1)- Endometriozis nedir?
Endometriozis, rahim içi dokunun yani endometriumun rahim dışında yerleşmesidir. Endometriozis genellikle karnın alt kısmında olur. Yumurtalıklar ve tüpleri etkiler. Bağırsaklar ve mesane de etkilenebilir. Buradaki dokular aynı rahmin içini döşeyen dokular gibi hormonlara cevap verdiği için karın içerisine kanama olur ve tutulan bölgeye göre ağrıya neden olur. Endometriozis etraftaki organlarda yapışıklıklara neden olup, bazı kişilerde yumurtalıklarda endometrioma (çikolata kisti) olarak adlandırdığımız kistlere yol açar.
Prof. Dr. Rana Karayalçın-Serkan Kızılbayır
2)- Endometriozis neden olur?
Bazı teoriler var ancak maalesef hâlâ gerçek nedenini bilmiyoruz. Ancak en olası nedenin tüplerden kanın karına geri akması, kan damarları veya lenf damarları ile endometrial hücrelerin taşınması olduğu düşünülüyor.
3)- Endometrioziste risk faktörleri nelerdir?
Başlıca risk faktörleri; adet döngüsünün 28 günden kısa olması, uzun süreli ve fazla kanamalı adet görme, düşük vücut kitle indeksi, aile hikâyesi (anne, teyze, kız kardeş), erken yaşta adet görme, geç menopoz ve doğum yapmamış olmaktır.
* Neden Sapanca?
Sapanca konum olarak Marmara bölgesinde. İstanbul, Ankara, Bursa gibi büyük şehirlere çok yakın olması ve pandemiyle gelişen yeni nesil izole tatil anlayışına doğası gereği de son derece uygun. Ayrıca sanayileşmiş Marmara bölgesinin içinde yeşil kalmasından dolayı Sapanca diyebiliriz.
* Konseptinizde neler var?
Genel olarak Sapanca konseptinde sıcak havuz, şömine, jakuzi, evlerin içinde kendi mutfağı, bahçesinde ise barbekü gibi imkânlar bulunuyor. Bunun dışında Sapanca’nın doğası gereği misafirlerimize dinlendirici bir huzur tatili sağlıyoruz ve bu huzur tatilinde misafirlerimiz ister ailesiyle ister arkadaşlarıyla isterlerse de baş başa tatiller geçirebiliyorlar.
* Çok fazla dolandırılma haberlerini duyuyoruz. Dolandırıcıların tuzağına düşmemek için nelere dikkat etmeliyiz?
Türk voleybolunun bugün Avrupa’da ve dünyada yakaladığı başarılarla aynı zamanda rol model olmasında ekibiyle çok büyük özveri ve katkı sağlayan Üstündağ ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdim.
Başkanım, Türkiye’nin en başarılı takım sporu olarak kabul edilen voleybol sporunun 8 yıldır başkanlığını yürütmektesiniz, bu 8 yıl nasıl geçti?
