Şenay Düdek

Ödüllü ressam Funda Alkan’dan, İzmir’de ‘kadına yönelik şiddet’e başkaldırı sergisi

25 Aralık 2011
Benim okul arkadaşım, dostum ve de sevdiğim bir isim Funda Alkan. Çocukluğunda, genç kızlığında neyse, ünlü bir ressam olduktan sonra da tavrı, hiç değişmedi...

Tıpkı kız kardeşi, ünlü oyuncu, Meltem Cumbul gibi. Karakter bu, başka bir şey değil. Funda’nın nişan yüzüklerini takan eşi, işadamı ve eski Mardinspor Kulüp Başkanı Tekin Alkan’ın da yakın dostu olmam nedeniyle, Funda bu köşede değil... İzmir’in yetiştirdiği, ödüllü bir ressam olduğu ve bu köşeyi hak ettiği için burada. Yarın müthiş bir sergi açıyor. Hem de teması, insan olan. Tarih boyunca hızı artarak devam eden, kadına yapılan şiddete, başkaldırı var resimlerinde... Onunla kısa bir söyleşi yaptım. Buyrun; 

ŞD- Bugüne kadar açtığın, kişisel sergilerinden biraz söz eder misin?FA- Obje Sanat Galerisi, İstanbul Toprak Sanat Galerisi ve İzmir Devlet Resim Heykel Müzesi’nde açtım. Uzun süreli açık kaldı tüm sergilerim. Çok da ilgi gördüm, şükürler olsun...

ŞD- Peki ya karma sergilerin?FA- Florence Bienalle (Internasyonel Floransa Bienali), İzmir Bienali, İstanbul International Art Center “Artexpo 2011” Uluslararası Resim Sergisi, Muzeul Municipiului Bucuresti Bükreş, Romanya Müze Sergisi, Devlet Resim Heykel ‘Geçmişten, günümüze kadın’ sergisinde, üstelik burada sergilediğim resmim ödül aldı. Sene 2009. Yine, ‘Obezite ve Sorunları, 5. Uluslararası Resim ve Seramik Yarışması’nda da 3’üncülük ödülü aldım.

ŞD- Çok eski dostumsun. Resim yapmak seni heyecanlandırıyor mu?FA- Tabii. Ailem ile birlikte, benim yaşam kaynağım resim. Resimlerimde, yaşamı gözden geçirmek adına, sevginin yaşarken geliştirilmesi gereken, en önemli nitelik olduğunu, duygularımı fırça ve boyalarla birlikte, ölümsüzleştirmeye çalışıyorum. Bütün resimlerimi, geçmişte yaşanmışlığı yaşatmak adına, antikalaştırıyorum. Bu bana çok ayrı bir haz veriyor. 

ŞD- Sanırım sergin yarın. Ne kadar sürecek?FA-

Yazının Devamını Oku

Şöhreti elinin tersiYle itti Kendini sosyal projelere adadı

24 Aralık 2011
Mankenlik, foto modellik, şarkıcılık, dizi ve sinema oyunculuğu derken, sanatın pek çok alanında, adını başarıyla duyurdu...

Tam şöhretin zirvesindeyken, her şeyi, elinin tersi ile itip, önce evlendi... Hem de İzmir’in başarılı, genç bir işadamıyla, Fatih Alkan ile. Ardından da sahne, sinema, dizi oyunculuğu ve modellik ile ilgili, tüm teklifleri reddederek, kendini sosyal projelere adadı... Yıllardır tanıdığım, sevgili Doğa Bekleriz’den söz ediyorum. Doğa, hafta içi aradı. Arkadaşı Tuğba Saçaklı ile yazdığı ilk kitabının, büyük ilgi gördüğünü ve tiyatro oyunu olarak, sahneleneceğini söyledi. Çok heyecanlıydı. Buluştuk, dertleştik ve konuştuk....

