Selim Bonfil’in “Fotoğrafçının Seyir Defteri” binada sergileniyordu.
Fotoğraf Bonfil’in tutkusudur. Bu sergiyi ayrı bir öyküsü olduğu için daha çok sevdim.
Selim Bonfil bir kargo gemisindeki yaşamı merak etmiş.
Lucien Arkas’tan bir ricada bulunmuş ve bir haftasını gemide geçirmiş.
Gülbeniz A konteyner gemisinde geçen zamanını ve aklında kalanları Bonfil ile konuştuk.
Bir önerim var.
Bu kurulları her konuda kuralım.
Sadece koronayla ilgili sınırlı kalmasın.
Spor için de, sanat için de, hayatımızı ilgilendiren her konuda bu kurulları hayata geçirelim.
Ve hatta her kent bilim kurulunu kursun.
Biliyorum kent konseyleri var.
Önce KDV ve muhtasar ödemelerinin ertelenmesi, sonra kredilerin ötelenmesi, şimdi de işe devam desteği...
Hepsine katılıyorum.
Önce bu ertelemeler ve kolaylıklar bazı sektörlere tanındı, ardından genişletildi.
Bence bu dönemde kimse ayrım yapmadan, ekonomi aktörlerinin tamamı için bu destekleri vermek lazım.
Zaten adı üstünde erteleme, öteleme ve bugünü biraz da geleceğe erteleme...
Bu iki haftanın Türkiye için kritik olduğunu görüyorum.
Galiba önümüzdeki iki haftayı daha çok evden gazete yaparak ve okuyarak geçireceğim.
Geçenlerde de yazmıştım.
Sosyal medya çıkınca herkes başımıza gazeteci kesildi.
Şikayetim yok...
Sosyal medya aracılığıyla takibe aldığım birçok insandan çok şey öğrenmeye başladım.
Hatırlayın, bu iktisatçılar dünyanın geldiği noktayı okuyamamakla suçlandılar.
Ben devletin düzenleyici, koordinatör görevinde olması gerektiğine inananlardanım.
Serbest piyasa ekonomisinin dinamik yapısına inanıyorum.
Ancak fikirsel serbestliğe daha çok destekliyorum.
O yüzden devletlerin kuralları koyarken, denetlerken elinde güçlü silahları olması gerektiğine de inanıyorum.
Çözümler ortak verilecek, devletler elinden geleni yapacak ama yerel yaklaşımlar da öne çıkacak.
Aslında bir ütopya, bir fantezi gibi görülen birçok yorumun aslında ne kadar gerçekçi olduğunu da anlamış olduk böylece...
Size İzmir’den birkaç örnek vereyim.
İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener, bu haftadan itibaren meslek komitelerini video konferansla topluyor.
Çünkü biliyor ki herkes kaygılı ve geleceğe dönük endişeler artıyor.
Ama yapmalıyız.
Mümkünse bu yılı 12 ay değil de, 11 ay saymalıyız.
Çünkü nisan gerçekten de zor geçecek.
Sadece Türkiye’de değil, bütün dünyada zor geçecek.
Amerikan bankaları “durgunluk” sözünü kullanmaya başladı. Ve ekonominin yeniden düzelme emarelerinin temmuzla başlayabileceğini açıkladılar.
CUMHURBAŞKANI Erdoğan 100 milyarlık bir ekonomi paketi açıkladı. Birçok sektöre teşvik geliyor, bazı önlemlerin de alınacağı sözü veriliyor.
Adımlar iyi ama bence daha geniş kapsamlı bir paket ihtiyacı da doğacaktır.
Neden mi?
Bank of America bir açıklama yaptı. Ve dedi ki;