Sevgili Serkan, göreve geldiğimiz ilk günden itibaren yönetimimizin en önemli stratejilerinden biri, voleybol sporunun halkımızın, özellikle gençlerimizin ve çocuklarımızın nezdinde en sevilen spor dalı olmasını sağlamak ve bu iki alan arasındaki sinerjiyi geliştirmek idi. Bulunduğumuz noktada bunu büyük ölçüde başarmış olduğumuzu görüyorum. Kaldı ki rakamlar da bu sevgiyi destekliyor. Gerek kulüp sayımız gerek lisanslı oyuncu sayımız yıllar içinde çarpıcı şekilde arttı. Televizyon yayınlarımız izlenme rekorları kırdı, seyircilerimiz salonlara sığmaz oldu, saatler öncesinden yerlerini aldılar, sosyal medya hesaplarımızda takipçi sayılarımız ve sitelerimize erişim rakamları olağanüstü arttı. Yayıncı kuruluşumuz dışında TVF YouTube kanalından ayrıca yapılan canlı yayınlar sadece ülkemizden değil, tüm dünyadan voleybol severler tarafından takip edildi. Bütün bunlar, başta sporu çok seven Sayın Cumhurbaşkanı’mız Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük ve kıymetli destekleri ile, Gençlik ve Spor Bakanlığı’mız, Spor Genel Müdürlüğü’müz, federasyon yönetim kurulumuz ve tüm federasyon çalışanlarımız, kurullarımız, tüm kulüplerimiz, sporcularımız, antrenörlerimiz, hakemlerimiz, sporcularımızın kıymetli aileleri ve sponsorlarımız ile beraber tam bir iş birliği ve takım çalışması neticesinde gerçekleşti. Ayrıca, Avrupa Voleybol Konfederasyonu (CEV) ve Dünya Voleybol Konfederasyonu (FIVB) ile kurduğumuz sağlam ve iyi ilişkiler sayesinde ülkemizde her yıl çok önemli organizasyonlara ev sahipliği yapıldı. Hem erkekler hem kadınlarda ve her yaş kategorisinde üstelik sadece salon voleybolunda da değil, plaj ve kar voleybolunda da Dünya Milletler Ligi’nin grup ve final etapları, Avrupa Şampiyonaları, Balkan Şampiyonaları örnek organizasyonlar olarak ödüller aldı. Artık voleybol dünyasında organizasyon demek Türkiye demek oldu. Bunu, yurtdışında düzenlenen çeşitli turnuvalarda da çok net gördük, görüyoruz. İnanın tüm takımlar burada oynamak, bizim düzenlediğimiz organizasyonlarda yer almak istiyor. Yine son gelişme olarak belirtmeliyim ki Avrupa arenasında da en kalabalık halimizle yeni dönemde ülkemizi temsil edeceğiz, Avrupa Hukuk Komisyonu, Hakem Komisyonu, Voleybol Komisyonu, Plaj Voleybolu Komisyonu, Finans Komisyonu gibi önemli organlarda üyelikler, Antrenör Komisyonu’nda da başkanlık Türk yöneticilerimiz tarafından gerçekleştirilecek. Kulüplerimiz ve milli takımlarımızın elde ettiği başarılı sonuçlar neticesindeki Avrupa şampiyonluğu, dünya milletler ligi şampiyonluğu, kulüplerimizin şampiyonlar ligi şampiyonlukları, sayısız kürsü dereceleri ise takım sporlarında en başarılı branş olarak her birimize haklı bir gurur yaşattı. Ayrıca belirtmem lazım ki öz kaynakları ile yaşayan az sayıdaki federasyondan biri haline geldik. Yaptığımız iktisadi hamleler ile gücümüze güç kattık. Sponsor sayımız rekor seviyede arttı, kendileri ile voleybol sporuna değer katmaya gayret ettiğimiz projeler ürettik ve hayata geçirdik.
Sadece üst yapıda değil, altyapıda da önemli başarılar elde ediliyor, bunlardan bahsedebilir misiniz? Fabrika Voleybol, Spor Lisesi gibi yapılar nasıl çalışıyor? Biraz önce orada okumakta olan gençlerin size “baba” diye hitap ettiklerini duydum.
