki tüm baskılarının da NFT olarak satılacak olması takdir edilecek bir proje oldu. Lansmanda ICRYPEX CEO’su Gökalp İçer’e şunu sordum “Bugün Cumhuriyet ile bir çalışma yapıyorsunuz. Peki ya farklı gazetelerle de projeler geliştirebilecek misiniz?”

Kendisi şu yanıtı verdi:

“Elbette! Her şeyden önce ICRYPEX NFT Marketplace bir pazaryeri ve bu anlamda birçok farklı proje geliştirebiliriz.”

Yazının Devamını Oku

İki ölüm yürekleri dağladı

8 Haziran 2022
Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesiyle genç ölümlerini TBMM gündemine taşıdı. “TÜİK Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistikleri 2020-2021’i hala daha yayınlamadığı için net bir oran veremesek de basit bir basın taraması bile gençlerimizin ölümlerindeki artışı görmeye yetiyor. Bu haberler içinde üniversiteli gençlerin ölümü özellikle dikkat çekiyor” dedi.

27 Mayıs-3 Haziran 2022 tarihleri arasında yani sadece bir hafta içerisinde Muğla’da gerçekleşen 2 üniversite öğrencisi gencimizin ölümü yürekleri dağlamıştır. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğrencisi Ayşe Güner’in kalp krizi sonucu ve Veterinerlik Fakültesi öğrencisi Emre Yıldırımhan’ın fenalaşarak hayatını kaybetmesi Muğla kamuoyunu derin üzüntüye boğmuştur. 22 Mart 2022 tarihinde de Ondokuz Mayıs Üniversitesi Meslek Yüksekokulu; Muhasebe Bölümü öğrencisi 19 yaşındaki Ceydan Öztürk kalbine yenik düşmüştü.

ÖLÜM NEDENİ ARAŞTIRILMALI

“Üniversite öğrencileri birçok sorunla baş etmeye çalışırken eğitimlerini tamamlamaya çalışıyor. Öncelikle üniversiteye giriş stresi, ardından gittikleri şehirde yaşama tutunma çabaları gençlerimizi yoruyor. Bir yandan yeni bir ortama uyum sağlama, diğer yandan bu ekonomik kriz döneminde yaşamını idame ettirme çabaları, yetersiz beslenme gençlerimizin sağlığını da muhakkak ki etkiliyor. “Üniversite öğrencisi kalbine yenik düştü”, “üniversite öğrencisi fenalaşarak öldü” şeklinde haberlere yansıyan ölümlerin üzerine gidilmeli. Bu ölümlerde eğitim hayatının ya da ekonomik ortamın etkileri varsa ortaya çıkarılmalı, bunlara yönelik gençlerimizi koruyucu tedbirler hayata geçirilmelidir.”

DİYETİSYENİN GÖREVİ

6  HAZİRAN ‘Diyetisyenler Günü’ münasebetiyle bir açıklama yapan uzman diyetisyen Duygu Gündüz, “Tıbbın babası Hipokrat’ın ‘Besinler ilacımız, ilacımız besinimiz olsun’ demesinin üzerinden yaklaşık 2500 yıl geçti. Besinlerin ve beslenmenin sağlık açısından önemi hiçbir zaman azalmadı. Modern çağda, ortaya çıkan yepyeni sorunlarla bu önem daha da arttı. Tabii, çalışma alanı besinler ve beslenme olan diyetisyenlerinki de” diye konuştu.

GÜNÜN SÖZÜ

“DÜNYADA barışın simgesi zeytinKutsal kitapların meyvesi zeytin Mutlu bir yaşam arıyorsan eğer Sihirli ilacı, çaresi zeytin Kemal ANADOL

İmamoğlu çalışıyor ama satıyor da...CHP ‘GEÇMİŞİ’ UNUTUVERİYOR

Yazının Devamını Oku

‘Butik üretim’

7 Haziran 2022
Zeytin ve zeytinyağına yönelik oluşan ilgi, COVID-19 salgını sürecinde başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerden kaçışın da bahanesi haline geldi. Özellikle basın yayın kuruluşlarında AB işaretli Milas zeytinyağının çok sık yer alması üzerine çok farklı kesimlerden, kendi işlerinde başarılı olmuş pek çok kişi Milas’ın kırsal kesiminde zeytinlikler satın alarak zeytinyağı üretimine başladılar.

Kısa sürede kendi markalarını oluşturan ve hatta butik üretim tesislerini kuran, çoğunluğunu işkadınlarının oluşturduğu yeni zeytinyağı üreticileri ile birlikte Milas ve yöresinde zeytin ve zeytinyağı üretici profili de değişmeye başladı. Kırsal kesimde yaşayan yerli halkın sürdürdüğü zeytin ve zeytinyağı üretiminde giderek iyi eğitimli, farklı mesleklerde başarılı olmuş, dünya görmüş yeni bir üretici kesim oluşmaya başladı. Böylece bir yandan geleneksel üretim tarzının yerini giderek modern tarım ve hasat yöntemleri alırken pazarlama tercihleri de değişmeye başladı. Daha önceleri zeytinyağı pazarlamasında sadece tüccara yapılan toptan satışların yerini markalı ürün satışları aldı. Milas ve yöresinde yeni kuşak zeytinyağı üreticileri ticarette interneti kullanma becerileriyle piyasada kendilerini tanıtmayı başarırlarken internet üzerinden ihracatta da çok önemli gelişmeler sağladılar.

ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI FUARLARI

Butik üretim tesisleri dikkat çekici şekilde arttı. Ülke geneline yansıyan zeytin ve zeytinyağına karşı oluşan ilgi sayesinde ülkenin değişik yerlerinde zeytin ve zeytinyağı üzerine fuarlar açılmaya başlandı. Gerek üretici kooperatifler ve firmalar, gerekse zeytinyağı üreticisi yörelerin Ticaret ve Sanayi Odaları bu fuarlarda yaptıkları renkli tanıtımlarla zeytinyağını geniş kitlelere tanıtıp sevdirmeyi başardılar.

Almış olduğu AB coğrafi işareti ile birlikte katıldığı fuarlarda iz bırakan tanıtımlar yapmayı başaran meslek odalarının başında yer alan ‘Milas Ticaret ve Sanayi Odası’, birer hafta arayla düzenlenen İzmir Olivtech Fuarı ile Oliva İstanbul Zeytinyağı Fuarı ve Ulusal Zirvesi’nde Milas zeytinyağının tanıtımlarını yaptı. İstanbul Fuar Merkezi-Yeşilköy’deki etkinliğe 200 firma katıldı. 20 Tadım Eğitim Atölyesi’nin “Ezberinizi bozun, doğru zeytinyağını tadın / Kusursuz zeytinyağı ile tanışın” sloganıyla yaptığı sunumu 20 bin ziyaretçi izledi. Sadece MİTSO standında yer alan 73 markanın çoğu, ithal özel yapım şişleri içindeki coğrafi işaretle görücüye çıkmıştı. MİTSO Yönetim Kurulu Başkanı Reşit Özer, “Milas’ın zeytin ve zeytinyağındaki kalite, tanıtım ve pazarlamadaki başarısı, tüm ülkeye zeytinyağının önemini anlatmış oldu. Artık tüketici iyi zeytinyağının hangi özelliklere sahip olması gerektiğini biliyor. Erken hasat, soğuk sıkım zeytinyağı istiyor. Tüketicinin talebi, üreticinin de fabrikacının da daha kaliteli zeytinyağı için çaba göstermesini sağlıyor” dedi. Zeytindostu Derneği’nden eczacı Atilla Totoş ile zeytin ve zetinyağı uzmanlarından Prof. Dr. Murat Kartal, Dr. Zeynep Delen Nircan, Prof. Dr. Fügen Durlu Özkaya, Yasin Özdemir ve Seçil Tireli’nin konuşmaları dikkat çekti.

AV, SİLAH VE DOĞA SPORLARI FUARI

İSTANBUL Fuar Merkezi’nin bir üst katında da “9. Uluslararası İstanbul Av, Silah ve Doğa Sporları Fuarı” vardı. Sportif atıcılık ve kara avcılığı konusunda her türlü donanımın sergilendiği organizasyon, Türkiye’nin özellikle silah sanayisindeki başarılarını gösterdi. Yabancı konukların sayısı da yüksekti. Fuarda 150 katılımcı ve 550’den fazla marka dikkat çekti. Bilgi edinmek isteyenler www.istanbulprohunt.com’a bakabilir.

BU NASIL CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

MALTEPE

Yazının Devamını Oku

‘Kısırlaştırma ve aşılama’ şart

3 Haziran 2022
Yasal görevleri olduğu halde belediyeler ‘kısırlaştırma’ yapmadıkları için sayıları artan ve kendi iradeleri dışında bu dünyaya gelen sokak köpeklerinin öldürülmelerine yönelik bir ‘nefret ve düşmanlık saldırısı’ giderek artıyor. Bu saldırganlar, ülke genelinde köpeklerin bulunduğu her alanı ve belediyelerin dağ başlarına, ıssız tepelere attığı hayvanları da harita üzerinden işaretleyerek açıkça hedef göstermekle kalmayıp köpeklerin kafa derilerini yüzerek işkence ile öldürmekte; onlara yemek götüren ‘gönüllü kadınları’ öldüresiye dövmektedirler.

