Şarkıyı yap ve evrene sal!

Sezen Aksu yine fevkalade öncü bir rol üstlenip YouTube’da kendi külliyatına dair özel bir proje gerçekleştirmişti 2018’de. Çünkü demo da tıpkı şarkının son hali ya da çeşitli versiyonları gibi çok kıymetlidir. Sezen Aksu’nun da dediği gibi; bir şarkının ilk çalınmış ve söylenmiş, olgunlaşmamış ham halidir ve bazen de başka bir şarkıcıya ve düzenleme yapacak müzisyene rehberlik yapması için hazırlanır
o demolar...
İşte enfes Sezen şarkılarının o saf ve performans anksiyetesi barındırmayan ilk hallerinden oluşan demoları 12 parçalık şahane konsept bir albüm olmuştu 2018’de. Tıpkı 90’lı yılların ortasında; diğer yorumcuların seslendirdiği Sezen Aksu şarkılarını da yeni düzenlemelerle yeniden seslendirdiği ‘Düş Bahçeleri’ albümünde dediğimiz gibi: “Sezen yaptı yine Sezen’liğini”!

Şahane bir balad; damar gibi damar

Kendi adıma bu harika fikri YouTube üzerinden harekete geçirdiği ve işin içine ‘dijital gençleri’ direkt muhatap alan bir üslup ve tat kattığı için ayrıca tebrik ederim kendisini. Bu nedenledir ki bu yılın başında; daha önce Işın Karaca’ya verdiği ‘Yetinmeyi Bilir misin’i ‘Demo 2’ konseptiyle tekli olarak yayımladığında çok sevindim. Bunun devamının geleceği belliydi çünkü. Ancak ‘Demo 2’nin ikinci teklisinde Aksu bir ters köşe daha yaptı. Çünkü ‘Ben de Yoluma Giderim’ daha önce yayımlanmamış, sıfır bir şarkı. Şarkıyı demo olarak önce Aksu’nun stüdyo tonmaister’i Emir Akbulut okumuş. Aksu bu tertemiz yorumu çok beğendiğini özellikle belirtiyor. Ancak bir kez de Sezen Aksu okuduğunda ‘Demo’ projesinin ikincisinde yeni Sezen Aksu şarkıları ile ilgili yeni bir kulvar da açılmış oluyor. Yani işin rengi olumlu yönde fena halde değişti.
Aksu, belki bu kez bir YouTube akımı peşinde. Çünkü şarkının nota ve armonisini de paylaşmış ve istiyor ki gençler alsınlar bu şarkıyı, kendi istedikleri gibi düzenlesinler, diledikleri gibi okusunlar. Sonra videosunu sosyal medya ortamlarında paylaşsınlar. Şarkı, yorumdan yoruma, halden hale geçsin. Bütün yeni sanatçıların albümlerine bir Sezen Aksu şarkısı alabilmek için deli divane olduğu o eski dünyadan sıkılmış olacak ki kendisi; albümle falan derdi olmayan YouTube nesline şöyle demiş oluyor: ‘Burada sizin paranız geçmez! Ben yaptım şarkıyı ve evrene saldım...’ Parça mı? Net olarak söyleyebilirim ki bütün ünlü müzisyenlerin albümüne almak için deli olacağı, Sezen Aksu stüdyo albümü yapsa içinde şahane duracak bir balad. Damar gibi damar!

Bieber ‘sevgi pıtırcığı’ oldu

angi çağda olursak olalım, ‘çocuk/ergen yıldız’ların meselesinin değişmediği ortada. O yaşlarda; en nazik tanımıyla ‘popüler sanat’ alanlarından birinde, dünya çapında şöhrete ulaşmış; paranın, malın, mülkün ucunu bucağını kaçırmış olduklarından yaş ilerledikçe ciddi psikolojik sorunlar yaşıyorlar. Justin Bieber gibi...
YouTube’a koyduğu videoları sonradan menajeri olacak Scooter Braun tarafından keşfedildiğinde 13 yaşında bir kasaba çocuğuydu. ‘My World’ EP’siyle 2009’da başlayan pırıltılı kariyeri boyunca sayısız başarıya imza attı. Listeleri yıktı geçti; ödüller toplayıp büyük paralar kazandı...
Bu milyon dolarlık ekonomiyi üretirken ona bir profesyoneller ordusu eşlik etti ki ‘makine’ arıza yapmasın.
Ne yazık ki makine arıza yaptı. Hem de öyle arıza yaptı ki Bieber’ın deyimiyle kendisi ‘intiharın eşiğine’ geldi. Neyse ki oradan döndü. Bugün, 20’li yaşlarının ortasında, evli ve mutlu. Beş yıl sonra gelen yeni albüm ‘Changes’ın adından da anlaşılacağı üzere Justin kafasını en çok ‘değişimler’ üzerine yoruyor. Ya da ‘Ben o eski ben değilim’ deme derdinde... Ve yine albümü dinlediğimde anlıyorum ki bir hit makinesi olmaktan ya da ‘büyük yıldız’ olarak kalmaktan başka şeyleri önemser olmuş. İnsan kendi içinde böylesi değişimler yaşadığında bunun sözüne, müziğine, sound’una yansımaması mümkün mü? Fena halde yansımış.
Albüm, listeye kaç şarkı sokacağına dair en küçük kaygısı olmayan bir albüm. ‘İki kelimeyle özetle’ derseniz; ‘sevgi pıtırcığı’ derim ‘Changes’ için.