Bana göre çok önemli bir gelişme... Eminim Dışişleri Bakanlığı’nın pazar günü mesai konularından birisi, hatta öncelikli olanı budur. Çünkü Sinan Narin’in tutuklanmasıyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun birebir ilgilendiklerini biliyoruz... Eğer ben “iyi niyetli bir senaryo” içinde değilsem...
Aynı gün Adalet Bakanı’nın ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne saldıran şüphelilere kovuşturma izni vermesi de sıradan bir haber değildir.
Hatta Washington’dan Sinan Narin’le gelen pasa karşılık güzel ve hızlı bir jest olmuştur diyebilirim.
Çünkü... Sinan Narin geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Washington ziyareti sırasında Türk Büyükelçiliği önünde izinsiz gösteri yapan PKK/YPG’li teröristlere karşı çıktığı için gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı.
Yani olay Türkiye Büyükelçiliği’ne yapılan bir saldırıydı...
ABD Sinan Narin’i şimdi serbest bıraktı.
Haberin geldiği günün ertesi bu defa Ankara’dan çok önemli bir karar geldi...
Adalet Bakanı Gül, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne ateş eden sanıklarla ilgili olarak savcılığa “kovuşturma izni” verdi.
Özellikle amatör denizcilerden...
Yani bir şekilde kazancını, hayatını denizlere bırakmış...
Denizde yaşamak için bir tekne edinmiş amatör denizciler...
Diyorlardı ki:
- Marinalarda Euro üzerinden kiralama yapılıyor. Niye?
- Marinaların Euro gideri mi var?
- İşçilerine, palamarlarına Euro mu ödüyorlar?
- Elektriği, suyu Euro ile satıyorlar. Elektriği, suyu Euro ile mi alıyorlar?
Yan yana, kol kola, omuz omuza, kahkahalarla. Ben bu listeye bakınca sormak istedim...
“İnsanlık dünyaya böyle kardeşçe başlıyor da... Kim serpiyor bu ayrılık tohumlarını, kamplaşmaları, ayrışmaları, nefreti, öfkeyi?”
İşte...
Süryani Filippos ve Kristina... Sıra arkadaşları Kürt kökenli Besse ve Siyament... Şilan... Yanlarında Arap kökenli Rahmetullah ve Elif... Birlikte oynadıkları Sevcan, Fırat, Mehmet... Yalnızca bu sınıf bile yetmez mi bu topraklardaki zenginliği anlatmaya...
Van’da Akdamar Kilisesi’ndeki ayin de bunun bir örneğidir.
Türkiye Ermenileri Patrikliği Patrik Genel Vekili Başpiskopos Aram Ateşyan Akdamar’daki ayin için ne diyor:
“Bu kilisemizde ayin yapacak olmamız ülkemizde barış içinde yaşadığımızı göstermesi açısından çok değerlidir
İslam sanatının en güzel mimarilerinden birisi olan sarayın tavanına, duvarlarına, neredeyse her sütununun üzerine işlenmişti o söz...
Bir yemin gibiydi. Tevazuun Allah katındaki şifresiydi...
Dini bilgisine, şiir sevgisine çok güvendiğim bir gazeteci dostum saraydan çıkarken sormuştu:
“Fatih, bu sarayın mesajı nedir sence?”
Durmuştum...
Hızla devam etmişti:
“Allah’tan başka galip yoktur... Allah’ım beni kibirden koru” diyordu...
Sonra uzun ve keyifli bir sohbetimiz olmuştu...
Lucky teknesinin sahipleri Göcek’in ünlü koyu Göbün’e bağlanıyorlar.
Hemen ardından botlarına atlayıp yemeğe çıkıyorlar.
Ve masaya oturduktan on dakika sonra tekneden dumanlar yükselmeye başlıyor.
Bir panik... Aman Allahım...
Teknenin kaptanı derhal koşuyor.
Ancak ne mümkün.
Fiber tekne cayır cayır yanmaya başlıyor.
O sırada Göbün’ün işletmecisi Muammer ve ekibi yangın söndürücüler ile tekneye koşuyorlar. 10 civarında yangın söndürme tüpünü boşaltmalarına rağmen alevler sönmüyor.
Görevimiz tehlike....
İstihbarat savaşları...
Bir film setindeyiz sanki...
Kilometrekarelerce bir film seti... İçinde her tür oyun var.
Şu aralar bu anonsu Ege’de avlanan birçok balıkçı kaptan alıyor...
Niye mi?
Av sezonu açıldı ya...
Önüne gelen Türkiye’yi avlamak istiyor...
“Halkın savcısı” diye bilinirdi.
Hayatı boyunca haktan, hukuktan, adaletten, özgürlükten ve insandan hiç taviz vermedi. 88 yaşında hayata veda etti.
Şimdi onlar, bir büyük yayınevinin sahipleri. İnternet kitapçılığıyla başladıkları yayıncılık giderek büyüdü.
Hayalleri vardı.