Tolga Akyıldız

KATY PERRY’NİN hayatında yeni dönem...

14 Mart 2020
Bebek müjdesiyle gelen yeni teklisi ‘Never Worn White’, külliyatı içinde bir başyapıt olmasa da müzisyenin bugünlerde yaşadığı duygular itibariyle ve bir balat olarak övgüyü hak ediyor.


KATY PERRY -  BEŞ ÜZERİNDEN ÜÇ YILDIZ
Never Worn White (Tekli)
Capitol, LLC

Katy Perry için 2019, tıpkı hayatın kendisi gibi içinde zıtlıklar barındıran, ilginç bir yıl oldu. 2017 tarihli ‘Witness’tan beri yeni albüm yayımlamayan Perry bir süredir teklilerle idare ediyordu. Bu anlamda 2018 için kesat bir yıl desek de 2019’u da boş geçmedi ve büyük ilgi gören ‘Never Really Over’, ‘Small Talk’ ve ‘Harleys In Hawaii’ adlı üç yeni tekli ve onların remikslerini paylaştı hayranlarıyla. Zedd’e ‘365’te, Daddy Yankee’ye ‘Con Calma’nın remiksinde eşlik etti.

Aynı yıl, bir dargın bir barışık yaşadığı sevgilisi, aktör Orlando Bloom’la ilişkisini resmiyete döküp nişanlandı. Yılın sonlarına doğru hamile olduğunu öğrendi ancak bu haberi bizden bu ayın 5’inde yayımlanan yeni teklisi ‘Never Worn White’a kadar sakladı.

Yazı heyecanla bekliyor

2019’da sadece iyi şeyler olmadı hayatında. 2013’te ‘Prism’ albümünde yer alan ve büyük başarı kazanan şarkısı

Yazının Devamını Oku

Para diye bir şey olmasa yine müzik yapardım

7 Mart 2020
Gerçek adı Zeynep Tanyalçın. 25 yaşında. İzmirli. Biz onu Khontkar, Kökşvl gibi rap’çilere eşlik eden Lil Zey olarak tanıdık; ‘mırıldanarak’ yaptığı rap’inden çok etkilendik. Dün ilk solo şarkısı ‘Heveslenmem’i yayımlayan Lil Zey’in albümü de yolda. Adını bir yere not edin çünkü ‘Kadınlar rap yapamaz!’ diyenlere tokat gibi cevap vermek için geliyor.

İzmir’den yola çıktınız ve Boston’a, dünyanın en önemli müzik okullarından Berklee’ye gittiniz. Nasıldı o günler?
Çok güzeldi. Orada kurduğum dostluklar benim için çok değerli. Berklee’de öğrendiklerim bugün beni ben yapan ve müziğimi farklı kılan şeyler oldu. Gerçekten yetenekli insanlarla birlikte olmak ve kapıları 7/24 açık olan hocaların bilgi ve deneyimlerinden faydalanmak bana çok şey kattı. Kendimi şanslı hissediyorum.


 Müzik endüstrisi ve şarkı yazarlığı eğitimi aldınız. Mezuniyetten sonra Boston’dan Atlanta’ya taşındınız ve Grammy ödüllü Tricky Stewart’la, Terius Nash’le aynı çatı altında çalıştınız. Sizi Türkiye’ye getirip ‘Lil Zey’ olmaya iten ne oldu?
Kurumsal bir yapıda çalışmaya devam edip hayatımı, kuralları ve sınırları başkaları tarafından belirlenmiş şekilde ABD’de geçirmek istemedim. Ayrıca köklerim burada ve müziğimle mesajı en iyi verebileceğim yer burası. Bütünüyle değerlendirdiğimde bu dönüş benim için faydalı oldu.
RedKeys; bünyesinde Khontkar, Kökşvl, Metth gibi önemli isimleri barındıran bağımsız bir Türkçe trap müzik şirketi... Onlarla yolunuz nasıl kesişti?

Yazının Devamını Oku

Şarkıyı yap ve evrene sal!

