Ahmet Karabıyık

Mülk sahipleri vergi iadesi alamayacak

3 Mart 2022
Düşük stopaj işyeri kiracılarına yaradı. Net kira + stopaj ödediği için kira maliyeti aşağıya düştü. Normalde vergi iadesi alabilecek işyeri sahipleri ise oran indiriminden dolayı bu yıl vergi ödeyecek pozisyona geldi. Ekimden sonrası ve 2022 için stopaj oranları tekrar eski orana dönmesiyle, mülk sahipleri 2023 Mart ayında tekrar vergi iadesi alacak.

İŞYERİ kiracıları bir yandan mülk sahibine kira öderken, diğer yandan bu kiralamadan dolayı Maliye’ye de stopaj (gelir vergisi) öderler. Koronavirüs salgınının işyerlerine olumsuz etkilerini azaltmak amacıyla yüzde 20 yerine, yüzde 10 oranında stopaj oranı uygulanmıştı 2020’de. Ancak 2020’deki düşük stopaj beş aylık (31 Temmuz-31 Aralık) kira dönemine denk gelmişti ve birçok mülk sahibi vergi iadesi de almıştı. 2021’de düşük oranlı stopaj (Yüzde 10) dokuz ay sürdü. Ekimden itibaren son üç ayda yüzde 20 stopaj uygulandı.

KİRA GELİRİNİ ETKİLEMEZ

Stopaj oran değişikliğinin, mülk sahibinin net tahsil ettiği kira bedelinde bir düşüşe neden olmadığını da ayrıca belirtelim. Genel olarak kira sözleşmelerinde öncelikle ‘net kira bedeli’ belirtilir, bu net kiraya göre hesaplanan brüt kira üzerinden kiracının stopaj ödeme yükümlülüğü olduğu vurgulanır. Dolayısıyla mülk sahipleri açısından yalnızca, (kiracının yıl içinde ödediği) stopaj tutarı değişmiş oldu, stopaj oran değişikliğinin net kira gelirlerine bir etkisi olmadı. Stopaj tutarının daha düşük olması, beyannamelerde hesaplanan vergiden düşülen verginin de düşük olmasına yol açtı. Neticede kiracı işyerinin ödediği stopajın düşmesi, kiracının avantajına oldu. Net kira + stopaj, toplam ödediği kira maliyeti aşağıya düştü. Normalde vergi iadesi alabilecek mülk sahipleri ise oran indiriminden dolayı bu yıl vergi ödeyecek pozisyona geldi. Ekimden sonrası ve 2022 için stopaj oranları tekrar eski orana dönmesiyle, mülk sahipleri 2023 mart ayında tekrar vergi iadesi alacak pozisyona gelecektir.

BU YIL VERGİ İADESİ YOK

Stopaj oranlarının yıl içi değişimlerini de dikkate alan aşağıdaki tablodan mülk sahipleri kendi beyan durumlarına göre ödeyecekleri vergileri görebilirler. (Tabloda yer alan gelir vergisi hesaplamaları, yüzde 15 götürü gider dikkate alınarak hesaplandı. Gerçek gider yöntemini seçen mülk sahipleri için hesaplamalar farklılık gösterecektir.) Stopaj oranının değişiminden dolayı vergi hesabının nasıl değiştiğini (iade alınabilecekken, vergi ödemesi çıkmasını) bir örnek üzerinden açıklayalım: Geçen yıl; her ay için 5 bin lira iş yeri kira geliri tahsil eden bir mülk sahibi, stopaj oranı eğer tüm yıl yüzde 20 oranında uygulanmış olsaydı 2 bin 698 lira vergi iadesi alabilecekti. İlk dokuz ayda stopaj oranının indirimli (yüzde 10) uygulanması, mülk sahibinin 2 bin 118 lira vergi ödemesine yol açıyor. (Kiracı iş yerinin daha az ödediği stopajdan kaynaklı…)

2021 kiralarının; her ay değişmeden aynı bedel üzerinden yıl boyunca tahsil edildiği varsayılmıştır.

