GeriSeyahat Mimar Sinan 16. yüzyılda yaptı Batılı 21. yüzyılda hayran kaldı
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Mimar Sinan 16. yüzyılda yaptı Batılı 21. yüzyılda hayran kaldı

Mimar Sinan 16. yüzyılda yaptı Batılı 21. yüzyılda hayran kaldı

ABD’nin önde gelen haftalık dergisi Newsweek, uluslararası baskısında Avrupa’yı gezen muhabirlerine bir "En iyiler" listesi hazırlattı. Derginin "Avrupa 50 yaşında" kapağıyla Avrupa, Asya ve Latin Amerika’da çıkan son sayısında, Avrupa Birliği’nin 50 yıllık tarihinin genel bir değerlendirilmesi yapıldı.

Bu çerçevede hazırlatılan "Avrupa’nın en gözde noktaları" listesindeki "En İyi Antik Cami" kategorisine Eminönü Tahtakale Hasırcılar Çarşısı içindeki 446 yıllık Rüstem Paşa Camii girdi.

Seçimi yapan Newsweek muhabiri Rana Foroohar, dergideki yazısında, "Avrupa kıtasında bulunan Osmanlı’dan kalma camii Ayasofya ve Sultanahmet’ten daha az turistik ve küçük, ama bence çok daha güzel ve huzurlu. Giriş özellikle çok görkemli değil. Ama bir kez içeri girdiniz mi o güne kadarki en muhteşem İznik çinileri ve mozaiklerini bulabilirsiniz. Sanki çinilerle bezeli bir bahçe gibi, tefekkür ve sükunet için mükemmel bir yer. Bir artısı da Mısır Çarşısı’nın hemen yanında olması. Avrupa’da olduğunuza inanamayacaksınız" dedi.

Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı olan Sadrazam Rüstem Paşa tarafından yaptırılan cami, Paşa’nın ölümünden sonra, 1561’de Kanuni’nin eşi Hürrem Sultan tarafından tamamlandı. Cami, Mimar Sinan’ın en bilinen eserleri arasında yer alıyor. Cami, daha çok çinilerinin zenginliğiyle tanınıyor. Çinilerde lale, bahar, açmış meyve ağacı motifleri dikkati çekiyor.

Kanuni’nin damadı Sadrazam Rüstem Paşa’nın Mimar Sinan’a 1561’de yaptırdığı eser içinde büyük bir zenginliğin işaretlerini taşıyor. 1500 yılında Arnavutluk’ta doğan ve sonradan devşirilen Damat Rüstem Paşa’nın, Kanuni’nin kızı Mihrimah Sultan’la evlendikten sonra şansı açılmış yedi sene kadar başvezir olarak görev yapmış. Bu sırada çok zengin olmuş bir paşa. Adına çok sayıda eser yaptırmış.

Rüstem Paşa Camii, İstanbul’un siluetini oluşturan en önemli yapılardan biri. Yüksek bir platform üzerine oturtulmuş ve kıyı siluetine egemen bir konumda, Hacı Halil Mescidi’nin yerine inşa edilmiş. Caminin bulunduğu yer Roma döneminden bugüne şehrin en işlek mekanlarından. Fakat Rüstem Paşa, bu çok severek ve isteyerek inşa ettirdiği caminin hizmete açılmasını görmeden ölmüş, eser 1561’de kayınvalidesi Hürrem Sultan tarafından tamamlanmış. 1666 yangınında ve 1776 depreminde hasar görmüş.

ÇEVRESİ AÇILACAK

Türkiye’nin en zengin çini koleksiyonu bu caminin duvarlarında yer alıyor. Camide bulunan ve bir rölyef gibi kabarık mercan kırmızısı renginde olan çiniler, 16 yüzyılda kısa bir süre kullanılmıştı. Bu değerli çinilerin bir kısmı çalınmış, restorasyonlar sırasında tahrip edilmiş ve kırılmış. Ortadaki büyük kubbeyi dört yarım kubbe desteklemekte. Eteğinde 24 pencere bulunan büyük kubbenin kemerleri, sekiz köşeli dört fil ayağına dayanıyor. Mimberi ve mihrabı mermer. Çinilerle bezenmiş olan son cemaat yeri altı sütun ve beş kubbeli. Tek şerefeli minaresi, bir depremde yıkılmış daha sonra yeniden yapılmış.

Caminin çevresi, 20. yüzyılın başında çok sayıda irili ufaklı hanlarla dolmuş, 1950’lerden sonra beton yapılarla kuşatılmış. Caminin duvarına cümle kapısının bulunduğu duvarın etrafı, gecekonduvari dükkanlarla kaplı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, dönerci, midyeci, çiğ köfteci gibi esnafın işgali altında olan caminin çevresini açmak için altı ay önce harekete geçti ve istimlaklara başladı. Yıkımların bir yıl içinde tamamlanması ve caminin eskiden olduğu gibi açığa çıkması hedefleniyor.

PROF. DR. BÜLENT ÖZER

Oryantalist bir zevkin ürünü


Fevkalade önemli bir yapıt ama Sinan’ın yapıtları arasında bence çok öne çıkarılacak bir cami değil. Örneğin, Sultanahmet’teki Sokullu Camii daha önemli bence. Aslında Sinan’ın eserleri arasında böyle bir karşılaştırma yapmak yanlış. Hepsi birbirinden güzel. Hepsinde yeni bir buluş var. Bu büyük mimarın tüm eserleri bizim onurumuzdur. Sanırım, Newsweek dergisinin muhabirleri, bu eserdeki çinilerin zenginliğinden etkilenmişler, görmek istedikleri doğuyu bulmuşlar burada. Bu değerlendirme, oryantalist bir zevkin ürünü gibi geliyor bana. Ama bu söylediklerimden caminin önemli olmadığı sonucu çıkarılmasın. Çinilerle nakış nakış işlenmiş, ince bir sanat çeşitliliği anlayışı da var bu camide.

PROF. DR. AFİFE BATUR

Her yanı çini, bu anlamda tek


Sekizgen planlı bir yapı olan Rüstem Paşa Camii’nin en önemli özelliği çinileri. Osmanlı klasik dönemi camileri içinde böylesine zengin bir bezeme stili kullanılmamış. İçinde gerçek İznik çinilerinin var olduğunu bildiğimiz en önemli yapıdır bence. Sadece caminin içinde değil aynı zamanda hünkar mahfilinde ve son cemaat yerinde de çini kullanılmış. Çiniler burada tablolar gibi kompoze edilmiş. Bundan 10 sene kadar önce İTÜ’de "İznik Çinileri ve Rüstem Paşa Camii" diye bir CD yaptık. Bu belgesel, İTÜ’de yapılmış ilk CD çalışmasıdır. Bu CD için tüm çinili bölümlerin rolevesini yapmıştık. Son cemaat yerinde restorasyonlardan kalma bozulmalar olmuş. Çinilerin bir kısmı dağılmış ve başka yerlere gitmiştir. Tüm bu bozulmalara ve çalınmalara rağmen bütünlüğünü koruyor. Kubbeye geçiş elemanı olan küresel üçgenlerde bile çini kullanılmış. Bu başka eserde yoktur. Bu anlamıyla tektir bu cami.
False