Son yılların en mükemmel hava gösterilerinden biri
Geride bıraktığımız hafta sonunda, Türk Hava Kuvvetleri’nin 100’üncü kuruluş yıldönümü adına İzmir’de mükemmel bir organizasyon gerçekleştirildi. Dünyanın dört bir yanından birbirinden yetenekli pilotların ve akrobasi ekiplerinin katıldığı “Türkiye Hava Gösterisi 2011”, iki gün içinde tam 250 bin seyirci topladı. Türkiye’nin son derece iyi bir ev sahipliği yaptığı, duyguların ve hislerin doruk noktaya ulaştığı gösteri yüz binler için unutulmaz bir anı olarak kalacak.
Cumartesi sabahı erkenden Karşıyaka metro istasyonunun yolunu tuttuk. Metro, hava gösterisine katılmak için hazırlığını yapmış çok sayıda insanla dolmuştu. Ancak Çiğli istasyonundaki tablo, İzmir’in bu gösteriyi ne kadar büyük bir hevesle beklediğini ortaya koyuyordu. İstasyonun yanında bekleyen belediye otobüslerine karınca sürüsü gibi ilerleyen yüzlerce insanın arasında, tıka basa dolan otobüslere doluştuk.
Güvenlik noktasından geçip, Çiğli 2’inci Ana Jet Üs Komutanlığı’na girer girmez, karşımıza gösteriye katılan 21 ülkenin filolarındaki çeşitli uçakların dizili olduğu alan çıktı. Pilotlar uçaklarının yanında katılımcıları bekliyordu. Gün boyunca sadece sergilenmek amacıyla alana getirilen uçakları binlerce kişi inceledi, kokpitine bindi, pilotlarla sohbet etti ve fotoğraf çekti.
Neredeyse 30 derece sıcaklık altında kavrulan üste, gösterilerin gerçekleştiği pistin arka bölümleri sergilenen uçaklara, askeri donanımların sergilendiği hangarlara ve yiyecek-içecek stantlarına ayrılmıştı. THK’nin envanterindeki helikopter ve savaş jetlerinden, insansız casus uçaklarına, Göktürk uydusunun birebir modeline ve radar sistemlerine kadar her çeşit askeri araç ve donanım alandaki yerini almıştı.
21 ÜLKEDEN GELEN UÇAKLAR BÖYLE SERGİLENDİ / Foto Galeri
TÜRKİYE AÇILIŞI MOR MENEKŞE İLE YAPTI
Çiğli üssündeki kısa keşif turunun ardından, sekiz saat sürecek muhteşem hava gösterisi için on binlerce insan iki bin metrelik pistin önüne yığılmaya başladı. Açılışı, dalgalanan Türk bayrakları eşliğinde helikopterle pisti geçen paraşütçüler yaptı. Halen sergilenen uçakların yanında bulunan herkes, bu görüntüye tanık olur olmaz pistin önünde yer edinmek için hareketlendi. Paraşütçülerin ve Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterinde bulunan uçakların geçişinin ardından, asıl gösteri başladı.
Hırvat ve Romen ekiplerinin gösterisi sonrası, Türk izleyicilerin beklediği ilk isim sahneye çıktı. Dünyaca ünlü akrobasi pilotu Ali İsmet Öztürk, Pitts S2-S (Mor Menekşe) uçağıyla kendisini takip etmeye çalışanların başını döndürdü.Polonya ve Avusturya’nın ardından,ABD’nin 6 F-16’dan oluşan Thunderbirds ekibi gökyüzüne yükseldi ve günün en güzel gösterilerinden birini gerçekleştirdi. Bolca loop (dikey eksende 360 dönüş) ve kesişme (iki uçağın burun buruna teğet geçişi) yapmayı tercih eden Thunderbirds, her önümüzden geçtiğinde ayaklarımızın altı sarsıldı.
MOR MENEKŞE GÖKYÜZÜNDE / WEB TV
PAVOROTTİ EŞLİĞİNDE YEŞİL-BEYAZ-KIRMIZI
Türk yıldızları ve SoloTürk’ün sahneye çıkacağı ana kadar olan bölüm, günün en renkli programını içeriyordu. Tanık olduğum en iyi performanslarından birini, Thunderbirds’ün ardından gökyüzüne yükselen İtalyan Frecce Tricolori (Üç renkli oklar) ekibi gerçekleştirdi. Gökyüzüne bol bol İtalyan bayrağı çizen İtalyan eğitim ve taarruz uçağı MB-339’lar, yaklaşık 20 dakika süren gösterilerini dört yıl önce ölen ünlü İtalyan tenor Luciano Pavarotti’nin şarkısıyla bitirdi.
Gösterinin sunuculuğunu yapan Emekli Yarbay Orhan Tamer’in yanındaki İtalyan sunucunun Türkçe konuşması ise izleyicilerden sempati topladığı gibi büyük alkış aldı.
