Yelda Başaran

Soğuk havalarda üşümemek için ne yapmalıyız? Üşümeye iyi gelen yiyecek ve içecekler neler? Soğuk havayla mücadele ederken nasıl kıyafetleri tercih etmeli, sağlığımızı korumak için neler yapmalıyız? Bu soruların cevaplarını merak ediyorsanız, bu haftaki yazımız tam size göre!

Soğuk havada neden üşürüz?

Soğuk havalarda dokulara taşınan oksijenin azalmasıyla kan akışımız ve metabolizmamız yavaşlar; bu nedenle üşürüz.

Kimler daha fazla üşür?

Kadınlar, erkeklere göre daha fazla üşür. Bunun sebebi; kadınların erkeklerden daha az kas kütlesine sahip olmaları ve kadınlık hormonu östrojenin erkeklere oranla daha yüksek olmasıdır.

Kışın sıcak kalmak için 5 ipucu

1- Elleriniz cepte yürümeyin.

.

Mutfakta turuncu besinlere yer açın

Meyve ve sebzeler sağlığımız için çok önemli. Besinlerin lezzetleri kadar renkleri de pek çok şeyi ifade ediyor. Bu renklerden biri de turuncu. Peki bu renkte besinlerin özellikle kış ayına girdiğimiz şu günlerde vücudumuz için hangi faydaları sağladığını ve tüketirken nelere dikkat edilmesi gerektiğini biliyor musunuz?

Turuncu renkli besinler neden faydalı
∆ Cilt ve göz sağlığını korur.
∆ Kansere karşı koruyucudur.
∆ Bağışıklığı güçlendirir.

Serdar Ortaç, dillere pelesenk olmuş şarkılarıyla yetenekli bir sanatçı. Bana göre duygularımızın psikoterapisti. Benim de 20 yıllık canım dostum ve şu an psikoterapistliğini yaptığım danışanım. Aslında ben mi Serdar’a psikoterapi yapıyorum, o mu bana yapıyor tartışılır. Çünkü ne zaman hadi bir psikoterapi seansı yapalım desek ya şarkı sözü yazıyoruz ya da televizyon formatı! Ben onu çok yakından tanıyorum. Ama son zamanlarda söylemlerinin yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. O nedenle kendisiyle özel bir röportaj yapmak istedim. Ve bir insanı en iyi annesi anlatır diyerek sevgili Nesrin Ortaç’ı da davet ettim. İşte Serdar Ortaç’ın bilinmeyenleri...

◊ Beraber çalıştığımız için herkes bana sağlık durumunu soruyor. Ben de “Ruhen gayet dengeli, sağlığı için gerekli mücadeleyi veriyor ve iyi” diyorum. Buna kimileri inanıyor, kimileri inanmak istemiyor. Sence buna ne sebep oldu?

- Bir gece sosyal medyada şarkımı dinlerken ağlamam sebep oldu.

◊ O gece neden ağladın?

- Dünyada anlaşılmamak kadar ağır bir şey yok! Bir ara özel hayatımla ilgili o kadar üzerime gelindi ki, çok dolmuştum, sinir krizi geçirdim. Ve ağladım. Ağladığım için eleştirildim. Hatta güçsüz olarak algılandım. Ama her ağlayan güçsüz değildir, tıpkı her gülenin mutlu olmadığı gibi.

◊ O günden bu yana seninle sağlıklı ve kaliteli yaşam yolculuğunda yol arkadaşlığı yapıyoruz. Hayatında neler değişti?

- Eskiden psikologlara, psikoterapistlere inanmazdım. Ama bana iyi geldin. Şu yaşıma kadar işte güçte, evde tüm sorunlarımı hep kendi başıma halletmeye çalıştım. Ama işte omuzlarımdaki yük artık ağır geliyordu. Demek ki beni dinleyen birine, anlaşılmaya ihtiyacım vardı. Ve gördüm ki süper kahramanlar bile terapiye ihtiyaç duyabilirmiş. Eskiden psikolojik desteğe inanmazdım ama artık inanıyorum.

◊ Ağlama videoların sosyal medyada hâlâ dolaşıyor. Gördüğünde ne hissediyorsun?

- Önce utanıyorum, sonra da gülüyorum. Ama o gün iyi ki böyle bir duygu boşalması yaşamışım. Yoksa bugün böyle düşünemezdim. Ne demişler; kendini bulmak için önce kaybetmek gerek.

Yaşımız kaç olursa olsun, her gün çocukluğumuzu içimizde taşıyoruz. Bir olaya verdiğimiz ani sinirli, neşeli ya da savunmasızca tepkiler içimizdeki çocuğun bir göstergesi. Peki acaba içinizdeki çocuk ne kadar yaralı, ne kadar öfkeli ya da neşeli? Hiç içinizdeki küçük sese dikkat ettiniz mi? Bu haftaki yazımızı içsel zayıflıkları veya sıkıntıları iyileştirmeye yardımcı olmak için derledik. Hazırsanız içinizdeki çocuğa seslenmeye başlayalım...

Hepimizin çocukluğunda yaşadığı olumlu ya da olumsuz olaylar bugün karakterimizin oluşmasına yardımcı olur. Ve bu yaşadıklarımız yetişkinliğe ulaştığımızda ve yaşlandığımızda seçimlerimize ve hedeflerimize rehberlik eder. Bugün içimizdeki çocuğa seslenmek, çocukken karşılanmayan ihtiyaçlarımızı gidermenin ve geliştirdiğimiz bağlanma yaralarını şu an iyileştirmenin bir yoludur.

