Bunlar her şeyi açıklayamaz.
Ama bazen bir insan sesi...
“Ruh mesafesinde” olduğu için, her şeyi anlatabilir.
İşte o sesi anlatıyorum bugün.
Yani...
Mutsuzluğun bir yakasından, mutluluğa geçen sesi...
İntiharın kıyısından dönüp hayata tutunan o sesi...
Necmiye...
Peki ne var?
Terör var... Kaçakçılık var... İşsizlik var... Umutsuzluk var. Kış şartları var. Yollar kapalı. Merkeze ve ticarete uzaklık var.
İşte böyle bir şehri konuşuyoruz arkadaşlar.
Yıllarca kendi çetin coğrafyasına hapsolmuş bir şehir.
Öyleyse neyi konuşuyoruz.
Şöyle başlıyor cümleye:
“Kolları sıvadık. Önce şu şehri bir düzenleyelim dedik...”
Sonra...
Bunu bilemiyorum...
Ama önceki gün Rusya’nın en gelişmiş savaş uçağı İstanbul üzerinde 15 dakikalık bir antrenman uçuşu yaptı ya...
İşte bunun anlamını biliyorum.
SU-35 savaş uçağı gökyüzünde hünerlerini sergilerken ona bu izni veren Türkiye, aslında ABD’ye açıktan şöyle demiştir:
Bir NATO üyesi olarak ülkemi savunmak için senden hava savunma füzesi istedim. “Kongre” dedin, vermedin.
İnsansız hava uçağı istedim. “Kongre” dedin, vermedin.
Sonra F-35 savaş uçağının ortak üretimi için milyarlarca dolar verdim.
Şimdi Rusya’dan senin vermediğin savunma füzelerini aldım diye beni F-35 uçaklarını vermemekle tehdit ediyorsun. E o zaman kusura bakma...
Ve şöyle dese:
“Dağda çözüm olmaz. Çözüm demokrasidedir. Çözüm halktadır. Elbette o çocuklar annelerine kavuşmalıdır. Analar ağlamasın.”
Çok iyi biliyorum ki...
HDP siyaseti içinde bunu böyle düşünenler vardır.
Bir adım atmak isteyenler vardır.
Ama onlar değil...
“Bu ülkede savaş var. Kürt sorunu demokratik çözüme kavuşturulmadığı müddetçe gerillaya katılım da devam eder” diyenler öne çıkıyor.
Çünkü PKK hâlâ baskı yapıyor. Ve işte o PKK Türkiye’de kaybettiği gücü Suriye’nin kuzeyinde arıyor.
Çektim ama içim acıyarak...
Bunca yıl polis muhabirliğinden siyaset muhabirliğine kadar her fotoğrafı çekinmeden çeken ben...
Bu defa utandım.
Onları çekerken utandım.
Fazla yaklaşamadım.
Neden mi?
Anlatayım...
Önce fotoğraflara bakalım.
Sonra yorumlayalım.
Bu Amerikan zırhlı konvoyu Suriye ile Türkiye arasındaki güvenli bölgede Türk askeriyle birlikte yapacağı ortak devriye için yola çıkmış.
Gideceği yer Tel Abyad kenti.
Zaten AFP de haberi böyle geçiyor.
Ama dikkatle bakarsanız, ABD konvoyunun arkasında beyaz sivil araçlar görülüyor.
Ve en gerilerde bir beyaz araç daha...
İşgali durdurmak isteyen bürokrasinin yıllarca nasıl oyalandığını.
Yıkım için uğraşan belediyelerin elinin kolunun nasıl bağlandığını anlatmıştım.
Hatta Marmaris Belediyesi’nin en yetkili ağzından aktarmıştım:
“3 bin kadar yıkım kararı var. Ama bölge idare mahkemelerinden durduruyorlar. Elimiz kolumuz bağlanıyor.”
İşte en çarpıcı örneği...
Bodrum...
Yıl 2015...
İnşaat şirketi, Türkbükü’nde 365 villa inşaatı için harekete geçiyor.
Çevre Bakanlığı’nın genel müdürü, Bakan Murat Kurum’un danışmanıyla konuşurken şöyle diyor:
“Şu anda helikoptere bindik, Bodrum üzerine doğru havalanıyoruz. Ardından Marmaris ve çevresi...”
Neredeyse her gün, kıyılarımız üzerinde bir “kartal göz” dolaşıyor.
Ve elbette denizden kontrol...
Niye mi?
Çünkü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın verdiği talimat çok kesin...
Ve süresiz uygulanıyor.
KAÇAK YAPILAR İÇİN SON 10 GÜN