<B>DİN </B>konusunun çok büyük bir uzmanı olmasam da <B>Atatürk Cumhuriyeti'</B>nin verdiği olanaklarla mühendislik tahsili yaptım ve dolayısıyla da okuma yazmayı çok şükür becermekteyim.
Türkçe'ye çevirenden de çevirttirenden de
Allah razı olsun ki Tanrı kelamını
Türkçe anlama hidayetine aziz
Mustafa Kemal Atatürk sayesinde eriştik.
Hurafeler, doğruluğu yanlışlığı bilmeyen uydurulmuş hadisler (ki bunların çoğu bütün halifelerce toplattırılmıştır) haricinde
İslam aleminin tek dayanağı
Kuran-ı Kerim'in buyurduğudur. Birkaç amir, yani emredici hükmünü sıralayalım:
- En-am 92. ayet:
‘‘Ahirete iman edenler dualarını gizlesinler.’’
- Araf 55. ayet:
‘‘Rabbimize gizlice yakarın. Allah aşırı gidenleri sevmez.’’
Bakara 238:
‘‘Dualarınızı gizleyin.’’
Beş yıldızlı otellerde yapılan iftardan sonra medya mensupları, garsonlar, güvenlik görevlilerinin önünde umuma açık bir yerde ibadet ettiğini zanneden, hepsi de ne büyük bir tesadüf ki siyasetle uğraşanlara yukardaki Kuran'ı Kerim'in emredici hükümlerini hatırlatırım. Gerçekleri sergilemek aslında bize değil devlet bütçesinden trilyonlar alan,
Hz. Ali gibi yüce bir değeri kuruluşundan ancak 80 yakın yıl geçtikten sonra hatırlayan
Diyanet İşleri Başkanlığı'na düşer.
Bülent GÜNDOĞDU-İSTANBUL Sus ki kimseler duymasın
TÜRK ordusu Refahyol hükümetinin işbaşına gelmesi sonrasında 28 Şubat olarak adlandırılan irticayla mücadele sürecini başlatmıştı. Söz konusu süreçle
Türkiye'nin laik-demokratik sisteminin korunması mümkün olmuştu.
İrticanın
Refahyol döneminde çok fazla ileri gittiği,
Türkiye'nin ciddi bir tehlikeden kurtulduğu, bugün
Erdoğan ve arkadaşlarının
‘‘Biz değiştik, yapılan hataları yapmayacağız’’ sözünden belli değil mi?
Erdoğan ve arkadaşları bunu söylerken 28 Şubat'ın da haklılığını ortaya koymaktadır.
Kısaca,
Türkiye'nin haklı gerekçelere dayanan irticayla mücadelesini TSK başlattı ve onun çabasıyla da devam etti. Ama şimdi görüyorum ki, TSK yaklaşık üç aydır suskun.
Kıbrıs gibi askeriyeyi ilgilendiren yönü çok fazla olan bir konuda dahi Genelkurmay Başkanı
‘siyasidir’ diyerek konuşmuyor. Ama aynı kişi, resmi sıfatı olmayan
Erdoğan ile görüşüyor. Bu çelişki
Genelkurmay Başkanı'nın demokrasi konusundaki tutumunun çelişkili olduğunu ortaya koyuyor.
Merak ediyorum, acaba siyasi iktidar yarın
Apo dahil tüm
PKK mensuplarını affetmek isterse
Genelkurmay Başkanı ‘‘Ben siyasi konulara girmem’’ diyecek midir? Siyasi iktidarın her yaptığına evet diyecek midir? Hangi konulara
‘‘Devletin yapısı değiştirilemez’’ diyerek karşı çıkacaktır. O zaman da siyasete karışmış olacak mıdır, olmayacak mıdır?
Eşref DEMİR-ANKARA Kıbrıs planına tepki
‘KIBRIS Türkleri' imzasıyla gönderilen faks metninde, Ankara'dan yapılan açıklamalara karşın farklı ses çıkıyor:
‘‘Kıbrıs planını kabul edilmez görüyoruz. Biz Kıbrıslı Türkler;
- Türklerin ellerinden toprakların önemli bir kısmının alınmasını;
- Bu topraklara 70 bin kadar Rum'un yerleştirilmesini,
- Türk tarafına Rum göçünün serbest bırakılmasını,
- 1974 sonrasında adaya yerleşen Türklerden 35 bininin Türkiye'ye gönderilmek istenmesini,
- Buna karşılık 1974 sonrası adaya Rusya'dan getirilen Rumlara dokunulmamasını,
- Planı kabul ettiği takdirde Türkiye'ye Kopenhag'da tarih verileceğinin ima edilmesini kınıyoruz. Bu plana karşı çıkacağımızı ve Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş'ın arkasında olduğumuzu vurguluyoruz.’’
Konya'yı boğdular
BİR zamanlar sessiz ve sakin olan güzel şehrimiz
Konya özellikle son iki yıldır denetimsizlik ve üç tane aşağılık kompleksli yaratık yüzünden
Türkiye'nin en gürültülü yeri haline gelmiştir. Birçok aracın egzosu açılarak özellikle gürültü yapacak hale getirilmiştir. Ayrıca motosikletlerin yarısından çoğunun plakası, %99'unda da ehliyet yoktur.
