MEDYADAN Magazin vb alıntılar

“4 bin Türk, bir Elvis etmedi” diyordu.

Hani Forbes açıkladı, 28 yıl önce vefat eden Elvis Presley’in ölüsünün bile yıllık telif geliri 45 milyon doları buluyormuş. Oysa, MESAM’a kayıtlı 4.000 Türk sanatçıya ödenen yıllık telif hakkı toplamı, sadece 20 milyon dolarmış!

Ne acıklı değil mi!

Akşam-Pencere, 7 kasım

*

TEVAZU

Antalya’da konser veren Gülben Ergen’e gazeteciler bir cicilik yapmışlar, ‘Size bir sürpriz yaptık. Eşiniz şu an aramızda ve kamerayla görüntünüzü çekiyor’ demişler.

Meğer Mustafa Erdoğan’a benzeyen bir kameraman arkadaşları varmış...

Gülben Ergen’in kameramana yaptığı mukabil espri:

- Sen çok şanslı bir insansın. Bak seni kimin eşine benzetiyorlar!

Kelebek, 7 kasım

*

SABAH’IN ESPRİSİ KORKUNÇTU. SABAH SABAH...

“Avrupa'da yeni moda, çocuklara şarap ismi koymak... Artık aileler isimleri sözlükten değil şarap etiketlerinden seçiyor. Bebeklerin kimi Chardonnay, kimi Margaux adını alıyor” diyor spot.

(Bizim tekelimizde değil ya, Avrupalı’nın da soysuzu ve görgüsüzü bol maşallah!)

Ancak Sabah’ın ‘karşı esprisi’ serin havalarda endike olmayan cinsten:

“Bizden önermesi - Peki, Avrupa'daki bu moda Türkiye'de yayılmaya başlasa, kız ve erkek çocukların isimleri neye benzerdi? İşte Türk şaraplarının kısa bir listesi:

Papaz Karası - Öküz Gözü - Hasret Geceleri - Boğazkere - Kalecik Karası - Dikmen�- Güzel Marmara - Boğakanı - Buzbağ - Çal Karası - Derdalan - Kanver - Bortacina - Zülfikar�

Başlık? Erkekse ‘DİKMEN, kız olursa BUZBAĞ’

Sabah, 7 kasım

*

MAGANDALARIN BİR GUİNESS REKORLAR KİTABI VARSA...

Bu dallamaya yer açın!

Trabzon’da bir genç, düğünde aşka gelip av tüfeğiyle havaya (?) ateş edince, sıkı durun, tek seferde YEDİ KİŞİYİ yaralamayı başardı.

Hürriyet, 7 kasım

*

SOS-YETE

Bayram’da ‘aşıklar kenti olarak bilinen’ (öğğ) Paris’e ‘akın eden ünlüler’ Fransa’nın başkentinde patlak veren şiddet olayları yüzünden huzursuz olmuş, filan diye bir haber.

Başlık: SOSYETE İSYANA YAKALANDI

Sosyete kim? Seda Sayan, Nihat Doğan, Aysu Baceoğlu, Serra Merzeci gibi isimler...miş!

Akşam, 7 kasım

*

TEVAZU

‘Eğer günün birinde hayatım filme alınırsa, beni Selma Hayek canlandırsın. Amerika’da bizi birbirimize çok benzetiyorlar...” Meltem Cumbul

Kelebek, 8 kasım

*

SESİ DE PEK GÜZELMİŞ!

Gülşen ‘seksi şarkıcı’ diyenlere ateş püskürüyormuş:

“Ben sesimle bir yerlere geldim, vücudumla değil!”

(YUKARIDAKİ FOTOĞRAFTA) Gülşen’i “sesiyle bir yerlere gelirken” görüyorsunuz. Sesi de hakikaten pek güzelmiş...

Vatan-Gülümse, 8 kasım

*

İSYAN!

Dükkanı 4 kere soyulup zarar gören büfeci sonunda isyan etmiş, camına şöyle yazmış:

“BAK KARDEŞ! İçeride dergi bisküvi ve sakızdan başka bir şey yok. Su bile yok. Lütfen büfeye zarar verme. Pahalı olduğu için camı değiştiremedim...”

Şok, 10 kasım

*

HABER OLSUN TORBA DOLSUN

Habertürk adlı internet sitesinde, medyaya haber olsun diye yapılan ‘anket’e göre, Türkiye’nin en seksi erkeği... İlahiyet hocası Prof. Zekerayi Beyaz imiş.

