240 BİN KİŞİ 100’ER
LİRA VERSE TAMAM
“Kampanyaya destek olup yüzümüzü güldürecek insanlar olduğuna inanıyoruz. Aslında 240 bin kişi 100’er lira verse kampanya bitecek. Bir mesajla bile destek olunabilir. Azra yazıp 4521’e 20 lira karşılığı mesaj atabilirsiniz. Veya IBAN: TR62 0001 0019 7269 3070 0950 03 hesabına bağışta bulunabilirsiniz.”
----------------------
Folkart Gallery, “Zaman ve Mekanın Büyüsünde Bir Ressam: Şevket Dağ” adlı sergiye ev sahipliği yapıyor. 42 farklı koleksiyoner ve kurumun eserlerini verdiği sergide Şevket Dağ’ın 60 resmi yer alıyor. 1944 yılında yaşama veda eden sanatçının başyapıtı olarak gösterilen “Ayasofya İçi” adlı resmin de izlenime sunulduğu sergide Dağ’ın karalama defterleri, paleti, şövalesi, boya kutusu, fotoğrafları gibi kişisel eşyalarıyla birçok yazışması da sergileniyor.
BÜTÜN İZMİR’E DAVET VAR
Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak sergiye çok emek verildiğini vurguluyor: “Şevket Dağ, Türk resminin en önemli sanatçılarından. Yaşamı boyunca bilinen toplam 250 eseri var. Yaklaşık 100’ü kayıp. Biz 150’sinden 60’ını bir araya getirebildik. Çok zor oldu, çok emek verdik. Eserlerin sergilenmesine izin veren koleksiyonerlere teşekkür ederim. Bütün İzmirlileri,Türkiye’yi bu sergiye davet ediyorum. Kaçırmamak gerekir. Örnek vermek gerekirse, ‘Ayasofya İçi’ eseri, 1943 yılından beri aynı duvarda duruyordu. İlk defa burada sergileniyor.”
DÖRT YILLIK HAZIRLIK SÜRECİ
Folkart Gallery Koordinatörü Fahri Özdemir, serginin 3,5 - 4 yılda hazırlanabildiğini söyledi: “Birçok kurum, kuruluştan, özel koleksiyonerlerden eserler topladık. ‘Şevket Dağ’ın Türkiye tarihinde açılmış ilk kişisel sergisi’ diyebiliriz. Sergide 1944’e kadar olan bir süreci, mimarinin nasıl değiştiğini göreceksiniz. Sanatseverlerin kaçırmamasını öneririm.”
Görsellerle desteklenen tasarruf kampanyasında bazı önlem ve öneriler de yer alıyor:
* Bulaşıkları el yerine makinede yıkamamız, yılda 40 ton suyu tasarruf etmemizi sağlayacaktır.
* Tuvaletlerde çift kademeli rezervuar kullanarak yüzde 50 tasarruf sağlayabiliriz. Gün içinde sifonun gereksiz kullanımından kaçınarak 16 ton tasarruf yapabiliriz.
BİR DAKİKA DAHA AZ DUŞ
* Ekonomik duş başlığı kullanıp, duş süremizi bir dakika kısaltarak yılda 5 ton su tasarruf edebiliriz.
YÜREK YANGINIMIZ OLDU
“Yaşadığınız her acı, hayattaki önceliklerinizin, tutkularınızın yerini değiştiriyormuş meğer. Değiştirmekle kalmıyor, gerçek karakterinizle karşı karşıya bırakıyormuş. Başkalarının başına düşen ateş, sizin yürek yangınınız oluyormuş. Anladık.
