×
SİYASİ ÇEKİŞMESİ OLMAZ
“Yitirilen canlar yerine gelmez... Umarım İzmir faciasından ders alınır, ‘Acil kentsel dönüşüm’ için elden gelen yapılır, sorumluların peşine düşülür. Sonuç olarak yastayız dostlar. Bu işin siyasal çekişme, parti farkı, ‘En iyi biz çalıştık’ tartışması olmaz. Gün birlik, dayanışma, yaraları sarma günüdür.”
NEREDE YANLIŞ YAPTIK
“TBMM’de araştırma komisyonu kurulmuş. Dilerim, Kayahan’ın şarkısındaki gibi, ‘Biz nerde yanlış yaptık, nerede, nerede, nerede’ sorusuyla başlanır işe. Umarım depremzedelere, evsiz kalanlara yardım, çürük yapılara destek çalışmaları aksatılmadan sürer, bir daha ‘Nerede yanlış yaptık’ demeyiz.”
Yine tek güvencemiz, ‘Aman deprem olmasın” diye dua etmek... Tüm ülkemizde depreme karşı gerekli her önlemin alınmasını, binaların dayanıklı hale getirilmesini umuyor, bekliyorum.
AFETE DÖNÜŞTÜRÜYOR
SANKİ KÜÇÜK KIYAMET
Artçı değil, yeni bir büyük deprem... Uzmanlar da şaşkın, bu kadar sık iki büyük deprem yaşanmamış... On ili kapsıyor, etki alanındaki nüfus yaklaşık 15 milyon... “Yüz yılın felaketi”, “Küçük kıyamet” deniyor... Herkes TV ekranlarına kilitli... Becerebilen katıla katıla ağlıyor... Beceremeyen içine akıtıyor gözyaşını... Kafalarda aynı soru: “O insanlar için ne yapabiliriz?”
GÖNÜLLÜ SEFERBERLİK
Valilikler, belediyeler, kamu ve özel kuruluşlar, meslek odaları, sendikalar, okullar... Herkes seferber... Depremzedelere otel kapıları açılıyor, “Yazlıklarımızda konuk edelim” diyorlar... Kışlık giysi, battaniye, uyku tulumu, bebek bezi gibi malzeme, su, kuru gıdalar, mamalar dağ gibi yığılıyor. Gezici mutfaklar, fırınlar, iş makineleri gönderiliyor. Para bağışının sonu yok... Yurdum insanı, depremzedelere yardım telaşında... Böyle zamanlarda olması gerektiği gibi...
FARKLI FARKLI SÖYLEMLER
Haberleri izliyorum... Doğal olarak ve de görevleri gereği bakanlar bölgede, milletvekilleri on ile dağılmış... Bazı depremzedeler yardımların, enkaz altındakilere umut olacak kurtarma ekiplerinin geciktiğinden yakınıyor. Kolay değil böyle geniş alandaki felaket noktalarına yetişebilmek... “Her şey kontrol altında” diyen de var. Yıkımdan 80 saat sonra enkazdan sağ çıkarılanı görmenin inanılmaz mutluluğunu yaşıyorum... Ve korkuyorum…
DOKUZ EYLÜL’DEN AVRUPA’YA
Nehir Akansu’nun İzmir Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi Devlet Konservatuvarı’nın viyola bölümünde Zeliha Özel’in kursiyer öğrencisi olarak başladığı müzik yaşamı, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda devam etti. ERASMUS ile Macaristan Budapeşte Kenti’nde 200 yıllık dünyaca ünlü Franz Liszt Müzik Akademisi´ni kazanan Nehir Akansu, Paris’teki Sorbonne Üniversitesi’nin orkestrasında 3 yıl görev aldı.
İKİ ESERE ULUSLARARASI ONAY
İspanya’nın Valensiya Kenti’ndeki Berklee Üniversitesi’nde dünya müzikleri üzerine yüksek lisansını tamamlayan Akansu, bu eğitimini sürdürürken dünyanın değişik ülkelerindeki orkestralara davet edilerek Türkiye’yi temsil etti. Akansu’nun bu yıl Tayland´da düzenlenecek olan 48’nci Uluslararası Viyola Kongresi ve Festivali için gönderdiği viyola, piyano, modern dans ve görsel sanatın buluştuğu bir besteyle caz doğaçlama üzerine yapacağı bir çalıştay kabul gördü.