Oysa, 5199 sayılı Kanun’a rağmen, 17 yıldır bakımevi kurmayan, kısırlaştırma yapmayan belediyelerin, bu görevlerini yapmaları için mücadele ederken aynı zamanda kısırlaştırma ve aşılatmayı bizzat yapmaya çalışanlar da “bu gönüllüler”dir. Halkı kin ve düşmanlığa sevk eden ve ‘bireysel silahlanma’ için çağrıda bulunan bu saldırganlara ilişkin şikâyetimizin Sayın Cumhurbaşkanı’na iletilmesi için desteğinizi bekliyoruz. Nesrin ÇITIRIK-HayKonfed Başkanı

GÜNÜN SÖZÜ

YAŞAMI yaşanır kılmak, değerlendirmek, doldurmak, kotarmak bir insanın yapabileceği en önemli işlerin başında gelir. Kişisel duygu, düşünce ve beklentilerle değil, insanlık ölçüleriyle, değerleriyle yaşamı ısıtmak ve ışıtmak gerekir.”  Yekta Güngör ÖZDEN

HANDAN TOPRAK: ‘ADALET NÖBETİNDEYİM’

AVUKATIM Celal Ülgen, benimle  ilgili tüm suçlamaların ne kadar hukukilikten uzak, suçlanmamın ve tutuklanmamın ise ne kadar akla ve mantığa aykırı olduğunu açıklıyor.

Hukuka aykırı olarak ve de bir grup basın destekli olarak tutuklandım. Biliyorum; polisler daha evime arama yapmaya gelmeden gözaltına alınacağım haberi bu basın tarafından verildi. Farkındayım. Bir kadın hekim olarak, bu hukuksuzluktan beyaz önlüğüm gibi aklanarak çıkacağımdan en ufak kuşkum yok. Şimdi adalet nöbetindeyim. Hiç kimse beni merak etmesin, her zamankinden daha dik, daha ayakta ve daha diriyim. Hiç kimse karamsar olmasın.

Siyaseti dizayn etmek için hukuk eliyle yapılan operasyonlara boyun eğmeyeceğim. Cezaevine başım dik girdim, başım dik çıkacağım. Ben tutuklandıktan 15 gün sonra Genel Başkan Yardımcılığı görevinden alınmam ilginçtir.   Dr. Handan Toprak BENLİ

MEZİTLİ’YE DEĞER KATMIŞIZ MEĞER

Yazının Devamını Oku

Yargı doğayı koruyor

2 Haziran 2022
Trakya ülke topraklarının 33’te biri. Yani %3’lük bir kısmı. Ancak ülke nüfusunun yaklaşık %20’si burada yaşıyor. Yapılan planlarla nüfus sayısının daha da artması planlanıyor. O kadar çok plan yapıldı ki; plan yapıldıkça Trakya kaybediyor. Ormanını, topraklarını, sularını kaybediyor.

Trakya’nın daha fazla varlık kaybetmesinin önüne geçmek için yaklaşık 10 yıl önce ‘Trakya Platformu’ kuruldu. Trakya’nın değerlerinin, varlıklarının talan edilmesine, ranta açılmasına, hukuka, bilime ve kamu yararına aykırı planlanmasına, Trakya’da mücadeleyi bütünlüklü sürdürebilmek, iletişim ve dayanışmada bulunmak, birlikte çalışmalar yürütmek, toplumsal bilinç ve duyarlılığı arttırmak ve kurumsal hale getirmek için kurulmuştur. Bilim ve hukuk desteği vererek bölgemizi savunmaya devam ediyoruz.

Bileşenlerimiz olan Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi ve DOKU Derneği’nin öncülüğünde Kırklareli sınırlarında Istranca ormanlarında açılmak istenen madencilik faaliyetlerine karşı yerelde yaşayanlar ile birlikte, özellikle de köy muhtarlarının öncülüğünde verilen hukuk mücadelesi sonucunda kazanan son bir hafta içinde idari yargıdan Istrancaları sevindiren kararlar geldi. Kuzulu ‘ÇED gerekli değildir’, Koruköy ve Çukurpınar ‘ÇED olumludur’ kararları için açılan davalarda keşif ve bilirkişi incelemelerinden sonra İdare Mahkemesi’nin iptal kararları sonucu kazanan Istrancalar oldu.

Göksal ÇİDEM-DOKU (Doğa ve Kültür) Derneği Y.K. Başkanı, Trakya Platformu Kırklareli Dönem Sözcüsü

GÜNÜN UYARISI
“Dumana maruz kalmak her yıl 1.2 milyon insanının ölüm nedeni. Sürdürülebilir bir gelecek için dumansız, tütünsüz bir dünya diliyoruz.” Türk Toraks Derneği

URANYUM TEHLİKESİ ÖNEMSENMEDİ

CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen Manisa-Köprübaşı yakınlarında, 1970-1982 arasında işletilerek terk edilen uranyum maden ocaklarının Gediz Ovası’nın bereketli tarım şehrini, insan ve çevre yaşamını tehdit ettiğini söyleyerek yaratılan tahribatın araştırılması için Meclis’te Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi. Bölge halkı ve tarım alanlarının risk altında olduğunu bildiren Başevirgen, “Özellikle uranyum yatağının bulunduğu alan ve çevrelerden beslenen suların, uranyum açısından Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre en az 10 kat fazla kirlendiği ifade ediliyor” diye konuştu.

Tehlike büyük!..

Yazının Devamını Oku