29 Şubat 2020
Sezen Aksu, ‘Ben de Yoluma Giderim’ teklisinin nota ve armonisini de paylaşarak bir YouTube akımına göz kırptı. İstiyor ki, gençler alsınlar bu şarkıyı, kendi istedikleri gibi düzenlesinler, diledikleri gibi okusunlar. Sonra videosunu sosyal medya ortamlarında paylaşsınlar.

Sezen Aksu yine fevkalade öncü bir rol üstlenip YouTube’da kendi külliyatına dair özel bir proje gerçekleştirmişti 2018’de. Çünkü demo da tıpkı şarkının son hali ya da çeşitli versiyonları gibi çok kıymetlidir. Sezen Aksu’nun da dediği gibi; bir şarkının ilk çalınmış ve söylenmiş, olgunlaşmamış ham halidir ve bazen de başka bir şarkıcıya ve düzenleme yapacak müzisyene rehberlik yapması için hazırlanır
o demolar...
İşte enfes Sezen şarkılarının o saf ve performans anksiyetesi barındırmayan ilk hallerinden oluşan demoları 12 parçalık şahane konsept bir albüm olmuştu 2018’de. Tıpkı 90’lı yılların ortasında; diğer yorumcuların seslendirdiği Sezen Aksu şarkılarını da yeni düzenlemelerle yeniden seslendirdiği ‘Düş Bahçeleri’ albümünde dediğimiz gibi: “Sezen yaptı yine Sezen’liğini”!




Yazının Devamını Oku

Zor bir dönemin şarkıları

8 Şubat 2020
Jehan Barbur, ‘Yok’ ve ‘Yetinemedim’ adlı iki yeni şarkı yayımladı geçen günlerde. Bir süredir annesinin hastalığı nedeniyle zor günler geçiriyordu. Zaten kendisi de “Her ne kadar bir aşk şarkısı gibi duyulsa da ‘Yetinemedim’ anneme yazdığım bir şarkı” diyor.

Jehan Barbur’un yıllar içinde olgunlaşan şarkılarını, kendine has vokal üslubu ve düzenlemelerini ‘sade’ ya da ‘minimal’ gibi sıfatlar ne denli doğru tanımlar bilmiyorum. Belki bunların yerine ‘basit’ demek daha doğru. Ham olduğundan, pişmediğinden, acıdan geçmediğinden ‘basit’ olan değil bu. Barbur ve şarkılarındaki ‘basit’liğe uzunca bir yoldan sonra ulaşılıyor.
Jehan, geçen yılın ekim ayında ‘Kusura Bakmasınlar’ adlı bir tekli yayımlamıştı. Geçen günlerdeyse ‘Yok’ ve ‘Yetinemedim’ adlı kendine ait iki yeni şarkı içeren bir tekliyle selamladı yeni yılı. Bu üç şarkının kendi aralarındaki devamlılık ve bütünlükleri açısından baktığımızda Jehan’a ait çok gerçek bir ‘hüzün’ çıkıyor karşımıza.
Bir süredir rahatsızlığı nedeniyle annesinin başucunda olan Jehan’a genel hissiyatı ile ilgili bir soru sordum ve şu yanıtı aldım: “Son iki yıldır yaşadıklarımdan süzdüğüm belli bir hüzün vardı içimde. Zor bir dönemin sınavını veriyorum. İster istemez bu durum şarkılarıma da sirayet ediyor.”
Dinleyiciler kendi hikâyelerini de kurmalı
“Bu iki yeni şarkıda da durum böyle. Ama dinleyenler bu şarkılarla mesai yaparken kendi hikâyelerini de kurmalı. Madem sordun söyleyeyim; ‘Yetinemedim’ şarkısı her ne kadar bir aşk şarkısı gibi duyulsa da anneme yazdığım bir şarkıdır. ‘Yok’ ise belki beni istesem de istemesem de besleyen ‘hasret’imle olan bağımdır.” Bu cümlelerden sonra şarkılar üzerine fazlaca bir şey söylemek boş, acilen dinlemenizi öneriyorum.

