Milan Kundera, yaşama veda etmesinin ardından kariyeri ve hayatı ile merak konusu oldu. Milan Kundera, 1 Nisan 1929 Brno, Çekoslovakya doğumludur. Çek asıllı Fransız romancı, yazar. 1969 tarihli Gülünesi Aşklar başlıklı düzyazı çalışmasıyla meşhur oldu. Ticarî olarak en başarılı eseri ise 1984 tarihli Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği başlıklı romanı oldu. Eserlerini 1993 yılından beri Fransızca olarak kaleme alan Kundera, hayatını Paris'te sürdürmektedir ve yaşayan son varoluşçu olarak nitelendirilir. İşte, Milan Kundera hakkında detaylı bilgiler
#Milan KunderaGerçekleşme ihtimali bulunan ya da gerçeküstü olayların anlatıldığı, serim, düğüm, çözüm bölümlerinden oluşan kurgusal metinlere hikaye denir. Hikayeler anlatım tekniklerine göre üçe ayrılır. 1- Durum Hikayesi 2- Olay Hikayesi 3- Modernist hikaye. Modernist hikayenin özelliklerini ve temsilcilerini örnek metinlerle birlikte derledik.
#EğitimÇek yazar Karel Çapek, 1936 tarihli efsane romanı ‘Semenderlerle Savaş’ta dolaylı göndermelerle bir insanlık haritası da çiziyor. Yazar, insan hırslarının hayaller, açgözlülük ve madrabazlıkla nasıl her şeyi kendi doğallığından çıkardığını satirik bir dille irdeliyor.
#Karel ÇapekGünlük, otobiyografik özellikler taşıyan bir düz yazı türüdür. Birçok yazarın ve ünü ismin tuttuğu günlükler kitaplaştırıldı ve okuyucularıyla buluştu. Söyleşi ise iki kişinin belli bir konu hakkında düşüncelerini sohbet havası içerisinde anlatan düz yazılardır. 7. sınıflar için söyleşi ve günlük konusunu anlattık.
#7. Sınıf Türkçe Söyleşi Ve Günlük Konu AnlatımıRobot, Türkçesi; özdevinir… İlk olarak Çek yazar Karel Çapek’in 1920’de kullandığı terim artık neredeyse tüm dillere girmiş durumda. “İşçi, hizmetkar” anlamlarında kullanılmaya başlanmış. Robotun kendi özgür iradesi ya yok ya da pek zayıf(?); sahibinin emrinde… Bu bakımdan türlü makineye robot denebilir. Ancak geçen haftadan devamla bu yazıda açımlamaya devam etmek istediğim robot kavramı, “yapay zeka” ile beraber telaki edileni. Șu anda bildiğimiz kadarıyla “weak A.I.”(zayıf yapay zeka) kıvamında. Yani dar alanda taklit edebiliyor. Taklidi aklı, duyguları var, isterseniz uzuvları da oluyor. Referans aldığınız kimse veya neyse, onun suretinde. Teknolojinin imkan verdiği kadar gerçeğe yakınlığı sözkonusu. Ve bu alandaki ilerleme çok hızlı. Logaritmik… Bu ilerleme hızı ve robotların halihazırda becerebildikleri bizi ileride olabilecek senaryolar üzerine kafa yormaya zorluyor. Ki hazırlıksız yakalanmayalım. Farkındalıklı, bilinçli, hisli “strong A.I.”nin(güçlü yapay zeka) de eşikte olduğu düşünülürse.. Süregelen felsefi/etik tartışmalar, bilhassa da inançlı insanların robotlarla ilişkilerini helal dairesinde nasıl düzenleyeceklerine dair sorgulamalar, din alanından da katkıya muhtaç. Bunun için kanımca en önce doğru tariflerin yapılması gerekiyor. İnsan, robot, akıl, bilinç vs hakkında…
#Musa DedeRobotların insan hareketlerini taklit etmesi pratik olarak mümkün olsa da gerçek bir aşkın, nefretin veya üzüntünün programlanarak robota geçirilmesi olanaksız. Fakat küreselleşen dünyamızdaki son olaylar, herhalde robotların insanlaştığını değil, biz insanların robotlaştığı tezini güçlendirmekte.
Franz Kafka'nın Dönüşüm adlı romanı Rus sinemacılar tarafından beyazperdeye uyarlanıyor. Eserin; bir sabah kalktığında hamam böceğine dönüştüğünü farkeden kahramanı Gregor Samsa'yı Rus tiyatrosunun usta aktörlerinden Yevgeni Mironov canlandıracak. Sanatçı, rolüne hazırlanmak için 11 saat boyunca çalışıyor.