Gazetecilik ve Radyo-Televizyon olmak üzere iki bölümle eğitim verecek olan Demirören Medya MTAL’de öğrenciler basılıdan dijital medyaya, televizyondan podcast’e, sosyal medyadan YouTube’a kapsamlı bir müfredatla dünya standartlarında çağdaş eğitim alacak. Bu devlet lisesinde, geleceğin mesleği olan medya için yetkin elemanlar yetiştirilecek.
MESLEKİ DENEYİM İMKÂNILise, Demirören Medya çatısı altında yer alan basın ve yayın kuruluşlarının da içinde bulunduğu İstanbul Bağcılar’daki Demirören Medya Center içinde eğitim verecek. Böylece öğrenciler mesleklerini Hürriyet, Milliyet, CNN Türk, DHA, Kanal D, Posta, Fanatik ve D-Smart gibi Türkiye’nin en büyük medya kuruluşlarında görev yapan sektörün duayenlerinden öğrenebilecek. Öğrenciler bir yandan okulda teorik dersler alırken bir yandan da mesleğin profesyonelleriyle birlikte medya içerikleri üretme sürecinde de yer alacaklar. Böylece henüz lise öğrencisiyken mesleki deneyim kazanacaklar.
İNGİLİZCE HAZIRLIK ÜCRETSİZ SERVİS
Demirören Medya MTAL’de, alanında örnek okul olması nedeniyle Türkiye’nin en başarılı öğrencilerinin eğitim görmesi hedefleniyor. Lisede her iki bölümde 15 kişilik sınıflarda, 1 yılı İngilizce hazırlık olmak üzere 5 yıl eğitim verilecek. Öğrenciler hazırlık sınıfından sonra da pek çok dersi İngilizce alacak. İstanbul’un her yerine ücretsiz servis imkânı sunacak olan lisede, şehir dışından gelecek öğrencilerin barınma ihtiyacı da de ücretsiz olarak karşılanacak. Öğrenciler ayrıca burs ve staj gibi olanaklara da sahip olacaklar. Demirören Medya MTAL demirorenmedyamtal@gmail.com https://demirorenmedyamtal.meb.k12.tr/
Hem 8 hem de 12’inci sınıf öğrencileri için haziran ayı sınav ayı. İlk hafta yapılan LGS’nin ardından üçüncü haftada gerçekleşen YKS’ye giren milyonlarca aday şimdi heyecanla sonuçları bekliyor. Adaylar ne kadar soruyu doğru yanıtladıklarını bilseler de puanlarını, sıralarını ya da yüzdelik dilimlerini bilmiyorlar.
Çünkü puanın ve bu puanın adayı hangi sıraya, hangi yüzdelik dilime taşıyacağının netleşmesinde sınava giren tüm diğer adayların performansının da etkisi olacak. Ama puanlar açıklandıktan sonra yapılacak tercihlerde, yüzdelik dilimler her yıl olduğu gibi bu yıl da doğru bir sıralamanın önemli bir unsuru olacak.
Yaptıkları netlere göre hangi üniversitenin hangi bölümüne gireceğini olasılıklara dayanarak tahmin etmeye çalışan adaylara doğru tercihin sırlarını vermek istiyorum bugünkü yazımda. Bunun için eğitim uzmanı Salim Ünsal’la konuştum.
DİNAMİKLER HER YIL DEĞİŞİYOR
Salim Ünsal doğru tercihin 10 adımını sıralamaya başlamadan önce adayları puanlama dinamiklerinin her sene farklı olabileceği bu yüzden yapılan nete göre tahmin yürütmenin çok zor olduğu konusunda uyarıyor: “Adaylar sınavın hemen sonrasında nasıl bir başarı gösterdiklerini merak ettikleri için o yılın sınavlarını önceki yılların sınavlarından birine benzetmeye çalışarak bu merakı gidermek istiyorlar. Ancak ortalamalardaki ufak bir değişim sıralamalarda hissedilir farklar yaratabiliyor. LGS ve YKS birer sıralama sınavı olduğu için başarının ölçütü istenen sıra ya da yüzdelik dilimde pozisyon alabilmek. Sınavlar, çoklu testlerden oluşuyor ve her sınav yılı kendine mahsus. Bu nedenle birbirine yüzde yüz benzemesi imkansız. Sonuçlar açıklanmadan afaki değerlendirme ve analizler yanıltıcı olabilir. Sevgili adaylar biraz daha sabretmeniz gerekecek.”
