Motto kelimesinin anlamı, son günlerde birçok vatandaşın araştırdığı konu olmaya devam ediyor. Motto kelimesinin anlamı hakkında bilgi edinmek isteyen vatandaşlar, TDK'nın açıkladığı kelime anlamını sorguluyor. Peki, Motto nedir ve ne anlama gelir? İşte, Motto kelimesinin anlamı hakkında detaylı bilgiler
#MottoVadistanbul Radisson Collection Hotel İnsan Kaynakları Müdürü Kemal Baran, turizmdeki nitelikli iş gücü ihtiyacının sadece yeni çalışanlarla karşılanamayacağına dikkat çekti ve “Her geçen gün bir yenisi açılan otelleri de düşünürsek; sektöre nitelikli iş gücünü kazandırmanın en etkili yolu stajyerlerden geçmekter. Otelimizin hemen hemen her departmanında, Meslek Edindirme Merkezleri’nin de desteği ile stajyer bulundurmaya ve verdiğimiz mesleki eğitimlerle sektöre kazandırmaya gayret ediyoruz” diye konuştu.
#TurizmYavuz Turgul’dan Nuri Bilge Ceylan’a beyazperdenin büyük yönetmenleriyle çalıştı. Ekranda canlandırdığı karakterlerle izleyiciyi büyüledi. Şimdi de uzun bir süre ara verdiği tiyatro sahnesinde. Melisa Sözen’le rol aldığı ‘Aile Yalanları’ oyunu üzerine sohbet ediyoruz. Elbette söz aile olmaya, hayatına, oyunculuğa ve müzisyen Harun Tekin’le yaşadığı aşka da geliyor; “Biz bir puzzle (yapboz) gibi birbirimize uyumlandık, sanki eksik parçalar birbirini buldu” diyor.
#Melisa SözenCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Ortak Zirvesi kapsamında Suudi Arabistan'a gitmişti. Burada ikili temaslarda bulunan Erdoğan, yurda dönüşte uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "İsrail, son Gazze saldırılarıyla uluslararası kamuoyunun desteğini yitirmiştir. Ülke yönetimleri emperyalist çıkarları doğrultusunda İsrail yönetimiyle kucaklaşma yarışına girse de toplumların nezdinde İsrail artık bebek katili bir ülkedir." ifadelerini kullandı. "Akan kanın durması, sivil ölümlerinin son bulması için İran ya da başka devletlerle atılacak her adımı görüşmeye, harekete geçmeye hazırız." diyen Erdoğan, "Bu savaş, hilal-haçlı savaşına dönmeyecek. Çünkü bu savaş iyi ile kötünün, yalan ile hakikatin, mazlum ile zalimin, hak ile batılın savaşı haline gelmiştir." sözlerini kullandı.
#Recep Tayyip ErdoğanBulunduğum bütün platformlarda Türk savunma sanayisinin geldiği önemli seviyeyi anlatırken, geçmişin kahramanlarını ve kıymetli deneyimlerini de sizlerle paylaşmaya gayret ediyorum. Bugün yerli ve milli olmanın tanımı yapılırken İbrahim Bodur’u bir kez daha hatırlayalım istiyorum. Neler yaptığını görmek adına Kale Havacılık ve Kale Arge’ye gittim. Gördüklerimden sonra tek tereddüdüm oldu; ya gördüklerimi yeterince aktaramazsam... Düşünsenize gittiğim yer, Lockheed Martin şirketinin 1997’den beri ABD dışında yer alan en üst seviyedeki tedarikçisi, F-35 projesinde ABD dışında direk tedarikçi olarak seçilen ilk Türk firması ve 2006 yılında uçan ilk prototip F-35 üzerinde bulunan tek Türk parçasının üreticisi.
#Kale HavacılıkMilli Takım'da daha doğrusu futbolumuzda işler hiç iyi gitmiyor. Uluslar Ligi'nde Lüksemburg ve Faroe Adaları'na karşı alınan sonuçlardan sonra eleştirilerin dozu arttı. Ancak futbolumuzdaki geri gidiş çok daha uzun vadeli. Peki, bir dönem yakaladığımız çıkış neden bu denli bir çöküşe dönüştü? Neyi yanlış yaptık ve yapmaya devam ediyoruz? Masaya yatırdık...