Ve insan böyle bir acıyı hissettiğinde gözü de, gönlü de, ruhu da her şeyden vazgeçiyormuş. Her şeyin aslında ne kadar boş, koca bir hiç olduğunu fark ediyormuş. Ama bir şey var ki, içinizde büyüttüğünüz insan sevgisi... İşte en anlamlısı buymuş. Bir yerde okumuştum ‘İnsana insanın sevgisi şifadır’ diye... Böylesi acılarda en iyi tedavi şekli insan... Biz Karşıyaka Kent Konseyi TSM Korosu olarak bir araya geldiğimizde, zaten bu amaçla kurulmuştuk. Ve koromuz beni hiç yanıltmadı... Depremin ertesi günü aynı fikirle bir araya gelerek elden geldiğince yardım getirerek, birlikte bir aile olarak yaşamımızın en değerli ve büyük ailesi olan ülkemizin insanına şifa olmaya çalıştık.
KALBİMİZ ACILARA EV SAHİBİ
Ne müzik sevdamız, ne de yaklaşan konserimiz önemliydi... Yani koca bir hiç oldu önceliklerimiz arasında. Konuşmalarımız, cümlelerimiz, gözyaşımız, duygumuz artık tek konuydu... Çünkü insan insanın derdini dert alınca, tutkularının yeri ivedilikle değişiyor. Biz söyleyemediğimiz türküleri, ağıtları içimizde yaktık. Dediğim gibi ülkemizin neresinde acı yaşanıyorsa bizim yüreğimiz ona ev sahibi...”
O GÜNLER UNUTULMAYACAK
İMAR AFFIYLA BARIŞ OLMAZ
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Türkiye’nin 30 yılda bir büyük depremlerle sarsıldığını vurgulayıp, şöyle demiş; “Bizdeki can kayıpları on binleri aşarken dünyadaki can kayıpları çok az. İnşaat sektöründe yanlışlar yapılıyor ve biz yanlış yapmaya devam ettikçe kayıplar artacak. Devletin milletiyle barışması imar affı ile olmaz, sağlam yapılarla olur. Ülkemizde inşaat sektörünün algısının baştan aşağı değişmesi ve ivedilikle yeni bir yol haritası ortaya koyulması gerekiyor. Türkiye’nin başlıca hedeflerinden biri bu olmalı.”
ASLINDA UTANMAMIZ GEREKİR
Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar: “Aslında ülke olarak utanmamız gereken bir süreçteyiz. 2000 yılından sonra yapılan yapıların yıkılmayacağını düşünüyorduk ama yıkıldı. İzmir’e deprem bölgesinden gelen kişi sayısı 50 bin. Mersin’e 250 bin. Mersin’de şu an deprem yok ama yardıma muhtaç il konumunda. Fakat bizi mutlu eden bir konu İzmir’in Türkiye için örnek olacak çalışmalara imza atması oldu. ‘İyi ki İzmirliyiz’ dedik. Bir Kira Bir Yuva Kampanyası’nda da İzmir İzmirliliğini yaptı. Deprem çalışmalarında da yapacak.”
UNUTMAYALIM UNUTTURMAYALIM
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ise şunları söylüyor; “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı çalışmanın ne kadar doğru ve önemli olduğunu bilim adamlarımız söyledi. İzmirli olarak gurur duydum. Prof. Dr. Naci Görür hocamız ‘Türkiye’de İzmir dirençli bir şehir olabilir’ dedi. Bu da beni çok mutlu etti. Her şeyi çabuk unutan bir toplumuz. Değişmez konumuz deprem olsun. Biz unutmayalım ki çevremize de unutturmayalım.”
İLK KEZ ÇİĞLİ’DE KURULDU
Başkan Utku Gümrükçü, muhtarlıklara başvuracak gönüllülerden oluşan yerel müdahale ekipleri kuracaklarını açıklamış: “30 Ekim, deprem konusunu hafife almamamız gerektiğini yine gösterdi. Doğal afetlere karşı mücadele başlattık. İsteyen tüm vatandaşlarımıza (Temel Afet Bilinci Eğitimleri) vereceğiz. Eğitimleri tamamlayanların katılımıyla Mahalle Arama ve Kurtarma ekipleri kuracağız. Doğal afetlerde merkezi arama kurtarma ekiplerinin gelmesini beklemeden ilk olarak ÇAK (Çiğli Arama Kurtarma) bünyesindeki MAK ekiplerimiz müdahalede bulunacak. Olmamasını temenni ettiğimiz can kaybını çok daha düşük seviyelere çekeceğiz.”
