24 yaşındayım ve 1 yıl 2 aylık evliyim. Evlenmeden önce 6-7 yıllık bir sevgililik dönemimiz oldu.
Ve şimdi bir bebek bekliyoruz, iki ayı kaldı aramıza katılmasına. Sıkıntım, eşim ailesi ne derse onu yapıyor, her dediklerine “tamam” diyor.
Biz bir konu hakkında konuşuyoruz ve düşünüyoruz.
Sonra annesiyle konuşuyor, o başka bir şey diyor ve bizim konuştuğumuz, karar verdiğimiz her şey havaya gidiyor... Eşim annesinin her dediğine “tamam” diyor ve onu uyguluyor.
Misal, evlenmeden önce “Kızımız olursa şu isim olsun mu?” dedi. Ben de kabul ettim. O kızın ismini koyunca, ben de erkek olursa onun adını koymayı teklif ettim ve anlaştık.
Sonra evlendik hamile olduğumu öğrendik. Bir gün kayınvalidem eşimi aradı.
Görümcemin 4 yaşımdaki kızına telefonu verdi ve “Bebeğe anneannemin ismini koy dayı” dedirtti.
Ve ben bunu hâlâ hazmedemiyorum. Ufacık çocuğu kendi oyununa alet ediyor ve böyle bir teklifte bulunuyor. Eşim o günden sonra “Kızımızın adı annemin adı olacak” demeye başladı.
Batı’ya özendikçe
değerlerimiz gidiyor
Ben muhafazakar bir insanım. 22 yaşında eşimle severek evlendim. Tam 21 yıl oldu ve 2 çocuğumuz var. Eşimle mutluyuz. Evlenmeden önce ne beraber yaşadık ne de flört ettik. Evlendikten sonra da anlaşmadığımız konular oldu ama hep anlayışla karşıladık. Sorunlarımızı çözdük.
Önüme ne gelirse okurum. Sizin yazılarınızı da toplumun gidişatını anlamak için severek okurum. Son okuduğum yazı gerçekten beni sinirlendirdi. Size yazan o kişinin yurtdışında yaşadığını söylüyor, “Burası Türkiye” diyorsunuz. O şahıs diyor ki önce beraber yaşasalardı bu sorunlar olmazdı.
İyi de Güzün Abla, yurtdışındaki yabancılar boşanmıyor mu? Bizden daha çok flört ediyor, bırakın birkaç ayı, yıllarca birlikte yaşıyor ama daha sonra evlenip, boşanmıyorlar mı? Madem birkaç ay beraber yaşamak sorunu çözüyor onlar neden boşanıyor? Bu ülkelerde de bizden kat kat daha yüksek boşanma oranları yok mu?
İşte bu cahilliğe çok kızıyorum. Tıpkı tecavüz olaylarındaki gibi... Diyorlar ki dini duygular baskıcı olduğu için tecavüzler var. İyi de Güzin Abla, neden Fransa’da her sene 75 bin kadın tecavüze uğruyor. Bunların sadece 10 bini şikayette bulunuyor. Maalesef öyle bir toplum olduk ki, başka ülkeleri o kadar yüceltiyoruz ki, hiçbir araştırma yapmadan sormadan etmeden. Yazık bu millete, Batı’ya özendikçe değerlerimiz gidiyor. Ondan sonra birileri çıkıyor, “Flört edin ki boşanmayın” diyor.
Merhaba Güzin Abla, ben 16 yaşında bir genç kızım. Okul hayatımda gayet başarılı bir öğrenciyim.
Ama dokuzuncu sınıfta babamın zorlamasıyla beni okuldan aldılar. “Kızlar okumaz” dediler. Dokuzuncu sınıfı açıktan okudum ve geçen sene onuncu sınıftayken koronavirüs çıktı, evlerde kaldık.
Bu son senem ve yine de online derslerimi aksatmamaya çalışıyorum. Kiloluyum, yüzümde lekeler var ve kendimi çirkin hissediyorum. Ama bazen de aynanın karşısına geçip, “ben kusurlarımla da güzelim” diyebiliyorum. Maddi olarak çok şükür geçinebiliyoruz, istediklerimizi alabiliyoruz, bu konuda pek derdim yok.
Gelelim en büyük sıkıntıma, özellikle de bu pandemi döneminde daha da hissettiğim ve giderek artan aile baskısı...
Babam biraz eski kafalıdır. Genç bir kızım, arkadaşlarımla dışarı çıkmak, gezmek, gençliğimi yaşamak istiyorum.
Ama babam özellikle de kız olduğum için izin vermiyor.
Bazen izin veriyor ama yine de beni strese sokuyor.
Eşimle 10 senedir evliyim. Bunun 7 senesi kanser hastası kızımızla uğraşarak geçti. Yorulduk ama kızımız artık iyi.
Kızım okula başladı fakat eşimle ayrılma noktasına geldik.