Yazının Devamını Oku

Kira gelirinden hangi giderler düşülür?

2 Mart 2022
Yıllık kira geliri 7 bin lirayı aşanların beyanname vermesi gerekiyor. Bu kişiler gelirlerinden istisnayı (7 bin lira) beyannamelerinde düşebiliyor. İstisna dışında, yüzde 15 götürü gider veya belgeli gerçek giderler de kira gelirinden düşebiliyor. Peki bu giderler neler, vergiye hangi oranda yansıyor? Tüm yönleriyle kira gelirinden düşülen giderleri mercek altına aldık.

MÜLK sahiplerinin elde ettiği yıllık konut kira geliri eğer 7 bin lirayı aşıyorsa beyanname verilmesi gerekiyor. Kira geliri 7 bin lirayı aştığı için beyanname verenler, gelirlerinden istisnayı (7 bin lira) beyannamelerinde düşebiliyor. İstisna dışında, yüzde 15 götürü gider veya belgeli gerçek giderler de kira gelirinden; düşebiliyor. Dün, götürü giderden bahsetmiştik, bugün hangi belgeli (gerçek) giderlerin beyannamede kira gelirinden düşülebileceğini ele alıyoruz…  Belgeli gerçek giderde yüzde 15’lik sınır yok. Belgeli gerçek giderler, yüzde 15’lik sınıra takılmadan vergi matrahını azaltıyor, dolayısıyla ödenecek vergiyi de azaltıyor.

İŞTE DÜŞÜLEN GİDERLER

* Son beş yılda konut alanlar, konut edinim bedelinin (tek bir konut için) yüzde 5’ni kira gelirinden düşebiliyor. İşyeri kira gelirinin vergi hesabında, yüzde 5 giderden faydalanılamıyor.

* Kiraya verilen gayrimenkul için borçlanılan kredinin (2021’de ödenen) faizleri gelirden düşülebilir.

* Kiraya verilen taşınmazla ilgili sigorta giderleri.

* Emlak vergisi de dâhil olmak üzere taşınmazla ilgili olarak ödenen vergi, resim, harç ve şerefiyelerle belediyelere ödenen harcamalara katılma payları gider yazılabilir.

* Konut kira geliri elde ederken, diğer taraftan kendisi de kirada oturanların ödedikleri kira bedelleri de (lojman kiraları dâhil) hesaplamada gider olarak dikkate alınabiliyor.

Yazının Devamını Oku

Kimler ne kadar kira gelir vergisi ödeyecek?

1 Mart 2022
Ülke genelinde 2 milyondan fazla kişi kira geliri üzerinden vergi ödüyor. Yıl boyunca sağlanan gelirin ertesi yıl mart ayında beyanı şart. Peki kimler için beyanname zorunlu, beyanname veren herkes vergi ödeyecek mi? Kira geliri için tüm merak edilenleri beş gün boyunca detaylarıyla anlatacağız. Bugün, beyanname yükümlülüğü için en az ne kadar kira geliri gerektiğini, istisna tutarını, (belgesiz) götürü gider ve (belgeli) gerçek gider ayrımını örnek vergi hesaplamalarıyla ele alıyoruz.