Onkoloji hastası çocuklara

“Kitabımız ‘Bizimkiler ve Toz Perisi’ 3 seriden oluşuyor. Yayınlanan ilk serimiz, ‘Tatlı Ülkesi’. Bu ilk kitabımız oyunlaştırılıp, Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun, çocuk kursiyerleri ile birlikte, mayıs ayında, tiyatro oyunu olarak sahnelenecek” diyen, sevgili Doğa, projelerini şöyle anlattı;
“Şenay Ablacığım, bu arada, Türk Koleji de bizden desteklerini esirgemedi. Kısmetse 25 Aralık’ta, düzenlenecek olan, özel yemeklerinde, bize de bir imza günü yapıyorlar. O gün yapılacak olan, satışların tüm geliri de onkoloji hastası çocuklara verilecek. Zaten biliyorsunuz, kitabımızın çıkış amacı da buydu. Ben artık sosyal projeler için varım. Kitabın diğer gelirleri de aynı şekilde, çocuklara verilecek. Bu arada nisan ayında da İzmir kitap fuarına da katılacağız. Kitabımızı, takip etmek isteyenler için, facebookta bir sayfada oluşturduk. ‘ Bizimkiler ve Toz Perisi’ adlı sayfadan, bize ulaşabilirler.”

Haydi Bodrumlular bekleniyorsunuz...

Ortakent-Yahşi Belediyesi’nin, Numan Pekdemir’in sanat koordinatörlüğünde, Bodrum Oda Orkestrası’yla bu yıl, üçüncüsünü düzenlediği Yeni Yıl Konseri, 24 Aralık Cumartesi günü, yani bugün, saat 20.00 de, Marmara Koleji, Halikarnassos Kültür Merkezi Salonu’nda, Yarımada halkıyla buluşacak... Yani Bodrumlular bekleniyorsunuz. Ortakent-Yahşi Belediyesi, Yeni Yıl Konserine, 30 kişiye yakın, bir kadro ile katılacak olan Bodrum Oda Orkestrasını, İzmir’den bayan orkestra şefi, Özge Gülbey Usta yönetecek. Konserde, Bodrum Oda Orkestrası, dört soliste eşlik edecek. Aynı zamanda, İzmir Devlet Opera ve Balesi Müdürü olan, Soprano Aytül Büyüksaraç, yine aynı kurumun solistlerinden, Tenor Fahri Önoğlu, Bas Tevfik Rodos, Fagot sanatçısı ve evlenirken nikah şahidi olduğum, sevgili Aşkın Usta, Yeni Yıl Konseri’ne, solist olarak katılacaklar. Numan Pekdemir’in, Sanat Koordinatörlüğü’ndeki etkinlikte, orkestranın Başkemancısı ise Sema Korkut.

Bir tiyatro

Yazının Devamını Oku

Tüm yurtta eğlence tam gaz... Yılbaşında yıldız yağacak

21 Aralık 2011
Gazetelerde çarşaf çarşaf ilanları görüyorsunuz.

Bu yıl da hayli hareketli bir yılbaşı, parası olanları bekliyor. Olmayanlar da evde, PTT (Pijama, Terlik, Televizyon) partisi ile eğlenecekler. Şaka şaka... Ben, parası olup da evinde, yeni yıla girmekten keyif alan, parası olmayıp da kredi kartına, taksit yapıp, “çalsın sazlar, oynasın oryantaller” deyip eğlenen, çoook insan tanırım... Neyse 2012, İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya gibi büyük şehirlerimizin yanı sıra, tüm Türkiye’de ve Kıbrıs’ta, hayli hareketli geçecek. Sahne dünyasının, pek çok ünlüleri, bu yıl da, İstanbul dışında, çalışarak girecekler yeni yıla. Bengü, Seda Sayan, Fatih Ürek, Hande Yener, Hülya Avşar, Bülent Ersoy İstanbul’da sahneye çıkacak ünlüler, bu yılbaşında. Kıbrıs sahneleri ise, İstanbul’u aratmıyor. Hayli renkli. Pek çok casino ve otel, çok cazip programlarla, müşterisinin karşısına çıkacak... Cratos’da Serdar Ortaç, The Savoy’da; Sezen Aksu, Enbe Orkestrası, Emel Müftüoğlu, Kaya Artemis’te; Funda Arar, Girne Vuni Palace’ta Deniz Seki, Casino Bafra’da Gülben Ergen, Malpas’ta Aşkın Nur Yengi, Kıbrıs Arkın Pine Peach’de; Ebru Gündeş, Kıbrıs’a renk katacak ünlüler olacak... Sibel Can, Ankara Marriott Otel’de sahne alırken, Petek Dinçöz ise Antalya Talya’da, hayranlarına seslenecek...

