Şimdi tam zamanı: Kışın en çok yakıştığı tabiat parkları | 10 ŞEHİR 10 ADRES
Bisiklet sporu, piknik, doğa yürüyüşü, fotoğrafçılık, olta balıkçılığı ve yaban hayatı gözlemciliği gibi pek çok seçenek sunan tabiat parklarında keşfe çıkmanın şimdi tam zamanı… Biz de bu hafta uzmanlarımıza ‘Kışın en çok yakıştığı tabiat parkları hangileri?’ diye sorduk. 10 şehirden birbirinden güzel 10 tabiat parkını önerdiler.
Tabiat parkları; şehrin kargaşasından kaçmak, biraz enerji toplamak ve doğayla baş başa kalmak için en ideal dinlence noktaları… Özellikle çocuklu ailelerin çok sık tercih ettiği bu alanlar ziyaretçilerine pek çok seçenek sunuyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü verilerine göre, ülkemizde 200’den fazla tabiat parkı bulunuyor. Bu tabiat parklarından bazıları ise belli kriterleri karşıladığında ‘milli park’ statüsü kazanıyor.
Geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Denizli'nin Çivril ilçesi ile Afyonkarahisar'ın Sandıklı ilçesi sınırları içinde bulunan 14 bin 692 hektar büyüklüğündeki Akdağ Tabiat Parkı, Cumhurbaşkanlığı kararıyla ‘milli park’ ilân edildi. Böylece Akdağ Tabiat Parkı, Türkiye'nin Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne bağlı 49'uncu milli parkı oldu.
Biz de bu haber üzerine gezgin ve seyahat yazarları Nurgül Büyükkalay, Didem Mutçalıoğlu, Özlem Köseoğlu ve Erdoğan Gümüş’e ‘Kışın en çok yakıştığı ve milli park olmaya aday tabiat parkları hangileri?’ diye sorduk.
İşte 10 şehirden keşfedilmeyi bekleyen 10 tabiat parkı...
“Milli parklar ile tabiat parkları birbirine çok benzeseler de aslında çok farklılar. Milli parklar, bilimsel ve estetik bakımdan, ‘milli ve milletlerarası’ ender bulunan tabii ve kültürel kaynak değerleriyle koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip yerler. Tabiat parkları ise bitki örtüsü ve yaban hayatı özelliğine sahip, manzara bütünlüğü içinde halkın dinlenme ve eğlenmesine uygun alanlar. ”
Şehrin nefes alanı: Polonezköy Tabiat Parkı / İSTANBUL
İstanbul’un nefes alanlarından biri olan Polonezköy Tabiat Parkı, hafta sonları şehrin griliğinden sıkılanları kuş sesleri eşliğinde huzura davet ediyor.
Beykoz’da bulunan tabiat parkına ilçeden kalkan otobüs ve minibüslerle kolaylıkla ulaşım sağlanıyor.
Özlem Köseoğlu, “Yürüyüşten koşuya, piknikten kahvaltıya, kamptan bisiklet alanlarına kadar doğada yapmaktan keyif alınan tüm aktiviteleri burada kolayca yapabilirsiniz. Tüm bunların dışında alanda yer alan ağaç heykel sergisi ve cam sanat merkezi mutlaka görülmesi gereken adresler. Ayrıca Polonezköy’ün meşhur balından tatmadan da sakın bölgeden ayrılmayın” dedi.
Çocuklar çok sevecek: Ormanya Tabiat Parkı / KOCAELİ
Kocaeli’nin Kartepe ilçesinin Uzuntarla Mevkii’nde yer alan Ormanya Tabiat Parkı, son dönemde oluşturulmuş en güzel yeşil alanlardan biri…
Bünyesinde bulunan bitki ve hayvanları doğal koşullarına en yakın ortamlarında bulacağınız tabiat parkında, pek çok aktivite sizi bekliyor.
