'Deli mi ne?' adlı kanalıyla tanınan Youtuber Fester Abdü, gerçek adıyla Abdüsselam Yılmaz, Hatay'daki depremin ardından kendi imkanlarıyla bir vatandaşı enkaz altından kurtardı. O anları dakika dakika paylaşan Fester Abdü, yaptığı hareketle büyük takdir topladı.
#Deli Mi NeDünyanın en büyük mobil espor organizasyonu olan PUBG MOBILE Dünya Şampiyonası’na Türk takımları damga vurdu. Turnuvaya katılan takımlarımızdan Kaos Next Rüya, S2G Esports ve Fenerbahçe büyük bir başarıya imza atarak PUBG MOBILE Global Championship Büyük Finalleri’ne katılma hakkı kazandı.
#PUBGSosyal medya fenomenleri Berke Sezer Yardım (Berke Juan) ve Kürşat Yalçınkaya (Kürşat Juan) hurriyet.com.tr'de Ferit Ömeroğlu'nun konuğu oldu. Tiktok'ta sağladıkları başarıyı Youtube ve İnstagram'da da giderek arttıran ikili adından sıkça söz ettiriyor. Programın challenge kısmında çarpıcı itiraflarda bulundular.
#Yıldız TilbeSosyal medya paylaşım sitesi Youtube’da 7 milyona yakın abonesi olan ve 2019 yılında Liverpool-Chelsea maçında sahaya atladığı için hakkında 3 yıla kadar hapis cezası istenen Youtuber Fester Abdü’nün adı bu kez de dolandırıcılık iddialarına karıştı.
#Fester AbdüVodafone Park'ta 14 Ağustos 2019'da Liverpool ile Chelsea arasında oynanan UEFA Süper Kupa final maçında sahaya atlayan 'Deli mi ne?' kanalıyla bilinen YouTuber Ali Abdülselam Yılmaz ve beraberindeki 3 kişi hakkında birer yıldan üçer yıla hapis cezası istemiyle dava açıldı.
#Deli Mi NeLiverpool ile Chelsea arasında gerçekleşen UEFA Süper Kupa Finalinin 14. dakikasında sahaya atlayan Ali Abdülselam Yılmaz ile aralarında ünlü Youtuber'ların da bulunduğu Emre Durmuş, Cantuğ Özsoy, Furkan Yaman ve Y.Y. adli kontrol talebiyle mahkemeye sevk edildi. Ali Abdülselam Yılmaz'ın, emniyete verdiği ilk ifadesinde "Çok heyecanlandım, bir anda sahaya atladım ve gol sevinci hareketi yaptım” dediği öğrenildi.
#Ali Abdülselam YılmazUEFA Süper Kupa finalinde sahaya giren YouTuber ve onu görüntüleyen 4 arkadaşı gözaltına alındı. Youtuber Ali Abdülselam Yılmaz ve dört arkadaşı emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye getirilmişti. 5 kişi daha sonra "adli kontrol" uygulanarak serbest bırakıldı.
#YoutuberIris Apfel, 97 yaşında bir stil ikonu. Bildiğiniz tüm stil ikonlarının anası! “Güzel değilim, hiçbir zaman da olmayacağım. Ama çok daha iyi bir şeye sahibim: Bir tarzım var” diyor. Eisenhower’dan Kennedy’ye, Carter’dan Clinton’a dokuz Amerikan başkanının tasarımcısı olmuş. Beyaz Saray’ı neredeyse hep o döşemiş. Sadece tarzıyla değil, sevimliliğiyle, zekâsıyla da efsane bence. Moda ve tasarım dünyasının en kıdemli ismiyle New York’taki Fransız restoranı JoJo’da buluştuk. Güzel bir öğle yemeği yedik, şarap içtik, hatta koca bir dilim çikolatalı pastayı paylaştık. Yemekten sonra ‘kavalyesi’ olarak onu Upper East Side’daki evine kadar bıraktım. Gittiği andan itibaren konuşmasını ve esprilerini özlemeye başladım. İşte muhteşem bir hayatın, bir asırlık tecrübenin yanında geçirdiğim günden arta kalanlar...
#Ris ApfelDaha önce o evden Nâzım Hikmet’in şiirlerini okuduğu ses kaydını bulup çıkarmıştı. Hughette Eyüboğlu’na göre 50 yıl önce Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun gelini olarak girdiği o ev sihirli. İstediği şeyi yutuyor, saklıyor; istediğini istediği zaman geri veriyor. Ev, bu kez ona büyük şair ve ressam Eyüboğlu’nun Yahya Kemal, Ahmet Hamdi, Melih Cevdet, Orhan Veli, Necip Fazıl gibi çağdaşlarıyla mektuplarını çıkardı, verdi. Mektuplar hem kitap hem de sergi oldu: ‘Biz Mektup Yazardık’... Salı günü İş Kuleleri Kibele Sanat Galerisi’nde açılacak sergi 20 Haziran’a kadar Türk edebiyat ve sanat tarihinin yakın geçmişine zarf atacak. En samimi satırlar eşliğinde. İadeli, taahhütlü...
#Necip Fazıl KısakürekFerzan Özpetek ve Cem Yılmaz son haftaların en şahane ikilisi bence. İkisini de seviyoruz, koyun kenara. Saygı duyuyoruz, amenna. Ama yaptıkları iş, yani yarın vizyona girecek “şahane Misafir” filmi bir başka! Gerçekten şahane. Diyorlar ki “Budur işimiz, aynamızdır, ötesine hırslanmayız...” Biz tabii ki bu duruşu başımızın tacı yapıyoruz. Umarım birlikte daha çok film yaparlar. Ve bizim yüreğimizi daha çok kabartırlar.
O bir blog yazdı. Dürüst yazdı. Ne düşünüyorsa, ne hissediyorsa yazdı. Esprili yazdı… Ve hayatı değişti! Blog yazılarını Cem Mumcu kitaplaştırdı. Ve kısa zamanda herkes Pucca’yı tanıdı. Onu merak etti. Son zamanların yükselen yıldızı Pucca. Gerçekten farklı ve çok tatlı. İlk kitabı çok sattı, şimdi de ikinci kitabının baskıları tükeniyor. Artık kimliğini saklaması için de bir neden kalmadı çünkü babası “Seninle gurur duyuyorum” dedi. Ben Pucca’nın hikayesinden çok etkilendim. Onu çok sevdim. Kendinden daha çoook söz ettireceğine ve şahane işlere imza atacağına eminim. Huzurlarınızda Pucca..!
Doğal, samimi, kendi gibi. Ama akıllı. Ne söylediğini, ne yaptığını ve ne istediğini biliyor. Uçuşmuyor hayatta. Hedefleri var. O yüzden bu piyasadaki bir sürü insanı 8’e katlar. Belli ki önce meşhur bir şarkıcı olmak istemiş, oldu. Ama bununla yetinmemiş, sadece başarı ve şöhret kesmemiş, büyük bir aileye de sahip olmak istemiş. Oluyor. Ama Allah için eş olmanın, anne olmanın da hakkını veriyor.