TERCİH HATALARINA DİKKAT
18-19 Haziran’da yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) bu yıl rekor bir katılımla yapılacak. Yarın, yani 18 Haziran Cumartesi ilk oturum olan Temel Yeterlilik Testi (TYT) için 3 milyon 234 bin 409 aday yarışacak. Saat 10.15’te başlayacak ve 165 dakika sürecek sınavın ardından pazar günü 2 milyon 56 bin 512 kişinin katılacağı Alan Yeterlilik Testi (AYT) yine 10.15’te başlayacak ve 180 dakika sürecek. Aynı gün öğleden sonra da168 bin 430 adayın katılacağı Yabancı Dil Testi (YDT) yapılacak. İşte bu zorlu maraton öncesi Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün sorularımızı yanıtladı:
3 milyon 240 binden fazla aday başvurdu. Sınavda toplam görevli sayısı nedir?
2022-YKS en fazla adayın başvurduğu sınav olma özelliği taşıyor. Bu yıl YKS’ye başvuran adayların sayısı geçen yıldan yaklaşık 650 bin daha fazla. YKS’nin birinci oturumu olan TYT’de 521 bin 191 kişi görev alacak. 19 Haziran Pazar günü yapılacak ikinci oturum olan AYT’de ise 317 bin 765 kişi görevli olacak. Aynı gün uygulanacak ve son oturum olan YDT’deki görevli sayımız ise 30 bin 418 kişi. Engelli adaylarımız için 2022 YKS’de, üç oturumda toplam 9 bin 476 Okuyucu/İşaretleyici görev yapacak. Sınavlarda üç oturumda toplam 869 bin 374 kişi görev alacak.
İSTEYEN MASKE TAKACAK
Pandemiden çıkıldı, yeni önlemler var mı?
2022-YKS, pandemi döneminin ardından uygulayacağımız ilk sınav olacak. ÖSYM olarak pandemi dönemindeki bütün sınavlarımızı, COVID-19 Bilimsel Danışma Kurulu’nca oluşturulan “COVID-19 Kapsamında Ulusal Sınavlarda Alınması Gereken Önlemler” doğrultusunda hazırladığımız “Pandemi Dönemi Sınav Uygulamaları Rehberi”ne göre uyguladık. Bu rehbere göre salonlara seyrek aday ataması yapıldı. Adaylara bina girişlerinde maske, dezenfektan ve dezenfektanlı mendil dağıtıldı. Bundan sonraki sınavlarımızda maske ve dezenfektan dağıtımı yapılmayacak, sadece Sınav Binası girişlerinde adaylara dezenfektanlı mendil verilecek. Sınav görevlilerimiz ve adaylarımız isterlerse kendi maskeleriyle sınava gelebilecek.
Sınav günü COVID-19 pozitif olanlar ne yapacak?
SEKİZİNCİ sınıf öğrencilerinin liseye geçiş maratonu LGS’de merkezi sınav sona erdi. Sırada iyi bir üniversiteye geçiş için yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) var. Önümüzdeki hafta yaklaşık 3.5 milyon aday bir üniversite kapısını aralamak için yarışacak. Bu zor dönemeçte bugüne kadar hep adaylara öneriler yapıldı. YKS’ye sayılı günler kala, “Bir de onların penceresinden bakın” diyen Altınbaş Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Dilek Şirvanlı Özen, Z kuşağını anlamak ve özellikle bu kritik dönemde çocuklara destek olmak isteyen anne-babalara önerilerde şu bulundu:
1- DENEYİMLERİNİZİ PAYLAŞIN: Üniversite, bölüm tercihinde ebeveynler kendi deneyimlerini, kendi görüşlerini çocuklarıyla paylaşabilirler. Ancak bunu yaparken sadece yol göstermeli, karar verici konumda olmamalılar.
