En azından izlenim olarak aşağı yukarı şöyle bir şeydi:
*
İmamoğlu’yla uğraşalım. Zinhar diyalog kurmayalım. Hiç pas vermeyelim. Her durumda polemik yapalım. Kıyasıya mücadele edelim.
*
Bu politika yüzünden İmamoğlu...
Kutuplaşmadan alabildiğine yararlandı, hak etmediği ölçüde gündem oldu, konu asla icraatına gelemedi.
Kısacası bu politika
ÜÇ tarihi fırsat kaçırdı İmamoğlu:
*
- BİRİNCİ FIRSAT: Varını yoğunu İstanbul’a harcasaydı, İstanbul’da hissedilir bir fark yaratsaydı... Bütün toplar ayağına gelecekti. Bunun yerine daha ilk günden İstanbul’u küçümsedi, cumhurbaşkanlığına heves etti. Enerjisinin, mesaisinin çoğunu buna harcadı.
*
- İKİNCİ FIRSAT: AK Parti’nin hatası nedeniyle AK Parti’yi İstanbul’da iki kez yenmiş bir siyasetçi olarak “cumhurbaşkanı adayı” olabilirdi. “Adayım” diye ortaya çıkamadı. “Düşün peşime” diyemedi. Gemileri yakamadı. Beklenen cesareti bir türlü gösteremedi.
*
- ÜÇÜNCÜ FIRSAT: Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetmesinin ardından bir fırsat daha doğdu kendisine. Hiç sağa sola bakmadan bayrağı açıp ortaya çıkacaktı. Böyle yapmak yerine istişarelere daldı, kulisleri yokladı, zaman kaybetti. O cesur çıkışı bir türlü yapamadı.
*
REZAN Epözdemir aradı.
Uzun uzun konuştuk.
O tezlerini anlattı, ben sorular sordum.
Hayli üzgün geliyordu sesi.
*
Bir özeleştiri yaptı konuyla ilgili olarak.
Tam olarak şunu söyledi:
*
Acayip girişken, süper azimli, sosyal yönü kuvvetli, popülerliği çok seven bir avukattır. Aynı zamanda da vahşi bir cinayete kurban giden Münevver Karabulut’un ailesinin avukatıdır.
*
Fatih Altaylı’yla internette yaptığı bir programa denk geldim. Cem Garipoğlu’nun Münevver’i neden öldürmüş olabileceği üzerine konuşurken “Mayasız Ayini” diye bir saçmalıktan söz ediyordu.
*
ULAŞTIRMA Bakanı Abdulkadir Uraloğlu aradı. Geçen gün Hürriyet’in manşetinde yer alan taksi haberinden yola çıkarak soruna bakışını anlattı.
*
Öncelikle şunu söyledi Bakan Uraloğlu:
*
“Biz İstanbul’un taksi sorununa yaklaşırken bu iş yerel yönetime mi yarar merkezi hükümete mi yarar yaklaşımında değiliz. Sorunun çözülmesini istiyoruz. En önemli önceliğimiz vatandaşımızdır. Vatandaşa yarasın yeter”.
Abdulkadir Uraloğlu
*
İstanbul’a taksi yetmiyor. Sayısının artması gerekiyor. Hükümetin bu konuda zorluk çıkardığı iddiası var.
90’lı yıllardı.
“Kıbrıs sorunu” konuşulurken şu tür cümleler havalarda uçuşurdu:
*
- Çözümsüzlükten beslenenler var.
- Çözümsüzlüğü çözüm olarak görüyorlar.
- Çözümsüzlük çözüm değildir.
*
Biz şimdi bunları İstanbul’un
*
Disney Plus’ın Atatürk sansürü hakkında ne düşünüyorsunuz?
*
Normalde sosyal medyada gördükleri her türlü yalan yanlış paylaşıma anında “süper teyitli bilgi” muamelesi çekip ahkam üstüne ahkam kesen sanatçılarımızın bu soruya verdikleri cevaplar genelde şöyle:
*
- Kem küm.
- Şey.
İzlenimlerimi aktarıyorum:
*
Özhaseki, kendisini olası İstanbul depremine hazırlığa resmen adamış.
Deprem, İstanbul’u vurmadan bütün hazırlıkları tamamlamak istiyor.