Öfkesini bu albümde de gösteriyor

Yazının Devamını Oku

Onu ve kuşağını bugünden anlamaya başlamazsanız gelecekte siz kaybedersiniz! Bu çağın yıldızı Billie Eilish

1 Şubat 2020
Kariyer merdivenlerini, 2016’da ‘Ocean Eyes’ adlı şarkısını amatör müzisyen platformu SoundCloud’a yüklediğinde tırmanmaya başladı. 14’ünde yıldız oldu. Bugün 18 yaşında. İstemdışı sesler çıkarmaya ve hareketler yapmaya sebep olan ‘tourette sendromu’yla baş etmek için sağlıklı bir yaşamı seçti. Vegan. Uyuşturucuya hiç bulaşmadı. ‘İdeal kadın beden ölçüleri’ üzerinde yapılan dayatmaları reddettiği için bol ve uzun sweatshirt’ler giyiyor. Çoklu duyu uyarılması yaşayan yani sinestezik bir sanatçı olduğu için renklere çok önem veriyor. Grammy Ödül Töreni’ne damga vuran genç yıldızı yakından tanıyalım...

2000’li yıllarda doğan, ‘milenyum çocukları’ da dediğimiz Z Kuşağı kısa bir süre önce reşit oldu. Kendi kararını neredeyse doğduğundan beri kendi alan, otorite sevmeyen bir kuşağın kanun önünde tamamen özgürleşmesi emin olun çok şeyi değiştirecek dünyada.

Ustalaşsa bile ustalığa kıymet vermeyecek

Teknolojinin içine doğan, sanalla gerçek dünyanın sınır çizgisinden habersiz, internet dışı sosyalleşmeyi gereksiz bulan, özelini paylaşmaktan çekinmeyen, komplekssiz, yaratıcı, çabuk karar verip uygulamaya geçen, öte yandan yaptığından hızla sıkılan, dolayısıyla da aynı anda birçok işle uğraşan ama uzun zaman harcayıp emek vermeyi, disiplin altına girmeyi gerektirecek işlerden uzak duran, rutinden nefret eden, hırslı diyemeyeceğimiz yani bir işte ustalaşsa bile ustalığa kıymet vermeyecek bir kuşak Z kuşağı.

Tüketim alışkanlıklarına göre pozisyon alıp onlara bir şey satmayı hayal eden eski kuşak iş insanları için hiç de kolay değil hayat artık. Ya da şöyle ifade edeyim; o kuşağa bir şey satmanın yolu kendi kuşaklarının mensubu ve özdeşlik kurmalarına imkân veren, durmadan kendini değiştiren bir rol model bulmaktan geçiyor. Pop müzik dünyasından örnek verelim; bizde Aleyna Tilki, dünyadaysa genç yaşında, üç-dört yıllık müzik deneyimiyle 62’nci Grammy Ödülleri’ne damga vuran, rekorlar kıran Billie Eilish...

İskoçya/İrlanda kökenli senarist ve oyuncu bir anne-babanın evladı

Billie, kendi kuşağının genlerinde olduğuna neredeyse inandığım bir bilgiyle geleceğin yıldızlarının; patronlara, sermaye desteklerine bel bağlamayan start-up tadındaki sanat markaları arasından çıkacağının farkında. Bu start up’lar kendi markalarını bizzat yönetiyor. En önemli silahları kendileri gibi davranıp dijital varoluş kurallarını bizzat koyuyor oluşları. Onlar için sosyal medyada viral yaygınlıkta bir iletişim yürütmek, dolayısıyla kaç hafta liste başı kalıp rekor kıracaksa, bunu dijital bir pazarlama faaliyetiyle başarmak işlerinin büyük parçası. Diğer bir deyişle Billie’nin aldığı prestijli ve geleneksel ödüller işin sadece tescil kısmı. Esas çaba da başarı da dijitalde gerçekleşiyor. Ancak bu basit bir sosyal medya takipçi ya da YouTube izlenmesi, Apple Music ya da Spotify dinlenmesi sayısı da değil. Onlar sadece matematiksel ifadeler. Billie gibi Z kuşağı starların başarısının esas kaynağı; sosyalleşmeye ve açık iletişime dair tüm ezberlerinin doğumdan itibaren sadece sosyal medya üzerinde oluşması. Kendi çöplüğünde ötmeyecek de nerede ötecek?