Yıl boyu elde edilen kira gelirlerinin ertesi yıl mart ayında beyanı zorunlu. 2 milyondan daha fazla vatandaş kira geliri üzerinden vergi ödüyor, beyanname veriyor. Tabi ki; belirli tutarın altında elde edilen konut/işyeri kira gelirleri için beyanname verilmesi gerekmiyor. Beyanname vermesi gereken herkesin vergi ödemesi de gerekmiyor. Beyannameye yazılan kira gelirleri üzerinden düşülebilecek; istisnalar, giderler ve indirimler var. Beyanname verecek kişileri belirleyen kriterler de, beyanname hazırlanırken dikkate alınacak bir çok değer de her yıl güncelleniyor. Güncellenen tutarlar üzerinden kira gelirlerinin merak edilen tüm yönlerini bugünden itibaren beş gün boyunca ele alıyoruz… Bugün; mart ayının ve beyanname verme döneminin ilk gününde, beyanname yükümlülüğü için en az ne kadar kira geliri gerektiğini, istisna tutarını, (belgesiz) götürü gider ve (belgeli) gerçek gider ayrımını, örnek vergi hesaplamalarıyla ele alıyoruz. Yarın ve sonraki üç günde; gerçek giderlerin gelirden nasıl düşülebileceğini, işyeri kira gelirlerinin beyan kriterlerini, istisnadan kimlerin yararlanabileceğini, beyannamelerin Maliye’ye nasıl iletileceği konularını ayrıntılarıyla açıklıyoruz.

EN AZ KİRA TUTARI

Geçen yıl (2021’de) elde ettiği konut kira geliri 7 bin lirayı aşmayanlar beyanname vermeyecek. Beyanname vermeyen mülk sahipleri kira gelirleri için vergi de ödemeyecek. 7 bin liranın üzerinde konut kira geliri olanlar, mart ayı içinde beyanname verecek. Hissedarlar için de aynı tutar geçerli. Kişi başı elde edilen konut kira geliri 7 bin lirayı geçmiyorsa beyanname verilmeyecek. Konut kira geliri; hissedar başına 7 bin lirayı geçtiği andan itibaren, her bir hissedar ayrı ayrı 7 bin liralık istisnayı vergi hesabında gelirinden düşebiliyor. Bir kişi, birden fazla konuttan kira geliri elde etmesi halinde, kira gelirleri toplamına bir defa (7 bin lira) istisna uygulanabilecek.

VERGİYİ AZALTAN GİDERLER

Ne kadar vergi ödeneceği hesaplanırken kira gelirinden istisna tutarı (7 bin TL) ve giderler düşülebiliyor. (Ayrıca; bağışlar, eğitim, sağlık, sigorta masrafları da gelirden indirilebiliyor.) Kalan tutar (matrah) üzerinden vergi hesabı (Yüzde 15’ten, yüzde 40’a varan oranlarda) yapılıyor. İki farklı gider yöntemi var; belgesiz götürü gider ve belgeli gerçek gider. Götürü giderin avantajı herhangi bir belgeye ihtiyaç duyulmaksızın direkt yüzde 15 oranında hesaplanan tutar, kira gelirinden düşülebiliyor. Götürü gider yöntemini seçenler, iki yıl bu yöntemden vazgeçemiyorlar. Gerçek gider yönteminde ise (yüzde 15’lik sınıra tabi olmaksızın) belgeli giderler kira gelirinden düşülebilir. Gerçek gider yönteminde; söz konusu belgelerin beş yıl boyunca saklanması gerekiyor. Olası vergi incelemesinde; yetkililere bu belgelerin gösterilmesi gerekiyor. (Gerçek gider yönteminin ayrıntılarını yarınki yazımızda ele alıyoruz.)

Yazının Devamını Oku

Esnafa vergi avantajında kriterler

22 Şubat 2022
Tüm Türkiye’de 838 bin 128 kişi… Berber, terzi, marangoz, tesisatçı gibi farklı alanlarda iş yapanlar…

Bu yıla kadar her yıl (şubat ayında) yıllık beyanname veriyorlardı. 7338 sayılı yasa ile ‘basit usulde vergilendirilenler’ için beyanname verme yükümlülükleri de kalktı. (26 Ekim 2021 tarih ve 31640 sayılı Resmî Gazete). Basit usuldekiler, yalnızca belirli bir tutarı (2020 kazançları için 13 bin lirayı) her yıl kazançlarından indirebilirlerken, ekim ayındaki yasa değişikliği ile artık tüm ticari kazançları için vergi istisnası tanındı. (Gelir Vergisi Kanunu-GVK- Mükerrer Md. 20/A) Belge saklama yükümlülükleri ise devam ediyor. Kazançları basit usulde tespit edilenler; KDV beyannamesi de, geçici vergi beyannamesi de vermiyorlar. Bizzat defter de tutmuyorlar… Peki bu avantajlardan yararlanmak için kriterler neler? Kimler; işyeri olmasına-gelir etmesine rağmen ‘vergi ödememe’ ve ‘beyanname vermeme’ hakkına sahip oluyor?

