Dini ve mitolojik kaynaklar zeytini kutsal ve ölmez ağaç olarak anlatır.
Zeytin, Kur’an-ı Kerim’de 6 defa geçer ve “And olsun incire ve zeytine” denilerek yeminle onurlandırılır.
Eski Mısırlılar zeytinciliği Tanrıça İsis’in öğrettiğine, Yunanlılar zeytin ağacının Bilgelik Tanrıçası Athena’nın insanlığa hediyesi olduğuna inanırdı.
Roma İmparatorluğu’nda Sezar’ın başında zeytin ağaçlarından yapılmış taç güç simgesiydi.
Eski Yunan ve Roma uygarlıklarında kutsal bir aileden gelmiş olmanın işareti zeytin ağacının altında doğmuş olmaktı.
ZARARIN CEZASI ÖLÜM
İncir, üzüm gibi Ege’nin ürünleri Avrupa’da kapışılıyor. İngiltere, Almanya alıcı ülkelerin başında geliyor. Ege İhracatçılar Birliği 1 milyar 39 milyon dolarlık kuru incir, kuru üzüm ve kuru kayısı ihracatının yüzde 95’inin Ege’den yapıldığını açıkladı geçen hafta.
BUCKİNGHAM SARAYI’NDA
Özellikle İngiltere’de uzun yıllardan beri içine kuru incir konularak yapılan kurabiyeler, kekler bağımlılık yaratmış durumda. Öyle ki, birkaç yıl önce bitkisel hastalık nedeniyle ihracatımızda aksama olunca İngiliz basınına manşet olmuştu. Kraliçenin sarayının bile vazgeçemediği kuru incirli kurabiyeler olmadan beş çayını nasıl içeceğiz diye ülke karalar bağlamıştı.
İşte böylesine değerli bir ürünün dünyanın en büyük üreticisi Ege’de yaşadığımız için şanslıyız. Ama tabi ki inciri alabiliyorsak. Geçen hafta tesadüfen girdiğim bir kuruyemişçide şok yaşadım. Tezgahın üzerinde kuru incir gözüme takıldı. İhracatı arttı diye haberini okuduğum için merak edip fiyatını sordum. “Kilosu 130 TL” cevabını aldım. Halbuki yaz sonunda yeni mahsul 50- 55 liraya piyasaya sürülmüş daha sonra kasım – aralık aylarında 85 TL’ye kadar çıkmıştı.
AMBALAJDA BİLE DEĞİL
Geçtiğimiz hafta ise İstanbul’da dünyanın en büyük turizm fuarları arasında yer alan Uluslararası Doğu Akdeniz Turizm Fuarı–EMITT vardı.
50 ülkeden 200’den fazla firmanın katıldığı fuarda erken rezervasyonun geçen yılın üzerinde olduğu bilgisi verildi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy bu yıl 35 milyar dolar turizm geliriyle 2019’daki rekorun yakalanacağını söylüyor.
Tarihi rekorun kırıldığı yıl 52 milyon turist gelmişti.
NÜFUSUN YARISI KADAR TURİST
Türkiye’nin nüfusunun 84 milyon 680 bin olduğu açıklandı geçtiğimiz günlerde.
Dereler taştı, yollar çöktü.
Neyse ki zarar fazla olmadı.
Ancak meteoroloji ve valiliğin İzmir için verecekleri tehlikeli hava alarmlarının giderek artacağı anlaşılıyor.
O nedenle iklim krizine dirençli bir kent olmak zorunda.
İstanbul’da son 50 yılın en yoğun kar yağışlarının kentte yol açtığı sorunlarla ilgili bir tartışma programında, İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyesi Füsun Sümer, önemli bir uyarıda bulundu.
Turizm eski günlerine kavuşmaya hazırlanıyor. Fuarlar da yine canlanacak. Türkiye’nin en eski fuar şehri İzmir’de yılın 365 günü fuar olmasının hedeflendiği açıklandı. Bence çok doğru bir karar. Bu yıl 11 yeni fuarla birlikte toplam 31 fuara ev sahipliği yapılacağını açıkladı İZFAŞ. Takvime göre haziran ile temmuz dışında her ay en az 2- 3 fuar var. Tarım ve hayvancılık, güzellik, kentsel dönüşüm, çevre ve geri dönüşüm bu fuarlardan sadece birkaçı.