ATATÜRK’ÜN SÖZÜ REHBER OLDU
Nehir Akansu, dünyanın her yerinden ünlü viyolacıların buluştuğu kongre ve festivale davet edilmekten çok mutlu olduğunu söyledi: “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Bütün ümidim gençliktedir’ sözü, benim yaşamımda yol gösterici oldu. Bir Türk kızı olarak ve özellikle klasik müzik alanında böyle önemli bir organizasyona davet edilmek gurur verici. Bana inanan, başta annem ve babam olmak üzere ben de emeği geçen bütün öğretmenlerime yürekten teşekkür ediyorum.”
DÜZENLEME İYİ GELECEK
Buraya kadar güzel... Elbette ilgili vatandaşlara ve iş dünyasına bir ferahlama iyi gelecektir. Ama çoğumuzun aklına bir soru da takılıyor. “Her türlü güçlüğe, olumsuzluğa katlanıp kamuya borcunu düzenli ödeyenler kendilerini nasıl hissediyor acaba?” İşte tam burada, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurumlu Başkanı Mahmut Özgener’in son meclis toplantısındaki sözlerini anımsadım. Haber konusu oldu ama yinelemek istiyorum.
YAPILANDIRMA İSTENİYOR
Özgener, üyelerin ve tüm sektörleri ilgilendiren isteklerden birisinin kamu borçlarının yeniden yapılandırılması olduğunu anımsatmış, “Kamu ödemelerini düzenli yapan iş insanlarının bir teşviki hak ettiğini düşünüyorum. Yapılandırmalarla, ödemelerini geciktiren iş insanlarına bir ödül verilmiş oluyor. Ödül tek taraflı olmamalı” diye de vurgulayıp, şöyle demiş;
TEK TARAFLI OLMAMALI
“Stok affı, matrah artırımı, kasa affı gibi uygulamaları içeren yeni bir yapılandırma gündemde. Bu konuda en öncelikli taleplerimizin başında, tüm kamu ödemelerini düzenli olarak gerçekleştiren iş insanlarımıza teşvik edici bir indirim uygulanması geliyor. Kamu ödemelerini düzenli yapan iş insanlarının bir teşviki hak ettiğini düşünüyorum. Yapılandırmalarla, ödemelerini geciktiren iş insanlarına bir ödül verilmiş oluyor. Kamu ödemelerini gününde ödeyen iş insanları olarak bizler de ödülü hak ediyoruz. Ödül tek taraflı olmamalı. Böylesi bir teşvik, iş dünyası ve devletimiz arasındaki bütünlüğü sağlamlaştıracaktır.”
SON KONSER EFELER’DE
8-18 yaş aralığındaki yetenekli çocuklardan oluşan Narlıdere Belediyesi Çocuk Senfoni Orkestrası, Aydın Efeler Belediyesi’nin ev sahipliğinde konser vermiş... Dilek Rodos’un sanat yönetmenliğini, Ecem İlayda Aşçılar’ın şefliği üstlendiği konserde klasik batı müziği eserlerinin yanı sıra dizi-film müzikleri ve Anadolu kültürünün en sevilen eserleri seslendiren orkestra ayakta alkışlanmış.
KONSERVATUVARA HAZIRLIK
Ve şu bilgilere ulaştım; Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, 2019’da göreve gelince ilk iş olarak çocuklara sanatı sevdirmek amacıyla ‘Hayalim’ dediği Çocuk Senfoni Orkestrası’nı kurmuş. İlk aşamada orkestra, seçmelerde başarılı olan 70 yetenekten oluşmuş. Geçen şubat ayındaki seçmelerle 2022 kadrosu 110 yeteneğe yükselmiş. Sanat Yönetmeni Dilek Rodos, projeyi ‘çok değerli’ olarak nitelendiriyor, “Orkestramızın üyelerinin büyük bölümü, eğitimlerine konservatuvarlarda devam ediyor. Çocuklarımız buradaki tecrübeleri ile güzel bir altyapıya sahip oluyor.” diyor.
TEK TEK GURUR DUYUYORUM
Söz Belediye Başkanı Ali Engin’de: “Sanatın, bireylerin gelişiminde çok önemli yeri var. Çocuklarımıza sanatı sevdirmek, Narlıdere’ye de özel bir orkestra kazandırmak istedik. En büyük hayalim, çocuklarımızın yurt dışında birbirinden önemli salonlarda konser vermeleri. Her biriyle tek tek gurur duyuyorum.”