2- KIYASLAMA YAPMAYIN: Her bireyin eşsiz, benzersiz ve biricik olduğunu unutmasınlar. Yani onların çocuklarının da yetenekleri, ilgi alanları ve değerleri biricik, diğer insanlardan farklı. Dolayısıyla çocuklarını ne başka çocuklarla kıyaslasınlar ne de kendileriyle meslektaş olmaları yönünde zorlasınlar. Siz mühendis olabilirsiniz ama çocuğunuz belki de çok iyi bir sanatçı olma yolunu seçecek.
3- KENDİ HAYALLERİNİZİ DAYATMAYIN: Anne-babalar, özellikle kendi olmak istedikleri ancak olamadıkları meslekleri çocuklarına dayatmamalı. O olamamışlık, hayallere ulaşamamışlık anne ve babanın kendisine aittir, çocuğa değil.
4- BAZI MESLEKLERİ ZORLAMAYIN: Tüm meslekler gerekli ve önemli. Aileler, çocuklarını statüsü, kazancı yüksek ama onların özelliklerine uygun olmayan mesleklere yöneltmemeli.
5- GERÇEKÇİ OLUN: Anne-babaların çocuklarından beklentileri gerçekçi olmalı. Çocuktan yeteneklerinin, potansiyelinin üstünde başarı beklemek ve bu konuda baskı yapmak doğru değil.
Sekizinci sınıfa giden 1 milyon 236 bin öğrencinin Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında girebileceği sınav 5 Haziran Pazar günü, yani yarın. Girebileceği diyorum çünkü bu sınav için tüm 8’inci sınıf öğrencilerinin başvuruları bakanlık tarafından otomatik olarak yapıldı. Öğrenciler sınava girmek zorunda değil ama benim tahminim 8’inci sınıfların çok büyük bölümü pazar günü sınav salonlarında olacak. Artık son telaşların yaşandığı, heyecanın doruğa ulaştığı saatler yaşıyoruz. Yarın iyi bir lise için çok önemli bir adım atılacak. Süreci hazırlanma aşamasından itibaren bir maraton olarak değerlendirecek olursak, bu sınav maratonun çok önemli bir etabını oluşturuyor. Maratonun bundan sonraki bölümünde ise tercih dönemi var.
SONUÇLAR 30 HAZİRAN’DA
Yarın sabah 09.30’da başlayacak ilk oturumda Türkçe, T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, din kültürü ve ahlak bilgisi ile yabancı dil derslerinden toplam 50 soru sorulacak ve 75 dakika süre verilecek. 11.30’da başlayacak ikinci oturumda matematik ve fen bilimleri derslerinden toplam 40 soru sorulacak ve öğrencilerin bu soruları yanıtlaması için 80 dakika süreleri olacak. Toplam 90 soru sorulacak sınavın sonuçları 30 Haziran’da açıklanacak. LGS kapsamında yapılacak merkezi sınavdan alınacak puan hem devlet liselerinde hem de özel okullara kabulde kullanılacak. Yarın yapılacak sınava saatler kalmışken, çocukların heyecanını yönetme konusunda en büyük rol kuşkusuz ailelere düşüyor. Anne babalar çocukları sakinleştirme adına bazen onlara daha fazla stres yükleyebiliyor.
SON SAATLERDE NELER YAPMALI
Büyük maratonu en iyi şekilde koşmak için bugün ve yarın şu 5 önemli adımı atın:
1- KISA YÜRÜYÜŞLER, HAFİF YEMEK:
55 yıl önce 205 iş insanı, öğretim üyesi ve entelektüel merhum Vehbi Koç’un önderliğinde eğitimin yaygınlaşması amacıyla bir araya geldi ve okumak isteyen gençlere destek olmak için Türk Eğitim Vakfı’nı (TEV) kurdu. Bu vakıf, 1967’den bugüne kadar 270 bin gencin hayatını değiştirdi, çoğunluğu lisans düzeyinde olmak üzere yüz binlerce gence burs verdi.