Fotoğraf: Selçuk AKA

İçinizdeki çocuğu 5 aşamada iyileştirebilirsiniz:

∆ Bir çocukluk fotoğrafınızı seçin.
∆ Size acı ve mutluluk veren anılarınızı tanımlayın.
∆ Anılarınızı hatırlarken hissettiklerinizi yazın. Gerekirse içinizdeki çocuktan özür dileyin.

Dünyayı değiştirmek istiyorsan ilk önce kendinden başla

Başlangıç listesi

∆ 2023’ün değerlendirmesini yap. Ama dürüst ol.
∆ Engellerini belirle ve çözüm yollarını bul.
∆ Kendine güvenmek için bir sebep bul.
∆ Mutlu olmak için en az bir sebep bul.
∆ Başarılı olduğun bir alan belirle ve geliştir.
∆ En az bir tane alışkanlık edin.

Hediye almak özen isteyen bir iş! Özellikle yılbaşı hediyesinin yeni yıl ruhuna uygun olması, içine yazılan notun ve paketleme şeklinin sevdiklerinizin içini ısıtması, yıl boyunca sizi hatırlatması gerekir. İşte yeni yıla yaklaştığımız şu son günlerde sevdiklerinizi tüm yıl boyunca mutlu edecek yılbaşı hediye önerileri... Şimdiden iyi seneler...

∆ Anneye: İnci kolye, küpe ya da bileklik... Mutfak araç ve gereçleri... Aile üyelerinin fotoğraflarından oluşan kanvas tablo...

∆ Babaya: Şık bir kravat, takım elbise, palto, mis kokulu bir kolonya, tıraş makinesi, masaj aleti...

∆ Kız kardeşe: Eğer kız kardeşiniz küçükse oyuncak bebek ve kıyafetleri... Eğer büyükse ayna, cilt ve tırnak bakım seti, kozmetik ürünler, saç tokası, müzik kutusu...

∆ Erkek kardeşe: Eğer erkek kardeşiniz küçükse sevdiği renkte oyuncak araba ya da bisiklet... Kardeşiniz büyükse tuttuğu takımının forması, saat, parfüm veya hobilerine uygun bir hediye...

∆ En yakın arkadaşa: En yakın arkadaşınızdan bir ihtiyaç listesi isteyebilir. O ihtiyaç listesine göre ev eşyaları, dekorasyon ya da mutfak ürünlerindeki eksiklerini tamamlamak için yardımcı olabilirsiniz.

∆ Patrona: Kartvizitlik, kalem, masa saati, evrak çantası, fotoğraf çerçevesi, adına özel yazılmış sertifikalı sosyal destek bağışı...

∆ Erkek arkadaşa: İlişkinizin hikâyesini anlatan fotoğraf albümü, kol saati, parfüm, cüzdan, gömlek, spor ayakkabı...

∆

Bazen bizi sevdiğimiz besinlere götüren şey aslında ‘midemiz’ değil, ‘duygularımız’dır. Özellikle de kaygılı, sinirli ve huzursuz hissettiğimizde duygusal açlığımızdan dolayı kendimizi birden mutfakta buzdolabının başında ya da televizyon karşısında çikolata yerken buluruz. Peki acaba bizi bu duruma getiren nedir? İşte bu haftaki yazımızda hepimizin zaman zaman yaşadığı duygusal açlık konusunda yapılacaklara değindik.

Duygusal açlık nedir?

Duygusal açlık, adı üzerinde kişinin kendini kötü ya da iyi hissettiği olumlu veya olumsuz (stres, sevgisizlik, yalnızlık) zamanlarında duygularını bir süreliğine kafasından uzaklaştırmak için kendisine keyif veren yiyecekler (abur cubur, şeker, çikolata vs.) tüketerek aşırı yeme ataklarından oluşabilecek bir yeme bozukluğudur. Duygusal yeme davranışı, olumsuz duygular yaşatan ortamlardan bir kaçış mekanizmasıdır.

Fotoğraf mekân: Radisson Blu Hotel, İstanbul Ottomare

Duygusal olarak yemek ihtiyacı neye karşı verilen tepkidir?

Duygusal yeme davranışı, kişinin yaşadığı hayal kırıkları, söylemek istediklerini söyleyememe, öfkeyi içine bastırma gibi duyguları azaltmak için verdiği bir tepkidir.

Duygusal ile fiziksel açlık arasındaki farkı nasıl anlarız ?

∆ Fiziksel açlık: Açlık hissi bir anda başlamaz, yavaş yavaş oluşur. Yemek yendikten sonra kişi acıkana kadar bir şey yemek istemez.

Kış mevsiminde kasvetli ve yorgun ruh haline sahip olmak akıllara ‘acaba kış depresyonu mu yaşıyorum’ sorusunu da beraberinde getirir. Halbuki kışı da tıpkı yaz mevsiminin güneşli günlerinde olduğu gibi hem psikolojimize hem de bedenimize iyi gelecek uygulamalarla güler yüzlü karşılamak mümkün! Peki bu nasıl mı olacak? İşte kış depresyonu yaşamamak için yapılması gereken öneriler...

Kış depresyonu nedir?

Kış depresyonu, mevsimsel duygu durum bozukluğu olarak genellikle sonbahar ve kış aylarında ortaya çıkan bir tür depresyon türüdür.

Kış depresyonunun belirtileri

∆ Duygu durum değişiklikleri: Hüzün, umutsuzluk, boşluk veya çaresizlik hissi.
∆ Enerji eksikliği: Yorgunluk, halsizlik ve enerji düşüklüğü.
∆ İştah değişiklikleri: Aşırı yeme veya iştahsızlık.
∆ Uyku bozuklukları: Uykuya dalamama, erken uyanma veya aşırı uyuma.