Paylaş
Ünlü Rus orkestra şefi Valery Gergiev’in Vladimir Putin’le olan dostluğu ve işgali kınamaması nedeniyle Almanya’daki Münih Filarmoni Orkestrası’ndaki görevine son verilmesiyle başladı süreç. Ünlü müzisyenin Avrupa’daki pek çok orkestra ile ilişkisi kesildi ve konserleri iptal edildi.
Rus soprano Anna Netrebko da Zürih Operası’nda mart ayı sonunda ‘Lady Macbeth’i canlandıracağı iki temsilden çıkarıldı.
Londra’daki Kraliyet Operası (Royal Opera House), dünyanın en eski ve prestijli bale topluluklarından biri olan Moskova Bolşoy Balesi’nin planladığı gösterileri iptal ettiğini açıkladı. Bolşoy Balesi, 26 Temmuz – 14 Ağustos günleri arasında 21 performans sergileyecekti.
Zagreb Filarmoni Orkestrası’nın Çaykovski’nin bestelerini programından çıkarması, Netflix’in Tolstoy’un kitabından uyarlanan ‘Anna Karenina’nın dizi çekimlerini durdurması gibi haberler art arda gelmeye başladı.
Pek çok Rus sanatçının açacağı sergilerin iptal edildiği, futbolcuların sözleşmelerinin askıya alındığı örneklere en son Rus kedileri de dahil edildi.
Uluslararası Kedi Federasyonu (FIFe), Rusya’nın Ukrayna işgalinin ardından Rus kedilerine yaptırım kararı aldığını açıkladı ve Rusya’da yetiştirilen hiçbir kedinin, Rusya dışındaki hiçbir soy kütüğüne kaydedilemeyeceğini duyurdu.
Dostoyevski’nin Floransa’da kaldırılması istenen heykeli.
DOSTOYEVSKİ HEYKELİ VE DERSİ KALDIRILMAK İSTENDİ
BBC Türkçe’de yer alan bir habere göre de İtalya’daki Milano-Bicocca Üniversitesi, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle Dostoyevski dersini programdan kaldırma kararı alınca büyük bir eleştiri dalgasına hedef oldu. Üniversite tepkiler üzerinde geri adım atmak zorunda kaldı ve dersin programlandığı gibi yapılacağını duyurdu.
Dostoyevski dersini vermesi planlanan yazar Paolo Nori, dersin iptal edildiğini dün sosyal medyada yayımladığı bir videoyla duyurdu.
Paolo Nori, zaman zaman gözyaşları içinde konuştuğu videoda bunu bir ‘sansür’ olarak niteleyerek şöyle dedi: “Ukrayna’da yaşananlar korkunç, düşününce ağlayasım geliyor. Bunun sonucunda İtalya’da yaşanansa gülünç. Bir İtalyan üniversitesinin Dostoyevski ile ilgili bir dersi yasaklamasına inanamıyorum.”
Floransa Belediye Başkanı Dario Nardella da sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda kendisinden Dostoyevski heykelinin kaldırılmasını istendiğini yazdı: “Floransa’daki Dostoyevski heykelini kaldırmamı istediler. Şaşırmayalım. Bu bir diktatör ve hükümetinin savaşı, iki halk arasında bir savaş değil. Yüzlerce yıllık Rus kültürünü silemeyiz, acilen Putin’i durdurmayı düşünmeliyiz.”
IMDB’DEN TARKOVSKİ FİLMLERİNİ KALDIRDILAR
Son olarak sinema ve televizyon yapımları hakkında bilgiler veren ve Amazon’un alt kuruluşu olan IMDb, ‘En İyi 250 Film’ listesinde ünlü Rus yönetmen Tarkovski’nin 187’nci sırada bulunan ‘Stalker’ ile 245’nci sıradaki ‘Andrei Rublev’ filmlerini çıkardı.
İşgale tepkiye ve protestoya evet ama işin kültürel vandallığa kadar varmasına hayır demek gerekiyor.
Rus klasiklerinin toplanıp yakıldığı ‘Fahrenheit 451’ sahnelerini görmemiz an meselesi yoksa.
Ataol Behramoğlu (Şair, Rus Dili ve Edebiyatı Profesörü):
AKIL TUTULMASI
“BUNA delilik ve akıl tutulması diyorum. Utanç verici ve ayıptır. Hiçbir geleceği olmayan hareketler bunlar. İnsanlık kültürüne karşı işlenen bir suçtur bu. Akıl almaz bir durum. Söyleyecek söz de bulamıyorum. O zaman bütün insanlık kültürünü ortadan kaldırmak lazım. Her ulusun tarihinde onaylanmayacak olaylar vardır. Buna bakarak bütün bir uygarlık tarihini yok mu sayacağız.”
Ahmet Ümit (Yazar):
IRKÇILIK VE APTALLIK
“TOLSTOY ve Dostoyevski insanlığın sanatsal kültürünün ortak mirasıdır. Rusya’nın günümüz saldırgan politikaları gerekçe gösterilerek, bu büyük yazarların eserlerini yasaklamak ırkçılıktan ve aptallıktan başka bir şey değildir.”
EDİP CANSEVER’İN KÜTÜPHANESİ
“GÜN günden odamın şeklini alıyorum/İşliyorum bu iniltili varlığı yeniden” diye yazmıştı ‘Oda’ şiirinde Edip Cansever. Edebiyatını kurduğu, işlediği o odası şimdi okurlarına da açıldı.
Kuruluşunun 140’ıncı yılını kutlayan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin yenilenen Merkez Kütüphanesi’nde bir de Edip Cansever bölümü bulunuyor. Edip Cansever’in ailesi, İkinci Yeni’nin büyük ustası Cansever’in özel kütüphanesini ve eşyasının bir kısmını daha önce Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’ne bağışlamıştı.
Hazırlanan özel bölümde 28 Mayıs 1986’da hayata veda eden Edip Cansever’in okuduğu kitaplar, elyazısıyla tuttuğu notlar ve uzun yıllar kullandığı, şiirlerini yazdığı daktilosu da sergileniyor.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Handan İnci dün Instagram hesabından şairin oğlu Ömer Cansever’le fotoğraf paylaşarak “Değerli şairimiz Edip Cansever’in kütüphanesini, bazı özel eşyalarıyla birlikte üniversitemize bağışlayan Cansever ailesine teşekkür ederiz” yazdı.
Pek çok edebiyatçımızın, sanatçımızın kitaplığına, özel eşyasına sahip çıkılmayarak sağa sola dağıldığını, yok olduğunu biliyoruz. Cansever ailesine ve üniversite yönetimine bu güzel işbirliği için teşekkür borçluyuz.
Paylaş