#Milli TakımGalatasaray ve Milli Takım'ın eski futbolcusu, eski teknik direktörü Fatih Terim'in belgeseli, bir dijital platformda yarından itibaren yayınlanacak. Hürriyet yazarı Banu Yelkovan, 'Terim' belgeseliyle ilgili görüşlerini aktardı ve belgesel ile ilgili Fatih Terim ile bir röportaj gerçekleştirdi.
#Fatih TerimTam da Hande Yener tarzı bir buluşma... Bir otelin lobisi falan yerine Starbucks’ta randevu veriyor. Hiç şaşırtıcı değil, çünkü trafik yüzünden konsere geç kalınca yolda çevirdiği ilk motosikletlinin arkasına atlamışlığı var. Şu sıralar yeni klibi “Aklımda”nın heyecanını yaşıyor. Ama durun, oraya geleceğiz. Önce hayat, hayatta yaşadığı değişim, değişimde bulduğu mutluluk, mutluluktan çıkardığı formüller... Frekans, enerji, akış derken bir an İlhan İrem’le röportaj yapıyorum hissine kapılıyorum: “İyi ki eski Hande değilim. İyi ki yeni Hande’yim. İyi ki değiştim. İyi ki bu kadar yol almama sebep oldu müzik...”
#Hande YenerGençlik ve Spor Bakanlığı, 2019’u ‘Gönüllülük Yılı’ ilan etmişti. Bu kapsamda üniversitelerde seçmeli ‘Gönüllülük’ dersi açıldı. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu da örnek olmak adına bu dersi kendisi anlatmaya karar verdi. Ankara’daki Medipol Üniversitesi’nde derse katılıp Kasapoğlu’ndan gönüllülüğü dinledik. Sonra da 45 yaşındaki bu genç bakana hayatıyla, hobileriyle ilgili merak ettiklerimizi sorduk...
#Gençlik Ve Spor BakanıDilimize Latinceden geçmiş olan motto, zaman içerisinde anlamı değişen kelimeler arasında yer alıyor. Antik Roma'da yalan, boş söz ve palavra anlamına gelen motto sözcüğü, günümüzde farklı anlamlarda kullanılmaktadır. Orijinal dilinde ''muttum'' şeklinde yazılan kelime Avrupa dillerine ''mutto'' ve ''motto'' şeklinde geçmiştir. TDK'ya göre Motto kelimesinin anlamı nedir? İşte, merak edilen tüm detaylar.
#Motto Ne Demek?Özdeyişler, öğrencilere henüz ilkokuldayken öğretilmektedir. Çünkü Özdeyişler hayatımızda oldukça önemli bir yere sahiptir. Peygamber Efendimizin verdiği öğütlerden, Atamız Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği hayata dair her söz kulağımıza küpe olmuştur. Özdeyişlerin tanımını ve özelliklerini sizler için derledik.
#Özdeyiş Nedir?Adalet Bakanı Gül, Anadolu Ajansı Editör Masası'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Adalet Bakanı Gül İnsan Hakları Eylem Planı hakkında, "AK Parti'nin kurulduğu günden beri sürekli ve kesintisiz sürdürdüğü reform yolculuğunun bir adımı." ifadelerini kullandı. Bakan Gül ayrıca 'pilot dava uygulaması' ile ilgili olarak, ''Kurum diyor ki dava aç kazanırsan ben vereceğim. 15 bin dava ayrı ayrı mahkemeye gidiyor. Pilot dava uygulaması ile bir dava üzerinden mahkeme, Yargıtay bir karar verecek. Karar sonucu 14 bin 999 kişiye uygulanacak. Aynı durum olmuş adamı niye mahkemeye gönderiyorsun diyoruz.'' ifadelerini kullandı.