Hilton’da süper mönü

Geçtiğimiz hafta sonu, sevgili dostlarım, Sinem-Cem Sağel ve Ertan Kayıtken ile Hilton’un, 31. katında yer alan, WOB Restoran’daydım... Mönü yenilenmiş. Hüseyin Usta yine coşmuş. Otel Genel Müdürü Todori Kalamaris ve Operasyon Müdürü Sevil Görgülü, talepten çok memnun. Yılbaşı için de çok özel bir mönü hazırlamışlar;
Jumbo karides salatası ve lakerda; marine deniz börülcesi üzerinde, taze yeşillikler ve zencefilli krem sos eşliğinde, altın yaprağı ile tatlandırılımış istakoz konsome, votkalı nar sorbe, kimyonlu mercimek üzerinde, susam yağında pişmiş barbun ve lagos balığı; frik pilavı ve kişnişli sos eşliğinde ya da marine edilmiş dana fileto; sote yabani mantar, bezelye püresi ve Porto şaraplı, soğan sos eşliğinde. Finalde, çikolata sepeti içinde, kestane sürprizi var. Yani yok yok. Hayli zengin.
 WOB’un eğlencesine gelince; Ceren Niron ve Grup Pan sabaha kadar çoşturacak. Ceren’in sesi muhteşem. Ha fiyata gelince, limitsiz yerli içki ve KDV dahil kişi başı 250 TL Balo Salonu’nda ise farklı bir eğlence ve mönü var. Saat 20.00’de piyanist Ruşen Özben ile başlayacak gece. Ardından Dr. Alper Demir Fasıl Ekibi ile meydan faslı, yapılacak. Gecenin ortalarına doğru, Buzuki Niko ve Orkestra Siga Siga sahne alacak. Fiyatlar tercihe bağlı; 190 TL, 225 TL ve 275 TL olarak belirlendi. “Yalnızca bara takılalım ve Ceren Niron ile Grup Pan’ı dinleyelim. O güzel körfez manzarası karşısında” diyorsanız, kişi başı limitsiz içki 125 TL. Konaklamak ise tek ya da çift 165 TL. Tel: (0232) 497 60 60

Fatih Erkoç Özcan Deniz, Lara ve Niran Ünsal...

Evet İzmir, Çeşme ve Kuşadası’nda, özellikle pop müziğinin pek çok renkli ismi, 20011’in son gününde, sahne alacaklar ve sizleri coşturacaklar. Kuşadası Sürmeli’de Safarad Sami, Mezdeke Show; Fantasia’da Serhan Can; Çeşme’de; Radisson Blu’da Penta Orkestrası, Ilıca Otel’de Lara çıkarken, Dalyan Rezidansta; limitsiz içki, özel yemek mönüsü, Serdar Şensezgin ile sabaha kadar, eğlence var. Dalyan rezervasyon için telefon (0532) 626 23 23. 

Yazının Devamını Oku

İki kadının büyük başarısı Cakewalk tüm midelerde

18 Aralık 2011
Uzun süredir methiyelerini duyuyordum. Sevgili dostum Sinem (Sağel), “Görmen ve tatman lazım” deyince, spor çıkışı gittik.

Biraz kendimizi şımarttık. Ben böylesine lezzet, hijyen ve temizliğin arkasında, “mutlaka kadın parmağı vardır” deyince, Sinem hemen tanıştırdı. Lina Eskinazi ve Ester Antebi. İki kadın, evde oturmaktansa, bir yıl önce kafa kafaya vererek, bu şirin, harika yeri açmışlar. Adını da Cakewalk koymuşlar. İkisi de genç. Lina Eskinazi, İstanbul Mutfak Sanatları Akademisi’nde, Uluslararası Profesyonel Ekmekçilik ve Pastacılık Bölümü mezunu. Ester Antebi, İzmir Amerikan Lisesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi, İşletme mezunu. Ama sanata çok yatkın. Zaten o nedenle, pastaların tasarımı, süslemeler hep onun eseri... 2012 Ocak ayında, ikinci yıllarını kutlayacaklar. Henüz yeniler, ama katettikleri yol maşallah. İzmir elitlerinin göz bebeği olmuş, “Cakewalk Boutique Patisserie”. Alsancak, Karşıyaka, Güzelyalı, hatta Bayraklı, Buca ve Bornova’dan bile gelenlerler var. Farklı lezzet ve sunumlarıyla, özel gün ile gecelerin, davetlerin de aranılan isimleri...

