Derken.
Önce Büyükşehir Meclisi, ardından Bakanlar Kurulu ‘erteleme’ kararı aldı:
* PEŞİN ÖDEME: Tahakkuk tarihinden itibaren (yüzde 25 indirim hakkı geçerli) 1 yıl
* TAKSİTLİ ÖDEME: İlk 2 yılı ödemesiz, sonraki 2 yılda 4 eşit taksit
(Bu arada, Ocak 2015 tarihinden itibaren yapılacak asfalt çalışmalarından ‘katılım bedeli alınmaması’ kararlaştırıldı.)
*
Ankaralıların; katılma payına, katılma’masındaki en büyük nedeni, hiç şüphesiz:
Kentteki (P)ark kaos’unu en iyi özetleyen bu söz...
1991-1994 yılları arasında Ankara’da görev yapan...
ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Richard Clark Barkley’e ait.
Barkley...
2015’in ocak ayında (82 yaşında) hayatını kaybetti.
Ancak...
Bu soruları:
* 43 yıldır el ve ayaklarını hiç kullanamayan...
* Tüm hayatını iki dişi arasına sıkıştıran...
* Dişleriyle tuttuğu hayatına 4 kitap, 4 da üniversite sığdıran...
* Tüm bunlara inat, yüzünden tebessümü hiç eksik etmeyen...
M. Oğuz Mucurluoğlu’na sordum.
“Tabi ki engellerle yaşamak” yanıtını verdi.
E-devlet sistemine giriş yapıp, SGK hizmet dökümünü inceleyen okur Uğur T., büyük bi yanlışlıkla karşılaşıyor. SGK hizmet dökümüne göre ‘2004’te iş kazası sonucu öldüğü’ ifadesini gören okurun, iletisi şöyle:
“E-devlet, birçok şeyi kolaylaştırırken, bölümlerde bulunan ara yüzleri yenileme ve eklenti yapma çabaları bazen garip yanlışlıklara neden olabiliyor. Zaman zaman kontrol ettiğim SGK hizmet dökümümü incelerken, şunlarla karşılaştım:
* Döküm ekranındaki ara yüzün değiştiğini
* ‘İşten çıkış sebebi’ gibi bir bölümün eklendiğini
* Skandal neticeler doğurabilecek yanlışlıklar içerdiğini
Örnek, gönderdiğim fotoğrafta da mevcut. Bu bölümdeki 11 kodlu işten çıkış nedenime göre ben aslında 09.07.2004 tarihinde iş kazası sonucu ölmüşüm. Ancak, bu ekrana göre ölü olmamama rağmen çalışmaya devam ediyorum.
Kaldırıma çıkan, son sürat durağa dalan otobüs:
* 12 kişinin ölümüne
* 12 kişinin de yaralanmasına
Neden oldu.
*
Ankara’yı derinden sarsan olayla ilgili, “Nasıl oldu” sorusu yanıt ararken...
Kaza yeri ve otobüs içindeki videoları defalarca izlediğini belirten Başkan Melih Gökçek, şoför için şu açıklamayı yaptı:
Ve...
1 Kasım 2013 Cuma sabahı ‘Burada Okur Yazar’ köşemiz:
* Okurun kentteki sesi.
* Sorunların takipçisi.
Olmak hedefiyle, yola çıktı.
Bi nevi okurla ‘dirsek teması.’
*
Bugün itibarıyla geride bıraktığımız 2 yılda...
Hatta, vatandaşın fobisi...
V-A-L-E.
Daha önce de yazdım.
Ama, ne Ankara Emniyeti, ne de Büyükşehir Belediyesi harekete geçti.
Bu yüzden yineliyorum.
Özellikle restoran ve kafelerin yoğun olduğu bölgelerde valeler:
* Cadde ve sokakları sermaye gibi görüyor.
* Kendilerine özgü park şekliyle vatandaşın alanına ‘ambargo’ uyguluyor.
Yollar genişledikçe kaldırımlar daralır.
Hatta ip gibi kalır.
Keza yine...
Yollar uzadıkça, kaldırımlar kısalır.
Bu yüzden yaya değil...
Araç öncelikli kenttir.
İşte örneği:
Yenimahalle Çakırlar’daki dönel kavşak.