Merhaba Güzin Abla, ben 17 yaşında lise son öğrencisiyim. Bir abim var, o da 24 yaşında.
5 yıl önce babamın annemi aldattığını öğrendim. Annemden önce öğrendim ama ona söyleyememiştim.
Sonra ortaya çıktı ki annem zaten biliyormuş, o söyledi bize.
O günden sonra babama olan bütün güvenim bitti.
Bir babanın çocuklarına yapacağı en büyük iyilik eşlerini sevmekmiş, çok doğru.
Babam annemi aldatarak sadece onu değil, beni de kaybetti.
Annem ayrılmadı babamdan.
7 yıllık evliyim ve eşim beni çok seviyordu. En azından öyle gösteriyordu. Benimle evlenmek için yapmadığı şey kalmadı. Annem istemediği için ben de onunla evlenmek istemiyordum. Akrabayız.
Üniversiteyi kazanınca bana duygusal anlamda açıldı ve o günden sonra peşimi bırakmadı... Reddetmeme rağmen bir şekilde beni ikna etti ve evlendik. Şimdi çok kötü giden bir evliliğimiz var.
Telefonunda birkaç mesaj gördüm. Hiç tanımadığı kadınlara bir bahaneyle mesaj atıp konuşmuşlar... Bu durumdan son derece rahatsız oldum. Hep söz verip tekrar aynı şeyleri yaptı. Bana çok kez şiddet uyguladı ve annem için ağza alınmayacak küfürler etti. Ölmüş babamı diline doladı. Kaç yıllık kocamı tanıyamıyorum artık.
İki ayrı iş yapıyor. Zaten fazla vakit geçiremiyoruz. Bu da birbirimizden kopmamıza neden oldu. Beni sevdiğine hiç inanmıyorum, bence önceden de sevmiyordu. Ulaşmak istediği bir amacı vardı ve beni elde edince bitti. Zaten kendisi de bunu söylüyor.
Beni boşamak istedi ve kabul ettim. Sonra barışmak istedi, değişeceğine güvenim olmadığı için kabul etmedim.
5 yaşında kızımız var. Babasız büyümesin diye boşanmak istemiyorum. Ama bu şekilde daha fazla zarar görüyor. Babasını sevmiyor, hatta ondan korkuyor.
Eşim temizlik takıntısı olan biri. Beni pasaklı olmakla suçluyor. Evime bağlı, düzenli temizliğini yapan biriyim. Bütün tanıdıklarına “Eşim bana yemek yapmıyor, temizlik yapmıyor” diyor.
Azerbaycanlıyım ve size durumumu anlatıp tavsiye almak istedim. Çünkü ne yapacağımı bilmiyorum... Teyzemin oğlu, yani kuzenime âşığım. Onu çok seviyorum ama sorun şu ki ailelerimiz bizim birlikte olmamıza asla izin vermez.
Çünkü aileler arasında kan davası gibi bir şey var, maalesef... Keşke her şey bu kadar zor olmasaydı. Ama ondan vazgeçemiyorum. 16 yaşımdan beri onu seviyorum.
“Unuturum” dedim fakat yıllardır unutamadım. Kendisi de bilmiyor bu durumu. Yani benim sevgim platonik. Bunu henüz ona söylemek istemedim ve ilk o açılsın istedim. Bunun için de bir plan kurdum. Onu kendime âşık etmek için... Fakat pek işe yaradığını söyleyemem.
Planım şöyleydi: Birbirimizden uzaktayız, arada mesafeler var. Bu yüzden ilk ben yazdım ona. Gerçek niyetimi belli etmedim. Sadece iki kuzen gibi... Amacım onunla konuşarak, üzgün ya da morali bozuk olduğunda teselli etmek.
Ona espriler yapıp eğlendirmek ve bu konuşmalarla yavaş yavaş bana bir şeyler hissetmesini sağlamaktı. Sonra o bana açılır, önce şaşırmış gibi yaparım ardından “ben de seni seviyorum” derim ve ilişki başlar... Fakat planlar değişti. Önce kabul etti...
Yaklaşık 10 ay önce konuşmaya başladık. 3-4 defa internet üzerinden konuştuk, sonra hesabım kapandı. Ben de yenisini açtım ve oradan yazdım.