Sefarad Mutfağı da onlardan sorulur

Lina Eskinazi, Cakewalk’dan önce, bir de kitap çıkardıklarını söylüyor. Tanışıklıklarını ve ‘İzmir Sefarad Mutfağı’ kitabını, nasıl çıkardıklarını önce anlatıyor;
“Ester ve benim arkadaslığımız, çocuklarımızın anaokuluna gittiği dönemlerde başladı. Ester’in kızı Valeri, benim oğlum Cem, tesadüfen anaokulundan, liseye kadar aynı okula gitti. Biz bu süre zarfında, ilgi alanlarımızın birbirine çok yakın olduğunu gördük.Yemek yapıp, ikram etmek, değişik tatları, sevdiklerimizle paylaşmak gibi... Bu ilgilerimiz bizi, bir kitap projesine yönlendirdi. Ortak noktamız, doğup büyüdüğümüz İzmir’i çok sevmek. İçinde barındığı, kültürel mirasa sahip çıkmaktı.Aynı duyguları paylaştığımız dört arkadaş (Jinet Sidi Sarfati, Nüket Franco, Sara Enriquez, Ora Gürkan) ile beraber, yok olmaya yüz tutmuş, Izmir Sefarad Yemeklerini, gelenek ve göreneklerini, bir araya toplamak üzere yola çıktık. Nedim Atilla’nın da katkısıyla, “İzmir Sefarad Mutfağı” kitabını yayımladık. Kitapta yer alan yemeklerin bir çoğunu, kendi mutfaklarımızda pişirip, denedik. Bu çalışma Esteri de beni de mutfağa daha da yakınlaştırdı”.

Eşleri de büyük destek

Kitabın gördüğü ilgi ve beğeni, çevrelerinden gelen baskı sonunda, birlikte bir yer açmaya karar vermiş, bu iki gönlü güzel, elleri lezzetli kadın... Eşlerinden de büyük destek görünce, “hep hayalini kurduğumuz, pastane projesini, gerçeğe dönüştürmek üzere, çalışmalara başladık” diyor Ester Antebi. Uzun bir zaman almış tabii. Ekibe, Ece Yarıcı ve Alper Nisari de katılmış. Cakewalk’un içerisinde yer alan, açık mutfakta, büyük bir titizlikle, taze, katkısız, ev lezzetinde ve profesyonel sunumla, üretim yapmaya başlamışlar. Şimdi artık neredeyse, bütün İzmirlilerin midesinde ‘Cakewalk’ lezzetleri. Dört kişilik mutfak ekibi ve iki kişi (Emine Şenocak, Ferhan Şenol) serviste olmak üzere siparişlere yetişmeye çalışıyorlar. İzmir Gurme Guide 2011 “Bir adım öne çıkanlarda” da yer almaları, onları daha da kamçılamış. 2011’de en sevilen ürünlerini, iki ortak şöyle sıralıyorlar;

“Gençlerin gözdesi “Oreo Cheesecake, chocolate chip cookies... Parmesanlı chesterlar, meyveli-bademli pastamız, çikolatalı pastalarımız, özel tarif ile yapılan tiramisumuz ise vazgeçilmezlerimiz arasında. Belçika’da eğitim alan Alper Nisari’nin yapmıştığı çikolatalar, değişik aromalarıyla, damakları zenginleştiriyor... Ayrıca, doğum günleri, nişan ve düğün gibi kutlamalarda, bu günleri daha anlamlı kılmak için, kişiye özel pasta tasarlıyoruz... Çaylarda ve yemek davetlerinde kişilerin arzusuna göre, tatlı ve tuzlu mönüler oluşturuyoruz”. Telefon: (0232) 463 05 43