1.Zekeriya Beyaz              �% 43.6

2.Selahattin Duman           �% 10.1

3.Dubai Şeyhi Mahdum       �% �8.5

4.Hıncal Uluç                   �% �8.0

5.Kaya Çilingiroğlu             �% �7.0

 �Ahmet Mete Işıkara        �% �7.0

7.Halis Turgut        �% �5.8

8.Sami Ofer                     �% �4.3

Akşam-Pencere, 10 kasım

*

CEM YILMAZ BU MUDUR YANİ?

Ertuğurul Özkök duyunca o kadar heyecanlanmış ki, Kelebek’e manşet yapmaya karar vermiş. ‘Cem Yılmaz’ın kızacağını bile bile’ yazdığını söylüyor.

Cem Yılmaz biliyorsunuz eski bir karikatürcü. Eski ustalardan Cafer Zorlu’dan çok etkilenmişmiş. Bir gün, gösterisini izlemeye gelen Zorlu’yu bir hafta... durun burayı Ertuğrul bey anlatsın.

“Bundan bir süre önce Cem Yılmaz’ı izlemeye gitmiş.

Cem Yılmaz Leman ekibinden bir karikatürcü olduğu için, tabii ki eski ustalardan Cafer Zorlu’ya çok ilgi göstermiş.

O geceden bir hafta sonra Cem Yılmaz telefonla aramış.

‘Abi seni ziyaret etmek istiyorum. Evde misiniz’ diye sormuş.

Cafer Zorlu evde olduğunu söyleyince, ‘Öyleyse hemen geliyorum’ demiş.

Bir saat kadar sonra evinin kapısı çalınmış. Ancak kapıda Cem Yılmaz değil, hiç tanımadığı bir insan varmış.

‘Cem Bey özür diliyor, son dakikada bir işi çıktı. Ama size bu zarfı gönderdi’ diyerek elindekini uzatmış.

Zarfı açınca, içinde 8 milyar lira olduğunu görmüş.

Cafer Zorlu bunu anlattıktan sonra çok ilginç bir şey söylüyor:

‘Biliyor musunuz ben bütün karikatürcülük hayatımda hiçbir zaman bu kadar büyük parayı kazanmadım.’ (Kelebek, 10 kasım)

Özkök bu jesti Cem Yılmaz’ın ‘derin insani duygusuna’ veriyor. Doğrudur. Çok iyi bir insan olabilir, muhtemelen de öyledir.

Ama insan ‘usta’ bellediği birine yardım edecekse böyle, bölme bir zarfa 8 milyar gibi bir para koyup, bunu şoförüyle filan elden mi gönderir?

Cem Yılmaz bu mudur yani?

*

AKLIMA TAKILDI

Mehmet Ali Erbil, Okan Baygülgen’e takılmış: “Bizim uyuduğumuz saatte Okan’ın programı başlıyor. Çocuk pavyon sanatçısı gibi oldu...”

Sahi, pavyonlar sabaha kadar açıktır da, genelevler niye o kadar erken kapanır?

Takvim, 11 kasım

*

YETER!

Anadolu Ateşi Macarlar’ı da büyülemiş...

Sizi bilmem ama (seyrederken bayıldığım) bu gösterinin her gitti yerde seyirciyi büyülemesi haberlerinden BANA GINA GELDİ!

Sabah’la Günaydın, 11 kasım

*

SORUŞTURUN BİR DAHA SEFERE

Hande Ataizi, Taksim’de tinercilerin tacizine uğradığı haberlerin doğru ama eksik olduğunu söyleyerek medyaya çatmış:

“Soruşturulmadan yazılıyor. Nişantaşı’nda birçok tinerci çocuğun küçüklüğünü bilirim”.

Eee? Gazeteciler ‘Acaba size saldıran tinercilerin bebekliğini bilir miydiniz?’ diye mi soracaklardı?

Kelebek, 11 kasım

*

(D)ALINTI

“Ağacın tepesine çıkıp telefon ettim. Ormanda her türlü hayvan vardı!”

Başına her hafta bir ‘olay’ gelen Tuğba Özay

Kelebek,11 kasım

*

YÖNETİCİNİN FRİKİK ÖNLEMİ, diyor başlık.

Tarsus’ta bir otomobil bayiinin açışılında, iki manken (Tuğba Özay ile Nilay Dorse) görevliymiş. Haber ‘vatandaşlar mankenleri görmek için akın etti’ diyor. Ama bayinin yöneticisi, güya ‘seksi kıyafetinden olacak, aşırı ilgiden bunalan’ Özay’ın yardımına koşmuş ve ‘frikik vermesin diye’ bacaklarını ceketiyle örtmüş.

AnLamadım ben bu haberi:

Vatandaşı çekmek için mankenlere dünyanın parasını veriyorsun, sonra vatandaş ‘aşırı ilgi’ gösterince – ki alimallah gösterir bizim kazmalar – kızın bacaklarını örtüyorsun?

Güneş-Venüs, 12 kasım