Peki bundan sonrası?
“Pazartesiden itibaren normalleşir. Seçim sonuçları kesinleşir. Kazanan mazbatasını alır. Bu dakikadan sonra bir anormallik olmaz. Olamaz... Türkiye pazartesiden itibaren normalleşir.”
Yani?
AK Parti de kazansa CHP de kazansa sonuçta herkes işine bakar. Tabii arada seçimle ilgili hırsızlık noktasında kriminal bir şey çıkmazsa...
Böyle bir iddia başka bir noktaya götürür Türkiye’yi...
Nitekim AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, “Organize işler var” diye bir açıklama yapıyor.
Tabii bu çok ağır bir açıklama... Yavuz da bir hukukçu olduğu için elbette ciddiye alınmalı...
Kriminal dediğim de bu zaten...
Sizce nerede çekilmiş olabilir?
......
Güney Fransa? Güney İtalya? Antalya?
Hiçbiri...
Arkadaşlar bu fotoğraf 2013 yılında Van Gölü’nde çekilmişti... Van-Bitlis Uluslararası Su Sporları Festivali’nde. Bir de şu fotoğraf var...
Dönemin valisi
“Biz şu ilçede şu kadar daha oy aldık. Rakibin oyu eksildi.”
Diğeri:
“Hayır, öyle değil. Bizim adayın oyları yükseldi.”
16 milyon seçmeni olan İstanbul üzerinde neredeyse bir “algı savaşı” yaşanıyor.
Oysa AA’nın gece hiçbir açıklama yapmadan yayın durdurmasının ötesinde her şey kuralına göre gidiyor.
İtirazlar var.
Bazı oylar yeniden sayılıyor.
Bu işlem hukukun içinde mi?
Her parti bu seçimlerden kendine göre bir sonuç çıkartacaktır.
Başarılar da var, kayıplar da...
Sırasıyla gidersem...
Güneydoğu’da kayyımlar arkasına devleti alıp hizmeti yapınca, millet karşılığını vermiş. HDP’nin “kale” dediği Şırnak AK Parti’ye geçti. Hem de yarı yarıya bir farkla.
Ağrı’da da AK Parti kazandı.
Bitlis yine öyle. Hem de ciddi oy farklarıyla.
Iğdır’da ise cumhur ittifakının adayı MHP’li aday HDP’yi geçerek belediyeyi aldı.
Ve Hakkâri...
Bugün sandık başındayız.
Gece sonuçlar netleşecek.
Kazanan, kaybeden ortaya çıkacak.
Bunları uzun uzun analiz edeceğiz.
Ama ben bugünden şu üç beklentimi yazmak istedim:
1) EN YÜKSEK KALİTEDE DEMOKRASİ: Bir toplumun demokrasiye olan inancı, seçime katılma oranıyla doğru orantılıdır. Umarım bu seçimlerde dünyaya örnek olacak bir katılım oranı görürüz.
2) ENGELLİLER İÇİN NE OLUR: Bakın bu bir yerel seçimde o şehirleri, ilçeleri, beldeleri yönetecek kişileri seçeceğiz. Ama her seçimde kucakta, sırtta kargatulumba taşınan engelli vatandaşlarımızın, yaşlılarımızın fotoğrafları bana şunu söylüyor: “Yine mi akıllanmadık”.
Üstelik bu yerel seçimde engelli vatandaşımızın günlük yaşamıyla ilgili çözümü bulması gereken kişiyi seçiyoruz.
Henüz 11 yaşında...
Kim bilir hangi alçak ya da alçaklar kıydı sana...
Zeynep önceki gün aniden ortadan kayboldu. Sonunda mahallesinden 2 kilometre uzakta, metruk bir evde ölü olarak bulundu.
Bu haberi aldığımda yine gözyaşlarım düğümlendi.
İçimde camlar kırıldı.
Ah canım kızım Zeynep...
Biliyorum...
Sana
“İstanbul ortadaymış. Acaba kim alır?”
Sonra anket sohbeti başlıyor...
“Birkaç puan fark varmış.”
Ya da... “Falanca parti 2 puan önde ama yüzde 10 kararsızlar dağılmadı.”
Tabii benim de bir sorum var: “Dün Yenikapı’daki cumhur ittifakı mitingine katılan halkın heyecanı, aşkı, kalbinin atışı acaba anketlerde hangi grafikte vardır? Bu heyecan hangi soruyla anlaşılır?”
Ya da... “Halkın bu heyecanı hangi istatistiktedir?”
Böyle soruyorum çünkü... Anketlerde olmayan şey, heyecandır, duygudur, aşktır...
Yenikapı işte bunu gösterdi.
İstihbarattan polise, jandarmaya kadar uzanan devletin en önemli makamlarından birisinde oturuyor.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu.
Dün sayılar veriyor. İsimler veriyor. Yani öyle kulaktan dolma bir durum da yok.
Diyor ki:
“Şanlıurfa ve Adıyaman bugüne kadar PKK’nın sızmadığı yerlerdir. Şimdi orada Saadet Partisi ile PKK ittifak etmektedir. Apo’nun yeğeni Ömer Öcalan kapı kapı Saadet Partisi’nin kazanması için çalışmaktadır. İstanbul’da 325 HDP’li ve PKK’lıyı CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nden aday yaptılar. O zaman biz neden 94 belediyeyi görevden aldık, neden evlatlarımız şehit oluyor”.
Bu sözleri İçişleri Bakanı söylediğine göre devletin elinde ciddi bulgular, deliller vardır.
“300’ü aşkın” demiyor. “Onlarca” demiyor.
“325”