Fabrika Voleybol, 6-12 yaş grubundaki çocuklarımızın sporla tanışmalarını ve sporu yaşamlarının bir parçası haline getirmelerini sağlamak amacıyla kurulmuştur. Bünyemizdeki deneyimli kadromuzla ve en modern tekniklerle her yaş grubuna uygun spor eğitimi vermekteyiz, ülkemizin 38 noktasında yer alan okullarımızda aynı program uygulanmakta ve bir bilgi sistem altyapısı ile çocuklarımızı takip etmekteyiz. Bugüne kadar düzenlediğimiz Fabrika Voleybol Şenlikleri ile sporcu çocuklarımızı ve ailelerimizi de bir araya getirmekteyiz. 2013 yılında Ankara’da 6 antrenör ile hizmet vermeye başlayan projemiz, 2024 yılına geldiğimizde 38 okul ile toplam 131 antrenör önderliğinde 4 bin 194 öğrencimize hizmet vermektedir. TVF Spor Lisesi ise dünyada örneği olmayan gurur duyduğumuz bir yapıdır. Eğitim programı ile pansiyonu ile karşılıksız burs imkânları ile sadece voleybol sporcusu değil, antrenörü, hakemi ve yöneticisi de yetiştirmeyi amaçladığımız bir eğitim yuvasıdır. Ayrıca gururla belirtmek isterim ki düzenlenen son dünya şampiyonasında 17 Yaş Altı Erkek Takımı’mız dünya şampiyonu oldu. Her biri benim evladımdır, mezuniyet sonrasında da ilişkilerimiz devam eder ve kendilerini çok sıkı takip ettiğimizi bilirler. “Baba” demeleri beni de çok mutlu ediyor, ben de kendimi onların babası, abisi, kardeşi görüyorum, bu duygu karşılıklı... Bu çalışmalarımız, altyapı milli takımlarımızın da çıtasını yükseltti. Yapılan geniş taramalar, düzenlenen gelişim kampları ve uzun soluklu takip metotları sayesinde her kategoride altyapı milli takımlarımız önemli başarılar kazandı. En son örneğimiz hepimizin heyecan ve gururla takip ettiği 20 Yaş Altı Kadın Milli Takımı’mızın Avrupa Şampiyonluğu’dur. İtalya’yı finalde yenerek namağlup altın madalyaya uzanan takımımız voleybolumuzun her geçen gün neler yaptığını bize bir kez daha göstermiştir. Bizler, özetle altyapı faaliyetlerine çok önem veriyor, çalışma listemizin en üst sırasına koyuyoruz.
Miyom konusunda merak edilenleri ben sordum, kendisi yanıtladı.
1- Miyom nedir?
Miyomlar rahim kas tabakasından köken alan iyi huylu tümörlerdir. Bulundukları yer ve büyüklüklerine bağlı şikâyetlere sebep olurlar. Her 4 veya 5 kadının birinde de tespit edilebilirler.
2- Miyomlar neden olur?
Bu tip tümörlerin oluşum sebepleri kesin olarak belirlenemiyor. Hormon bağımlı tümörlerdir. Östrojen ve progesteron hormonlarının varlığı hatırlayıcı bir sebeptir. Genetik yatkın bireylerde ortaya çıkar. Ailesinde miyom olan kişilerin daha dikkatli olmaları önerilir.
3- Şikâyetler nelerdir?
Hiçbir şikâyet olmadan da rastlantısal bir ultrasonografi incelemesi ile ortaya çıkan hastalarla, çok şiddetli karın ağrıları, karında şişlik, ele gelen kitle, adet düzensizlikleri, ara kanamalar, şiddetli kanamalar, mide ve bağırsak sorunları, kabızlık, zor dışkılama gibi şikâyetlerle de hastalar bize başvururlar. Tanı; ultrasonografi, CT ve MR ile netleştirilebilir.
1- Sebit nedir? Hangi amaçla, ne zaman kurulmuştur? Sebit’in faaliyetlerinden kısaca bahsedebilir misiniz?