Mevlana'nın kenti bunlara teslim edilemez. Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'ne defalarca başvurdum ayrıca mahalli gazetelerde konuyla ilgili yazılar yazdım ama hiç ilgilenen olmadı. Meram Yeni Yol ve Kerkük Caddesi sakinleri olarak
Konya'nın bunlardan temizlenmesini istiyoruz.
Deniz AŞKIN-KONYA GATA'ya yakışmadı
BİLKENT'te çok değerli bir arazi üzerinde oluşturulan ve
TSK Rehabilitasyon Merkezi'nin yanında yer alan
GATA Ormanı, bazı bölgelerin hiç ağaçlandırılmaması ve dikilen fidanların çoğunun kurumaya bırakılması nedeniyle hızla bakımsız bir tarlaya dönüşme yolundadır.
GATA ile birlikte aynı bölgede oluşturulan
TSK Ankara Garnizonu Hatıra Ormanı'nın nasıl geliştiğine bir bakar mısınız?
Ağaçlandırma konusundaki duyarlılığı bilinen
TSK'nın,
GATA yüzünden hak etmediği bir olumsuz imaja neden olunmamalıdır.
Nesrin ÖZTÜRK-ANKARA Tıraşoğlu Holding
BEYLİKDÜZÜ'ndeki belde belediyelerinden
Kavaklı'da jandarma büyük bir yolsuzluk operasyonu yürütüyor. Belediyede oyun içinde oyun oynayan Ordu-Giresun kökenli olan ANAP'lı
Orhan Tıraşoğlu önceki gün yakalandı. Arsa komisyoncusu iken 1994'te belde olan
Kavaklı'ya başkan seçilen becerikli başkan, kardeşleri ve aile fertleriyle her türlü rant için
'vakıf'laştığı, bölgede yapılan binlerce konuttan en az 400’ünün sahibi oldukları; lokanta, büfe, çay bahçesi ve taksi duraklarının ihalelerine fesat karıştırdıkları iddia ediliyor. Ayrıca
Tıraşoğlu'nun, belediye meclisinde çoğunluğu sağlayabilmek için
ANAP'lı encümen üyeleri
Murat Üretir, Yusuf Toraman ve
Şenel Turan'ı sahte belgelerle istifa ettirdiği de belirtiliyor. Bugüne kadar, başkanın kardeşi
Erol Tıraşoğlu ile 8 adamı,
tutuklandı. Bazı belediye görevlileri ile jandarma yüzbaşısı
Mustafa Şimşek gözaltına alındı. Bir kamyonet dolusu evrak ve bilgisayar kayıtları
Esenyurt Jandarma Komutanlığı'nda inceleniyor.
Biliyor musunuz
AKP'ye geçen eski ANAP’lı
Erkan Mumcu ile birlikte hareket eden eski Eminönü Belediye Başkanı
Ahmet Çetinsaya'nın, merkez valisi iken bir dönem protokol müdürlüğünü yapan; daha sonra Kocaeli Valiliği'ne atanan, ancak 28 Şubat kararlarından yeniden merkeze alınan
Memduh Oğuz'un şimdi de
İstanbul Valiliği'ne aday adayları arasında isminin geçtiğini...
Biliyor musunuz?
GÜNÜN YORUMU
‘‘Transfer oldu diye herkese satılık damgası vurmayalım. En sevdiğimiz, bayılarak izlediğimiz başka takımın futbolcuları, bir gecede bizim takıma gelip forma öpünce oluyor da, gazeteci gazetesini değiştirince mi olmuyor?’’
(Ali Atıf Bir- TEMPO dergisi) MESAJ
TÜRKBANK'la ilgili olarak
‘Bir Çınar Nasıl Kuruyor' (19.11.2002) yazınızı ilgi ile okudum. Şahsımla ilgili olarak yönetim kuruluna giriş tarihim konusunda size yanlış bilgi verildiğini gördüm. Ben
Türkbank'ın yönetim kuruluna 1995'te değil, 1997 Haziran ayında TMSF döneminde atandım ve sözü edilen kredi dosyalarında imzam yoktur.
Tanju POLATKAN
ACİL Eylem Planı aslında
TRT'yi mali açıdan boğarak acilen boyunduruk altına alma, borazanlaştırma, eritme, tüketme, ilkelerinden vazgeçirme planıdır. Bu oyun bozulacaktır. Bu ülkenin aydınlık insanları, bu oyunun sahnelenmesine izin vermeyecekler.
HABERSEN (Kesk)BÜYÜKŞEHİR'in Zabıta Müdürlüğü ekipleri, kentsel tasarım planlarına aykırı izinsiz dikilen reklam panolarını söküyormuş... Çirkinliğe neden izinli dikilenlerin de sökülmesi gerek.
İstiklal ve
Halasgargazi Caddeleri'ndeki çirkinliğe de dikkat...