#Son DakikaOya Baydar yaşlanma deneyimini, korona günlerine denk gelen son bir sene içinde yazıya döktü. Ortaya ‘80 Yaş/Zor Zamanlar Günlükleri’ çıktı. Yazarın hem siyaset ve edebiyatla dolu dolu geçen kendi yaşam yolculuğuna bakışını hem korona sürecine dair his ve deneyimlerini hem de geleceğe dair öngörülerini içeriyor ‘Günlükler’. Oya Baydar’ın yaşlılık evresine ve içinden geçtiğimiz günlere dair açık sözlü, geniş ufuklu ve esprili diliyle aktardığı düşüncelerini, sanal ortamda kendisiyle bir araya gelerek konuştuk. Yaşlanma deneyimini kaleme alırken bir yandan da yaşamının muhasebesini çıkaran Baydar, “Her yazdığımız okyanusa bıraktığımız minicik damladır, ben de kendi minik damlamı akıttım diye düşünüyorum” diyor.
#Oya BaydarSon dakika haberi... AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MKYK Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Çelik, Kılıçdaroğlu'nun Doğu Akdeniz'deki Türk gemisine hukuksuz arama konusundaki iddialarıyla ilgili olarak, "Kılıçdaroğlu diyor ki 'Sayın Cumhurbaşkanına saatlerce ulaşılamadı', Sayın Cumhurbaşkanının tüm arkadaşlarımızda telefonu vardır. Böyle bir konu da Türkiye haklıyken çıkıp Kılıçdaroğlu, Almanlar'ın tezini Türkiye'nin tezine göre doğru bulması, son derece şaşırtıcı. Son derece yadırgatıcı buluyoruz. Siyasi tarihte örneği yok. Teknik bilgi verilmesine rağmen Kılıçdaroğlu'nun buna devam etmesi son derece yanlıştır" ifadelerini kullandı. Öte yandan Çelik, Fransa'nın Yukarı Karabağ Cumhuriyetini tanımasına sert tepki göstererek, "Fransa duruyor, Karabağ'ın bağımsızlığını tanıyor. Yukarı Karabağ Cumhuriyetini tanımak demek oradaki işgale onay vermek demektir. BM kararlarına da aykırı bir durumdur" dedi.
#Ömer ÇelikYeşil Bursa tarih oldu olacak, gri binalar yeşil doğayı yutacak derken... Belediye bu süreci tersine çevirmek üzere atağa kalktı. Yapılan çalışmalara dair haberler gelmeye başlayınca gidip sormak farz oldu. Geçen hafta Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı ziyaret ettim. Ben “Yeşil nereye gitti” diye sordum, o anlatmaya başladı... Aktaş toprağın altında kalmış gizli hazinelerin açığa çıkarılması, tarihe gölge düşüren çirkin binaların imhası konusunda kararlı görünüyor. Zira yeni motto şu: “Şehir sadece yaparak değil yıkarak da güzelleşir!”
#Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur AktaşYeşil Bursa tarih oldu olacak, gri binalar yeşil doğayı yutacak derken... Belediye bu süreci tersine çevirmek üzere atağa kalktı. Yapılan çalışmalara dair haberler gelmeye başlayınca gidip sormak farz oldu. Geçen hafta Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı ziyaret ettim. Ben “Yeşil nereye gitti” diye sordum, o anlatmaya başladı... Aktaş toprağın altında kalmış gizli hazinelerin açığa çıkarılması, tarihe gölge düşüren çirkin binaların imhası konusunda kararlı görünüyor. Zira yeni motto şu: “Şehir sadece yaparak değil yıkarak da güzelleşir!”
#Alinur AktaşYouTube’da 30, Spotify’da 8 milyonun üzerinde dinlenme... ‘Global Viral Top 50’ listesine zirveden giren ‘Nimet’ birçok müzik platformunun en çok dinlenenlerinde ilk sırada. Şarkının hikâyesini yaratıcılarından dinledik; seslendirenlerden Didomido: “Bu kadar kişiye ulaşabileceği aklımın ucundan bile geçmezdi” diyor.
