İçindeki çocuğu uyandır... Mutluluk içinizdeki çocukta saklı!

Hepimizin çocukluğunda yaşadığı olumlu ya da olumsuz olaylar bugün karakterimizin oluşmasına yardımcı olur. Ve bu yaşadıklarımız yetişkinliğe ulaştığımızda ve yaşlandığımızda seçimlerimize ve hedeflerimize rehberlik eder. Bugün içimizdeki çocuğa seslenmek, çocukken karşılanmayan ihtiyaçlarımızı gidermenin ve geliştirdiğimiz bağlanma yaralarını şu an iyileştirmenin bir yoludur.

Fotoğraf: Selçuk AKA

İçinizdeki çocuğu 5 aşamada iyileştirebilirsiniz:

∆ Bir çocukluk fotoğrafınızı seçin.
∆ Size acı ve mutluluk veren anılarınızı tanımlayın.
∆ Anılarınızı hatırlarken hissettiklerinizi yazın. Gerekirse içinizdeki çocuktan özür dileyin.
∆ Çocukluğunuzda yaşadıklarınızdan en az bir ders çıkarın.
∆ Anılarınızın fotoğrafını değiştirin ve aklınıza geldikçe bu uygulamayı tekrarlayın.

Ona seslenin

∆ Seni seviyorum.
∆ Seni ihmal ettiğimi biliyorum.
∆ Bunu değiştirmeyi seçiyorum.
∆ Senin tekrar gülmeni ve mutlu olmanı istiyorum.
∆ Senin muzipliklerin olmadan neşeyi bulamam.
∆ Senin merakın olmadan yeniliklere açılamam.
∆ Hayatı gel beraber yaşayalım.
∆ Lütfen tut elimi, yeniden benimle oyunlar oyna.

İçinizdeki çocuğu motive edecek sözler

∆ Sen güçlüsün...
∆ Sen başarılısın...
∆ Sen değerlisin...
∆ Sen azimlisin...
∆ Sen istersen yapabilirsin...
∆ Sen benim mutluluk kaynağımsın...

Çocuklardan öğrenebileceklerimiz

∆ Anda yaşamak...
∆ Cesur olmak...
∆ Küçük şeyleri fark etmek...
∆ Yaratıcı uğraşlar bulmak...
∆ Keyif alarak öğrenmek...
∆ Kendimizin kahramanı olmak...

Her zaman mutlu olmak için

∆ Kendin ol...
∆ Sevdiğin şeylere sıkı tutun...
∆ Hayal kur...
∆ Koşulsuz sev...
∆ Kendini kimseyle kıyaslama...
∆ Yaratıcı ol...
∆ Şarkı söyle...
∆ Dans et...
∆ Hayvanları ve doğayı sev...

10 adımda İçİnİzdekİ çocuğu uyandırın

İçinizdeki çocuk çalışmasına geçmişle olan ilişkinizi keşfetmenin bir yolu olarak bakmayı deneyin. Bu bakış açısı, bu sürece merakla ve heyecanla yaklaşmanıza yardımcı olabilir.
1. CİDDİYETİ BIRAKIN VE GÜLÜMSEYİN
En son ne zaman karnınız ağrıyana kadar güldünüz? İçinizdeki çocuk sen büyüdün diye gülmeyi unuttuysa ciddiyeti biraz bırakın ve etrafınızı tıpkı bir çocuk gibi gülüşünüzle aydınlatın!
2. KENDİNİZİ TAKDİR EDİN
İçindeki çocuk eğlenmeyi, kendini şımartmayı ne kadar özledi bir hatırlayın. Bunun için günün sonunda yaptığınız güzel şeyler için önce kendinizi takdir edin ve yapmaktan keyif aldığınız bir şeyle kendinizi ödüllendirin.
3. ÇOCUKLARLA OYNAYIN
Çocuklarla oynamak içsel benliğinizin gelişimine katkıda bulunarak iyi oluşunuzla ilgi de olumlu etkiler sağlar. Kendi çocuğunuz yoksa, arkadaşlarınızın veya akrabalarınızın çocuklarıyla vakit geçirebilirsiniz.
4. İÇİNİZDEKİ ÇOCUKLA KONUŞUN
İçinizdeki çocukla temasa geçmenin en iyi yollarından biri, onunla konuşmaktır. Bunu yüksek sesle yapmanıza gerek yok! Çocukluk anıları hakkında belirli bir düşünceyi soru-cevap alıştırması olarak çerçevelendirip içinizdeki çocuğun nasıl yanıt verdiğini dinleyin.
5. ESKİDEN KEYİF ALDIĞINIZ ŞEYLERİ YAPIN
İçinizdeki çocuğu tanırken, çocuklukta size neşe veren şeyleri düşünün. Belki her yaz yüzmek, bisiklete binmek, büyükanne ve büyükbabanızın yanında vakit geçirmeyi seviyordunuz. Yetişkinliğinizde, sırf sizi mutlu ettiği için bunlar gibi manevi değeri yüksek en son ne zaman bir şey yaptığınızı hatırlayın ve keyif alabileceğiniz bir etkinlik planlayın.
6. ÇOCUKLUK ANILARINIZI YENİDEN ZİYARET EDİN
Geçmişten hatıraları keşfetmek, içinizdeki çocukla yeniden bağlantı kurmanın harika bir yoludur. Geriye dönüp bakmak için, fotoğraf albümleri ve okul yıllıkları arasında gezinmek veya çocukluk günlüklerini yeniden okumayı deneyebilirsiniz.
7. FOBİLERİNİZİ SADECE BİR ANI HALİNE GETİRİN
Çocukluk yıllarında travmaya bağlı yaralarınız varsa bu duygularla kendinizi yalnız hissedip durumu örtbas etmeye çalışarak fobi haline getirmeyin. Onun yerine çocukluğunuzla bağlantı kurup durumun nedenini anlayarak fobilerinizi sadece birer anı haline getirin.
8. İÇİNİZDEKİ ÇOCUĞA ŞEFKAT VERİN
İçinizdeki çocuğu acı çeken bir yerde bulursanız, onun iyileşmesine yardımcı olmak için ona şefkat elinizi uzatın. Bunun için ona gençliğe özgü merak, iyimserlik, neşe ve yaşam sevinci duygularını yeniden kazandırarak iyi hissetmesine yardımcı olun.
9. FAZLA KONTROLÜ BIRAKIN
Kontrol duygusu bizi maceradan ve eğlenceden uzak tutar. Çocukken sonunu düşünmeden her şeyin tadını çıkardığımız anılara geri dönmek için her şeyi ısrarla kontrol etmek yerine “olduğu kadar” diyerek kendinizi ve olayları hayatın akışına bırakın!
10. ANI YAŞAYIN
Geçmiş veya gelecek hakkında endişe etmek kaygı ve depresyona neden olabilir. Çocuklar tüm dikkat ve enerjilerini şu ana odaklayarak yaşar. Siz de içinizdeki çocukla bağlantıya geçin ve tüm pozitif duygularınızı koruyarak anı yaşayın!