Cevap vermedi. Arkadaşlık teklifi gönderdim, mesaj yazdım ve her seferinde “İşim var, meşgulüm” dedi. Sonra ben de kandırılmaya dayanamadım. Gururumu ayaklar altına alıp defalarca yazıyordum ama interneti kapatıyordu ve gururumu çok incitmişti.
Henüz 22 yaşındayım, bir üniversitede 4 yıllık iyi bir bölümde okumaktayım. Şu an 3. sınıfım ve seneye KPSS’ye gireceğim. Ama her ne kadar düşünmek istemesem de yakın zamanda biten iki yıllık ilişkim hayatımı olumsuz yönde etkiliyor.
Ders başında, başımı yastığa her koyduğumda, yemekte kısacası yaşantımın her anında eski sevgilim aklıma geliyor. Çünkü onu gerçekten çok sevmiştim ve ilk defa biriyle evlenmeyi düşünmüştüm.
2 yıl boyunca birçok kez kavga da etsek o hiç elimi bırakmamıştı.
Babama sözlenmek istediğimi söyledim. Onay verdi. Ama ailesi beni kabul etmedi. Ve ben hazırlıklar yaparken hevesim kursağımda kaldı.
Benim için ailesini karşısına aldı, onlarla konuşmadı bir süre. Böyle davranınca beni gerçekten sevdiğine, evlenmek istediğine daha çok inandım.
Ta ki geçen ay ilişkimizi bitirinceye kadar. Sebebini söylemek istemiyorum ama şunu bilmelisin ki abla, çok saçma sapan bir sebepten dolayı beni terk etti.
Üstelik hayatımda hiç duymadığım hakaretleri işittim.
Ben 24 yaşında bir genç kızım. 3 yıllık bir ilişkim oldu. Çok sevdim, fakat bir süre önce bitti. Bana karşı kötüydü ama ben bunu o an değil, sonradan fark ettim. Kendimi her şeyini kaybeden birisi olarak görüyorum.
Ayrıca aileme çok düşkünüm. İlişkimde bazı yakınlaşmalar oldu, hatta ben onu mutlu etmek istedim bile denebilir. Sınırlarım, değerlerim, inançlarım vardı.
Fakat o sırada yıkıldı sanki bunlar.
Bu ilişki biteli iki yıl oldu, fakat bende bir suçluluk, umutsuzluk duygusu olmaya başladı.
Bu vicdan azabı aileme karşı oluyor. Ne yapacağımı şaşırdım. Haykırmak istiyorum “ben hatalar yaptım” diye. Bu suçluluk duygusunu nasıl atlatacağım, bilmiyorum.
Çok tövbe ettim, bu olaylar sonucu ibadete başladım. Geçmişe saplantı ve mutsuzluk nasıl geçecek, içten içe ölüyorum.
Bazı arkadaşlarımla konuşmaya çalıştım ama onlar bu suçluluk duygusunu saçma buldu. Kimse beni anlamıyor. ◊ Rumuz: Aile her şeyden önemli
YANIT
Sevgili Güzin Abla, eşimle 5 senedir evliyiz. İkimizin de 2’nci evliliği. Eşim öğretmen, ben de güvenlik görevlisiydim. Eşim çalışmamı istemedi, ben de istifa ettim.
Eşimin ailesi yüzünden geçmişte çok sorunlar, kavgalar yaşadık. Benim ilk evliliğimden 1 kızım var, o 7 yaşındayken biz evlendik. Şu an kızım 11 yaşında.
Eşimin çocuğu yok, benim kızımın öz babası gibiydi; kızım da onu çok seviyordu. Sonradan eşimden 2 kızım daha oldu. Biri 2.5 yaşında, biri de 2 aylık.
Bundan 2 ay önce yani bebeğim 3 günlükken banka, borcundan dolayı eşimin maaşını kesti. Çok borcumuz var. Hemen hemen 300 bin TL. Bir mal varlığımız da yok.
Öte yandan okuluna yeni bir kız atandı, sürekli ondan bahsediyordu. Kız da nişanlı ve kızın nişanlısı eşimi kıskanmaya başlamış. Nedense kız, nişanlısı eşimle alakalı bir şey söylese hemen aktarıyor. Aslında 22 yaşında, öğretmen ama tam olgunlaşmamış, çocuk gibi hareketleri var. Eşimin etkilendiğini düşündüm, ondan uzak durmasını söylememe rağmen, o kızla işe gidip gelmeye başladı.