150 KİŞİYDİ, ARTACAK
6 Şubat’taki Kahramanmaraş felaketi sonrasında bölgedeki arama kurtarma çalışmalarında aksaklıklar görülünce Çiğli Belediyesi, 150 kişilik MAK ekiplerinin sayısını çoğaltmaya karar vermiş. Başvuranlar temel afet bilinci ve ilk yardım eğitimi alacak. İlk aşamayı başaranlardan isteyenlere İtfaiye ve AFAD ile arama kurtarma eğitimi verilecek. Gönüllü olmak isteyenler Çiğli Belediyesi Arama Kurtarma’nın (ÇAK) (0232) 935 55 35 / 4126 numaralı telefonunu arayabilir.
BAŞVURULARI BEKLİYORUZ
PROF. GÖRÜR DİKKAT ÇEKECEK
“İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Borsası meclisleri, 22 Şubat’ta (yarın) ortak toplanacak. Tek gündem maddesi ‘deprem’ olan toplantının onur konuğu Prof. Dr. Naci Görür... Ege İhracatçı Birlikleri’nin başkanlarının da katılacağı toplantıda Prof. Görür, İzmir faylarını, kentin depreme hazırlık durumunu, en az hasar için neler yapılması gerektiğini anlatacak. Toplantı, iş dünyasının İzmir’in deprem yol haritasının çizilmesinde öncü adım olacak, uzun vadeli planlamanın temeli atılacak.”
BURADA YAYAMAK ZORUNDAYIZ
Odaların ortak meclis toplantısı gerçekten de çok önemli... Prof. Görür’ün, “Bu topraklarda yaşayan insanlar olarak depremi durduramayacağımıza göre, zararlarını azaltmak, dirençli kentler kurarak yaşamımızı sürdürmek zorundayız. İşin özeti bu” sözünü anımsatayım. Valilik, Büyükşehir ve ilce belediyelerinin de izlemesini umduğum ortak meclis toplantısıyla önemli adım atan üç odanın deprem konusundaki çalışmalarının sürekli olmasını diliyorum. Herkese kolay gelsin!
-----------------
MARMARA SONRASI ÖNLEMLER
“Marmara’da yaşanılan büyük depremden sonra Türkiye, insanları depremin değil binaların öldürdüğüne inanmış, sağlam yapılar için kollar sıvanmıştı. ‘Neden gelişmiş ülkelerde 8 büyüklüğündeki depremlerde bile neredeyse cam bile kırılmıyor, neden benim ülkemde 6 büyüklük bile yıkımlara neden oluyor?’
O ŞİRKETLERE YÜKÜMLÜLÜK
Gölcük depreminden sonra, kanunun alt yapısını oluşturmak için kanun hükmünde kararname çıkarıldı. Kararname, yapı denetim şirketlerine mesleki sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu getiriyordu. Aynı zamanda otokontrol sağlanmış olacak ve sağlam binaların önü açılacaktı. Yani yapı denetim şirketleri sigortaya bağlı olarak çalışacaklardı. Ancak başta müteahhitler ve yanlış hatırlamıyorsam, meslek odaları da ayağa kalktı, bunun inşaat maliyetini çok artıracağını iddia ederek, maddeyi çıkarttırdı. Artışın ne kadar olabileceğini sorduğumda, bu konuda çalışan arkadaşlar bunun inşaat maliyetine yüzde 7 gibi ek yük getireceğini söyledi.
ÇARK NASIL DÖNÜYORDU