Osman Müftüoğlu

Mutlu sona bir tık daha yaklaştık

9 Nisan 2022
Pandemide her geçen gün işler biraz daha iyiye gidiyor.

Sadece Avrupa ve Amerika’da değil, ülkemizde de gelişmeler sevindirici. Bizde de vaka sayıları ve kayıplar her gün biraz daha azalıyor. Diğer taraftan Avrupa’da bazı ülkeler daha şimdiden karantina tedbirlerini kaldırmayı bile planlıyor. Mesela Almanya böyle bir karar aldı: 1 Mayıs 2022 itibarıyla koronaya yakalananların karantinaya girmesine yönelik zorunluluğu “kişisel karar” haline getirdi. Almanya’da 1 Mayıs’tan itibaren karantina uygulaması iyice esnetilecek ve “gönüllülük esasına dayalı” olacak.



BİR BİLGİ
DSÖ'DEN İYİ HABER

BİR iyi haber de Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Ghebreyesus’tan geldi. Ghebreyesus’a göre, COVID-19 salgınının 2022 sonuna kadar bitmesi eldeki en güçlü senaryo olarak görülüyor. Anlaşılan o ki MUTLU SONA BİR TIK DAHA YAKLAŞTIK. Ama bilelim ki hâlâ ve ısrarla hatırlatma dozu aşılarımızı ihmal etmemek zorundayız. Ve riskli alanlarda maske kullanmaya devam etmemiz gerekiyor. İYİ BİLGİ 1

Yazının Devamını Oku

Bahar yorgunuyuz

7 Nisan 2022
Bugünlerde konuştuğum her üç yetişkinden biri “Yorgunum hocam!” diyor. Haklılar! Bir taraftan “pandemi/salgın meselesi”, diğer taraftan etiketlerdeki “fiyatlar/pahalılık/enflasyon problemi” ve sanki bu ikisi yetmezmiş gibi bir de üzerlerine eklenen burnumuzun dibindeki “savaş ikilemi” çoğumuzu fazlasıyla yordu. Şimdi bunlara bir yenisi daha eklendi: “Bahar!”

Uzmanların çoğu kabul etmese de bana göre baharla ortaya çıkan özel bir “yorgunluk tablosu” kesinlikle var. Ve o tabloyu “bahar yorgunluğu” olarak tanımlayanlar haklılar. İtiraf edeyim, kenarından köşesinden de olsa bahar yorgunluğuna bu yıl ben de paçamı kaptırmış durumdayım. “Neyin nesidir bu bahar yorgunluğu hocam?” diyorsanız, buyurun...

BAHAR BİZİ NEDEN YORAR

KANAATİME göre, baharla gelen “cemreler” sadece “havaya, toprağa ve suya” düşmüyor. O cemrelerden “beden ve ruhlarımız” da nasibini alıyor. Baharın getirdiği doğasal ritmik değişiklikler, bedensel ve ruhsal biyoritmimizi de etkiliyor. Gündüz/gece, aydınlık/karanlık süreçlerinin değişmesi, ısı ve nem oranlarının/rakamlarının farklılaşması, tabiattaki iyon dengesinin yeniden yapılanması bu değişikliklere yol açan temel faktörler olmalıdır. Diğer taraftan bahar yorgunluğu biraz da beden ve ruhumuzun yeni mevsime uyum sağlamaya çalışırken verdiği ruhsal tepkilerin de beklenen bir sonucudur. Bitmedi! Bahar aylarında oluşan/sıklaşan polen alerjilerinin de -bahar alerjileri- bu yorgunlukta paylarının olduğu kesindir. ÖZETLE: Her ne kadar şair o güzel şiirinde “Beni bu güzel havalar yordu arkadaş” dese de bahar yorgunluğu zannedildiği gibi sadece “romantik bir yorgunluk” ya da yalnızca “şarkılara şiirlere konu, sıradan bir halsizlik” durumu değildir.

KISA BİLGİ
BAHAR YORGUNLUĞUNA 10 ÇARE

İLK 5

Yazının Devamını Oku

'Oruç-hastalık' ilişkisi

4 Nisan 2022
Daha önce de yazdım ama tekrarda fayda var: Bilelim ki bedenlerimizin “fabrika çıkış ayarları”, bir başka deyişle “imalat şartnamemiz” bize “Eğer günde 2 öğün beslenirseniz sağlığınız daha iyi olacaktır” diyor.

Sadece bu gerekçe bile akılcı ve dikkatli bir oruç düzeninin sağlık sorunu olmayan hemen herkese iyi geleceğini ifade ediyor. Diğer taraftan kalabalık ramazan sofraları sadece bedenlerimizi beslemiyor. Getirdiği huzur ortamı, neşe, sevgi, toplumsal kaynaşma nedeniyle ruhumuza da iyi geliyor. Kısacası söz konusu beden ve ruh sağlığını birlikte kazanmak olduğunda geçtiğimiz günlerde yazdığım gibi oruç mükemmel bir “iç doktor” görevi üstlenebiliyor. Ama bilelim ki herhangi bir sağlık sorunumuz söz konusu olduğunda o sorunun dikkatsiz ve yanlış oruç uygulamaları nedeniyle daha da derinleşmesi, kötüleşmesi ihtimali her zaman var. Hipertansiyon, kan şekeri dengesizliği, kanserler, reflü ve gastritler bu sorunların ilk akla gelenleri. İsterseniz gelin, bugün yine ve yeniden “oruç/hastalık ilişkisi”ne şöyle bir göz atalım.



VARAN 1
ŞEKER HASTALARI ORUÇ TUTSUN MU

Yazının Devamını Oku

Sağlık Bakanı’ndan 4 önemli açıklama

3 Nisan 2022
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca salgın boyunca hızlı, doğru ve halkı da sağlık çalışanlarını da gözeten bir performans gösterdi.

Eksikleri, noksanları yok muydu? Elbette vardı. Ama bir bütün olarak bakıldığında salgın sürecinde sağlık çalışanlarımızın tamamı da Dr. Fahrettin Koca ve ekibi de ellerinden geleni fazlasıyla yaptılar. Geçtiğimiz gün Dr. Koca ile yeni ve etraflı bir görüşme yapma fırsatı daha buldum. O görüşmede sayın Bakan -bana göre- önemli bazı açıklamalarda bulundu. Bugün o açıklamaları sizinle sıcağı sıcağına paylaşmanın doğru olacağını düşünüyorum. Bu açıklamaları aktarmadan önce şu bilgiyi sizinle rahatlıkla paylaşabilirim: Sayın Bakan’ı oldukça rahatlamış buldum. Sırtındaki yükün bir hayli hafiflemiş olduğunu hissettiği anlaşılıyordu. Sözü fazla uzatmadan o açıklamaların detayları için buyurun...



AÇIKLAMA 1
HEKİMLERE HÂKİM KORUMASI/GÜVENCESİ GELİYOR

Yazının Devamını Oku

Oruç iç doktordur

2 Nisan 2022
İsterseniz bu yıl yine o klasik ve sevimli cümlemiz ile başlayalım: RAMAZAN GELDİ, HOŞ GELDİ!

Ve yine hemen ardından her yıl olduğu gibi huzurla, keyifle, göğsümüzü gere gere şu bilgiyi bir daha tekrarlayalım: ORUÇ MUAZZAM BİR İÇ DOKTORDUR! Hatta biraz daha ileri gidelim: Ramazan ayı ve onun temel ritüeli “oruç görevi” muazzam bir sağlık tamircisi ve harika bir doğal iyileştiricidir. Zira farklı ülkelerde, farklı merkezlerde tekrarlanan birçok bilimsel araştırmada şu bilgi net ve açık olarak teyit edilmiştir: Aç kalma süremiz uzadıkça ve ramazandaki “iftar, sahur ritüeli”nde olduğu gibi 2 öğünle makul miktarda beslenmeye devam ettikçe kronik hastalıkları önlemede, iyi yaşlanmada, bedensel ve ruhsal huzuru yeniden kazanmada sağlığımıza bu güzel ay muazzam katkılar sağlıyor. Özellikle “iftar, sahur düzeni”ni dikkatle planlayıp gıda tüketimini fazla abartmazsak ramazan boyunca metabolizmamız daha verimli, enzimatik ve hormonal sistemlerimiz daha güçlü, detoks/temizlik organizasyonlarımız daha etkili çalışmaya başlıyor. Zira daha ramazanın ilk gününden itibaren muazzam bir iç doktor, yani OTOFAJİ mekanizması devreye giriyor. “Peki nedir, neyin nesidir otofaji?” diyorsanız buyurun...



İYİ BİLGİ
OTOFAJİ SAĞLIKTIR

Yazının Devamını Oku

Ruhu ıskalamayın

31 Mart 2022
Eğer iyi yaşamak özellikle de sağlığınızı güçlendirip korumak istiyorsanız sadece bedeninize odaklanıp ruhunuzu ıskalamayın. Hatta daha da ötesini hedefleyin...

‘O’nu biraz daha köpürtmeye, şımartmaya, iyi hayat yolculuğunuzun vazgeçilmez bir yol arkadaşı yapmaya çalışın. Zira pek çok araştırmada net ve açık olarak gösterildi ki mükemmel sağlığa giden yol, yani “bütünsel sağlık” hedefine ulaşabilmek, her şeyden önce beden ve ruhu birlikte koruyup kollamaktan geçiyor. Sadece bedensel sağlığa odaklanıp ruhsal sağlığı ihmal ettiğinizde ise mükemmel sağlık hedefine ulaşmanız imkânsız hale geliyor. Daha önce de yazdım: “Ruhu ıskalamak” modern tıbbın düştüğü en büyük hatalardan biridir! Bu hataya hiç olmazsa siz düşmeyin. Bedeninizi ruhunuzdan koparmayın.

BİR TAVSİYERUHSAL ECZANEYE DE BİR UĞRAYIN

YAŞINIZ ve sağlık durumunuz ne olursa olsun ruhu asla ıskalamamaya çalışın. Hayatla ilişkilerinizi daima ve imkânlar ölçüsünde olumlu tutmaya bakın. Mesela fırsat buldukça, hatta aklınıza geldikçe gülün(!), daima pozitif olmaya gayret edin. İnanç dünyanızı elinizden geldiği ölçüde zenginleştirin. Ve unutmayın ki üzüntü ve stres nasıl birer “ömür törpüsü” gibi çalışırlarsa, güçlü bir manevi yaşam da size adeta altın bir tabak içinde “sağlıklı ve huzurlu bir ömür iksiri” sunacaktır. Güçlü aidiyet duyguları, affedici ve merhametli bir duygusal yapılanma, bağışlamaya, hoşgörüye ve barışa odaklı bir hayat tarzı biçimi ruhsal eczanenin en etkili ilaçlarıdır.

BİR BİLGİ
HOLOGRAFİK İLİŞKİYE DİKKAT!

UNUTMAYALIM

Yazının Devamını Oku

Bahara baharat katın

28 Mart 2022
Zerdeçal, zencefil, tarçın, kimyon, karabiber, kakule ya da köri tozu olması fark etmiyor, güçlü bir sağlık için bahara mutlaka her gün bir ölçü(!) de farklı baharatlar eklemek gerekiyor.

Nedeni net ve açık: Baharatların her biri muazzam birer sağlık mucizesi. Kimi ANTİOKSİDAN gücüyle PASLANMAYI, kimi ANTİGLİKASYON gücüyle ŞEKERLENMEYİ, kimi de ANTİENFLAMATUAR gücüyle İLTİHAPLANMAYI önlüyor. İddia ediyorum! Yakında baharatların içindeki mucize maddelerin çoğunu “ilaç yerine” eczanelerde aramaya başlayacaksınız. Mahallenizdeki eczaneye gidip “Eczacı abla/abi, rozmarinik asit, kurkumin, gingerol ya da biraz kuminaliniz var mı?” diye soracaksınız. Baharı müjdeleyen yeni ve güzel bir haftaya başlarken tavsiyem şudur: Bu baharı elinizden geldiği ölçüde, ekonominiz müsaade ettiği ölçüde baharatlandırın. Özellikle 40’lı yaşların üzerindeyseniz hele bir de iyi ve keyifli bir yaşlanma yolculuğuna çıkmak niyetindeyseniz, özellikle kanserler ve bazı kronik hastalıkların, diyabet ve depresyon dahil bazı ruhsal sorunlarınızın çözümü için baharatlardan faydalanmayı unutmamalısınız. “Mesela hangi baharat hocam?” diyorsanız, bugün zerdeçalla yola çıkıyoruz...



İYİ BİLGİ 1
ZERDEÇALDA HAYAT VAR

Yazının Devamını Oku

Stresten boğuluyoruz

26 Mart 2022
Salgındı, ekonomik krizdi, savaştı derken en az kaygı sorunu kadar stres meselesi de neredeyse iliklerimize kadar işledi, bizi boğulma noktasına kadar getirdi.

Oysa çok iyi biliyoruz ki “stres meselesi” sağlığımızın önemli tehditlerinden biri. Özellikle son gelişmeler yani iki yıldır bizi kaygı kuyularına düşüren “salgın/pandemi”, parasal endişelerle üzen “ekonomi/enflasyon” ve biyolojik olanı, kimyasalı hatta nükleeri dahil hemen yanı başımızda devam eden “savaş” hepimizi stres denizlerinde yüzen yorgun ve kaygılı balıklara çevirdi. NETİCE ŞUDUR: Yaşadığımız bu kronikleşmiş stresleri önümüzdeki dönemde maalesef ciddi sağlık problemleri izleyecektir. Ve işte bu nedenle de hepimizin stres konusunda son derece dikkatli ve bilgili olması gerekmektedir.



İYİ BİLGİ
KAÇ YA DA SAVAŞ!

Yazının Devamını Oku