Ben 25 gün önce evden ayrıldım. Aslında 1 evladım daha var. Kızım ise büyüğü...
Sonra birbirimize bir şans daha tanımak istedik ve barıştık. Ama eşim şimdi bana güvenmiyor. Evi bir daha terk etmemden korkuyor.
Ben de ona güvenmiyorum.
Ben eşime saygısızlık yaptım, o da anlayışlı olmadı.
Eşimi çok seviyorum, o da beni seviyor. Bana yardımcı olun. Ne yapmalıyız?
Ben üniversite 4. sınıf öğrencisiyim ve sınıf arkadaşımla ilk senenin başından beri ilişkimiz var.
Fakat koronavirüs dolayısıyla okullar uzaktan eğitime geçtiği için yaklaşık bir buçuk yıldır hiç görüşemedik, ayrı şehirlerdeyiz.
Erkek arkadaşım kendi halinde biri. Fakat benimle doğru düzgün ilgilenmiyor.
Bu arada ben 3 ay önce bir dil öğrenme uygulamasından Rus bir adamla tanıştım.
O 27 yaşında, benden 5 yaş büyük ve çok iyi anlaşıyoruz.
İkimiz de birbirimize karşı bir şeyler hissediyoruz.
Benimle çok ilgileniyor ve çok romantik. Fakat ilişkim olduğu için sevgili olamıyoruz.
Güzin Abla, sizi sürekli takip ediyorum. Psikoloğa gidemeyecek durumda olan bizlere yardımcı olduğun için çok teşekkür ederim.
Benim sıkıntım ise kendimle.
Etrafımda kimin ihtiyacı varsa hep yanlarında olmaya çalışıyorum ama hiç vefa ve sevgi göremiyorum.
Herkes, kötü günleri atlatınca bir daha ne arıyor ne soruyor...
Hiç dostum yok.
Aylarca kimseyi aramasam, “Ne oldu ki bu kız acaba? Niye aramıyor” diyen olmaz.
9 yıllık evliyim, 2 çocuğum var. Eşimle aram aslında iyi ama ben yine de kendimi yalnız ve mutsuz hissediyorum. Çocuklarıma da çabucak sinirleniyorum. Sabırsızım... Hiç tahammülüm yok. Ama başkalarına karşı aşırı anlayışlı ve kibarım.
Eşim çok kızıyor bu duruma.
Merhaba Güzin Abla, ben 1.5 yıllık evli bir kadınım.
Evliliğimizin başında eşimi çok seviyordum ama eşim bana hep yalan söyledi, her konuda ama özellikle de maddi açıdan.
Kumar oynamış, bana aylarca “Borç ödüyorum” diyerek maaşından eve hiç harcama yapmadı. Benim adıma zamanında kredi çektirdi, bu yüzden de çok zor günler yaşadık.
Benim evlenmeden önce 3 yıl süren bir ilişkim olmuştu. Ailem sevgilimi istemeyince ayrılmıştım...
Ama şimdi çok mutsuzum Güzin Abla. Eşim borçları çok kafaya takıyor. Başını telefondan kaldırmıyor, sürekli sağa sola mesaj atıyor. O böyle yaptıkça ben hep pişmanlık yaşıyorum.
Aslında beni sevdiğine inanıyorum.
Bu maddi sıkıntılar hayattan soğuttu artık beni. O böyle yaptıkça hep rüyalarıma eski sevgilim giriyor.
Önceden kendimi çok suçlu hissederdim ama artık eşim de benimle ilgilenmiyor. Bir de ben çok inat ettim Güzin Abla. Aslında ailem eski sevgilim gibi eşimi de istemedi.
Eşimle 4 yıl boyunca ayrılıp barıştığımız bir ilişkimiz oldu. 6 aydır da evliyiz.
En baştan beri ailesi beni hiç istememişti. 4 yıl boyunca ayrılıp ayrılıp barıştık. Ama baktılar eşim benden başkasıyla evlenmiyor, zorla beni istemeye geldiler ve evlendik. Nişanlılık dönemim çok problemli geçti.
Ailesi, ailemi ve beni hep küçük gördü. Ben âşık olduğum için ailem her daim alttan aldı, yapıcı bir tavır sergiledi.
Evlendiğimizde eşimin ailesinin evlerinin üst katına taşındık. Ama hiç özelimiz olmadı. Evimizi döşerken bile kayınvalidemle görümcem her şeye karıştı.
Evlendikten bir ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Lakin eşimin ailesi bebeğimi istemedi. Beni kürtaja zorladılar.
Kürtaj sonrası fiziksel ve psikolojik olarak çöktüm. Ailemin, eşimi ve ailesini istememesine rağmen evlendiğim için boşanmaya korktum.
Eşimi her daim alt kata çağırıp bana karşı doldurdukları için tartışmalarımız eksik olmadı.