Özlem Köseoğlu, “Çocuklu aileler için oyun parkları, çocukların hayvanlarla tanışabileceği hayvan çiftliği ve çocukların doğayı anlamasına yönelik doğa okulunda verilen çeşitli eğitimler, Ormanya Tabiat Parkı’nı hafta sonunun vazgeçilmez adresi yapıyor” dedi.
Parkta bulunan spor ve kamp alanlarına da değinen Köseoğlu, “8 kilometrelik bisiklet rotası ve 18 kilometrelik yürüyüş parkuru spor tutkunlarını oldukça mutlu edecek. Ayrıca tabiat parkının içerisinde bulunan 23 karavan ve 30 çadır kapasiteli kamp alanlarında; su, duş, tuvalet ve elektrik bulunuyor. Ormanya’da ülkemizin ilk orman kütüphanesi de yer alıyor. Kuş sesleri eşliğinde kitapların derinliğine inip kendinizi şehrin karmaşasından soyutlayabilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Huzur adresi: Gölcük Tabiat Parkı / BOLU
Bolu şehir merkezine 13 kilometre uzaklıkta bulunan Gölcük Tabiat Parkı, şehrin ziyaretçi akınına uğrayan merkezlerinden biri… Yaklaşık 4,5 hektar büyüklüğündeki set gölü ise yerli-yabancı turistler tarafından çok seviliyor.
Özlem Köseoğlu, “Gölcük Tabiat Parkı’nda ağaçlar arasına yerleştirilmiş masalarda piknik yapmak ve gölün etrafında bol oksijenli ortamda yürüyüşler gerçekleştirmek en güzel aktivite seçenekleri… Özellikle kış aylarında fotoğrafçıların popüler adreslerinden biri olan tabiat parkında, göl üstünde nefis yansıma görüntüleri ortaya çıkıyor” dedi.
Bolu’nun şehir merkezinde tadılması gereken lezzetlere de değinen Köseoğlu, “Doğa içinde dolaşmak sizi biraz acıktıracaktır. Rotanızı şehir merkezine çevirerek Bolu köftesi, Mengen pilavı, orman kebabı ve Abant kebabını mutlaka tatmanızı öneririm” ifadelerini kullandı.
Büyüleyici manzara: Güzeldere Şelalesi Tabiat Parkı / DÜZCE
İstanbul'a yaklaşık 130 kilometre mesafede bulunan Güzeldere Şelalesi Tabiat Parkı, 1500 hektarlık alanda kayın, köknar, ceviz, porsuk, gürgen, ıhlamur ve çam gibi farklı türde ağaçlara ev sahipliği yapıyor.
Bu ağaçların arasından merdivenlerle şelalenin olduğu alana gidildiğini söyleyen Didem Mutçalıoğlu, “Yol inişli-çıkışlı olsa da dinlenme bankları, herkesin rahatlıkla ulaşabileceği zorluk seviyesi sunuyor. Sırf bu güzel yürüyüş rotası için bile buraya gelinir. Şelaleden gelen suyun sesi, yürüyüş sırasında heyecanı artırıyor. Yolun sonunda karşınıza çıkan şelale ise tüm yorgunluğunuzu unutturuyor” dedi.
Alanda piknik yapılacak yerlerin olduğuna da değinen Mutçalıoğlu, “Burada yemek yiyebileceğiniz ve dinlenebileceğiniz güzel bir tesis bulunuyor. Ayrıca konaklama imkânı sunan bungalovlar da tabiat parkı içinde hizmet veriyor” ifadelerini kullandı.
Saklı cennet: Çamkoru Tabiat Parkı / ANKARA
Ankara’ya 110, Çamlıdere’ye ise 15 kilometre mesafede bulunan Çamkoru Tabiat Parkı, adeta saklı bir cennet…
Erdoğan Gümüş, “Tabiat parkı, doğal sarıçam ve karaçam ağaç türleriyle kaplı orman içinde şirin mi şirin bir göletten oluşuyor. Gölet içerisinde farklı türde balıklar yaşıyor olsa da avlanmak yasak. Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte alan panoramik görüntüsüyle hayranlık uyandırıyor” dedi.