İŞTE ŞARTLAR  

Kendi işinde bizzat çalışıyor olması gerekiyor, işyerinin yıllık kira bedelinin (2021 için) büyükşehirlerde 12 bin lirayı (diğer şehirlerde 7 bin 600 lirayı) aşmaması gerekiyor. Ayrıca; ticari, zirai veya mesleki faaliyetler dolayısıyla ‘gerçek usulde’ gelir vergisine tabi olmaması gerekiyor. Bahsettiğimiz genel şartların yanında ‘Basit usule tabi olmanın özel şartları da’ var:

1- Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanların yıllık alımları tutarının (2021 takvim yılı için) 150 bin lirayı veya yıllık satışları tutarının 240 bin lirayı aşmaması,

2- Diğer işlerle uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi iş hasılatının 76 bin lirayı aşmaması,

3- İlk iki maddedeki işlerin birlikte yapılması halinde ise yıllık satış tutarı ile iş hasılatı toplamının 150 bin lirayı aşmaması gerekiyor.

Milli piyango bileti, akaryakıt, şeker ve bunlar gibi kar hadleri emsallerine nazaran bariz şekilde düşük olarak tespit edilmiş bulunan emtia için Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca ayrıca belirlenen alım satım hadleri uygulanmakta.

BÜYÜKŞEHİRDEKİ İŞYERLERİ 

Yazının Devamını Oku

108 liralık gıda alışverişine 101 lira ödenecek

15 Şubat 2022
Geçen hafta 1 kalıp peynir, 1 kutu zeytin için 108 lira ödendiğini varsayalım...

Artık aynı peynir ve zeytine 101 lira ödenecek. Alışverişi yapan vatandaşın yazarkasa fişinde 100 lira + 8 lira (KDV) yazarken KDV değişikliğiyle birlikte fişte 100 lira + 1 lira (KDV) yazacak. Toplam 108 liralık yazarkasa fişi kesildiğinde, 8 liralık KDV’yi maliye adına müşterisinden tahsil eden market, 8 liralık bu KDV’yi Maliye’ye ödüyordu. Şimdi marketler; 100 liralık gıda alışverişi için 1 liralık KDV tahsil edecek müşterisinden. 101 liralık fiş kesecek. Önceden müşterisinden aldığı 8 lirayı Maliye’ye öderken, artık 1 lirayı Maliye’ye ödeyecek. Bu değişiklikten; tüketici 7 lira kazanacak, devlet 7 liralık KDV’den vazgeçecek. Marketinse bu işten ne karı ne zararı olacak. Çünkü müşterisinden aldığı KDV; 8 lira da olsa, 1 lira da olsa her durumda sonradan gidip Maliye’ye ödüyor. Market her durumda 100 liralık peynir, zeytin satışı yapmış oluyor. KDV için sadece emanetçilik yapıyor, müşterisinden alıp Maliye’ye ödüyor.