#GazetehaberleriHürriyet Gazatesi Eğitim Servis Müdürü Nuran Çakmakçı, İstanbul Kültür Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Bahar Akıngüç Günver ile Yeni Normalde gençlerin YKS maratonu sonrası tercihlerini yaparken nelere dikkat etmesi yönünde bir röportaj gerçekleştirdi. İstanbul Kültür Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Bahar Akıngüç Günver ile birlikteyiz ve gençlerin YKS sonrasındaki en önemli maratonu hakkında konuşacağız. Gelecekte yapacakları işi belirleyecekleri bir dönem. Arkadaşlarından veya rehberlik öğretmenlerinden bazı tavsiyeler alıyorlar. Bu noktada gençlere tercih haritasında destek olmak için Bahar hanım ile konuşmak istedik. Nasılsınız?İyiyim, teşekkür ederim. Pandemi dönemindeki bazı belirsizlikler bizi yoruyor ama çalışmaya devam ediyoruz.Pandemi aylardır gündemimizde. Bunun devam etmesi durumunda sizler nasıl bir hazırlık yaptınız? Neler öneriyorsunuz?Değişim ile ilgili bazı öngörülerimiz var. Kültür Üniversitesi’nin belli bir deneyimi var. Bu anlamda daha önce pek çok kriz gördük. Olağanüstü şartlarda olduğumuz zamanları yaşadık. Şu anda daha zor bir dönemdeyiz. Burada değişmeyen şey bizim tavrımız. Önümüzdeki sonbahar sömestri için bazı belirsizlikler var. YÖK’ün vereceği kararlara göre 6 ya da 7 tane senaryomuz var. Buna göre hareket edeceğiz. Mesela burslar ile ilgili bir planımız var.Onu biraz açabilir misiniz? Çoğu öğrenciyi çok yakından ilgilendiriyor? Kimler hangi koşullarda alabilir?We-Accept için amacımız tek bir sınava bağlı olan bir başarı ile değerlendirme yapmamaktı. Bu noktada öğrencileri belli bir testten geçiriyoruz. Test sonuçlarına göre öğrencilere bazı konularda burslar veriyoruz. Önümüzdeki sene için daha fazla geliştirerek bu sistemi devam ettireceğiz. Öğrencinin yeterliliği ve inovatif çalışmaları burada çok önemli. Bunların yanı sıra bölümlere uygun olarak hazırladığımız burslarda mevcuttur.“Öğrencinin Hizmetinde” mottosu ile hareket ediyorsunuz. Bu motto üniversiteye nasıl uyarlandı ve Kültür’de okumanın farkı nedir?Kültür Üniversitesi, 60 yıllık deneyimini pandemi döneminde de çok iyi gösterdi. Bilimin ve sanatın da çok önemli olduğunu biliyoruz. Bu bir entelektüel birikim değil. Kapsamlı boyutlara sahip ve öğrencinin yaşam kültürü kazanması için çok önemli bir fırsat. Özellikle Kültür Üniversitesi, her bütçeden öğrenci için uygun burslar hazırlıyor. İhtiyaç, başarı, spor ve çalışma burslarımız mevcut.Vakıf üniversitesinde belli ekonomide olan öğrenciler okuyabilir diye biliniyor. Ama Kültür’de çalışarak deneyim edinme şansı da buluyor. Onu da biraz açıklayabilir misiniz?90’a yakın öğrencimiz şu anda bizde sigortalı olarak çalışıyor. Bazıları karşılıklı burs olarak çalışıyor bazıları ise çalışmasının karşısında belirli bir ücret alıyor. Üniversitemizde okuyan öğrenciler, tercih döneminde tanıtım yapıyorlar. Kendi deneyimlerini ve bilgilerini tercih yapacak öğrencilere aktarıyorlar. Bunun karşılığında da burs ya da farklı kazanımlar elde ediyorlar. YÖK burslu bir öğrenci okulumuzda çalışıyor ise kulüplerden kültürel aktivitelere kadar pek çok deneyimi paylaşabiliyor. Bu öğrenci için staj gibi bir fırsat oluyor. Tüm bunların yanı sıra eğitimin aksamaması için de 2011 yılından itibaren dijital bir yatırım yaptık. Pandemi