Tebrikler ve teşekkürler…
Benim gençlik hayalimdi, gerçek oldu…
Şimdi bir hayalim daha var!
Gözlerinizi kapatın ve düşünün;
Şampiyonlar Liginde çeyrek finaller oynanıyor…
Bayern Münih-Galatasaray
Sıradan bir eylem olma şansı yoktu…
Otobüsün uçuruma yuvarlanmasını, güvenlik görevlileri önlemişti…
Vali, üstünü nasıl örteceğim paniği ile “taş atıldı taş” dedi…
Tahminim sadece korku ve endişe ile…
***
Fenerbahçe kafilesi toptan yok edilmenin eşiğinden dönmüştü.
Olay; ne kadar gözü dönerse dönsün, bir taraftar grubunun yapabileceği bir şey değildi…
Neyse Gümüşdağ el koydu ve yanlış anlaşılmaları düzeltti…
Ancak halı altına süpürülen bir gerçek ortaya çıkıverdi…
“Yerli oyuncuyu teşvik” kuralı meğer yok olmuşmuş(!)
Balık hafızamıza güvendiklerinden istedikleri gibi top oynuyorlarmış…
***
Ben size o günleri hatırlatayım:
Çok geçmedi aradan: 16.Şubat.2015
Gazeteler;
Onlar Milli Takım’ın kıymetini bildiler, gençlerimiz de onlara, hakkını verdi…
Hiç susmadılar… Hiç farklı bir renk yoktu… ES-ES’in renkleri de, Milli rakımın renklerine benzediği için hiç aykırılık yoktu…
Antalya’da da aynı hissi yaşamıştım…
Anadolu, İstanbul’a ders veriyor…
İstanbul, “Milli” kavramını anlayana kadar ‘dönmeyelim’ derim…
***
Emre Çolak’a İspanya çok yaramış… Emre Belözoğlu’nun veliahtı bence geliyor… Zaten çok kaliteli bir kumaşı vardı… Fiziği düzelmiş, oyun bilgisi artmış…
Bir de Mor bir Emre’miz var… O da insana maçı izletme zevki veriyor… “Top ona gelse de izlesek” diyoruz…
Birileri Drogba ve Sneijder’i alır, çilekler yedirir, şampiyonlukları ile hava atar…
Taraftarın gönlünde taht kurar…
Giresunlu Dursun Başkan, bunların bıraktığı borçları kapar(!)
Ünal Aysallar, kulübün parası ile hava yapar,
Özbekler, onların yaptığı borcu kapamak, yüz yıllık çınarı yaşatmak için tüm varlığını ortaya atar…
Cebindeki son kuruşu, kendine olan saygısını ortaya koyar…
***
Halkın oyuna sunulur…
Tam 194 440 oy kullanılır.
Öyle bilgisayardan bir “tık” ile değil. Gazeteden kupon kesilir, el yazısı ile doldurulur, postaya atılır…
Sonuçlar Noter huzurunda sayılır ve tam bir yıl süre ile saklanır…
İşin ciddiyetini görüyorsunuz…
Sonuçlar:
1.Murat Güler: 76.332 oy/ Manş denizini geçen ilk Türk yüzücü.
Düdük sesi maç bitiyor...
Hakemler videoya bakacak ama ben gördüm süre bitmemişti…
Kaybettik Maccabi maçını…
Sadece maçı değil sanırım ev sahibi avantajımızı da kaybettik…
***
Sabah kalkıyorum, maç gitmiyor gözümün önünden…
Elime bilgisayarı alıp, 50 yaşından sonra öğrenmeye çalıştığım, Excel denen sihirbaz ile hesaplar yapıyorum…
Sanırım bu maç ile kaybettik dördüncü sıramızı… Beraberinde ev sahibi olma avantajını da…
Bu sevinçler, teselli ikramiyesi gibidir…
Rakiplerinin mutsuzlukları ile mutlu olanlar kendilerini kandıranlardır…
Aslında gerçeklerle yüzleşmelerinin zamanıdır!
Sonuç olarak bu iki takımda, iki yıl önce Türkiye Liginin tartışmasız en büyük iki kulübü iken şubat ayında lige havlu attılar…
Nedenlerini soruşturup kalıcı çözümler üretmelerinin zamanıdır…
***
“Tebrikler Beşiktaş’ın futbol aklına” başlıklı yazımda detaylarını anlatmıştım…
Son beş yılda alınan oyuncular ile satılan oyuncular arasında oluşan farka göre kısa bir özet verecek olursak;