SANATA YATIRIM
Kendisi de bir TEV bursiyeri olan ve geçtiğimiz günlerde Yönetim Kurulu Başkanlığı koltuğuna oturan Prof. Dr. Mehmet Şükrü Tekbaş, vakfın bugüne kadar yaptığı çalışmalardan farklı bir projeye imza atmaya hazırlanıyor. Tekbaş, burs vermek ya da eğitim kurumu açmanın yanı sıra sanata da yatırım yapmak için harekete geçti. Yıllardır hayalini kurduğu TEV Oda Orkestrası’nı kurmak için kolları sıvayan Başkan Tekbaş, çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi:
ZEKİ MÜREN’İN VASİYETİ
“Türkiye’de yeni sanatçıların yetişmesi lazım. Güzel sanatlar ve müzik alanında daha fazla kişiye destek olmalıyız. Bursiyer ve mezunlardan oluşan bir TEV Oda Orkestrası kurmak en büyük hayalim. Sanat ve sanatçı bizim vazgeçilmezimiz. Zeki Müren en büyük bağışçılarımızdan biriydi. Safiye Ayla da aynı şekilde. Her ikisinin vasiyetini yerine getirmek için geleceğin sanatçılarına destek veriyoruz. Gençlerin onların izinden gitmesini sağlamaya çalışıyoruz. TEV, bugünlere bağışçılarının desteğiyle geldi.”
55 YILDA 30’U AŞKIN EĞİTİM KURUMU
Türk
Alman fütürist, yani gelecek üzerine uzak görülerde bulunan Gerd Leonhard, geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye geldi. Türk Eğitim Derneği (TED) tarafından Ankara’da düzenlenen “‘Dijital Obezite” temalı uluslararası eğitim forumunun konuk konuşmacı olan Leonhard ile gelecek üzerine konuştuk:
İNSAN MAKİNEYE KARŞI DEĞİL YAN YANA OLACAK
“2030 yılında şu an var olan mesleklerin yüzde 70’i olmayacak. İklim değişikliği ile yaşıyoruz ve onunla başlamak gerek. İklim değişikliği konusunda teknolojiyi kullanarak birçok önlem alındığını gördük. Mesleklerde de teknolojiyi kullanarak, makineyi insana karşı değil de insanla kullanarak yeni meslekler elde etmeye başlayacağız. İnsanla makinenin etkileşimi üzerine kurulu meslekler daha çok ortaya çıkacak. Örneğin iklim değişikliğinden etkilenmeyen şehirler kuran, ırmağı, doğayı, yeşili koruyan insanlar olacak. Dijital etik üzerine çalışmalar yapılacak.
GELECEĞİN İŞLERİ HİBRİTE DÖNECEK
Otomasyon sistemine geçiş ile insanlar işten atılıyor ama yeni iş alanları da oluşuyor. Rutinin bitmesi insan işinin bitmesi demek değil. Çocukları artık yeni işler bekliyor. Onları buna hazırlamalı. Geleceğin işleri hibrit olacak. Örneğin 10 yıl önce sosyal medya diye bir şey yoktu, şimdi bu sosyal medya 21 milyona iş sağlıyor. Geleceğin işi anlamak. Veri, bilgi bizi güvende tutmaz. Bugün buradayız, bir ayağımız gelecekte. Her bir genç dünyayı yeniden keşfetmek, yaratmak istiyor. Şirketler hayal gücüne bağlı, kaynaklara bağlı değil artık. Makinelerin üstlenemeyeceği insanın doğasına dair şeylerin daha ön plana çıkacağı meslekler oluşacak. Bilgi ve mantık kavramları çerçevesinde makinelerle yarışma şansımız yok. Onlar bütün mantığa, bilgiye sahip olabilirler. Ama biz insani değerlere daha çok önem verirsek kendimize özgü bir alana sahip olmuş olacağız.