Eşim psikiyatriste gidiyor ve sakinleştirici hap kullanıyordu. Doktora sormadan kendiliğinden bıraktı ilacı. Geceleri sessizce ağlıyordu. Bana borcunun çok olduğunu, bundan dolayı kendisini öldürmeyi düşündüğünü söyledi. Hatta arabada hep birlikteyken, kaza süsü verip öldürmeyi düşündüğünü bile söyledi.
Ben eşimin bu sözlerine üzerine çok ağladım. Bebeğim doğdu, kucağına bir kere aldı. Sorduğumda ise “sen benim babalığımı mı sorguluyorsun” dedi. Ancak daha bebeğim 1 haftalıkken “Boşanmak istiyorum” dedi.
Ama bir senedir biz hiç kavga etmemiştik. Çok güzel bir aileydik, geçmişe sünger çekmiştik. Sonradan ne oldu anlamadım. Sadece artık beni sevmediğini söylüyor.
Küçük bir ilçede yaşıyorum. Yaz boyunca annemin arkadaşının kafesinde çalıştım ve orada sevgilimle tanıştım. Ben aslında gastronomi okuyorum ve 21 yaşındayım. Sevgilim ise 27...
Okulum başlayınca işten ayrıldım ve ilişkimi bilmesi için anneme söyledim. Annem, çok sinirlendi ve “Ben seni arkadaşımın yanına çalış diye gönderiyorum, sen ne işler çeviriyorsun. Bizim bir saygınlığımız var. İnsanlar ne düşünür. Neden kendini ağırdan satmıyorsun, hemen sevgili oluyorsun” dedi.
Annem, normal zamanda sevgilimle muhabbet etmeyi çok sever. Çünkü sevgilimin ağzı çok laf yapar. Ama birden ona karşı tavır aldı. Annemle 20 gündür konuşmuyoruz. Babam benimle konuşuyor ama “Sen okuyorsun önüne daha ne fırsatlar çıkacak. Ne bu acelen” dedi. Sevgilim üniversiteyi bırakmış ve şu an çalışıyor. Aslında kafede severek çalışıyor ama aldığı maaş tabii ki yeterli değil.
Ailesine de bakıyor. Babama sevgilimle birlikte pastane açmak istediğimizi söyledim. Onu çok seviyorum, onun da beni sevdiğinden eminim.
Patronum, yani annemin arkadaşı sevgilimi çok seviyor. İyi yerlere geleceğine inanıyor. Çünkü çok çalışkan biri. İlişkimizi öğrenmişlerdi karı-koca. Ve çok sevindiler. Bizi desteklediler. Şimdi de annem diyor ki: “Arkadaşım böyle bir ilişki yaşandığını duyarsa ne der? Senin hakkında ne düşünür, benim hakkımda ne düşünür.” Ben de “Milletin ne düşündüğü beni ilgilendirmiyor, sen benim duygularıma niye bu kadar saygısızsın” dedim.
Annem bana bağırdı ve benimle konuşmuyor. Ne yapacağım ben?
◊ Rumuz: İki arada kaldım
YANIT
◊ “Kedin mi var? Hiç sevmem!”
- Allah aşkına sev. Ne olur sev, kedim ve ben geceleri uyku uyuyamıyoruz sen sevmiyorsun diye.
◊ “Tüy döküyordur şimdi bu. Ben titizim ya, gelemem öyle şeylere...”
- Ben çöplükte yaşadığım için sorun olmuyor ama sana bir sır vereyim, sen de hayatın boyunca yaklaşık 18 kilo civarında deri döküyorsun.
◊ “Beraber mi uyuyorsunuz? Yatağına da çıkıyordur bu şimdi... Hastalık kaparsın benden söylemesi.”
- Şimdi sana yıl boyunca yaptırdığımız aşılardan falan bahsedeceğim ama masraf yapıyorum diye beni kınayacaksın, çok korkuyorum.
◊ “Bunun mamasına, aşısına para vereceğine kendine harcarsın, valla yazık.”