FIRSATÇILIK OLABİLİR

Geçtiğimiz pazar günkü Resmi Gazetede yayımlanan 5189 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 14 Şubat’tan (dünden) itibaren geçerli olan gıda ürünlerindeki KDV oran (yüzde 8’den, yüzde 1’e) değişikliğinde uygulamaya yönelik tereddütler de var. Kritik soru şu: Vatandaş aynı peyniri, aynı zeytini aldığında yine 108 lira ödemek durumunda kalabilir mi? Evet, fişin toplamının yine 108 lira olma ihtimali var. Malın KDV’si yüzde 1’e düşmüş olsa da, fişin toplamı yine 108 lira olarak kalabilir, vatandaşın 7 liralık avantajı elinden alınıp, marketin (fırsatçılık yaparak) -yaklaşık- 7 liralık avantajına dönüşebilir. (Kuruşlu hesaplamayla toplam 108 liralık fişin açılımı: 106,93 + 1,07 KDV olur.) KDV’deki düşüşü, perakende satış fiyatına indirim olarak birebir yansıtan işletmeleri tenzih ederek söyleyelim, eğer fırsatçılık yapılırsa, Maliye de bu işten zararlı çıkacak tabi ki... Çünkü KDV oranının indirilmesindeki amaç; vatandaşın 108 liraya aldığı peynir ve zeytini, 101 liraya almasının sağlanması...

DENETLENMESİ GEREK

Devletin vazgeçtiği 7 puanlık KDV’yi, fırsatçılar kendi ürün bedellerinin (kârının) içine yedirirse, vatandaşın daha ucuza alışveriş yapması sabote edilmiş olur. Dolayısıyla KDV oran indirimi öncesi ve sonrasındaki fiyat değişikliklerinin kontrol edilmesi, denetlenmesi gerekiyor. KDV indiriminden önce kasiyere 108 lira ödeyen vatandaşın artık 101 lira ödemesi ve 7 liralık avantajı cebinde hissetmesi gerekir. 100 liralık gıda alışverişinde 7 lira olan vatandaşın avantajı, 500 liralık alışverişte 35 liraya, bin liralık alışverişte 70 liraya çıkıyor... KDV indiriminin gıda fiyatlarına da indirim olarak yansıması gerektiği konusunda herkes hemfikir. Hükümet, ticaret odaları, esnaf odaları, tüketici dernekleri ve gıda perakendecileri de açıklama yaptılar. ‘Gıda ürünlerinin fiyatlarına KDV indirimi yansıyacak ve fiyatlar kontrol edilecek’ denildi. Enflasyonla mücadele için vazgeçilen KDV’nin; amaçlandığı gibi vatandaşın cebine yansıması için tüm piyasa aktörlerinin, etiketleri takipte kalması önemli...

KDV’NİN İŞLETMELERİN NAKİT AKIŞINA ETKİSİ

KDV’nin tüketiciler için parasal etkisini yukarıda gözden geçirdik. İşletmeler için tüketicilerden farklı boyutları da var KDV’nin. İşletmeler; faaliyetleri kapsamında sattıkları mal/hizmetler için KDV tahsil ederken, aldıkları mal/hizmetler için de KDV öderler. Aylık olarak (Müşteriden) Tahsil edilen KDV, (Tedarikçiye) ödenen KDV’den yüksekse aradaki farkı Maliye’ye öderler. Emanet olarak tahsil ettikleri KDV’yi sahiplerine vermiş olurlar aslında. Ve normal olanı da bu zaten... Tersi durum olduğunda ise işletmeler Maliye’ye faizsiz kredi vermiş oluyorlar. Finansman yüküne katlanmak zorunda kalıyorlar. Aylık olarak (Müşteriden) Tahsil edilen KDV, (Tedarikçiye) ödenen KDV’den düşükse bu kez aradaki fark kadar bir nevi Maliye’den alacaklı hale geliyor işletmeler. Bu negatif KDV farkı (Devreden KDV) birçok işletmenin nakit akışını bozuyor. Maliye’den alacaklı iken, nakde ihtiyacı olduğunda (imkânı da varsa) gidip bankadan kredi alarak nakit akışını düzeltmeye çalışıyor. Zaman zaman ‘devreden KDV yükünün işletmelerin üzerinden kaldırılması’ konusu gündeme gelse de halen birçok işletme bu yükü taşımaya devam ediyor. Geçmişten gelen birikmiş yükün büyüklüğünden de kaynaklı olarak bu konunun çözümünde somut adım atılamıyor. Birikmiş yük bir anda eritilemese de; nakden iade imkanı olmasa da, ileri vadelere yayılarak, vergi-sigorta prim borçlarına mahsup imkanı tanınarak, gider yazma olanağı tanınarak işletmelerin üzerinden hak etmedikleri ‘devreden KDV’ yükü kaldırılabilir. 

