Samsun-Sarp Demiryolu ne zaman başlayacak?

Karadeniz bugünlerde turizm açısından önemli günler geçiriyor. Şikâyetler yığınla artmış durumda, herkesin bir şikâyeti var. Ordu’da çıkan “Olay” gazetesini, hele onun yıllar önce Samsun-Sarp arasında demiryolu hattı projesini dile getirişini dikkatle izlerim. Sarp Sınır Kapısı’nda o yoğunluğu görünce önerinin ne kadar doğru olduğunu anladım. Ama her şey siyasetçilerin kararında görünüyor. Gazetenin sahibi Zeki Özel, 2015’te “Karadenizlinin Başbakan’dan (Davutoğlu) ortak dileği/ Samsun-Sarp Demiryolu...” başlığını çekmiş. Aradan kaç yıl geçmiş!

Haberin Devamı

Mesut Yılmaz döneminde yapımına başlanan ve Erdoğan’ın ilk döneminde de açılışı yapılan Karadeniz Otoyolu artık bugünkü yükü taşıyamıyor. Dün yazdığımız gibi TIR’lar, Kafkasya’ya, Orta Asya’ya bu yoldan gidiyor. Yoğun bir trafik akışı var. Karadeniz Otoyolu artık kapasitesini doldurmuş gibi görünüyor. Bu bakımdan bölgenin kurtuluşunun demiryolundan geçtiği savunuluyor. Ayrıca deniz ulaşımını da Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerle entegre etmek gerekiyor, deniyor.

Özetle, denizle demiryolu ve limanlar entegre olmalı. Karadeniz’in ‘kara talihi’ bu demiryolu ile değişecek.

Gazetenin sahibi Zeki Özel önümüze bir haritayı koyuyor. Amerika kıtası, Avrupa ile Hindistan, Japonya demiryolu hatları ‘örümcek ağı’ gibi. Türkiye’de bu ulaşım ağı neredeyse Atatürk döneminden beri ciddi bir gelişme gösterememiş.

Haberin Devamı

Özel, sabah akşam demiryolu hattı ile yatıp kalkıyor. Attığı başlıklardan bazıları şöyle:

‘Aklın yolu Samsun-Sarp Demiryolu’

‘15 milyon Karadenizli müjde bekliyor’

‘Yılların büyük ihmalini sayın Cumhurbaşkanımız çözecektir. Kendisine güveniyor ve inanıyoruz’

‘Ulaştırma Bakanımız, Ordu ziyaretinde Samsun-Sarp sözünü verdi, şimdi Karadenizli bu hattın ilk etabı olan Samsun-Ordu Demiryolu projesinin derhal ihale edilmesini bekliyor. Bunu da bölgemiz insanı Sayın Erdoğan ve Adil Karaismailoğlu’ndan bekliyoruz.”

Erzincan-Trabzon olmaz!
CHP’li Mustafa Adıgüzel, gündeme getirilen “Erzincan-Trabzon” demiryolunun doğru bir güzergâh olmadığını, olması gerekenin “Samsun-Sarp” olduğunu Meclis kürsüsünde dile getirdi. Hesap kitabı iyi yapmak ve önceliği sıralamak gerekiyor.

KARADENİZ YAYLALARINI KORUYAMIYORUZ

KARADENİZ’in bütün yaylalarını birbirine bağlayan ‘Yeşil Yol Projesi’ hayata geçirilirken, bu defa “Karadeniz’de maden ve taşocağı ‘altyapısı’ mı yapılıyor?” kuşkusu insanları düşündürüyor. Karadeniz’in ‘cennet doğası’na karşı yapılabileceklerle ilgili ciddi kuşkular var. Ordu genelinde halk “Bizim altınımız fındık, o da toprağın üstünde” diyor.

Çok açık ifade etmemiz gerekiyor, gördüğümüz kadarıyla Trabzon ve Rize yaylaları ‘bitmiş’ durumda. Turizm adı altında yağmalanıyor. Acaba sırada Ordu ve Giresun mu var, endişesi yaşanıyor.

Haberin Devamı

4 gün önce Giresun’dan Kulakkaya Yaylası’na çıktık. Dereli’nin yüksekleri, doğası korunmuş bir güzellik saçıyor çevresine. Karadeniz’in en özel yaylalarından birisi... 1700 metre yükseklikte. Doruk ağaçları gibi manzaranın zirvesinde bir yayla.

KULAKKAYA YAYLASI’NIN GÜZELLİKLERİ

Giresun merkezden tam 3 farklı güzergâhtan kolayca ulaşılabiliyor. Üç rotanın yolu da asfalt, 40-60 dakika arasında yayladasınız.

