Almanya gibi sakin, şaşırtıcı bir gelişmenin olmadığı, her şeyin rutininde yürüdüğü bir ülke olsaydık cevapta basit olurdu;
- ‘Ep aynı beyaa, ep ayni...’ der geçerdik.
Ama burası canım Türkiyem...
*
Bu memleketin ahvali nasıl anlatılabilir ki! Detay versen anlamaz, boşuna yoruluruz. Ben de kolayını seçtim;
Atları kaybettik,
Kargayı uçurduk,
Acılar elbette sayılarla ifade edilmez.
Durumumuzu başka türlü anlatamıyorken Kovid-19 da dalgasına bakıyor…
Bu kaçıncı dalga?
Sanırım 3.
Böyle devam ederse dalgalar tsunamiye dönüşecek.
56. maddesinde ‘sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması’ ile ilgilidir demişiz ve; “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir” diye de lafı çakmışız.
*
Ödev!.. Devlete ve vatandaşa birlikte yüklenmiş.
Çevrenin geliştirilmesi, çevre sağlığının korunması ve kirlenmesini önlemek işinin yerine getirilmesi veya yapılması kişinin vicdanından doğar.
Yasa açısında da gerekli ve zorunlu görülen bu durum ‘iş ve davranış olarak’ devlete yüklenmiştir.
DOĞAYI KORUMADA ROLLER
Ödevin yerine getirilmesinde, işin gerçekleştirilmesinde roller sırasıyla şöyle paylaşılıyor;
Birçok şeye ‘Türk tipi’ demeye nasılsa alıştık, mesela ‘Türk tipi başkanlık sistemi’ gibi.
Hala yerli yerine oturmasa da, giderilemeyen bir takım eksiklikleri ve tıkandığı yerler olsa da sonuçta ‘Türk tipi’, bizim icadımız…
AKIL, BİLİM VE PANDEMİ
Pandemiyle mücadeleyi deneme yanılmayla sürdürüyoruz.
Bilim Kurulunun bu süreçte çok etkin olduğunu iddia etmek yanıltıcı olabilir.
Önlemler vatandaşlara güven vermedi, vermiyor.
Efendim;
Bursa’mızın Yunuseli Havaalanı varken zamanın rantçıları tarım kenti Yenişehir ilçemizden toprak toplamaya başlamışlar, sonra da kentin turizmini, sanayisini, ekonomisini uçurtmak propagandasıyla 1944 yılından beri askeri üs ve havaalanı olarak kullanılan tesislere ilave pist ve donanımlar yapılmasını teşvik etmişler.
Pistler yapılmış.
2001 yılında da “askeri - sivil havaalanı” olarak yolcu taşımacılığına başlamış.
İLK AÇILIŞ TÖRENİ
Bursa Yenişehir Havalimanı’nın açılışı için yapılan sade törene ben de katılmıştım.
Mutlu, sağlıklı, huzurlu, şanslı ve başarılı insanlar nasıl düşünürler, nasıl dilekte bulunurlar meselesi ince bir konu. Sanırım onlar iyimser olmayı, pozitif ve olumlu düşünmeyi alışkanlık haline getirmişler.
Yaşamda karamsarlığa yer vermemeli.
Hayata olumlu bakan insanlar genellikle;
Strese girmez.
Sakin olur.
Mide krampları olmaz.
Karanfiller dağıtıldı, süslü açıklamalar yapıldı.
Çentikli günlerden olduğu için rutine bağlanan konuşmalar, kutlamalar, anmalar, yer yer de protestolar yapıldı.
Şunu söylemeliyim ki Türkiye’de “kadın meselesi” politikacıların propaganda malzemesi olmamalıdır.
Toplumsaldır, geniş ve derin, köklü bir sorundur.
Kadın için dezavantaj olan konuların düzeltilebilmesi için uzun süreli ve istikrarlı süreçlere ihtiyaç vardır.
*
Herkesin kafasında farklı kadın olgusu var;
Ardından Pandemi yasakları ve vakaların artışı, işsizlik, geçim sıkıntısı, paramızın yabancı paralar karşısında yine değer yitirmesi geldi.
KARANFİLLER DAĞITILDI
Karanfiller dağıtıldı, süslü açıklamalar yapıldı.
Çentikli günlerden olduğu için rutine bağlanan konuşmalar, kutlamalar, anmalar, yer yer de protestolar yapıldı.
Şunu söylemeliyim ki Türkiye’de “kadın meselesi” politikacıların propaganda malzemesi olmamalıdır.