Yazının Devamını Oku

Eğlenceli alışverişin adresi;2011 Hediyelik Eşya Günleri

17 Aralık 2011
Dün başladı... Geçtiğimiz yıl kardeşlerimle, şöyle bir tur atıp, gezmiş ve de hayran kalmıştım.

İstanbul’da CNR Fuarcılık, yeni yıla yakın bu tarz düzenlemeler, organizasyonlar yapardı... Ben de gazeteye yakın olduğu için bir fırsat yaratıp, arkadaşlarımla kaçardım... Vallahi bir yandan gazete, öte yandan televizyon olduğundan ve öyle, çarşı pazar dolaşamadığımdan, hediyelerimi hep, bu fuardan alırdım. Yani; Hediyelik Eşya Fuarı’ndan. İzmir’de de Gençiz Fuarcılık tarafından, 22 yıldır düzenleniyormuş... Kız kardeşlerim Nuray ve Tülay, geçen yıl iki kez gidip, beş saat dolaştılar. Bu yıl da sözleştiler. İlk gün, kalabalık ve de hafta sonu olduğundan, hafta arası gideceklermiş. 31 Aralık 2011 tarihlerine kadar, açık kalacak, 211 Hediyelik Eşya Günleri. İzmir, Uluslararası Fuar Alanı’nda, gerçekleşecek. Sektörde faaliyet gösteren 210 kurumsal hediyelikçi firmanın, kuracakları stantlarda yok yok!

Hesaplı ve çeşit bol

Stantlarda, ahşap aksesuarlar, antika hediyelik eşyalar, bijuteri, çiçek, deri ve tekstil aksesuarları, elektronik eşyalar, ev tekstili, gıda, gümüş aksesuarlar, kırtasiye ürünleri, kitap, kozmetik, kristal ürünler, ofis aksesuarları, oyuncak, saat, seramik ürünler, tekstil ürünleri, yılbaşı süs eşyaları ve zücaciye gibi ürünlerin, sıcak satışı ve tanıtımı yapılacak... Gençiz Fuarcılık Genel Müdürü, Osman Gençer, Hediyelik Eşya Günleri’nde, gerek katılımcılarının, gerekse ziyaretçilerinin karlı bir alışveriş gerçekleştireceğini vurguladı. Gençer, “Kent merkezinde, sıcak bir ortamda, alışveriş yapmanın zevkini, on binlere vatandaşımız yine yaşayacak. Sevdiklerine değer verenleri, onları verecekleri hediyelerle, gülümsetmek isteyenleri Kültürpark’a bekliyoruz” dedi. İzmir Uluslararası Fuar Alanı, 2 Nolu Sergi Salonu’nda açılan, ‘SOUVENIR 2011 22. Hediyelik Eşya Günleri’, 11-22 saatleri arasında açık kalacak.

Dikkat!
Leman Kültür İzmir’e geldi...

Kıbrıs Şehitler Caddesi üzerinde yer alan, Sarı&Karcıoğlu Center, muhteşem oldu. Aynı cadde üzerinde olan, Aksoy Plaza ve Rezidans’da ise, üç yıldır hala 80 dükkanı açılmazken, burada bir yıl içinde, epey yol alındı. Müteahhit ile arsa sahiplerinin kavgaları, mahkeme ile uğraşmaları, güzelim alışveriş merkezinin Aksoy Plaza’nın içine edildi... Her ne kadar genç ve başarılı mimar-müteahhit sevgili Selim Erdil, büyük çaba da serf etse, bir arpa boyu yol gidilmedi. Alsancak gibi bir yerde, aslında böyle bir alışveriş merkezine şiddetle ihtiyaç var. Ama, aması var işte... Neyse! Bu Sarı&Karcıoğlu Center’da, bir aydır da hummalı bir çalışma dikkatimi çekti. Araştırdım. Leman Kültür geliyormuş.
Çok sevindim.

