Endonezya'daki tüm itirazlara karşın kırbaç cezasına devam eden Aceh eyaletinden gelen görüntüler insan hakları savunucularının tepkilerine yol açtı. Ülkede şeriat yasalarının uygulandığı tek eyalet olan Aceh son yıllarda verdiği tüm sözlere rağmen kırbaç cezasını ciddi şekilde artırdı.
#Endonezya7 Haziran seçimleri sonrasında ilk kez Avrupa Birliği’nin Strasbourg ve Brüksel’deki merkezlerinde temaslarda bulunan AB Bakanı Volkan Bozkır, Hürriyet’e yaptığı açıklamada iki önemli mesaj verdi. -- “Yeni hükümet hangi formatta olursa olsun Türkiye’nin AB süreci devam edecektir.” -- “Öyle bir an gelebilir ki; yeni bir göç dalgası oluşabilir, o zaman bu Türkiye’yi aşar.”
#ABBirleşmiş Milletler müfettişleri, Suriye'de hem Şam hükümetinin hem de Irak Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) birbirlerine karşı mücadelelerinde savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlediklerini bildirdi. BM'nin Cenevre'deki merkezinden yayımlanan 45 sayfalık rapora göre, IŞİD halka açık alanlarda infaz, kamçılama gibi yöntemlere başvurarak bir korku kampanyası yürütürken, hükümet güçleri ise sivillere karşı kimyasal silah kullanıyor.
#RaporSudan’da babası Müslüman olmasına rağmen Hristiyanlık dinini seçtiği ve Hristiyan bir adamla evlendiği için kırbaçlanma ve idam cezasına çarptırılan 27 yaşındaki Meryem İbrahim’in destekçileri Sudan’daki acımasız ve çağ dışı adalet sistemine dikkat çekmek için yasalar gereği kırbaçlanan bir kadının videosunu internette yayımladı.
#KırbaçSudan’da babası Müslüman olmasına rağmen Hristiyanlık dinini seçtiği ve Hristiyan bir adamla evlendiği için kırbaçlanma ve idam cezasına çarptırılan 27 yaşındaki Meryem İbrahim’in destekçileri Sudan’daki acımasız ve çağ dışı adalet sistemine dikkat çekmek için yasalar gereği kırbaçlanan bir kadının videosunu internette yayımladı. 2010 yılının Aralık ayında çekildiği belirtilen videoda, çarşaflı bir kadın kamuya açık bir alanda mavi üniformalı polis memurları tarafından kırbaçlanırken görülüyor. Kadının yalvarmalarına ve çığlıklarına aldırmayan bir grup erkeğin de yaşananları gülerek izlediği görülüyor. Birce BORA / LONDRA
#SudanKitap dünyasında uzun zamandır görülmemiş bir patlamaya yol açtı ‘Grinin 50 Tonu - Fifty Shades of Grey’. Haziran 2011’de yayınlandığından bu yana 37 ülkede 40 milyondan fazla satarak Harry Potter’ın tahtını salladı. Kimisi ‘Bir evhanımının sıradışı fantezileri olduğu için’ kimisi de ‘21. yüzyıl kadınlarının erkeğe boyun eğme hazzını keşfettiği için’ bu kitap çok tuttu, dedi.
Başpiskopos da demişti İngiliz adaletinin tepesindeki Başyargıç Lord Phillips, "Şeriat ilkelerinin uygulanmaması için neden yok. Hükümleri İngiliz hukuku ile çatışmasın yeter" dedi. Başyargıcın Londra’da bir camide yaptığı konuşma çok tartışılacak. Canterbury Başpiskoposu Williams’ın şubat ayındaki benzer sözleri büyük tepkilere neden olmuştu. Wiliams’ın adı "şeriatçı piskopos’a" çıkmıştı.
Dicle’ye bağlı Döver Köyü yakınında bulunan Şeyh Şerif Türbesi’ne bugün gelen binlerce kişi önce türbeyi ziyaret ederek dilekte bulunup dua etti. Kadınlar ve çocuklar ağaçların altında piknik yaparken, gençler ve büyükler bir alanı önce taşlardan temizleyerek dövüş arenasına dönüştürdü.
XIX. yy’ın ikinci yarısında yaşayan bu büyük Rus besteci başarısını, senfonik eserlerinde insan kaderinin trajedisini görkemli bir romantizmle vurgulayan ifadesine borçludur. Dansı büyük bir tutkuyla yücelten bestecinin baleleri, Ğözellikle de Kuğu GölüĞ senfonik balenin şekillenmesinde büyük rol oynamış eserlerdir. Kendi Rus kültürüne tamamen sahip çıkmasına rağmen, Rus olmayan her türlü kültür mirasını reddeden Rus Beşleri grubundan uzak durmaya özen göstermiş ve Alman okulunun beste teknikleriyle bariz bir şekilde Slav olan lirizmini ustaca kaynaştırmayı başarmıştır.
İnternet vasıtasıyla hızla yayılan ve sadomazoşizmi de içeren "BDSM" kültürünün temelleri, bundan 250 yıl önce Osmanlı altınıyla atılmıştı. Toplu halde ilk sadomazoşist fantazilerin yaşandığı Cehennem Ateşi Kulübü’nü Londra’da kuran kişi, babasının Osmanlı ile yaptığı ticaret sayesinde edindiği servete konan İngiliz mirasyedi Francis Dashwood idi. İngiliz Kralı’nın postacıbaşı olan oğul Dashwood’un kendisi de, Osmanlı hayranıydı.
Kitabın iç kapağında yazan ‘Bu romanda geçen olaylar ve kişiler hayal ürünüdür’ ibaresi avukatın tavsiyesiyle konulmuş. Aslında yazarı Mehmet Ünver, başta buna itiraz etmiş çünkü romandaki karakterlerin hepsi gerçek ama sonra başına iş açılmasın diye peki demiş.