Fuarlar ülkeleri, şehirleri bir araya getiren kocaman birer vitrindir. Buralarda sergilenen ürünlerden daha önemlisi kurulan ilişkilerdir. Ben pek çok iş insanından fuarlarda tanışarak başlayan ticari ilişkilerinin zaman içinde nasıl ortaklıklara, büyük fabrika yatırımlarına dönüştüğünün hikayesini dinledim.
Fuarlar son teknolojik gelişmelerin, konusunda uzman isimlerin İzmir’de toplanması demektir. İzmir İktisat Kongresi’nden beri fuarcılık geleneği olan İzmir’de 365 gün fuar hedefi bu kente çok şey kazandırır.
BAŞARININ SIRRI
Gazete Karşıyaka’da “Işığa şekil veren teknolojinin yaratıcısı” Karşıyakalı Engin Arık’ın hayat hikayesini kaleme aldı gazeteci arkadaşımız Fevzi Hepşenkal. Son derece samimi anlatılmış bir başarı öyküsü.
Engin Arık’ın ABD’de kurduğu Luminit adlı şirketin yarattığı teknoloji akıllı, telefondan, akıllı TV’lere, uçak ve otomobillerden, yüksek teknoloji aletlerine kadar pek çok alanda kullanılıyor. Şirket Los Angeles’ın ihracat şampiyonu olup bütün ülkeye örnek gösterilmiş.
Tabii hiçbir başarı boşuna gelmiyor. İlkokulda Karşıyaka’da başlayan eğitim, Bornova Anadolu Lisesi, ardından ABD Brown Üniversitesi’nde makine mühendisliği ve ekonomi, sonra Harvard Üniversite’sinde master ve doktora olarak devam etmiş.
Anadolu son 49 yılın en fazla kar yağışını aldı.
Kar yılı var yılı demektir.
Hasat açısından bereketli bir yıl geçirebiliriz.
Ama küresel ısınma etkisiyle havalar bir uçtan bir uca gidip geliyor.
Ya çok sıcak oluyor ya çok soğuk.
Ya hafta sonu İzmir’de olduğu gibi aşırı yağış geliyor ya da aylarca damla düşmüyor, göller bile kuruyor.
Harvard Üniversitesi’nde halk sağlığı çalışmaları yapan araştırmacılar, 1990-2018 yılları arasında 60 bin 882’si kadın, 31 bin 801’i erkek 93 bine yakın ABD vatandaşının beslenme biçimleriyle sağlıkları arasındaki ilişkiyi takip etmişler.
ALZHEMİER’E DA ÇARE
28 yıllık çalışma sonucunda her gün yarım çorba kaşığı zeytinyağı tüketenlerin kalp hastalıklarından ölme riskinin arada sırada ya da hiç tüketmeyenlere göre yüzde 19 daha az olduğu bulunmuş.
Sadece kalp değil, ölüme neden olan diğer rahatsızlıklara yakalanma risklerinin de yüzde 19 daha az olduğu ortaya çıkmış.
Her gün zeytinyağı tüketenler, Alzhemier ve Parkinson gibi sinir dokularının bozulması sonucu ortaya çıkan hastalıklardan ölüm risklerini de yüzde 29 azaltmışlar.
Zeytinyağı tüketenlerin kanserden ölüm riskleri yüzde 17, solunum hastalıklarına bağlı ölüm risklerinin ise yüzde 18 daha az olduğu tespit edilmiş.
Korona poliklinikleri önünde test yaptırmak için sıra bekleyenlerin kuyrukları uzayıp gidiyordu.
Diğer korona virüslerine göre 70 kat daha hızla yayılan Omicron varyantı maalesef 2022’nin ilk günlerini hepimize zehir etti.
Tahmin edildiği gibi günlük vaka sayısı 150 binleri aşarsa bu yılın ilk çeyreğinde de korona gündemimizi en fazla meşgul eden konu olacak.
Zaten araştırmalara göre 2021 yılında Kovid-19 salgını İzmirliler ve Ege Bölgesi için en büyük sorun olarak birinci sıraya yerleşmiş.
Kadir Has Üniversitesi tarafından her yıl tekrarlanan bir araştırmanın sonuçları yayımlandı geçen hafta.
‘2021 Türkiye Eğilimleri’ adlı araştırmada Ege için 2021’de en büyük sorunun koronavirüs olduğu ortaya çıkmış.