Yoksa iktidarla muhalefet arasında çatlak kaçınılmaz.
Her konuda tam uyum içinde olmalarını bekleyemeyiz.
Ancak bazı konular var ki tam uyum şart. 15 Temmuz darbe girişimine topyekûn karşı durmak onlardan biriydi. Terörle mücadelede ortak tavır onlardan biri.
Soru şu; peki adli yıl açılış törenini Beştepe’de yapıp yapmamak ya da katılıp katılmamak da onlardan biri mi?
Türkiye’nin AB üyeliğinin Cumhurbaşkanı Erdoğan sonrasına ait bir konu olduğunu söylüyor.
Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı öfkelendirmeye oynamıyorsa saçmalıyor tabii ya da bilerek tahrik ediyor.
AB Bakanı Ömer Çelik’in haydi haydi üstesinden gelebileceği tacizler bunlar.
Önemli olan, ne kadar kışkırtırlarsa kışkırtsınlar Cumhurbaşkanı’nı bu zırvalıklara şahsen muhatap etmemek.
Mini anayasa paketiyle ilgili üç partinin çalışması madem sona yaklaşıyor, bunu adam akıllı konuşalım.
Ketum davranıldığı için, masada neler olduğunu tam bilmiyoruz.
Seçim süresiyle oynama teklifi doğruysa CHP ve MHP buna nasıl bakıyor, onu da bilmiyoruz.
Ama bugün itibariyle görüşlerini olgunlaştırdıklarını varsayıyoruz.
Geçmiş olsun, dilerim en kısa zamanda sağlığına kavuşur.
12 Eylül darbecileri yargılanmaya başladığında “Tarık Akan niye orada değil” diye sormuştum.
Ankara Adliyesi’nin önü, panayır yeriydi. Herkes oradaydı.
Ama sinemacılardan, müzik sanatçılarından, karikatüristlerden çıt yoktu.
Biri yani PYD asıl hedef, diğeri yani IŞİD ona ulaşmanın aracı değil.
Amaç hem burnumuzun dibine kadar sokulan IŞİD’i Cerablus’tan süpürmek, hem de PYD’yi Fırat’ın batısından sökmekti.
* * *
Ankara’nın, göz yummayacağını bağıra çağıra deklare ettiği askeri hedefler ikisi de.
Değilmiş aslında...
Meğer en yaygın hurafeler aile, cenaze ve sağlıkla ilgiliymiş.
Böyle bir çalışma yapıldığını bilmiyordum. Diyanet İşleri Başkanlığı, müftülüklerden topladığı verilerle Türkiye’nin hurafe istatistiğini çıkarmış.
Kabaca söylersek, halk arasında yaygın batıl inanışlara hurafe deniyor.
Başka çıkarsamalar da yapılabilir.
Türkiye, Özgür Suriye Ordusu aracılığıyla Cerablus’a müdahale edecekti, operasyonun eli kulağındaydı, tam o sırada saldırı geldi deniyor.
Bu da olasılıklardan biri... Müdahale hazırlıklarını, varlığına karşı bir tehdit olarak gören IŞİD, Türkiye’yi operasyondan caydırmak için böylesine bir hunharlığı işlemiş olabilir.
Yine de sonucu değiştirmiyor.
‘Cemaatleri nereden başlayarak hangi noktalarda sorgulamalıyız’ sorularına derli toplu cevap veren yol gösterici bir yazıydı.
O yazıdan şunu çıkardım; bir sorgulama kılavuzu hazırlanacaksa anahtar kavram, ‘mehdi’ inanışı olmalı.
* * *
Neden sorgulamamız gerektiği açık. Çünkü başımıza FETÖ gibi bir musibet geldi.