DÜNYA ŞİMDİKİNDEN 80 KAT HIZLI DÖNECEK
Çocukları daha hızlı bir dünya bekliyor. 80 kat daha hızlı bir dünyada yaşayacaklar. Akıllı teknoloji önemli hale geliyor. Ama dijital kirlilik de var. Her şey otomatikleşiyor. Teknoloji umut veriyor, ancak etik değerleri yok. Önümüzdeki 10 yıl, bugüne kadar yaşadığımız yıllar kadar sakin olmayacak. Çok hızlı değişimler bizi bekliyor.”
Dünyanın en iyi 50, ABD’nin en iyi 10 üniversitesi arasında olan Duke Üniversitesi’nde yeni açılan eğitimde yenilik ve dijital eğitim ile akademik konulardan sorumlu rektör yardımcılığı görevine bir Türk getirildi.
98 yıllık üniversitenin eğitim teknolojisi artık Dr. Yakut Gazi’den sorulacak. Üniversite yönetimi bu önemli pozisyon için yapılan seçimde sıcaklık, samimiyet, cana yakınlık, dürüstlük ve işbirliğine yatkınlık gibi özelliklerin belirleyici olduğunu belirtti.
KADINLAR RAKİP DEĞİL DESTEKÇİDr. Gazi, “Türk sıcaklığı ve cana yakınlığım seçilmemde etkili oldu. Anne ve babamdan öğrendiğim sevgi saygı ile herkesin güzel yanını görme gayretim önümü açtı” diyerek, şunları söyledi: “Hepimizin başarılı olması için imkân var, hepimizin başarılı olacağı yer var, rekabete değişik yaklaşmalı, birbirimize yardımcı olup destekleyerek hep birlikte başarılı olmak, deli gibi rekabet etmekten çok daha hayırlı. Kadınların işyerinde başarısı önemli. Bizden önceki jenerasyonda iş yaşamında kadınlar için daha az yer vardı, bu yüzden rekabet de daha fazlaymış gibi görünüyordu. Oysa bizim neslimizde kadınların birbirini daha çok desteklediğini görüyorum. Ben de öyle olmaya çalışıyorum, hepimizin başarılı olması için yer ve imkân var.
İYİ İLİŞKİLER ÇOK ÖNEMLİBizim alanımızdaki başarı ilişiklere bağlı. Hocalarla, ekip arkadaşlarıyla, üniversite yönetimi ile iyi ilişki kurup koalisyon ortamı sağlayınca başarı elde ediliyor. Böyle büyük işler için benim deneyimim ve yaptığım işlerin yanı sıra hocalarla birlikte iyi çalışmak, dersleri düzenleyen ekiple işbirliği yapmak, üniversite rektörünün onayı ve desteğini almak gerekiyor. Bütün bunları yapınca da beni sevdiler ve kabul ettiler.”
MEMUR ÇOCUĞUİstanbul’da orta halli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Yakut Gazi, Ataköy Lisesi’nin ardından dershaneye burslu devam etti. Ev kadını annesi Umman Gazi, iki çocuğunun eğitimine katkıda bulunmak için zaman zaman terzilik yaptı. Yakut Gazi’nin, “Çok çalışkan ve dürüst biriydi” dediği babası Erson Gazi, 42 yıllık postacılık hayatını Sirkeci PTT Müdürü’yken emekli olarak noktaladı. Yakut Gazi, kazandığı Boğaziçi Üniversitesi Kimya Öğretmenliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra burada araştırma görevlisi, daha sonra da öğretim görevlisi oldu. Marmara Üniversitesi’nde eğitim bilimleri alanında doktoraya başladı. Eğitimin sürekli teknolojiyle döndüğünü fark etti, ancak Türkiye’de o sıralarda eğitim teknolojisi üzerine doktora programı bulamayınca yurtdışına gitmeye karar verdi. Barselona Üniversitesi’nde bir dönem araştırma yaptı. Texas A&M Üniversitesi Dwight Look College of Engineering’de uzaktan eğitim girişimlerini yönetti, Texas A&M-Central’da dağıtılmış öğrenme ve öğretim teknolojisini denetledi ve Katar’daki Texas A&M Üniversitesi’nde bilgi teknolojisi danışmanı olarak görev yaptı.
GENÇLERE TAVSİYELER: