Çünkü şov için bölgede olmayanların başında geliyordu o.
Gerçekten yardım etmek için orada olanlardandı.
Bölgeyi ve yaşayıp gördüklerini korku filmine benzetmiş Bestemsu.
“Deprem bölgesinde insanların yanına gidip fotoğraf çekemesiniz, kıyafetler alıp önlerine atamazsınız. Orası deprem bölgesi, sirk değil” demiş.
Bunları diyor, çünkü dediklerini maalesef yapanlar vardı.
Hiç umursamadılar insanları.
Anlayamadılar onların da ‘onuru’ olduğunu.
Peki ne yapmak lazım söylesenize?
Madem illa atacağız o taşı.
İlk taşı en masum olanınız atsın o zaman, olur mu?
Kaç bin kişi...
Onların ailesi, bakmakla yükümlü oldukları kişiler...
Bunları görmezden mi geleceğiz?
Avukat ofisine gidiyor...
Restoranlar hizmet veriyor...
Peki ne yapmak lazım söylesenize?
Madem illa atacağız o taşı.
İlk taşı en masum olanınız atsın o zaman, olur mu?
Kaç bin kişi...
Onların ailesi, bakmakla yükümlü oldukları kişiler...
Bunları görmezden mi geleceğiz?
Avukat ofisine gidiyor...
Restoranlar hizmet veriyor...
Danla Biliç’i yemek çıkışında yakalamış Mustafa... Mikrofonunu hemen Danla’ya tutup, “Gayet iyisiniz bu süreci de gayet hızlı atlatıyorsunuz” diye sormuş.
Sonra da “Bu süreçte normal paylaşım yapanlara, sosyal medyanızdan kızardınız Danla Hanım” demiş.
Peki, muhabir kardeşim...
◊ Sen son bir haftadır ne yapıyorsun...
◊ Sadece gazetecilik mi yaptın mesela...
◊ Yemek yemedin mi? Sokakta yürümedin mi? Spor yapmadın mı? Evde film izleyip kahve içmedin mi? Arkadaşlarınla sosyalleşmedin mi?
◊ Ne yapsın istiyorsunuz insanlar? İster yemeğe gider, ister kahvesini yudumlar...
Kime ne?
Elbette saygımızı göstermeyi sürdüreceğiz.
Fakat biraz olsun normalleşmeye çalışmak, azıcık da olsa unutmak demek değildir...
Ne yapacak sahneye çıkanlar?
Onların orkestraları ne olacak?
Onların aileleri mesela?
Peki ya mekâncılar, garsonu, komisi, temizlik işçisi...
Bana ne onlardan demekle kapanmaz ki bu konu...
Böyle olaylarda müzik sektörü etkileniyor ilk...
Oluyormuş meğer.
Ben, 19 yaşında kendimi Kanal D Ana Haber’de buldum...
Çok kısa sürede stajyerliğimi bitirdim ve haber muhabirliği yapmaya başladım.
Diyordum ki her şeyi gördüm.
Savaşsa savaş, depremse deprem, darbe girişimi ise darbe girişimi, küresel bir salgınsa hay hay...
Ama yok...
Hayatın hiçbir evresinde büyük konuşmayacaksın.
“Her şeyi gördüm” demeyeceksin, demek ki daha göreceklerimiz varmış.
Tek başına savaşıyor Demet... Aslında açık giyinmeye, iddialı kıyafetlere karşı olduğundan yapmıyor bunu bence.
Diyor ki, ‘isteyen giysin fakat benden beklemeyin benim yaşım geçti.’ E doğru...
Ben de karşı değilim iddialı sahne kıyafetlerine ama sesi olmayanın, altı dolu olmayanın bunlarla konuşulma hevesine karşıyım.
Böyle giyinerek bir ‘halt’ ettiğini sananlarla doldu sahneler.
Eskiden böyle değildi ki...
Sesiyle, şarkısıyla günlerce aylarla konuşulurdu sanatçılar.
Ama bu videonun içeriği biraz başka. Dolu masalar, yapılan şovlar falan yok.
Çünkü restoran boş.
“Gözlerim beni yanıltıyor mu? Etlerin fiyatları 100 dolardan başlıyor ve 1190 dolara kadar çıkıyor” sözleriyle restoranı eleştiriyor sosyal medya fenomeni.
Salataların 1600 lira olduğu restoranda altın kaplamalı bir Tomahawk ise yaklaşık 22 bin lira. Bu fiyatlar herkese pahalı.
“Dolar hesabı yapınca Amerikalılara ucuz geliyor” demek koca bir saçmalık.
E haliyle bu fiyatlara restoranın boş kalması da çok normal... Nusret’i restoranlarını yurtdışına taşımasıyla falan alkışlıyoruz ama şu fiyatlara bir güncelleme yapmazsa İngiltere’de başına gelen Amerika’da da gelmek üzere...
Nokta atışı yapmışım