Benim ilk tanışmam Leman Kültür ile Taksim’deki yeri ile oldu. Zaten başlangıç da burasıydı. 2000 yılından itibaren de Kemal Şentürk, şubeleri açmaya başladı. Geçtiğimiz günlerde gittiğim, Eskişehir’deki şubesine bayılmıştım... Sabahın erken saatlerinde, güne kahvaltı ile başlanıyor... Gece yarılarına kadar da devam. Yemekler harika, lezzetliydi bu arada. Son durum nedir? Bilmiyorum yalnız... Fiyatlar normal, pahalı da değil. Genelde müşteri portföyü, genç jenerasyon. Şimdi İzmir’dekini merakla, heyecanla bekliyorum. Dilerim hayalimdeki gibi olur. İzmir’i ayağa kaldırır... Kültürün, yemeğin, eğlencenin bir arada olduğu, farklı bir yere kavuşur canım İzmirliler...

Yazının Devamını Oku

İşte 2011 yılının, İzmir’in stil sahipleri

14 Aralık 2011
Bildiğiniz üzere, İzmir’de geçtiğimiz yıl bir ilk gerçekleştirilmişti.

Sevgili dostum, modacı Ertan Kayıtken’le birlikte,  Dora Dergisi’nin sahibesi sevgili Ceren Ağca, büyük bir başarıya imza atmışlardı. İşte, moda ve alışveriş tutkunlarının yanı sıra, esnafın da yüzünü güldüren, ‘Gece Alışveriş’nin ikincisi,  bu cuma, 16 Aralık’ta gerçekleşiyor… Bunu ilk kez  köşemden sevgili İzmirlilere duyurmuştum zaten…  Yeni gelişen AVM kültürüne karşın, sokak mağazacılığını destekleyen ve büyük bir canlılık getiren, bu etkinlik, beraberinde pek çok güzellikleri de İzmirlilerle paylaşıyor. İşte bunlardan biri de İzmir elitlerinin keyifle okuduğu magazin ve sosyete dergisi, Dora’nın bir sürprizi…

Modaya ve tasarıma yön verenler

Evet, bu yıl ilkini gerçekleştirdiği bu sürpriz 2011 yılının, şık ve stil sahibi erkek ve kadınlarının yanı sıra, takıda, mekanda, fotoğrafta ve tasarımda öne çıkanlar… Yine ilk kez Şenay Düdek farkı ile… İzmir elitlerinin önde gelen isimlerinden, Sinem Sağel, Deniz Tanık, Saadet Mançe, Ertan Kayıtken’den kurulu jürinin seçtikleri, buyrun; 
1- En şık kadın SABA ATAY
2- En şık erkek BÜLENT AKGERMAN
3- En şık iş kadını AYDA BENEFRAHİM
4- En şık iş adamı SELİM ÖZGÖRKEY

Yazının Devamını Oku

Tenor Livio Angelisanti, 20. sanat yılında ‘Hasta Çocuk Evleri Derneği’ için söyleyecek

11 Aralık 2011
Adını ilk, sevgili dostum Gülengül Uslu’dan duydum. Ardından kız kardeşim Nuray, söz etti. İkisi de muhteşem bir adam olduğunu belirttiler.

Tanımak istedim. Bir kaç kez telefonda konuştuk. Ben tanıdım. Bütün İzmir’in de tanımasını ve 20 Aralık Salı akşamı, vereceği konseri bilmelerini istedim. Üstelik bu konser, çok ulvi bir olaya hizmet edecek. Evet, Dr. Livio Angelisanti’den söz ediyorum. İstanbul, 2 Ocak 1958 doğumlu. 1975 yılında, İstanbul İtalyan Lisesi Fen-Edebiyat mezunu. Ama sanat aşkı içinde yanıp tutuşmuş hep. Daha sonra, İtalya Trieste Üniversitesi, Siyasal Bilimler Fakültesi’nden, akademik doktor olarak mezun olmuş. Çalışma hayatına, Riello şirketinin Türkiye Mümessiliğinde başlamış. Sırasıyla, Alfa Romeo’nun, Türkiye distribütörlüğü satış bölümünde, 1979 ile 1981 yılları arasında ise, Banko di Roma İstanbul Merkez Şubesi’nin kambiyo/ithalat-ihracat departmanlarında çalışmış. Yani sizin anlayacağınız, içinde yanan sanat aşkını, hep frenlemiş. Ta İzmir’e, 1980 yılında gelişine kadar. O sıralar, Italyan Konsolosluğu’nda açılan sınavı kazanarak burada işe başlamış.

