Gamze Güven adı sizlere bir şey ifade etmeyebilir.
Günlük market alışverişlerinizde sıklıkla el attığınız gıda ürünlerinin ambalaj tasarımlarda onun imzası var.
Hatta kimi zaman ürünün tasarımında bile.
Nitekim Gamze Güven’in tasarladığı bombeli, delikli Eti Karam Çikolata ile mozaik desenli Eti Tutku Çikolata tasarımları geçen ay Fransa’nın en önemli tasarım ödülü olan ‘Observateur du Design’ ödülünü kazanmış.
Türkiye’nin ilk kuşak endüstriyel tasarımcılarından Gamze Güven ile benim tanışmam Komili’nin yuvarlık hatlı zeytinyağı şişeleri vasıtasıyla oldu.
İnce beli nedeniyle kolay kavranan şişeleri ilk gördüğümde nedense bunun bir kadın tarafından tasarlanmış olabileceğini düşünmüştüm.
Haklı çıktım.
Balık çiftliklerinin çevreye zararları açısından “iki yanı keskin bir bıçak” olduğunu yazmıştım.
Ancak özellikle Güllük Körfezi çevresinde yaşayanların, bölgede sualtı sporları yapanların tepkilerinden denizdeki kirliliğin vahim boyutlarda olduğunu anlıyorum.
Salı günkü yazıya ilk tepkiyi veren Sedat Ergin, geçtiğimiz yaz aylarında körfezde “elleriyle ölü balıklar topladığını” hatırlattı.
Bizzat gördüklerinden yola çıkarak yazdığı iki yazı yazan Ergin, Güllük’teki çevre kirliliğiyle ilgili hem Kılıç Holding’in, hem Çevre Bakanlığı’nın açıklamalarından ikna olmadığını belirtiyor.
Ergin’e göre, balık çiftliklerinin kirliliğiyle ilgili hazırlanmış bilimsel raporlarda çelişkiler var.
Esas sorun ise denetimsizlik.
Yıllardan beri Güllük Körfezi’nde sualtı sporları yapan Vakko Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jeff Hakko gönderdiği e-postasında, sualtında görüş mesafesinin giderek düştüğünü söylüyor.
Sualtı tutkusuyla bilinen
Balık çiftliklerinin çevreye zararları açısından “iki yanı keskin bir bıçak” olduğunu yazmıştım.
Ancak özellikle Güllük Körfezi çevresinde yaşayanların, bölgede sualtı sporları yapanların tepkilerinden denizdeki kirliliğin vahim boyutlarda olduğunu anlıyorum.
Salı günkü yazıya ilk tepkiyi veren Sedat Ergin, geçtiğimiz yaz aylarında körfezde “elleriyle ölü balıklar topladığını” hatırlattı.
Bizzat gördüklerinden yola çıkarak yazdığı iki yazı yazan Ergin, Güllük’teki çevre kirliliğiyle ilgili hem Kılıç Holding’in, hem Çevre Bakanlığı’nın açıklamalarından ikna olmadığını belirtiyor.
“Balıksız kalmak” esasında sadece bizim değil dünyanın sorunu.
Time Dergisi’nin geçen ay kapağı tam da bu konuya yani “balığın geleceğine” ayırmıştı.
“Denizlerde balık avlanmanın sonuna mı geldik” sorusunu ortaya atan dergiye göre, “kültür balıkçılığı” doğadaki balıkları korunmanın tek çaresi.
Bizim denizlerimizde olduğu gibi okyanuslarda da insanlık tarihinde ilk kez bazı balık çeşitleri yok olmanın eşiğinde.
www.bebek.com 2000 yılında genç anne babalara doğum öncesi ve sonrası bilgi aktarmak kurulmuş
bir site.
Yeni doğmuş bebeklerini kollarına aldıklarında ne yapacağını bilmeyenler için doğru adres.
Bebeği doğar doğmaz eşiyle birlikte faydalı bilgi peşine düşen Halil Erdoğmuş’un aklına böyle bir site kurmak gelmiş.
Erdoğmuş, bilgisayar mühendisi filan değil. İşletme okumuş.
Ne ki kurduğu siteyi ayakta tutmak pek kolay olmamış.
Erdoğmuş anlatıyor: “2000’li yılların başında reklam alamadık. O günlerde bize reklam verecek P&G, Nivea, Milupa’nın e-posta adresi bile yoktu. Bebek Dergisi’ne bin dolara reklam verirken bizim internet sitesine verecekleri 200 dolara reklam akıllarına yatmıyordu.”
Hollanda Başkonsolosu Onno Kervers, Alvimedica Sağlık Ekipmanları CEO’su Dr. Cem Bozkurt, Hollanda Yabancı Yatırım Ajansı’ndan Deniz Mısır ile Çetin Kımızzade ve bendeniz.
Öğle yemeği küçük bir kutlama anlamında.
Zira Dr. Bozkurt kısa bir süre önce Hollanda’nın Assen şehrinde, şirketinin ürettiği tıbbı cihazları geliştirmek için bir Ar-Ge Merkezi açtı.
Kalp damarlarında “tıkanma riskini en aza” indiren stendi Türkiye’de üretmeyi başaran Dr. Bozkurt’un Hollanda’daki yatırımı tamamlandığında 3,5- 4 milyon euroyu bulacak.
Bozkurt
Yıllar önce Pakistan eski Devlet Başkanı Pervez Müşerref’i gecenin bir vakti İslamabad’daki konutunda birlikte ziyaret ettiğimiz ANGİKAD (Ankaralı Girişimci İş kadınları Destekleme Derneği) Başkanı Devrim Erol, ürettiği traktörlerle tarlalarda devrim yapan Zeynep Erkunt ve şimdi Güven Hastanesi’nin ikinci nesil sahipleri Nüket Küçükel Ezberci ile Banu Küçükel.
Hastanenin ilginç hikâyesini Banu Küçükel’den dinliyorum.
Esasında hastanenin hikâyesiyle Küçükel ailesinin de hikâyesi içe içe geçmiş.
Zira bugünkü sahipleri tam anlamıyla “hastane koridorlarında” büyümüşler.
Olcay Sunucu ile tanışıklığımız beş-altı yıl öncesine dayanıyor.
O dönemde Yaşar Holding Operasyonlar Müdürlüğü’nü yürüten Olcay Sunucu şimdi Söktaş Grubu bünyesindeki Moova Gıda’nın CEO’su.
Yeni kartını uzattığında hemen Moova’nın ne anlama geldiğini soruyorum.
“İnek sesi ve Söke Ovası’nın bir araya gelmesiyle ortaya çıktı. İngiliz kurumsal marka uzmanı Landor şirketiyle iki yıldan beri çalışıyoruz. Moova markasıyla ilgili 400 sayfalık kitabımız var” diyor.
Moova markasının ‘grafik dili’ de varmış.
Logodaki yuvarlak şekil sütü, üçgense peyniri simgeliyormuş.
17 yıldan beri gıda sektöründeki Olcay Sunucu ‘yeni bebeğim’ dediği Moova için oldukça heyecanlı.