ÜLKE ŞARTLARI BÖYLE
İzmir Fırıncılar Odası Başkanı Kemal Sırtı, vatandaşa kaliteli ve sağlıklı ürün sunmayı amaçlarken, işsizlikle mücadeleye katkı sağlayacaklarını, iş arayan gençlere güzel olanaklar sunacaklarını söylemiş: “Her aile evladının doktor, mühendis veya büro çalışanı olmasını istiyor. Ama, ülkenin içinde bulunduğu şartlarda meslek eğitimi alan gençlerin iş imkanı daha fazla oluyor. Üstelik işinde ehil olan ara elemanın geliri de yüksek. Üniversite mezunu binlerce genç işsizken, pek çok sektörde ara eleman sıkıntısı çekilmesi tezat oluşturuyor. Fırınlarda ihtiyaç duyulan kalifiye eleman açığını gidermek, gençlere maddi destek vererek iş garantisiyle yeni alternatifler sunmak istiyoruz.”
İŞSİZLİK VE AÇIK ÇELİŞKİSİ
Başlangıçta 60 gencin elinden tutulacakmış... Bu tür girişimleri yürekten destekliyorum... Oda Başkanı Sırtı’nın “Ülkenin içinde bulunduğu şartlarda meslek eğitimi alan gençlerin iş imkanı daha fazla oluyor. Üstelik meslek eğitimi alarak işinde ehil olan ara elemanın geliri de yüksek. Üniversite mezunu binlerce genç işsizken, pek çok sektörde ara eleman sıkıntısı çekilmesi bir tezat oluşturuyor” sözlerine katılmamak mümkün değil.
BU İŞ MEMLEKET MESELESİ
Haber, Koç Grubu’nun yıllar önceki “Meslek Lisesi Memleket Meselesi” projesini anımsattı bana. Grup, 2006’da Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle başlattığı proje kapsamında ülke genelinde 8 bin öğrenciye burs vermişti. Bazı meslek okullarında özel dershane ve laboratuvarlar oluşturulmuştu. Ayrıca meslek liselerinde eğitim kalitesinin artırılması da hedeflenmişti. Zaman zaman meslek liseleri arasında proje yarışmaları düzenlenmişti.
AİLELERE DE GÖREV DÜŞER
İPTALLER ÇOK BÜYÜK KAYIP
Destination İzmir Başkanı Bülent Tercan da, iptalleri tanıtım eksikliğine bağlamış: “Esnaf, ticari işletmeler alışveriş yapıyor, kenti gezen turistlerin herkese nasibi oluyordu. Bir türlü beceremediğimiz İzmir’in tanıtımını, gelip kenti gezen ve hayran kalan turistler yapıyordu. Kruvaziyer iptali çok büyük kayıp, talihsizlik. İzmir’in yurt dışında tanınmadığını anlatmaktan yorulduk. İzmir geleneksel yöntemlerle, fuarlara katılımlarla, direk uçak olan ülke ve şehirlerin gazete ve dergilerinde reklamlarla, bunların yöneticilerini ağırlayarak tanıtılmalı. İzmir halkı, somut hedef olan yılda 5 milyon turiste odaklanmalı.”
MEMNUNİYET VERİCİYMİŞ
Ve bu yıl Alsancak Limanı’na 18 sefer yapılacağı bildirilmiş, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, ilk rezervasyonların memnuniyet verici olduğunu, sayının artacağını açıklamış. Türk limanlarının 2023’te iddialı olduğunu dile getiren Öztürk, İzmir’in de geçen yılın çok üzerinde sayıya ulaşmasını öngördüklerini söylemiş: “Gerek İzmir Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Ticaret Odası ve İMEAK Deniz Ticaret Odası başta olmak üzere İzmir’deki kuruluşlar, gerekse Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı tanıtım çalışmalarını etkin gerçekleştiriyor. Miami’de yapılacak Setrade Cruise Global Fuarı’na katılarak, kruvaziyer operatörleri ile görüşerek, üyesi olduğumuz Akdeniz Kruvaziyer Limanlar Birliği toplantılarında yer alarak daha fazla gemi ve yolcuyu ülkemize getirmek için çalışmaya devam edeceğiz.”
ARSLAN’DAN SORU ÖNERGESİ
KONGRELERE ÖZENDİRME
* Özellikle yüksek harcama yapan butik gruplar için kongre ve toplantı turizmi özendirilmelidir.
* Altyapı sorunu ilgili taraflarca, (merkezi hükümet, büyükşehir ve ilçe belediyesi) çözülmelidir.
* Kooperatif bilinci geliştirilmeli, kadınlar, gençler ve dezavantajlı grupların girişimleri desteklenmelidir.