Türk Telekom iştiraki Sebit (www.sebit.com.tr), teknolojiyi yenilikçi ve etkin bir şekilde kullanarak eğitim alanında ulusal ve uluslararası çözümler üreten Türkiye’nin öncü eğitim teknolojileri şirketidir. 1988 yılında TÜBİTAK çatısı altında bir Ar-Ge laboratuvarı olarak kurulduğumuz günden bu yana geliştirdiğimiz eğitim çözümlerimizle sadece Türkiye’de değil, yurt dışında da alanımızda öncü bir rol üstleniyoruz. Bu kapsamda, 21. yüzyıl eğitim anlayışı ile toplumsal faydayı ve bireylerin eğitim ihtiyaçlarını odağımıza alarak geleceğin eğitimini tasarlıyoruz. Türk Telekom ile oluşturduğumuz sinerjiden güç alarak yenilikçi teknoloji kullanımıyla ürün ve hizmet portföyümüzü sürekli geliştirip çeşitlendiriyor ve eğitimin küresel dönüşümünde önemli bir rol oynuyoruz. Yetkin ve yaratıcı insan kaynağımız ve çok sayıda ödülümüzle birçok uluslararası eğitim otoritesi tarafından dünyanın en iyi eğitim teknolojileri şirketlerinden biri olarak gösteriliyoruz.
Salih Çil-Serkan Kızılbayır
2- Sebit, hangi düzeydeki öğrenciler için hangi eğitim çözümlerini sağlıyor? Özellikle LGS ve YKS hazırlık ürünlerinizden ve bu alandaki başarılarınızdan bahsedebilir misiniz?
Sebit, okul öncesinden lise son sınıfa kadar öğrencilerin ihtiyaçlarına göre hazırlanmış geniş bir ürün ve hizmet portföyüne sahip. Özellikle LGS ve YKS gibi merkezi sınavlara yönelik eğitim çözümlerimiz, öğrencilerimizin sınav başarılarının artmasında önemli bir rol üstleniyor. Sebit olarak kurulduğumuz günden bu yana en büyük hedefimiz, öğrencilerimizin öğrenmenin mutluluğunu yaşamaları… Öğrenmek, öğrenilen bilgiyi günlük hayatta kullanma becerisi kazanmak çok önemli. O nedenle, geliştirdiğimiz tüm eğitim çözümlerinde öğrencilerin konuları eksiksiz bir şekilde öğrenmelerini ve sonraki adımlarında bu öz güvenle ilerlemelerini esas alıyoruz. Yapay zekâ destekli üniversiteye hazırlık ürünümüz Raunt’la (www.raunt.com) adayların üniversiteye hazırlık sürecini başından sonuna kadar kişiselleştirilmiş bir çalışma programıyla destekliyoruz. Raunt, 9, 10, 11 ve 12. sınıf öğrencilerinin hem okul derslerine destek oluyor hem de onları YKS’ye hazırlıyor. Ayrıca Raunt ürünümüz Türkiye’nin seçkin okulları tarafından da tercih ediliyor. Bu yıl gerçekleşen YKS’de ilk 100’de 21, ilk 1000’de 143 öğrencimiz Raunt’la derece yaptı. Bu öğrencilerimizin başarılarıyla gurur duyuyor ve ne kadar doğru bir yolda ilerlediğimizi görüyoruz. Raunt’tan sonra yine öğrencilerin iyi bir lisede okumak için katıldıkları Liselere Geçiş Sınavı’na (LGS) yönelik de bir ürün geliştirdik. Yeni nesil beceri temelli sorulardan oluşan LGS’de başarılı bir sonuç için gerekli üst düzey becerileri kazandırmak amacıyla 8. sınıf öğrencilerine özel Vitamin LGS’yi (www.vitaminegitim.com) tasarladık. Vitamin LGS’nin akıllı çalışma sistemi, öğrencileri sınava eksiksiz hazırlıyor. Bu yıl, Vitamin LGS ile sınava hazırlanan 31 öğrencimiz LGS’de tüm soruları doğru yanıtlayarak tam puan aldı. Sebit olarak, bir ders kitabından çok daha fazlasına sahip