döneminde bu yatırımın karşılığını fazlasıyla aldık. Bu dönemde hocalarımızın ve öğrencilerimizin herhangi bir sağlık sorunu yaşamaması için çaba gösterdik. Siz çok araştırmacısınız ve sürekli eğitim aldığınızı da biliyoruz. Harvard Üniversitesi’nde bizzat eğitim aldınız. Bir yandan dijital altyapı yatırımı için bir yandan da yeni dönem için farklı senaryolarınız var. Siz nasıl bir model uygulayacaksınız? Eğitimi ne zaman başlatacaksınız?Biz 14 Eylül tarihinde okulları başlatma kararı aldık ama bize bağlı değil. YÖK’ten gelen talimata göre ayarlamalarımızı yapacağız. Ona göre Hibrit modelimizde %60 - %40 sistemini uygulayacağız. Bir kısmı online olarak bir kısmı yüz yüze eğitime devam edeceğiz. Kampüsteki yoğunluğu seyreltmek istiyoruz. Öğrencilerimizin ve okula gelecek velilerin maskelerine ve sosyal mesafelerine dikkat etmeleri için elimizden geleni yapacağız. Termal kameralar gibi farklı önlemler alıyoruz. 4 kampüsümüzde tüm sağlık önlemlerimizi almaya steril işlemleri ile başladık. Kantindeki yiyecek usullerini belirledik. Şehir dışından gelip yurtta kalacak öğrencilerimiz için de belli bir denetleme sistemi kurduk. Aynı anda 10 bin öğrencinin bağlanabildiği bir sistemimiz var. Durumun daha kötüye gitmesine karşı sağlam bir teknoloji temelimiz var.Pandemi aslında pek çok şeyi değiştirdi. Şehir dışından da öğrencileriniz gelecek. Burada hem öğrencilere hem de ailelere ne gibi önlemler aldığınızı aktarabilir misiniz?Ortak alanların tümünde steril işlemlerimiz tamamlandı. Yurtların giriş çıkışları ve temizliği ile ilgili esaslar yayınlandı. Corona riski karşısında nasıl davranılması gerektiği ile ilgili bir yönetmelik oluşturduk. Pandeminin en büyük zarar verdiği şeylerden biri de sosyal ve duygusal yönlerdir. Öğrencilerin bu etkilerden daha kolay nasıl kurtulması ile ilgili çalışmalar hazırladık. Anksiyete ve depresyonun arttığı dünyada öğrencilerde kararsızlık görülüyor. Bunun önüne geçmek oldukça önemlidir. Biz evindeki bilgisayardan laboratuvara ulaşmasını sağlıyoruz. Mesela mimarlık öğrencisi dijital ortamdaki atölyelere katılabilir duruma getirdik. Tüm bunların yanı sıra YÖK’ten gelecek olan haberde önlemler üzerinde oldukça etkilidir.Yıllarca binlerce öğrenci ve ebeveyn ile karşılaştınız. Tercih döneminde onlara neler öneriyorsunuz?Pandemi döneminde büyük bir yaşam mücadelesi verdiler. Korku ve kaygı yaşadılar. Hem aileler hem de öğrenciler ayakta kalmanın mücadelesini verdiler. Ama şöyle düşünmek lazım bütün dünya aynı süreçten geçiyor. Benim tavsiye edeceğim en önemli şey hayallerinden vazgeçememeleridir. Online ya da fiziksel olarak okulları gezsinler. Bunu yaparken maske ve mesafe konusuna dikkat etmeliler. Uzaktan eğitim ya da hibrit eğitimden hangisi olursa olsun okulların kültürel imkanlarını da incelemeleri gerekiyor. Üniversitelerin sanal imkanlarını detaylı bir şekilde araştırabilirler. Üniversiteliler ve akademisyenler ile konuşmak onlar için önemli. Burs ve yurt dışı olanaklarına baksınlar. Ufuk açıcı çalışmaları olan üniversiteleri tercih etmek önemlidir. Bizim Doğru Tercih dediğimiz bir program var ondan da yararlanabilirler.Üniversite ve diplomanın yaşamdaki rolü nedir sizce?