Yazının Devamını Oku

Hisse senedi, faiz ve ücretler için beyanname şartları

9 Şubat 2022
Dün mülk sahiplerinin elde ettiği kira gelirleri için beyanname verme kriterlerini ele almıştık.

Ayrıca gayrimenkul satış kazancının beyan edilme kriterlerini güncel verilerle açıklamıştık. Bugün; şirket hisseleri üzerinden kâr payı elde edenler ve şirket hisse satış kazançları için beyanname verme-vergi ödeme kriterlerini ele alıyoruz. Ayrıca “maaşlı olarak işyerinde çalışanlar için beyanname verme zorunluluğu var mı?” ve “Faiz geliri elde edenler için beyanname verme zorunluluğu var mı?” sorularını da cevaplıyoruz.

HİSSE SATIŞ KAZANÇLARI

Öncelikle Borsa İstanbul’da hisse alım satımından kazanç elde edenler için beyanname verme-vergi ödeme yükümlülüğü olmadığını belirtelim. Borsa dışı anonim şirketleri içinse hisse senetlerini iki yıl elde bulundurma kriteri var: Eğer hisse seneti ediniminden sonra iki yıl geçmiş ve sonrasında hisse satışından kazanç elde edilmişse beyanname verme-vergi ödeme yükümlülüğü olmuyor. İki yıllık süreden sonra hisse seneti satışı yapıldıktan sonra, değer artış kazancının ne kadar büyük olduğu da dikkate alınmıyor, vergi avantajı yine geçerli oluyor. Limited şirket ortakları, şirket paylarını sattıklarında yukarıda bahsettiğimiz avantaj geçerli olmuyor. İki yıl veya daha fazla süre ile ortak olarak kaldıkları limited şirket paylarını satıp ayrılanlar, elde ettikleri kazanç üzerinden vergi ödemeleri gerekiyor.

KÂR PAYLARI

2021’de ortakların şirketlerden elde ettiği kar paylarının yarısı 53 bin lirayı geçiyorsa beyanname verilmesi gerekiyor. Şirketler ortaklarına kâr dağıtırken yüzde 15 oranında da Maliye’ye stopaj-vergi ödüyorlar. (Yılın son günlerinde; 22 Aralık’dan itibaren kar dağıtım stopaj oranı yüzde 10’a düşürüldü.) Şirketlerin geçen yıl dağıttıkları kar üzerinden ödedikleri vergiyi, patronlar bu yıl beyannamelerinde mahsup edebilecekler. Eğer şirketin ödediği stopaj tutarı, beyannamedeki hesaplanan vergiden daha yüksek çıkıyorsa aradaki fark patrona vergi iadesi olarak ödenecek. Bu konuyu da ayrı bir yazıda mart ayı içinde ele alacağız.

FAİZ GELİRLERİ

Yurtiçi bankalardaki mevduat hesaplarından, repo hesaplarından elde edilen faiz gelirleri için ne kadar faiz geliri elde edilmiş olursa olsun beyanname vermek gerekmiyor. Yurtdışı faiz gelirlerinde stopaj olmadığından 2 bin 800 lirayı aşan faiz gelirlerinin beyan edilmesi gerekiyor. Kıyı bankacılığından (off-shore bankacılık) elde edilen faiz gelirlerinin de beyan edilmesi gerekiyor. Eurobondlardan elde edilen faiz gelirlerinin beyanı için güncel sınır (2021 gelirleri için) 53 bin lira.