bir eğitim çözümü oluşturma hedefiyle Vitamin Kitapları (www.vitaminegitim.com) projemizi başlattık. Bu proje kapsamında 5, 6, 7 ve 8. sınıf öğrencileri için kalıcı öğrenme sağlayan, nitelikli ve ilham veren içeriklerle öğrenciyi ‘yakalayıp’ öğrenme sürecine dâhil eden Vitamin Kitapları’nı hazırladık. Öğrencileri bilgiyi keşfetmeye yönlendiren sürükleyici Vitamin Kitapları; güvenilir dijital bağlantılar ve içerikleriyle yepyeni, çok boyutlu bir öğrenme ortamı sunarak güçlü bir ortaokul temeli oluşturulmasında önemli bir rol oynuyor. Günümüzde ‘hız’ ve ‘zaman’ kavramları önem kazandı. Bu gelişmeden hareketle okuma hızını bilimsel yöntemlerle artıran çevrim içi hızlı okuma sistemi Hızlıgo’yu (www.hizligo.com) geliştirdik ve hem öğrencilerin hem de yetişkinlerin hizmetine sunduk. Hızlıgo aynı zamanda çevrim içi katılım sertifikası da sunan bir ürün. Anlam kaybı yaşamaksızın okuma hızını artıran Hızlıgo, LGS ve YKS’de öğrencilere fazladan 30 dakika kazandırıyor. Son yıllarda öğrencilerin okuduğunu anlamasına yönelik hazırlanan paragraf soruları hem derslerde hem de sınav başarısında önemli bir rol oynuyor. Sınav sürecinde paragraf sorularını hızlı anlayıp yanıtlamak ve hızlı okumak için Hızlıgo önemli bir destekleyici niteliğinde. Sebit VCloud (www.sebitvcloud.com) ürünümüz ise özel okulların akademik ve yönetsel ihtiyaçları için bütünsel çözümler sunan Veri Odaklı Karar Destek ve Eğitim Yönetim Sistemi. Sebit VCloud sistemleriyle entegre çalışan basılı ve dijital ürünler, farklı okul ve sınıf seviyelerine özel çözümler sunuyor. Okullar içerik üretme, kurumsal hafıza oluşturma, öğrencilerinin akademik gelişimlerini takip etme, öğretmenlerinin mesleki gelişimlerini desteklemede Sebit VCloud’dan yararlanıyor. Ayrıca gelecek nesillerin yetişmesine ve eğitimine destek vermek için ‘Eğitime Değer’ mottosuyla Mart 2022’de yayın hayatına başlayan özgün ve zengin içerik platformumuz egitim.com da kısa sürede elde ettiği başarıyla İstanbul Marketing Awards 2022’de ‘En İyi Web Sitesi Ödülü’ne layık görüldü. egitim.com’da (www.egitim.com) öğrenciler, öğretmenler ve veliler için blog yazıları, videolar, dinleme listeleri ve daha pek çok özgün içerik bulunuyor. Evrensel bir eğitim haritası niteliği taşıyan ve eğitimin A’den Z’ ye bir bütün olduğu inancıyla hareket eden platform, ücretsiz erişilebilen içerikleriyle her an her yerde bilgiyi ulaşılabilir hâle getiriyor.
Yara bakımı konusunda merak edilenleri ben sordum kendisi yanıtladı.
Prof. Dr. Tuğbay Tuğ - Serkan Kızılbayır
1-Kronik yara nedir?
Deride oluşan her türlü hasara yara denir. İnsan vücudu, yaraları kendi kendine iyileştirecek şekilde programlanmıştır. Bazı hallerde yaraların iyileşmesi gecikebilir veya sekteye uğrayabilir. 4-6 haftada iyileşmeyen yaralara kronik yara adı verilir. Bu iyileşmeyen yaralarda mutlaka yara iyileşmesini bozan altta yatan bir sebep vardır.
2-Yara ünitesi hangi hastalara bakım/hizmet verir?
Kronik yaralar;
1-İş’te Ol Akademi’nin hikâyesini kısaca anlatır mısınız?
