Devletler bazı uygulamaların gerçekleşmesi, ülkenin yönetilmesi, istenmeyen durumların önüne geçilmesi ve bazı uygulamaları hayata geçirilmesi için kanunlar hazırlamakta ve bunu vatandaşların bilgisine sunmaktadır. Osmanlı Devletinde de devletin güvenliği ve bekası için bazı kanunlar çıkartılmıştır. Bu kanunlardan bir tanesi de Tehcir Kanunudur. Peki, Tehcir Kanunu ne demektir? Osmanlı Devleti bu kanunun çıkarılması ile neyi hedeflemiştir? Hangi durumların önüne geçilmek istenmiştir? İşte, Tehcir Kanunu hakkında merak edilen detaylar.
#Tehcir KanunuTürk milleti tarihi boyunca savaşlar yapmış dünyanın birçok bölgesinde devlet kurmuş bir millettir. Hiçbir zaman herhangi bir devletin boyunduruğunda yaşamaya kabul etmemiş, bu sebeple sürekli karşına çıkan devletlerle mücadelede bulunmuştur. Dünyanın hemen hemen her bölgesinde Türk Milletinin olması bağımsızlık isteğinden kaynaklıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması için de Ordu millet, topyekün bir savaşa girilmiş yeni bir devletin kurulması ve bağımsızlıkları için savaşmışlardır. 8. Sınıf İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersi çerçevesinde Doğu cephesi ve Güney Cephesi konuları ile ilgili detayları derledik.
#8. Sınıf Sosyal Bilgiler Doğu Cephesi Ve Güney Cephesi Konu AnlatımıDiyarbakır'ın merkez Sur İlçesi’ndeki Surp Giragos Ermeni Kilisesi Vakfı Başkanı Ergün Ayık, 2011 yılında 5 milyon lira harcanarak 31 yıl aradan sonra ibadete açılan Ermeni Cemaatinin Ortadoğu’daki en büyük ibadet merkezi konumundaki kiliselerinin, yasaklı bölgede olmasına rağmen hırsızların yağmasına uğradığını söyledi ve her gün kiliseden bir eşya çalındığını belirtti.
#DiyarbakırOrtaokul 8’inci sınıf öğrencileri için düzenlenen ve iki gün süren birinci dönem TEOG maratonu sona erdi. Fen testi A kitapçığındaki 13’üncü soru, birden fazla cevabı olduğu için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından iptal edildi. Aynı kitapçıktaki 16’ncı sorunun ise hatalı olduğu ileri sürüldü.
ERMENİ Cemaatinin Ortadoğu’daki en büyük kilisesi konumunda bulunan 30 yıldan bu yana kullanılmadığı için yıkılmaya yüz tutan Diyarbakır’daki Surp Gragos Ermeni Kilisesi’ndeki restorasyon ve onarım çalışmaları parasızlık nedeniyle durduruldu.
"AMA hangi Batı? Batı bir medeniyet toplamıdır. İnsanlık áleminin ulaştığı bir nihai çizgidir. Bu anlamda Batı bir adrestir. Bu İngiliz’in, onun, bunun kölesi olmamızı gerektirmez" dedikten sonra sözü Ayastefanos Anlaşması’na getiren Diyarbakırlı Ziya Bey’den başkası değildir.
Sadrazam Talát Paşa’nın evrakı, Birinci Dünya Savaşı yıllarında Ermeniler’in yanı sıra, güvenlik gerekçesiyle ve geçici olarak, batı viláyetlerinden 93 bin 88 adet Rum’un ve Suriye’den de 701 adet Arap ailenin başka yerlere nakledildikleri gösteriyor.