Yazının Devamını Oku

Gayrimenkul gelirinde beyanname kriterleri

8 Şubat 2022
Önümüzdeki ay milyonlarca vatandaş beyanname verecek. 2021 boyunca elde edilen gelirler üzerinden yapılacak hesaplar sonucunda ya vergi ödenecek ya da istisna ve indirimler sonrasında ödeme çıkmayacak. Peki kimler beyanname vermek zorunda? Yılda bir kez beyanname vermek zorunda olan kişiler için, gelir türüne göre ana kriterleri detaylarıyla mercek altına aldık.

MART ayında milyonlarca vatandaş beyanname verecek. 2021’de yıl boyunca elde edilen gelirler Maliye’ye topluca beyan edilecek. Beyanname üzerinde hesaplamalar sonucunda da ya gelir beyan edilip vergisi ödenecek. Veya istisna, gider ve indirimler sonrası beyanname verilmekle yetinilecek, ödeme çıkmayacak. Ayrıca; beyanname verdikten sonra ‘vergi iadesi’ alabilecek vatandaşlar da olacak… Beyanname verecek gelir vergisi mükelleflerini; mali müşavirleri aracılığıyla beyanname verenler ve bizzat beyanname verenler olarak ikiye ayırabiliriz. Şahsen ticaret yapanlar da (bakkal, manav, kasap…) şahsen serbest meslek faaliyeti yürütenler de (doktor, avukat, mimar…) vergi ödeme yükümlüğünü mali müşavirleri aracılığıyla yapıyorlar. Ki bu mükellefler; yıl içinde de beyanname verip vergi de ödediklerinden mart ayına daha hazır gireceklerdir. Diğer yandan; beyannamelerini bizzat kendileri hazırlayıp (yılda bir kez mart ayında) Maliye’ye veren kişiler de var. (Dilerlerse mali müşavir aracılığıyla da tabi ki beyanname düzenleyebilirler.) Beyannamelerini kendileri hazırlayan mükellefler içinse vergi ayına yönelik tereddütler daha fazla… Nitekim ocak ayından itibaren bize sorularını iletmeye başladılar da… Bugün ve yarın ana hatlarıyla yılda bir kez beyanname vermek zorunda olan kişiler için, gelir türüne göre ana kriterleri, sırasıyla ele alıyoruz. (Mart ayı içinde ayrıca; gelir vergisi beyanı ile ilgili merak edilen ayrıntıları, her bir gelir kalemi için farklı günlerde gözden geçireceğiz.)

KİRA GELİRLERİ

Geçen yıl elde edilen ‘konut kira gelirlerinin’ 7 bin liraya kadar ki kısmı istisna. Bu tutarın üzerinde 2021’de konut kirası elde edenler beyanname verecek. 7 bin lira üzerinde konut kirası elde edip beyanname verecek kişiler (Örneğin aylık bin lira, yıllık 12 bin lira kira geliri elde edenler) istisna rakamını düştükten sonra (12 bin – 7 bin) kalan tutar 5 bin lira üzerinden hesaplama yapacak. Hatta bu gelir örneği için ödenecek vergiyi de söyleyelim: 638 TL. Götürü gider (%15) dikkate alınarak hesaplanan bu vergi için, gerçek gider dikkate alındığında veya eğitim, sağlık harcamaları ve bağışlar gibi indirim kalemleri dikkate alındığında daha farklı tutarda bir vergi de hesaplanabilecek.   

İŞYERİ KİRA GELİRİ

Geçen yıl elde edilen ‘işyeri kira gelirlerinin’ brüt tutarı 53 bin lirayı geçiyorsa beyanname verilecek. İşyeri sahibinin elde ettiği ‘net işyeri kira gelirine’ ilaveten, kiracı işyerinin ödediği stopajlar dahil edildiğinde ‘brüt kira gelirine’ ulaşılıyor. İlk dokuz ayda -indirimli- yüzde 10 olarak uygulanan stopaj oranları, son üç ayda tekrar yüzde 20 olarak uygulanmaya devam etti. İşyerindeki kiracının yıl içinde ödediği stopaj tutarları, mülk sahibinin beyannamesinde hesaplanan vergiden düşülerek daha az vergi ödenme imkânı da mevcut. Veya stopaj tutarı ve kira gelirinin karşılaştırması sonrasında mülk sahibinin vergi iadesi alma imkânı da olabilecek. Bu konuyu, tablolar üzerinden yazı dizisi olarak ayrıntılı olarak ayrıca ele alacağız.