İş’te Ol Akademi kısaca bir eğitim ve danışmanlık şirketidir. 2023 yılında 25 senelik bir tecrübe ve deneyimin ışığında kuruldu. Fikir babalarımızdan olan Şerafettin Armağan emekli öğretmen ve 25 yıldır sigorta sektörünün en önemli oyuncularından olan bir sigorta grubunun kurucusudur. Aslında en iyi bildiğimiz iki işi; sigortacılık ve eğitimi birleştirdik. Amacımız eğitimli insan gücünü istihdam ederek hem ülke ekonomisine ve hem de işsiz gençlerimize fayda sağlamak. Misyonumuz kısaca; ülkemizdeki yetenekli gençlerimizi, mutlu ve başarılı olacakları, ideal iş ile buluşturmak.
İrem Armağan Aydın-Serkan Kızılbayır
2- Gençlerimizi doğru iş ile buluşturmak için nasıl bir yol izliyorsunuz?
Amacımız doğru insanı doğru iş ile eşleştirmek ve buluşturmak. Ülkemizdeki genç işsizlik oranı ne yazık ki yüksek, istenilen seviyelerde değil. Genç işsizlik oranı yüksek iken şirketler de nitelikli personel eksikliği yaşıyor. İşte biz bu noktada devreye giriyoruz. Küçük, orta, büyük hatta dünya devi global şirketlerle ve üniversitelerle protokoller imzalıyor, partnerlik anlaşmaları yapıyoruz. Aday öğrencilerimize eğitim ve mentorluk desteği sağlayarak potansiyellerini en üst düzeye çıkarmalarını hedefliyor kariyerlerinde birer yıldız olabilmeleri için gerekli her türlü desteği sağlıyoruz. Yani kısaca “Eğitimini tamamla, işin garanti!” diyoruz. İşe girdikten sonra da öğrencilerimize destek olmaya ve yol göstermeye devam ediyoruz.
3- Peki garanti işe ulaşmak için alınacak eğitimler ücretli mi?
Ateşli havale ve merak edilenleri ben sordum kendisi cevapladı.
Derya Bektaş-Serkan Kızılbayır
1-Ateşli havale (Febril Konvülsiyon) neden olur?
Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genellikle yüksek ateşle ilişkilendirilirler. Ateş yükselmesinin kanda bazı hormon ve maddelerin salgılanmasına neden olması ve bu maddelerin beyin deşarj mekanizmasını etkileyerek nöbete sebep olması durumudur. En sık viral enfeksiyon, üst solunum yolu enfeksiyonları, kulak enfeksiyonları, grip ve idrar yolu enfeksiyonları, bazı canlı aşılar, bazen diş çıkarma bile ateşe ve sonrasında da nöbete sebep olabilir. Nöbet ateş ilişkisi ateşin yüksekliği ile ilgili değil, ateşin yükselme hızı ile ilgilidir. Bu nedenle bazen ateş tespit edilemeden bile nöbet olabilir. 38-40 derece ateşli hastalıkta, 3 ay-6 yaş arası çocuklarda, erkeklerde kızlardan daha sık görülür. Kesin kanıtlanmış olmamakla birlikte anne gebelikte sigara içtiyse, çinko eksikliğinde, demir eksikliğinde, melatonin salgılanmasında bozukluk varsa, antihistaminik kullanımı ve hastada yeni doğan dönemindeyken yoğun bakımda yatış öyküsü varsa risk artar diye düşünülmektedir. Eğer birinci derece akrabalardan biri ateşli havale geçirmişse, bu çocukların riski biraz daha yüksek olabilir. Ateşli havalelerin nedenleri hâlâ tam olarak anlaşılamamıştır ve her ateşli hastalık ateşli havalelere yol açmaz.
2-Febril konvülsiyon beyne zarar verir mi?
Genellikle enfeksiyon kaynaklı meydana gelen ve epilepsi ile karıştırılan febril konvülsiyon epilepsi değildir ve kalıcı beyin hasarına neden olmaz. Febril nöbetler çok kısa sürdüğü için beyne zarar vermez. Ancak 15 dakikayı aşan bir nöbet, beyinde oksijensiz kalmaya bağlı zararlanmaya yol açar.