Billie için bu başarı 2016’da

Yazının Devamını Oku

KALPTEN ÜFLENEN ŞARKILAR

25 Ocak 2020
‘Cahille Sohbeti Kestim’, bir türkü albümü ya da sadece cover albümü değil. Ceyl’an Ertem’in; aklında ve kalbinde olan kimi şarkı ve türküleri, bütünlük içinde ve enfes düzenlemelerle ruhundan dışarı üflemesi...

CEYL’AN ERTEM (BEŞ ÜZERİNDEN ÜÇ BUÇUK YILDIZ)
Câhille Sohbeti Kestim
(KALAN SES GÖRÜNTÜ)

Musa Eroğlu’nun öğrencisi, Türk halk müziği sanatçısı Hüseyin Karakuş’a ait olan ve Ahmet Kaya okuduğunda geniş kitlelere ulaşmış şahane türkü ‘Gül Yüzlü Gül Destim’in şairane sözlerinde şöyle der: ‘İnan sana değil kastım, cahille sohbeti kestim!’

Ceylan Ertem’in türkülere meyli malumunuz. Çok da güzel okur; yürekten, kendi gibi okur. Belki en önemlisi, Neşet Ertaş’tan, Aşık Mahzuni’den okuyacaksa bile o türkülere gösterilecek saygının sadece tevazu sahibi ama iyi bir yorumla katılacak kıymetten geçtiğini bilir. Bu Ceylan için Sezen Aksu şarkıları okurken de böyledir; bir yorumcu olarak hamurunda izi olan tüm kadın ozanları, yorumcuları omzunda taşırken de... İşte Ceylan’ı Ceyl’an yapan tam olarak budur.

Albümde olmasa da ilgili türküsünden ilhamla isim babalığı yapan Hüseyin Karakuş’a selam yollayıp Neşet Ertaş (Yolcu, Gel Sevelim, Bahçe Duvarından Aştım), Aşık Mahzuni (Dargın Mahkum), Ahmet Kaya (Herkes Kendi İşine), Davut Sulari (Yaktın Yandırdın Beni), Zeki Duyguluer (Fosforlu Cevriye), Harabi&Yüksel Yıldız’a (Ey Zahit Şaraba...) ait eserleri yorumlamış.

Yazının Devamını Oku

Yaşasın yeni Anadolu pop!

18 Ocak 2020
Yüzyüzeyken Konuşuruz, bir süre önce önemli bir dönemece gelip sound’u olgunlaştırmak gerektiğini fark etti. Artık çağdaşı müzisyenler içinde öncü rol üstlenenler arasında.

