Hep mi erkekler aldatacak, kadın da yapıyor işte!
Yanlış anlamayın, “kadın aldatıyor”u ihanet anlamında söylemiyorum.
Hadi aldatma sözünü biraz yumuşatayım.
Kadınlar çok kandırıkçılar!
Sevgililerini, eşlerini kandırıyorlar.
Kadın bu adı üstünde, istedi mi yapar! Hem de öyle bir yapar ki ruhu bile duymaz erkek kısmının.
Mesela benim annem çok kandırıkçıydı.
Ama bitmiyor, lanet olası terörün sonu gelmiyor.
Ne yapmak lazım terörü durdurmak için?
Devletimize düşen görevler ne? Vatandaş olarak bize düşenler ne?
Bilemiyoruz... Bu pisliğin dibini kurutamıyoruz.
İdam cezası çıksın diye bütün sosyal medyada yazılıp çiziliyor.
Eee çıksın da canlı bomba olarak kendini patlatmaya hazır olan birine söker mi idam cezası?
Ölüyor insanlarımız teker teker.
Her ikisinde de ortak bir hayata başlıyorsun, dip dibe geçireceğin bir ömür planlıyorsun.
Hastalıkta sağlıkta yanında olacağına söz veriyorsun ama bir gün o hastalanıyor ve sen toplantıda olduğun için yanına gidemiyorsun. Aklın onda...
Telefonla “iyi mi, nasıl?” diye soruyorsun, tabi onca hengâme arasında arayacak vaktin olursa!
Akşam televizyonda bir filme denk gelip kanepede yanına kıvrılmak geliyor içinden ama maalesef sabah yedide kalkman lazım. Zaten uykudan gözlerin ha kapandı ha kapanacak çünkü bu sabah da yedide kalkmıştın.
Ertesi sabah mırıl mırıl sarılıp biraz daha uyumak istiyorsun ama dokuzda işte olmalısın, kaçarı yok.
Çünkü birkaç kez gecikirsen ya işten atılırsın ya da uyarı alırsın müdüründen!
O zaman ev kirasını, faturalarını, kredi taksitini ödeyemezsin, buzdolabına yemek koyamazsın.
Bu kadar mı açsınız, kediden zevk mi aldınız?
Allah kahretsin sizleri!
Ne istediniz kediden? Bir sıkımlık canı olan hayvandan!
Olay yeri Muğla’nın Marmaris ilçesi.
Hayvanseverler, kediyi yerde kıpırdamadan yatarken buluyor.
Alıp götürüyorlar veterinere... Önce araba çarptı zannediliyor.
İncelemelerde hayvancağızda kırık çıkık olmadığı anlaşılıyor ama genital bölgesinde kanama tespit ediliyor.
Kızım Begüm’ün üç çocuğu oldu diyelim... Yok, olmaz Begüm benden 22 yaş küçük sadece. Bu durumda onun çocukları da kazık kadar olur.
O zaman diyelim ki torunumun çocukları var.
Ben Begüm’le falan yaşamıyorum tabii, hem kendime kıyamam hem de onlara...
Bir gece Begüm’de toplanıyoruz. Onun çocukları ve üstüne üstlük torunları.
Saçlarım hâlâ olabildiğince kızıl.
Şu zamane kızılötesi argan uygulamasıyla saç beyazlama sorununu çözdüler çok şükür de rahat ettik.
Ayağımda yine topuklular var, ne yapayım 1.74’ten 4 santim gitti yaşlanınca, artık daha kısayım.
Ödül törenini Pelin Akil Altan’la beraber Okan Bayülgen sundu.
Daha doğrusu çoğunlukla Pelin sundu, Okan daha arkada durdu.
Ama bir kişi vardı ki, doğal ve gayet rahat bir şekilde ciddi şov yaptı. O da Okan’ın kızı İstanbul’du.
Bu yeni çocuklar beni şaşırtıyor.
İstanbul’un ve diğer ödüllü bıdıkların özgüveni seyre değerdi.
En iyi çocuk oyuncu ödülünü Beren Gökyıldız, geçen senenin en iyi çocuk oyuncu ödüllüsü Ataberk Mutlu’nun elinden aldı. İkisinin de sempatikliği ve özgüvenleri takdire şayandı.
Bir kriz de yaşandı, her daim olduğu gibi... Bunlar olacak insanlar yaşadıkça.
Geçtiğimiz hafta 4 köpek zehirleniyor, hem de gözler önünde.
Neyse ki hayvanseverler çıkıyor, duruma el koymaya çalışıyor.
Kimi gecelikle fırlamış evden, kimi pijamayla. Köpeklerin sesine dayanamamışlar.
Ne yapmışlar? 4 hayvanı bilinçli olarak zehirlemişler.
Can çekişiyor hayvancağızlar. O 4 hayvan ne yaptı size? Hiçbir şey...
Saldırgan davranışları mı vardı?
Hayır!
Yahu bu nasıl bir şey? Nasıl bu denli acımasız olabiliyor insanlar?
Ne kadar kötü içleri?
Yazdım bu sayfada bin kere... Sevgi sevgi diye...
Ne hakları var Deniz’in Ayşe’sine, yavrucağına atıp tutmak?
Ne demek kötü sözler söylemek?
Bu lafları söyleyenlerin çoluğu çocuğu yok mu?
Bir anne o! Dokuz ay taşımış içinde.