Şan derslerine başlangıç ve ilk konser

1995’te, İtalyan Kamusal Hizmetlerin Yenilenmesi alanındaki, Ulusal Ödül için aday gösterilmiş. Tüm bu başarılı iş hayatı, ondaki müzik tutkusunu asla engel olmamış. Kalbinin sesini dinleyerek, 1980’li yılların sonuna doğru, İzmir Devlet Opera ve Balesi, şan hocaları ile İzmir Dokuz Eylül Konservatuarı’nda solfej, şan ve sahne çalışmalarına başlamış. Dr. Livio Angelisanti, “İlk sahneye çıkışından bu yana, sanat hayatımı özellikle bağış konserleri vererek geliştirdim. Fakat konserler sırasında da öğrenme aşkım bitmedi” diyor ve şöyle konuşuyor; “İZDOB’da görevli, şan pedagogu, Ramiz Kovaçi ile yoğun şan tekniği çalışmaları yaptık. Ardından, DEÜ Devlet Konservatuarı, Opera Ana Sanat Dalı Bölüm Başkanı Prof. Sevda Aydan ile 1994-97 yılları arasında, şan eğitimine devam ettim. Ayrıca, Andrea Cristofolini (Arena di Verona), Eddi De Nadai (Venedik Konservatuarı), Paolo Ballarin (Rovigo Konservatuarı) ile şan ve repertuar çalışmalarımı sürdürdüm. Prof. Sebahat Tekebaş ile de şan derslerine devam ettim. Geniş lirik bir ses, aynı zamanda da gerçekçilik ifadelerine uygun bir sese sahip olmam nedeniyle, La figlia del Reggimento (G. Donizetti), Rigoletto (G. Verdi) La Bohéme’den (G. Puccini) Un ballo in Maschera (G. Verdi) Tosca, Madama Butterfly, Turandot (G. Puccini) kadar olan, geniş bir repertuarım var.”

Liyakat Şövalyesi nişanına sahip

Bugüne kadar Türkiye, İtalya, Bosna-Hersek’te, birçok konser ve resital veren sanatçı, İtalya Cumhurbaşkanı tarafından, 2010 yılında, İtalyan Dayanışma Yıldızı, Başarı Liyakat Şövalyesi Nişanı’na layık görülmüş.  Evli ve bir oğlu olan Dr. Livio Angelisanti, İtalyancanın yanı sıra, Türkçe, Fransızca ve İngilizce biliyor. Ayrıca, sanatın, resim, sulu ve yağlıboya çalışmaları ile de ilgileniyor. Tenor Livio, Şef Paolo Villa yönetiminde, Ege Filarmoni Orkestrası eşliğinde, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde vereceği bu konserin, İtalya’nın Ulusal Birliği’nin, 150. yıl kutlamalarının, kapanışı nedeniyle de gerçekleşeceğini, açılış konserinin de çok ulvi bir göreve hizmet ettiğini söylüyor. Sözlerini şöyle noktalıyor; “İtalya’nın kuruluşunda, özellikle sosyal dayanışma kültürü önemli bir rol oynamıştır. Bu nedenle, açılış konserimizi, toplumun en zayıf, ancak değer açısından, yaşamışlıkları nedeniyle, tarihimizin bir parçası olan, tüm yaşlılara adadık. Buca Düşkünler Yurdu yararına, gönüllü ve serbest bağış yapmak isteyenlere bu fırsatı tanıdık. Yıl boyunca devam eden, çeşitli etkinliklerden sonra, yine konsepti, sosyal dayanışma olan bir konser ile bu kutlamaların, kapanışını gerçekleştireceğiz. ‘Hasta Çocuk Evleri Derneği’ yararına düzenledik. Aynı zamanda da bendeniz, Tenor olarak, 20. Sanat/Müzik yılı kutlamalarımı da, noktalamış olacağım.”
Konser ve kokteyl davetiyeleri için telefon: (0.232) 463 66 76

Afiyet Olsun

Yazının Devamını Oku

Popçular Van için ikiye ayrıldı...