GAYRİMENKUL SATIŞI

Yazının Devamını Oku

Değerli Konut Vergisi’nde bu noktalara dikkat

1 Şubat 2022
Geçen yıl şubatta ilk kez Değerli Konut Vergisi (DKV) ödemesi yapılmıştı.

Dolayısıyla yeni verginin uygulamasında vatandaşlar tereddütler de yaşıyordu. Özellikle ‘tapu kayıtlarında konut görünmesine rağmen fiilen işyeri olarak gayrimenkuller’ konusunda. Geçen yıl ‘Tapuda konut görünen ‘işyerleri’ DKV ödeyecek mi?’ başlığıyla konuyu bu köşede (2 Şubat 2021, Hürriyet) ele almış ve “fiilen işyeri olarak kullanılıyorsa mülk sahibinin bu konut için değerli konut vergisi ödememesi gerekir” şeklinde konuyu değerlendirmiştik. Dileyen mülk sahiplerinin vergi dairelerine başvurarak özelge isteme haklarını kullanarak DKV ödeme yükümlülükleri olup olmadığını bizzat Maliye’ye sorabileceklerini de vurgulamıştık.

İŞYERLERİ GİRMİYOR

Nitekim geçen yıl İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’na başvuran bir vatandaş ‘tapuda konut görünen gayrimenkul fiilen işyeri olarak kullanılıyorsa DKV’nin konusuna girmeyecektir’ şeklinde Maliye’den ‘Acele’ cevap da almıştı. (28 Mart 2021 tarih ve 271359 sayılı özelge) Dolayısıyla konuya ilişkin bir tereddüt kalmadı, verginin adı ‘konut vergisi’ iken ‘işyerlerinden konut vergisi’ alınmayacağı netleşmiş oldu. Fiilen işyeri olarak kullanılan konut için özelgede ayrıca “İlgili idareden işyeri açma ve çalışma ruhsatı alınarak faaliyette bulunulması, söz konusu binalara ilişkin emlak vergisi ve çevre temizlik vergisi gibi bildirimlerin işyeri olarak verilmiş olması” gibi doküman gerekliliği de vurgulanarak “bu binalar değerli konut vergisi uygulaması bakımından işyeri olarak değerlendirileceği ve değerli konut vergisinin konusuna girmeyeceği” belirtiliyor.

BEYAN SÜRESİ DOLUYOR

DKV Uygulama Genel Tebliği’nde de (Madde 2/3) ayrıca “Taşınmazın mesken niteliğini haiz olup olmadığı hususunun değerlendirilmesinde, taşınmazın kayıtlardaki niteliğinin yanında fiilen kullanım durumuna da bakılır” deniliyor. Bu arada, yasa kapsamına giren konutların beyanı için süre de azaldı… Beyanname verme süresinin 21 Şubat’ta dolacağı DKV’nin diğer kritik noktalarını da açıklayalım.

VERGİNİN MÜKELLEFİ

2021 emlak vergisi değeri 5 milyon 227 bin lirayı geçen birden fazla konutu olanlardan, 2022 vergi tarifesine göre (6 Milyon 173 bin lirayı aşan kısım için) vergi isteniyor. Değerli konut vergisini; konutların sahipleri, varsa intifa (kullanım) hakkı sahipleri ödeyecek. Konuta paylı mülkiyet hâlinde sahip olanlar, hisseleri oranında mükellef kabul ediliyor. Elbirliği mülkiyette sahipleri vergiden müteselsilen (zincirleme olarak) sorumlu oluyorlar.

MUAFİYETLER

Yazının Devamını Oku