Gümüş, şöyle devam etti:
“Ağaçlar arasına serpiştirilmiş masa gibi genel ihtiyaca yönelik alt yapı hizmetleri bulunan parkta voleybol sahası ve çocuklar için oyun parkı alanları bulunuyor. Parkta yapılabilecek en güzel aktivitelerden bazıları; bol bol doğa yürüyüşleri yapmak, dinlenmek, göletin kıyısında oturup, panoramik görüntüleri hem doya doya seyretmek hem de fotoğraf karelerinizde ölümsüzleştirmek…”
Yeşil ve mavi güzel: Akgöl Tabiat Parkı / SİNOP
Sinop’un Ayancık ilçesi sınırlarında bulunan Akgöl Tabiat Parkı; çam, köknar, meşe, gürgen, kayın, dişbudak, karaağaç türleriyle zengin bir bitki örtüsüne sahip.
Akgöl, Kayadibi ve Çatalçeşme derelerinden gelen suyla beslenen yapay bir göl. 1020 metre rakımlı göl, yaklaşık 500 hektar alana sahip ve derinliği 3-5 metreye kadar çıkıyor.
Erdoğan Gümüş, “Ayancık-Kastamonu kara yolunun 31’inci kilometresinden ayrılan yoldan yaklaşık 5 kilometre içeride kalan alana özel araç dışında ulaşım imkânı bulunmuyor. Tabiat parkı, genellikle yakın yerleşim yerlerinden gelen ziyaretçilerin piknik amaçlı kullandıkları mesire alanı olarak kullanılıyor. Akgöl son yıllarda çadırlı kamp yapmak isteyenlerin keşfettikleri ve tercih ettikleri yerlerden de biri oldu. Özetle burası doğanın kucağına kendinizi emanet edeceğiniz yeşil, mavi ve beyaz örtünün gölde buluştuğu harika bir mekân özelliği taşıyor” ifadelerini kullandı.
Tam bir doğa harikası: Borçka Karagöl Tabiat Parkı / ARTVİN
Karagöl, Kuzey Anadolu Dağları’nın devamı olan Karçal Dağları’nın kuzeybatısında ve Borçka ilçesi sınırlarında yer alıyor. Türkiye’nin ilk ve tek biyosfer rezerv alanı olan Camili Havzası üzerinde yer alan tabiat parkı, gölleri ve küçük şelaleleriyle tam bir doğa harikası.
Nurgül Büyükkalay, “Buradaki göl, 1800’lü yıllarda gerçekleşen heyelan sonucu bir derenin önünü kapatması sonucu oluşmuş. Her mevsim bir başka büyüleyici güzelliği var. Sonbaharda sarının, kırmızının, turuncunun ve yeşilin bin bir tonu ortaya çıkarken kış mevsiminde ise karla kaplanan ağaçlar muhteşem görüntüler sunuyor” dedi ve ekledi:
“Göl çevresinde doğa kampı ve piknik yapabilirsiniz. Karagöl’e yaklaşık 1,5 saat mesafede yer alan Maral Şelalesi ile Maçahel köyü görmeniz gereken diğer doğa harikaları…”
Yürüyüş tutkunları çok sevecek: Frig Vadisi Tabiat Parkı / AFYONKARAHİSAR
Frig Vadisi; Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kütahya şehirleri arasında kalan bir bölge ve aynı zamanda tabiat parkı. Vadiye bu üç şehrin herhangi biri üzerinden ulaşılabiliyor. Ancak daha çok Afyonkarahisar tercih ediliyor.
