Ailesinin bir tarafı
Siirtli olan
Çelik, 1999'da
DYP'nin
'Jetpa'ya verdiği kontenjandan -2. sıra- parlamentoya girdi.
Akgündüz'ün 2. milletvekili de, kendisinin bugün arasının alacak-verecek yüzünden açık olduğu
Takiddin Yarayan.
Akgündüz, 1999 seçimlerinde
DYP listelerinden başka adayları da
'her yönden' desteklemesine rağmen rağmen, DYP başarı gösterememişti. Bu arada
Akgündüz'e
, 'Bacı' diye anılan
BTV satın aldırılmıştı.
Bugünün bakanı
Çelik, İÜ Edebiyat Fakültesi mezunu...
Van 100. Yıl Üniversitesi'nde edebiyat dersleri verdi.
İstanbul'da
Akgündüz'le sürücü kursu açtılar.
'Jet Fadıl'ın
İstanbul'da bazı kanalları kiralayarak
'İmza' otomobilinin büyük tanıtımını yaptığı törende konuşmacılarından biri de
Hüseyin Çelik'ti...
İstanbul'da oturan Vanlı bir işadamı bunları bize anımsatırken, ‘‘Son seçimde de
Fadıl Akgündüz'ün milletvekili adayı olmasını teşvik eden, destekleyen Çelik'tir’’ dedi.
DYP'NİN JETPA KONTENJANI
- 1999'da Jetpa
ile yatıp kalkan DYP yönetimi bu seçimde de adaylarla parasal ilişkilere girdi değil mi?
- DYP'nin çöküşünün altında yatan gerçeklerden birisi de budur. Sayın
Çiller, Van'da halkın tanımadığı Sayın
Çelik'i nereden tanıyor da listeye koyuyor?
DYP'de 1999 ve şimdi satılan adaylık sıralarının hesabı ortaya çıkarılamıyorsa bu parti tarihin derinliklerine gömülmüş demektir.
- Nitekim DYP'nin GİK toplantısındaki Tansu Hanım ile üyeler arasında çok seviyesiz tartışmalar olmuş...
- Bilmiyorum. Siz bir de
Fadıl Bey ile
Tayyip Bey'in nereden tanıştıklara bakın.
Beylikdüzü bölgesinde
Jetpa'nın konutlarının yapımı başladığı sırada
Tayyip Bey Büyükşehir Belediye Başkanı'ydı;
Refahyol da iktidardaydı.
EDEBİYATÇI ÇELİK
- Beylikdüzü, Büyükşehir sınırları içinde değil ki ruhsatı Erdoğan versin.
-
Siirt damadı olan
Tayyip Bey gibi güçlü bir isim,
Jetpa tarafından neden güvence görülmesin. Fadıl Bey yönlendirilmiş olamaz mı?
Peki
Fadıl Bey,
AKP'nin kazanmayacağını görmese adaylık koyar mıydı? Korkusuzca elini kolunu sallayarak
Türkiye'ye gelebilir, Meclis'in kapılarından şaşırmadan girebilir miydi? Siz
Fadıl Bey'e sorun; 1994 seçimlerinde kime seçim otobüsü almış diye... Bir de
Fadıl Bey'in,
Avrupa'daki
'çapkınlıkları' TV kanallarına yansırken; dinle imanla pek alakalı değildi, şimdi ağzından
‘Allah-u teala’ söylemi dinmiyor artık. Hamdolsun, Allah'a şükür demek de bir mesajdır; hayır, ille onların diliyle konuştuğunu göstermek istiyor.
- Hüseyin Çelik'ten Fadıl Akgündüz'e geçtik.
-
Bakan'ın babası
medrese eğitimi görmüş
'fahri imam'dır; ancak geçtiği
Köy Hizmetleri'nden emekli olmuştur. Bir kardeşi Tıp Fakültesi Sekreteri; bir diğeri de Fen-Edebiyat Fakültesi'nde araştırmacıdır.
Van ilginç bir yerdir;
Dursun Odabaş adlı tıp profesörünün kızıyla türban eylemine katıldığı görüntüleri unutulmamalır.
11 kitabı bulunduğunu söyleyen Bakanımıza köşenizden bir soru yöneltmek istiyorum; özel olarak
Rusya'ya kaç kez gitmiştir; kimlerle görüşmüştür?
İsviçre'de,
Fadıl Bey'le kaç kez görüşmüştür?
Yeni bir bakan için bunlar zor sorular; ne yapalım okuyucularımız özellikle de AKP'liler merak ediyor.
Eşi çarşaflı bir bakan
ERZURUM'dan bir okurumuzdan küçük bir not: ‘‘Hani siz
AKP'nin aday adaylarını tanıtırken
'Aydınlık' bir isim bile yok, demiştiniz. Yazdıklarınızın hepsi doğrudur.
AKP 1. sıraya konulan Prof.
Recep Akdağ, Erzurum Atatürk Üniversitesi Çocuk Anabilim Dalı öğretim üyesidir. Baba bir dönem MSP'den milletvekilliği yapmıştır. Aile mandıracılık yapmaktadır.
Milli Görüşçü'dür.
Adıyaman'daki
Menzil grubunun
Erzurum sorumlusu olduğu bilinen Prof. Akdağ, üç yıl önce bu görevini Yakutiye Belediye Başkanı, eski
MHP'li
Ebubekir Üstün Gülakar'a devretmiştir.
5 çocuğu olan bakanın eşini
Erzurum'da bugüne kadar gören pek yoktur; çünkü çarşaflıdır.
Tayyip Erdoğan bu nedenle Meclis lojmanlarını satmak istemektedir.’
Neden öpüyorlar?
TAYYİP ERDOĞAN'ın genel başkanlığı yargıda, milletvekili seçilmesi hukuken sakıncalı ama bütün devlet başkanlarından büyük itibar görüyor.
Ama hangi sıfatla!
Bülent Ecevit bu duruma bir anlam veremediğini söylüyor.
AB ülkeleri bizi neden öpüyorlar acaba!
Henüz kavrayamadığımız bir oyun mu var?
Üçcan'ın kaderi
KÜLTÜR Bakanlığı Müsteşarı
Fikret Üçcan beklenmedik şekilde Başbakanlık Müsteşarı oldu.
Halbuki Dışişleri kökenli olan
Üçcan, büyükelçilik bekliyordu. Kaderi bir anda değişti.
‘‘Çünkü’’ diye anlatılıyor:
‘‘Üçcan kimseye yaranamadı; bir ara
DPT'ye gittiğinde burada
'takunyalılar'la yakınlaştı. Bu nedenle Dışişleri'nden dışlandı; büyükelçi yapılmadı. Kültür Bakanı
İstemihan Talay, sınıf arkadaşını müsteşarı yaptı.
Ecevit hükümeti gitti;
Uçcan'ın önü açıldı ve bürokrasinin en üst makamına, Başbakanlık Müsteşarlığı'na getirildi.
DPT'deki arkadaşları kendisine sahip çıktılar.’’
Suç duyurusu
CUMHURBAŞKANLIĞINA ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına... Cumhurbaşkanı'nı uğurlamak için
TBMM Başkanı
Arınç, türbanlı eşiyle hazır bulundu. Kamusal alanda türban yasağı vardır.
Başbakanlık yönetmeliği hukuki dayanağıdır.
Eylem
TCK'nın 526. maddesine uyar.
Gereken işlemin yapılmasını, rejimin sahibi vatandaş kimliğiyle isterim.
Nurettin KAPTAN-ANKARA BİLİYOR MUSUNUZ?
- TBMM Başkanı
Bülent Arınç'ın 8 yıl önce
Hülya Avşar'ı hedef alarak
‘Fettan kadın...’ diye konuşurken, buna karşılık Başbakan
Abdullah Gül'ün bugün sanatçıyı severek dinlediğini söylediğini...
- DEVLET Bakanı
Ali Babacan'ın,
BELKO'nun
Güney Afrika'dan yaptığı kömür ithalatı konusunda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
Melih Gökçek'e danışmanlık yaptığını...
- DEVLET Bakanı yapılan Prof.
Beşir Atalay'ın
Tayyip Erdoğan için siyasal araştırmalarını yürüttüğü
ANAR şirketinin ortakları arasında
YİMPAŞ'ın bulunduğunu...
Biliyor musunuz?