Kulakkaya Yaylası’nın Mavi Göl gibi eşsiz bir güzelliği, Kuzalan Tabiat Parkı  gibi birçok doğal değeri barındıran ormanlık alanı, Göksu travertenleri gibi Pamukkale havası yaşatan göletleri var. Ağaçbaşı Tabiat Parkı da yine insanın içine huzur veriyor.

Haberin Devamı

Yayla, Yavuz Kemal beldesine bağlı olmasına rağmen aslen yöre insanının yaşadığı bir yer değil. Yüzlerce yıldır Giresun merkez ilçesindeki zenginlerin villalarının olduğu bir oba olarak büyümüş. Bugün de en güzel evlerin olduğu ve çirkin yapılaşmanın ulaşmadığı bir alana sahip.

ZİFİN ÇİÇEKLERİ

Kulakkaya Yaylası, zifin çiçekleri ile meşhur. Artık yaylanın bir de Zifin Hotel’i meşhur. Giresunlu bir cerrahın yaptırdığı oteli ünlü bir eğitimci almış, adam etmiş. Sahibini sorarsanız, Giresun’un dünya çapında değerli işadamı Enver Yücel.

Özgün mimarisi ile öne çıkan otel, yazın bisiklet turları, yürüyüş rotaları ile verdiği hizmetle Karadeniz’de farklı bir turizm sürdürüyor. Kışın atlı kızakları, kar motorları ile kış eğlenceleri de sunuyor. Otel yöresel lezzetleri evrensel mutfakla birleştirmeyi de başarmış. Otel yemekleri, lezzetini yine Enver Yücel’in Bektaş yaylasındaki binlerce koyunluk sürüsünden alıyor. Yücel’in köyünde kurduğu kadın kooperatifi ise bu koyunların yününden Piraziz’de keçe üretiyor ve birçok sektöre ürün sunuyor. Bir kalkınma dersi olarak Zifin Otel, başarılı bir girişim olarak hocanın ellerinde büyüyor.

Haberin Devamı

UÇAK SEFERLERİ ARTIRILSIN

DOĞU Karadeniz’de üç havaalanı çalışıyor. Cumhurbaşkanı’nın ifadesiyle Ordu-Giresun Havalimanı uçuş rekorları kırdı. Ancak şu an pandemi öncesindeki uçuş hatları geri verilmedi. Uçaklar dolu ve yer yok. Ordulu ve Giresunlu, “Uçuş rekorları kıran havalimanımıza uçuşlarımız neden geri verilmiyor?” diyor. Aynı şekilde Trabzon Havalimanı’nda hiçbir aksaklık yokken yeni açılan Rize-Artvin Havalimanı’nda da uçuş güzergâh ve saatleri, Rize ve Artvinli tarafından tepki ile karşılanıyor. Rize Kent Konseyi eski Başkanı Metin Topçu, “Ordu gibi Rize’ye de haksızlık yapılıyor şu an. Yetkililerden adil olmalarını bekliyoruz. Yolcu fazlasıyla var, uçak seferleri ve güzergâhları yeterli değil” diyor. Ordu-Giresun, Rize-Artvinliler bu soruların cevaplarını bulamıyorlar.

Haberin Devamı

Ordu-Giresun Havalimanı’ndan Ankara’ya gitmek için 04.00’te kalkmak gerektiğini, aynı şekilde Ankara’dan Ordu-Giresun’a gitmek için de 01.00’de kalkmak gerektiğini biliyor musunuz?

MESAJ PANOSU

HÜSAMETTİN Koçan’ın farklı dönemlere ait 37 eserinin yer aldığı ‘Atölyenin Belleği’ başlıklı kişisel sergisi, Bodrum Mausolos Sergi Salonu’nda bugünden itibaren bir ay boyunca görülebilir.

ORDU’da bir süre önce restorasyonuna başlanan Eskipazar Bayram Bey Camisi’nin bahçesinde, 600 yıllık mimari kalıntılar ve medrese olduğu tespit edilen yapı ortaya çıkarıldı. Cami, Altınordu ilçesinin ilk yerleşim yeri olan ve bölgeyi Türk topraklarına katan ilk beylik olan “Hacıemiroğulları Beyliği” döneminde 1380-1390 yılları arasında inşa edilmişti.

ORMANLARDA ağaç kesmenin tek gerekçesi, daha sağlıklı ağaçlardan oluşan orman yetiştirmektir.

Söz konusu gerekçeyi terk edip onun yerine odun hammaddesi ihtiyacını karşılamayı koymak ve üretilen odun miktarının artışıyla övünmek, ormanlarımıza yapılabilecek en büyük kötülüktür.  Faruk ÇEBİ

Yazarın Tüm Yazıları