9 Aralık 2011
Yazılı ve görsel medyada, popçuların, 18 Aralık’ta, Van için bir konser vereceklerini belki gördünüz.

Ama bu konserin perde arkasını, yaşananları ilk kez benden öğreniyorsunuz. Efendim, Van depreminin ardından; televizyon kanalları ortak yardım kampanyası düzenlediler. Rock’ın ünlü isimleri birleşip, büyük bir yardım konseri yaptılar… Yine Yavuz Bingöl ve Kerem Alışık, Türkü, sahne ve tiyatro dünyasından, pek çok ismi bir araya getirerek, harika bir yardım gecesi gerçekleştirdiler.  Tüm bunları biliyorsunuz. Fakat popçulardan pek bir ses çıkmamıştı. İşte o sırada, manevi kızım, Posta Gazetesi Magazin Şefi Suna Akyıldız, bir tweet atarak, “Rock’cılar, Türkücüler yaptı, popçular niye yapmıyor?” diye sordu. Ardından ben “En çok çalışan ve parayı kapan onlar. Niye sesiniz çıkmıyor?” deyince, ilk yanıt, sevgili Demet Akalın’ dan geldi. “Yapılsın. Bizi toparlayan yok. Yapın, gelelim” dedi. Bunun üzerine Rana Akyıldız, yapımcı Serkan Balbal ve Suna kolları sıvadı. Ardından Posta Gazetesi Magazin Müdürü Müge Dağıstanlı ve Vatan Gazetesi Magazin Müdürü Gülşen Yüksel, birlikte yaptıkları 2. sayfa programından, popçulara çağrı yaptılar. Akşam Gazetesi’nden, sevgili Önder, Milliyet’ten sevgili İlknur, magazinci arkadaşlarına yardıma koşup, hep birlikte samimi oldukları, popun ünlü isimlerini aramaya başladılar… Başardılar da…

Mustafa Sarıgül’ün büyüklüğü

Van depreminin yaralarını sarmak için başından beri büyük bir enerjiyle çalışan ve TIR’lar dolusu yardımları Van’a sevk eden, başında duran, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, burada da elini taşın altına soktu.  Magazinci arkadaşlarla bir araya gelerek, 18 Aralık’ta, İstanbul Kongre Merkezi’nde, büyük bir konser yapılmasına karar verdiler.  Şu an, son anda bir terslik olmazsa, Demet Akalın, Murat Boz, Keremcem, Kutsi, Levent Yüksel, Gülşen,  Deniz Seki, Burcu Güneş, Yeşim Salkım, Tuğba Özerk, Mustafa Ceceli, Emre Altuğ, Sibel Tüzün, Ümit Sayın, Enbe Orkestrası katılacak isimler arasında. Tarkan, Sezen  Aksu, Ajda Pekkan ve Sertab Erener ise ‘hayır’ diyenler. Ama gerek Sertab, gerekse Süper Star Ajda Pekkan, ferdi olarak birer konser düzenleyecekler. Van’a giden Sezen Aksu’nun ve Tarkan’ın ise bu konuyla ilgili başka projeleri yer alıyor. Bakalım, poptaki bu bölünme, Van’a daha büyük bir gelir mi sağlayacak?

Bir Dakika
Yılbaşında Swiss Grand Efes farkı

2012’e, son haftaların kaldığı şu günlerde, otel, restoran, bar ve eğlence yerlerinde hummalı bir hazırlık var. Swissotel Grand Efes’e kuaförüm Ms.Şerife’ye girerken, otelin Yiyecek-İçecek ve Operasyon Müdürü, arkadaşım sevgili Tuncay Beyaz ile karşılaştım.

Tuncay, bu yıl erken programı yaptıklarını söyledi. Hindi satışı da gerçekleştireceklerini açıkladı. İsteğe göre; elma, tavuk ciğeri, kestane, soğan ve bal ya da iç pilav ile doldurulmuş, yılbaşı hindileri için, bir hafta önceden rezervasyon gerekli yalnız. Fiyatı ise; 55 TL/kg (Minumum sipariş 4 kg’dir.)... 24 Aralık’da Exinok’da noel yemeği varmış. Beş aşamalı set mönü, limitsiz yerli içecek, kişi başı 129 TL imiş. Diğer etkinliklere gelince;

Yazının Devamını Oku