Üniversite dönemi, kişinin kimliğini geliştirdiği bir dönem. Biz 10 yıldır “Üniversite kültürdür.” diyoruz. Okul yalnız başına bir meslek sahibi olmak anlamına gelmiyor. Bunun yanı sıra kimlik, dostluk ve toplumsal sorumluluk gibi kavramlarında geliştiği bir ortamdır. Sorgulamanın önem kazanması da karakter eğitimi üzerinde etkili oluyor. Biz okulumuzda konserler ve sergiler gibi etkinlikler ile öğrencinin kültürünü geliştirmeyi destekliyoruz. Bence bunların hepsi çok önemli.Son olarak anne ve babalar çocuklar üzerinde oldukça baskın. Bu noktada onlara neler söylemek istersiniz? Genelde gençleri dinlemiyor ya da anlamıyoruz. Bunun için söyleyeceğiniz şeyler çok kıymetli.Ben de bir anneyim ve iki kız çocuğum var. Dolayısı ile annelik serüvenini çok iyi biliyorum. Bizim kültürümüzde müthiş bir korumacılık var. Bu kadar korumasak ve bazı şeylerin sonuçlarını yaşamaları belki de onlar için daha iyi olabilir. Koruma kısmından vazgeçmemiz gerekiyor. Onun araştırma ve inceleme yapmasına izin vermek çok önemli. Bu gençler Z kuşağı olduğu için daha farklılar. Yapmamamız gereken en önemli şey ise kendimiz ile karşılaştırma yapmamaktır. Böyle bir zemin olmamalıdır. Eğitimin temelinde karşılaştırma var ama kendiniz ile onları karşılaştırmak yanlış olur. Bu kuşak oldukça zeki ve dijital tepkileri çok yüksek. Müthiş bir özgüvenleri var. Bu noktayı da göz önünde bulundurmalıyız. Öğrenciler farklı yöntemleri deneyebilirler. Çap gibi seçenekler ile iki bölümü aynı anda okuyabilirler. Doğru bir tercih yapmak zor ama sağlıklı seçimler yapmalarını diliyorum.Teşekkür ederim her şey için. Eklemek istediğiniz bir şey var mı?Onlar zaten çok zor bir dönemden geçtiler. Öğrencilerin yapacakları en önemli şey ara vermeden eğitim hayatlarına devam etmeliler. Üniversite demek bir yaşam kültürü demektir. Bu yaşam kültürü, üniversite ve lise arasında farklılık gösteriyor. Bu nedenle üniversiteyi deneyimlemelerini öneriyorum.Umarım herkes bunları dikkate alır. Sağlıkla kalın.
#HtvprojeAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Milletimizle beraber inandığımız yolda yürümeyi kendimize şiar edindik. Türkiye'nin yaşadığı süreçle ilgili 'muhalefet ne diyor' diye dönüp baktığınızda, muhalefetin öneri anlamında söylediği hiçbir şey yok. 18 yıldan beri, AK Parti'den kurtulmayı bekleyenlere, bugüne kadar 'siyaset adına ne söylediler' diye baktığınızda maalesef büyük bir hayal kırıklığı ile karşılaşıyorsunuz" dedi.
#HaberBugün 30 Temmuz, Dünya İnsan Ticaretiyle Mücadele Günü. Göç İdaresi Genel Müdürlüğü işbirliğiyle başlattığı insan ticaretiyle mücadele kampanyasının Türkiye’deki yüzü, başarılı oyuncu Fadik Sevin Atasoy oldu. Atasoy, hem bu kampanyayı hem de karantina sürecinde neler yaptığını hurriyet.com.tr’ye verdiği özel röportajda anlattı.
#Fadik Sevin Atasoy“Neyi sevdiğinizi bulmanız gerek. Ve bu aşklarınız için geçerli olduğu gibi işiniz için de geçerlidir. İşiniz hayatınızın büyük bir kısmını kaplayacak ve gerçek anlamda tatmin olmanın tek yolu harika bir iş olduğuna inandığınız şeyi yapmanızdır. Ve harika bir iş yapmanın tek yolu ise yaptığınızı sevmenizden geçer. Henüz bulamadıysanız, aramaya devam edin. Durulmayın. Tüm gönül meseleleri gibi, onu da bulduğunuz zaman anlayacaksınız. Ve her büyük ilişki gibi, seneler geçtikçe daha da güzelleşecek. Yani bulana kadar devam edin. Yılmayın.” der Steve Jobs.
#Ebeveynsaglik