Orası sirk değil

Deprem bölgesinden dönen Bestemsu Özdemir’in açıklamalarını okudum ve tüm sözlerinin altına imzamı attım.

Haberin Devamı

Çünkü şov için bölgede olmayanların başında geliyordu o.
Gerçekten yardım etmek için orada olanlardandı.
Bölgeyi ve yaşayıp gördüklerini korku filmine benzetmiş Bestemsu.
“Deprem bölgesinde insanların yanına gidip fotoğraf çekemesiniz, kıyafetler alıp önlerine atamazsınız. Orası deprem bölgesi, sirk değil” demiş.
Bunları diyor, çünkü dediklerini maalesef yapanlar vardı.
Hiç umursamadılar insanları.
Anlayamadılar onların da ‘onuru’ olduğunu.
Eski püskü, yırtık, garip garip kıyafetlerini gönderdiler bölgeye, bırakıp gittiler bir köşeye.
Sosyal medyalarında depremzede paylaşımları yaptılar.
Hiç göremediler onların sarılıp ağlamaya ihtiyaçları olduğunu.
Olayın boyutunu, insanların gerçek ihtiyaçlarını kavrayıp anlatanlardan biri oldu benim için Bestemsu.
Umarım birçok kişinin daha anlamasına vesile olmuştur.

Nasılsın?

Haberin Devamı

Çok güzel bir sorudur nasılsın...
Ama bazen anlamını yitiriyormuş bu da...
Biz bazen ikili ilişkilerimizde karşımızdakinin iyi olmadığını bile bile sorarız yine...
Sonra aldığımız cevapla devam ederiz muhabbete.
Son günlerde ne bu soruyu sormak geliyor içimizden ne alacağımız cevabı duymak... Siz bir depremzedeye “Nasılsın” diye sorsanız ne olacak?
Ne cevap alacaksınız ki?
Ne diyebilir ki?
Yapanlar var...
Gülerek “Nasılsınız amca, teyze” diyenler var.
Sormayın bir süre...
İyi değiller.
Sağ salim atlatmışlar depremi, evet ama alışkanlıkları gitmiş.
Arkadaşları yok.
Her gün ekmek aldıkları fırın, peynir aldıkları market, su aldıkları bakkal yok.
Nasıl iyi olsunlar?

Sonra kızıyorsunuz

Bazen diyoruz ya “Şu köpekler bazı insanlardan akıllı” diye...
Kızıyorlar sonra...
“Hadi canım oradan” falan diyenler çıkıyor.
Ben dün sabah Kanal D’deki “Neler Oluyor Hayatta” programını seyrederken yine aynı şeyleri düşündüm.
Nur Tuğba Namlı ve Hakan Ural programda ‘İHH arama kurtarma’ ekibinin kahraman köpeği Angel ve eğitmenini konuk aldılar.
Sonra da kanalın bahçesinde tatbikat yaptırdılar ona.
Angel, 11 kişinin hayatını kurtarmış.
Nasıl kurtardığını anlatmaya çalıştılar.
Ben disiplinini gördüm Angel’ın, komutlara nasıl hızlıca uyduğunu seyrettim, tek işinin zor durumda olan bizler olduğunu fark ettim.
Onlara kötü davranan da, sevmeyen de biraz sorgulasın kendini.
İhtiyacımız olduğu zamanlar için nasıl eğitildiklerini anladım çünkü.

Kim haklı?

Haberin Devamı

İşletmeci Tayfun Topal, “Millet işsiz kaldı, acil normale dönülmeli, mekânlar açılmalı” diyor.
İzzet Çapa ise “Böyle bir dönemde eğlenmek için daha erken, biz mekânlarımızı bayrama kadar kapalı tutacağız” diyor.
Bu kararsızlık çatırdamaya, bu bilinmezlik uçuruma götürüyor sektörü.
İsteyen istediği gibi hareket etsin artık.
Mekânlarını açana “saygısız” demeyelim yeter.
İsteyen gitsin yemeğini yesin, isteyen müziğini dinlesin.
Garson hizmet versin, aşçı yemeğini yapsın...
Yoksa daha başka enkazların da altında kalacağız.

Yazarın Tüm Yazıları