Kilometrelerce devam eden Frig Vadisi, adından da anlaşılabileceği üzere Frigyalılara ait kalıntıların görülebileceği yürüyüş rotalarından oluşuyor. Rotaların toplam uzunluğu ise 506 kilometre…
Didem Mutçalıoğlu, “Frig Vadisi, binlerce yıllık tarihiyle insanlığın geçmişine ışık tutan adeta mistik denebilecek bir yer. Frigyalılardan kalma kaya mezarları, tapınaklar ve taş oymalar gibi birçok tarihi eser bulunuyor. Aynı zamanda tabiat parkı; sarp kayalıkların, yeşil vadilerin ve göllerin kucaklaştığı bir doğa harikası… Bu benzersiz coğrafya çam, sedir, meşe ve ardıç gibi birçok ağaç türünü de içinde barındırıyor” dedi.
Doğa ve tarih iç içe: Bafa Gölü Tabiat Parkı / MUĞLA
Dingin ortamı ve tarihî dokusuyla ön plana çıkan Bafa Gölü, 1994 yılında tabiat parkı ilân edildi. Bafa Gölü ve çevresi pek çok kamp alanına, kuş gözlem sahasına ve yürüyüş parkuruna ev sahipliği yapıyor.
Didem Mutçalıoğlu, “Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Bafa Gölü Tabiat Parkı, adını içindeki gölden alıyor. Eskiden Ege Denizi’nin parçası olan Bafa, zamanla Büyük Menderes Deltası’nın alüvyonla dolmasıyla Ege Denizi ile bağı kesilerek göl haline geldi. Bu nedenle suyu hâlâ tuzlu. Yaklaşık 60 kilometrekarelik yüzölçümüyle Ege’nin en büyük gölü olan Bafa’nın üzerinde adalar da bulunuyor” dedi.
Mutçalıoğlu, şu önerilerin altını çizdi:
“Bafa Gölü Tabiat Parkı, göl dışında doğa ve tarih için de ziyaret edilmesi gereken adreslerden biri. Örneğin binlerce yıl öncesinden günümüze kalan Heraklia ve Latmos antik kentlerinin kalıntıları tabiat parkı içinde yer alıyor. Bu kalıntıların bir kısmı da tabiat parkı içindeki Kapıkırı köyünde bulunuyor. Köyün çevresindeki 2 bin yıllık antik kalıntıları, surları, kaya mezarları ve manastır kalıntılarını gezebilirsiniz.”
Bilim insanlarının gözdesi: Gölcük Tabiat Parkı / ISPARTA
Gölcük, Isparta merkezden çok uzaklaşmadan doğayla baş başa zaman geçirmek için harika bir tabiat parkı. Göl ve çevresi, yaban hayatı ve jeomorfolojik yapısı nedeniyle korunan alan statüsünde yer alıyor.
Nurgül Büyükkalay, “Isparta’nın diğer göllerinde olduğu gibi burada da birbirine karışan çeşit çeşit kuş sesleri sizi karşılayacak. Kuşların seslerine tablo gibi görüntüleriyle kızılçam, karaçam, meşe, sedir ve diğer maki türleri ev sahipliği yapıyor. Gölcük volkanik patlamalar sonucu oluşmuş. Gölün etrafı 300 metreyi bulan volkanik küllü tepelerle çevrili. Bu nedenle sadece doğa tutkunlarını değil bilim insanlarını da kendine çekiyor” dedi.
Gölcük Tabiat Parkı’nın girişinde Milas Mesireliği’nin bulunduğunu da söyleyen Büyükkalay, “Alabalık üretim tesisi ve piknik alanlarıyla saklı bir bahçe olan Milas Mesireliği, keyifli zaman geçirebileceğiniz yerlerden. Isparta’ya kadar gelmişken gürül gürül ateş yanan fırında pişen Isparta’nın meşhur kebabından tatmadan sakın dönmeyin. Kebabın en iyi eşlikçisi ise üzüm hoşafı” ifadelerini kullandı.
Fotoğraflar: iStock