Ödüllü ressam Funda Alkan’dan, İzmir’de ‘kadına yönelik şiddet’e başkaldırı sergisi

Benim okul arkadaşım, dostum ve de sevdiğim bir isim Funda Alkan. Çocukluğunda, genç kızlığında neyse, ünlü bir ressam olduktan sonra da tavrı, hiç değişmedi...

Haberin Devamı

Tıpkı kız kardeşi, ünlü oyuncu, Meltem Cumbul gibi. Karakter bu, başka bir şey değil. Funda’nın nişan yüzüklerini takan eşi, işadamı ve eski Mardinspor Kulüp Başkanı Tekin Alkan’ın da yakın dostu olmam nedeniyle, Funda bu köşede değil... İzmir’in yetiştirdiği, ödüllü bir ressam olduğu ve bu köşeyi hak ettiği için burada. Yarın müthiş bir sergi açıyor. Hem de teması, insan olan. Tarih boyunca hızı artarak devam eden, kadına yapılan şiddete, başkaldırı var resimlerinde... Onunla kısa bir söyleşi yaptım. Buyrun;

ŞD- Bugüne kadar açtığın, kişisel sergilerinden biraz söz eder misin?
FA-
Obje Sanat Galerisi, İstanbul Toprak Sanat Galerisi ve İzmir Devlet Resim Heykel Müzesi’nde açtım. Uzun süreli açık kaldı tüm sergilerim. Çok da ilgi gördüm, şükürler olsun...

Haberin Devamı

ŞD- Peki ya karma sergilerin?
FA-
Florence Bienalle (Internasyonel Floransa Bienali), İzmir Bienali, İstanbul International Art Center “Artexpo 2011” Uluslararası Resim Sergisi, Muzeul Municipiului Bucuresti Bükreş, Romanya Müze Sergisi, Devlet Resim Heykel ‘Geçmişten, günümüze kadın’ sergisinde, üstelik burada sergilediğim resmim ödül aldı. Sene 2009. Yine, ‘Obezite ve Sorunları, 5. Uluslararası Resim ve Seramik Yarışması’nda da 3’üncülük ödülü aldım.

ŞD- Çok eski dostumsun. Resim yapmak seni heyecanlandırıyor mu?
FA-
Tabii. Ailem ile birlikte, benim yaşam kaynağım resim. Resimlerimde, yaşamı gözden geçirmek adına, sevginin yaşarken geliştirilmesi gereken, en önemli nitelik olduğunu, duygularımı fırça ve boyalarla birlikte, ölümsüzleştirmeye çalışıyorum. Bütün resimlerimi, geçmişte yaşanmışlığı yaşatmak adına, antikalaştırıyorum. Bu bana çok ayrı bir haz veriyor. 

ŞD- Sanırım sergin yarın. Ne kadar sürecek?
FA-
26 Aralık 2011 - 9 Ocak 2012 tarihleri arasında sergim devam edecek.

ŞD- Sohbet sırasında, hep sergilerinde bir ana temanın olduğunu söyledin. Bu seferki ne?
FA-
Bu sergiyi, sosyal sorumluluk adına, insanoğluna hizmeti ilke edinerek, üç konu başlığı altında yaptım.
· İnsan= Çevre Sorunları
· İnsan= Kadın-Erkek ilişkisi
· İnsan= Töre, kadına yönelik şiddet

Haberin Devamı

ŞD- Peki satışlar nasıl? Manevi yönden büyük tatmin yaşadığını biliyorum, ama maddi yönden durum ne? Ayrıca popüler isimler var mı? Satın alanlar arasında...
FA-
Bugüne değin, satılan tablolarımın, adedini bilmiyorum... Resimlerim Oğuz Çarmıklı, Mine Vargı, Mehmet Çelik “Çifkurtlar Otomotiv”, İzmirli modacı sevgili Ertan Kayıtken’in koleksiyonlarında bulunduğunu biliyorum. Ayrıca yardım amaçlı da çok verdim. Sevdiklerime de verdim. Başta kız kardeşim Meltem Cumbul, Sezen Aksu, Yonca Evcimik olmak üzere...