Bizim sonradan Anadolu rock’ın duayeni dediğimiz grupların müziklerini anlatmak için o dönemde ‘Anadolu pop’ tabirini kullandıklarını ve yabancı şarkılara Türkçe söz yazarak oluşturulan pop anlayışına karşı bir duruş sergilemeyi temel mesele olarak gördüklerini bilmemiz lazım. Bu duruş ‘Anadolu toprağının popu böyle olmalıdır’ da demiştir alt metniyle. Yani o zamanki öncelikli mesele rock’çı, popçu olmak değil, kendi müziğimizi popüler hale getirmektir.
Belki o günler çok geride kaldı. Biz o arada Türkçe sözlü modern rock’ı da keşfettik ama elektrogitarla türkü söyleyenlere Anadolu rock’çı da dedik yanlışlıkla. İşin patronlarının müdahalesi, günü kurtarmak maksadıyla ‘Ne tutuyorsa’ yönünde olduğundan; birçok iş, hiçbir derinliği olmayan bir arabesk sosuna bulandırıldı ve sonra ‘Bunun da modası geçti’ye dönüştü o durum. Bindikleri dalı ve altın yumurtlayacak tavukları kesenler vizyonu olmayan yapımcılardı genellikle. Müzisyenler, müzikten ekmek yiyebilmek için oradan oraya savrulup durdular sadece. Fiziksel satışın önemli olduğu dönemde müzisyenin göbekbağı vardı yapımcıyla. Bugün öyle bir zorunluluk yok. O nedenle Anadolu pop sound’u ve Türk sanat müziğinin makamsal formları farklı müzikal bakışlarla tekrar ve özgürce yorumlanıp elektronik, rock, rap gibi türleri hatta anaakımı besleyebiliyor ya da Türk psikedelik başlığı altında batı dünyasının ilgisini çekebiliyor artık. Yani bizim bir dönem ‘alternatif’ dediğimiz türlerle uğraşan genç ve yaratıcı Türk müzisyenler geleceğin Anadolu popunun fitilini ateşlemekle meşgul bugün.
Yüzyüzeyken Konuşuruz çıkış yaptığı günlerde tavrını ‘Bize iki gitar-bir vokal yeter’ şeklinde belirleyip YouTube izlenmelerine odaklandıysa da bir süre önce önemli bir dönemece gelip sound’u olgunlaştırmak gerektiğini fark etti.

Doğu yoldalar
90’ların kalite düzeyi yüksek popunu Anadolu pop yaklaşımıyla harmanlayarak; diğer yandan deneyip yanılarak kendilerini aradılar. Analog olarak kaydetmeyi hayal edip New York’ta, Red Bull Müzik Stüdyoları’nda gerçekleştirdikleri ‘Kazılı Kuyum’u dikkatle dinlediğinizde demek istediğimi ve geldikleri noktayı daha net idrak edeceksiniz. ‘Yeni Anadolu pop’tan kastımı da...
Mert Medeni prodüktörlüğünde; grubun önemli siması Kaan Boşnak’ın söz ve müziğiyle ‘Kazılı Kuyum’un; Yüzyüzeyken Konuşuruz’un sekiz yıllık serüveninde geldiği noktaya dair anlatacakları var. Sonuçta Yüzyüzeyken Konuşuruz doğru yolda ve çağdaşı müzisyenler içinde öncü rol üstlenenler arasında.

Yazının Devamını Oku

Tam bir sürpriz yeni yıl hediyesi

11 Ocak 2020
Zeynep Bastık, yaptığı cover’larla YouTube’u etkin kullanarak kendinden bir marka yaratmayı başardı ama artık özgün işlere de imza atan bir isim. Söz ve müziği Sezen Aksu’ya ait ‘Uslanmıyor Bu’, onun ne kadar doğru yolda olduğunun da yeni işareti...

zeynep Bastık’ın en çok eleştirildiği konular “YouTube’da cover söyleyerek ünlü oldu” başlığı altında geçse de ben en büyük başarısının YouTube’u etkin kullanarak bir Zeynep Bastık markası yaratmak olduğunu düşünenlerdenim. Bugüne kadar bu platformla ilişkisini sadece dinlenme rakamları üzerinden kuran, rekabeti de diğer müzisyenleri sahtecilikle suçlamak sanan zihniyete en net cevabı, YouTube’da samimi bir dünya kurarak verdi.
Yeni bir başarı
ve şöhret tanımı
Bu dünyanın vitrininde cover’lar vardı. Beğendik ve içeri girdik. Ama artık, dükkân sahibi bizi içeride tutmak için sebepler yaratmalıydı. Zeynep bunu da başardı. Hem kendi şarkılarını, hem eşliklerini hem de vlog’unda (video blog) anlattığı hikâyeleri, sorularımıza verdiği yanıtları sevdik.
Yetmedi, onun sosyal medya paylaşımlarını takip etmelere doyamadık. Yarattığı ‘Açık Koltuk’ adlı platformda şarkı ve cover’larıyla sesini duyurmak isteyen genç insanlara destek oluşunu takdir ettik.

Daha ilk haftada

Yazının Devamını Oku