F-16’LAR KAPIŞTI
İtalyanları, yaklaşık yarım saat havada kalan ve turuncu rengiyle güneşin altında parlayan Hollanda’nın F-16’sı takip etti. Binlerce kişi, günün ilk solo F-16 performansını tek bir hedefi takip etmenin rahatlığı ve gökyüzünde gürleyen F-16 motorunun keyfini çıkararak izledi. Hollanda’yı 9 Alpha Jet’ten oluşan Fransız Patrouille de France ekibi izledi. Fransızların, yorulan izleyiciyi sarmasının ardından, Türk yıldızları ve SoloTürk’ün öncesindeki son performansı da bir savaş jeti gerçekleştirdi.
Pakistan’ın Çin ile ortak üretimi olan JF-17 Thunder, yarım saati aşan gösterisinde hareketlenen seyircinin gözlerini iyice açmayı başardı. En sonunda, sıra Türk yıldızlarına geldi.
100 BİNKİŞİ SOLUĞUNU TUTTU
Sekiz tane süpersonik NF5 A/B 2000 gökyüzünde süzülmeye başladığı anda, Çiğli hava üssündeki pistin önündeki kalabalık güvenlik hattının metrelerce önüne taşmıştı. Seyirciler neredeyse pistin 50 metre yakınına kadar sokuldu. Ancak o anki coşku ve heyecandan güvenlik bile seyircileri ikaz etmeyi unutmuş vaziyetteydi.
Türk yıldızları, bir ok gibi yükseldikleri gökyüzünde, sağ ve soldan yaptıkları akınlarla seyirciyi coşturdu, tüm akrobatik hünerlerini sergiledi. Gösterilerinin sonunda sekiz uçak paraşütlerini açarak piste indi. Yapılan anonsta sayılarının 90 bini geçtiği açıklanan seyircilerin, Türk yıldızlarına el salladığı ve tezahürat yaptığı anlar görülmeye değerdi.
Bir dakika bile sıkılmayan ve yorgunluğun ne olduğunu unutan binler için en mükemmel gösteri zamanı gelmişti. Binbaşı Murat Keleş’in, altına ay-yıldız işlenmiş F-16’sı, pistin önündeki kalabalık soluğunu tutmuş beklerken,müthiş bir gürlemeyle göğe yükseldi.
TÜRKİYE'NİN BİR NUMARALI F-16'SI SOLOTÜRK / WEB TV
Mükemmel manevralarla seyirciyi coşturan SoloTürk, yaklaşık 20 dakika sonra iniyormuş gibi piste alçalmaya başladı. Ardından, müthiş bir gürleme daha geldi ve SoloTürk tekrar yükseldi. SoloTürk, gösterisinin sonlarına doğru, roketlerin hedeflerinin saptırmak için kullanılan flare sistemini kullanarak adeta havada palmiye ağacı çizdi.
SoloTürk, inişinin ardından seyircileri yine burnunu havaya kaldırarak selamlayarak herkesi coşturdu. ABD, İtalyan ve Fransız ekiplerinin ardından, SoloTürk’ün uçuş esnasında telsiz konuşmalarının hoparlörlerden iletilmesi, coşku ve heyecanı daha da artırdı.
SoloTürk’ün ardından, saatlerce güneşin altında pişen ancak esen rüzgar ve yüksek adrenalin nedeniyle bunun farkında olmayan binler stantlara koşturdu. Maalesef bu durum İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri’ne (RAF) bağlı Red Arrows (Kırmızı Oklar) ekibinin harika gösterisini çok iyi takip edemememize neden oldu.
“TÜRK ERKEKLERİ İNSANI YORUYOR!
Belçikalı pilot resim çektirmekten yorgun düştü.
Sıraya girmiş erkek izleyiciler, o gün sergi alanındaki tek kadın pilot olan Belçikalı ve ekibiyle resim çektiriyordu. Bir ara, bir genç, sırası gelen izleyiciden önce davranarak poz için yerini aldı. O esnada, güzel pilotun ağzından “Türk erkekleri insanı yoruyor” cümlesinin çıktığını duydum.
ORGANİZASYON ÇOK BAŞARILI
Organizasyon, genel olarak çok başarılıydı. Gıda ve içecek sıkıntısı yaşanmadı, uzun kuyruklara rağmen en ufak kargaşa çıkmadı. Hele tişört, şapka, sticker ve bröve gibi ürünlerin satıldığı stantların önü bir an olsun boşalmadı. Çiğli’deki üssün kenarındaki otobanda trafik, araçlarını yolun kenarına çekerek gösteriyi izleyen yüzlerce sürücü nedeniyle tıkandı.
Kargo uçakları ve helikopterlerin gösterileriyle başlayan ikinci gün, ilk güne benzer akrobasi uçuşlarıyla devam etti.İtalyan C-27 kargo uçağının kendi ekseninde 360 derece dönmesi(tono) görülmeye değerdi...
En büyük dileğimiz, bu kadar başarılı bir organizasyona ve imza atan Türkiye’nin, Avrupa’da her yıl 20-30 defa gerçekleştirilen hava gösterilerini daha da sık yapması ve havacılığın coşkusu ve güzelliğini tüm Türkiye’nin hissetmesini sağlaması.Hava gösterisi 2011’in tüm organizatörlerini kutlarken, her biri teknoloji ve mühendislik harikası dev uçakların bir ulusun kalkınmasında temsil ettiği önemi de fazlasıyla görmüş olduk.