ŞD- Peki senin en beğendiğin ressamlar kimler? Yerli ve yabancı olmak üzere...
FA- Yurt içinde, Devrim Erbil, Fikret Mualla, Seba Uğurtan...Yurt dışında ise, Modigliani, Salvador Dali ve Picasso

Haberin Devamı

ŞD- Ben biliyorum ama, okuyucularım da öğrenmesi açısından, resme nasıl başladın?
FA- Resme orta ikinci sınıfa giderken, resim öğretmenimin, “sen geleceğin çok önemli ressamlarından olacaksın”, demesiyle başladım. Beni çok yüreklendirmişti. O gün, bu gün, resim yapmaya devam ediyorum.

ŞD- Ressam olarak gelecekle ilgili, duygu ve düşüncelerin ne?
FA- Resim sanatı, yüzyıllar boyu olan bir sanat... Ülkemizde, daha yeni yeni anlaşılmakta, ilgilenilmekte... Gerçi daha çok, bunun rantıyla ilgilenilse de ucundan tutuldu ya, bu da beni umutlandırıyor ileriye dönük. Sanatın ve sanatçının değerini inşallah bilinip, doğru bir yere konduğunu, yaşarken görürüm. Umutlarımı yitirmeden resme devam...

Haberin Devamı

FUNDA ALKAN KiM?

1956 yılında İzmir’de doğdu. Yüksek öğrenimini 1979 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi Resim Bölümü Grafik Ana Sanat Dalından mezun oldu.
İzmir Özel Türk Koleji ve Obje Sanat Galerisi’nde, resim öğretmenliği yaptı. Kişisel sergilerin yanında, birçok karma sergiye de katıldı. Yardım amaçlı etkinliklerde de bulundu...

Bu kitapta da mutfakta da hayat var

Aynur Tartan, süper iyi kalpli, dost, insan gibi insan... İçten, hakiki, gerçek... İkinci kitabı da, aynı kendisi gibi. ‘Bak Mutfakta Hayat Var’, son günlerde elimden düşüremediğim, keyifli bir kitap. Aynur, ilk kitabı ‘Bak Mutfakta Kim Var!’da da 96 dostunu kitapta buluşturmuştu. İlk bakışta çok kolay gibi gelebilir. Ne olacak, at sevdiğin, yakın olduğun dostlarına, birer mail, gelsin tarifler. Toparla kitap yap. Yazar ol. Ama buluş ve format önemli. İşte Aynur, kimsenin akıl edemediği bir formatı, yaptı ve başardı. O nedenle de alkışı, fazlasıyla hak etti...

Haberin Devamı

Kimler var kimler

İkinci kitabında da hayli popüler isimler var. Ben genelde ağırlığı, İzmirli ünlülere vereyim. Ebru Akel’den ‘Deniz Börülcesi’, sevdiğim bir meslektaşım Elif Aktuğ’dan ‘Bamyalı Çipura’, İzmir ve İstanbullu elitlerden, Maide Kurttepeli’den, en sevdiğim yemek ‘Arapsaçı kavurması’, Zeynep Beşerler’den, ‘Taze fasulye salatası’, Bengü’den, ‘Annemin ekşili köftesi’, Emel Müftüoğlu’ndan, ‘Mercimekli bükme’, Dr. Ender Saraç’dan, ‘Sağlıklı Mutfak, Sağlıklı Beden’ önerileri, Işınsu Kestelli’den, ‘Enginarlı Pilav’, Korcan Karar’dan, ‘Havyarlı Fettucine’, yine İstanbul ve İzmir elitlerinden Siren Ertan Çarmıklı’dan, ‘Kolay Kebap’, Tansu Özkök’ten ‘Kremalı taze makarna’, Yasemin Dündar Baradan’dan, ‘Süzme yoğurtlu cheese cake’... Doğan Yayınları’ndan çıkan, ‘Bak Mutfakta Hayat Var’, harika bir kitap. Elinizin altında mutlaka bulunmalı bence...

 

 

Yazarın Tüm Yazıları