Fantastik bir dünya: Galapagos Adaları
Çok uzun bir süre boyuna insanoğlunun gözlerinden uzak kalan, hayal gücünün ötesinde hayvanlara ve bitkilere ev sahipliği yapan bu doğa harikası yer, Ekvador’a bağlı bir takımadalar grubu. Aynı zamanda ünlü biolog Charles Darwin’in bilim dünyasında çığır açan evrim teorisinin doğduğu yer. Dev kaplumbağalar, mavi ayaklı kuşlar, deniz iguanaları ve albatroslar gibi masallardan çıkmışa benzeyen hayvanlara çok yakın olabileceğiniz yolculuklarda, bir doğa bilimcinin rehberliği eşliğinde çok az sayıda insanın ayak basabildiği yerleri görmeniz ve doğanın gücüne bir kez daha hayran olmanız mümkün...
Ateşin kalbi
Isla Sombrero Chino’nun havadan görünümü, Galapagos’un jeolojik kökenlerini ortaya koyuyor. Beş milyon yıl önce dünyanın kabuğundan süzülen lavlar soğudu, katılaştı ve bu adaları oluşturdu. Burası Güney Amerika’daki Ekvador anakarasından yaklaşık bin kilometre uzaklıkta.
Mükemmel uyum
Gözlerden uzak bu bölge, toprakları, bitkileri ve hayvanlarıyla bağımsız bir şekilde gelişti. Galapagos, endemik türler bakımından zengin ya da yer yüzünde başka hiçbir yerde bulunmayan anlamına geliyor. Bu lav kaktüsü, çok az sayıda başka organizmanın hayatta kaldığı sığ lav alanlarında gelişmek için mükemmel bir şekilde evrilmiş.
Su seven kertenkele
Takımadalar endemik özelliklere sahip. En sıra dışı olanlarından biri deniz iguanası. Bu dünyada deniz suyunda yiyecek arayan tek kertenkele. Yosunlarla otluyor ve 9 metre derinliğe dalabiliyor. Fakat nesli insan eliyle getirilen bakteriler nedeniyle risk altında. Ayrıca yine insanlar tarafından getirilen domuz, köpek ya da kediler de iguanaların yumurtaları için risk oluşturuyor.
Hayatta kalmaları birbirlerine bağlı
Kırmızı kaya yengeçleri sadece Galapagos Adaları’nda bulunmaz. Fakat yerel nüfusun benzersiz bir uyum yöntemi var. Yengeçlerin deniz iguanalarından gelen kenelerle beslendiği gözlemlenmiş. Bu birbirine bağlı karşılıklı ilişkinin hem kertenkele hem de kabukluların yararına olduğu düşünülüyor.
Maraton uçucusu
Fregat kuşları tropik bölgelerde bulunur ve beş bin üyeli kolonilerle uzak adalarda yaşamayı tercih ederler. Bir seferde binlerce kilometre uçabilirler. Galapagos Adaları’ndan sıkça görülen bir manzara. Ne varki takımalardaki iki fregat türünden biri olan görkemli fregat bugün başka yerlerde akrabalarından genetik olarak ayrı tanımlanıyor.
Nazik devler
Dev kaplumbağalar sadece iki uzak takımadada, Galapagos ve Hint Okyanusu’ndaki Aldabra’da yaşıyor. Bu hantal sürüngenler yüz yıldan fazla yaşayabilir. Avlanma, Galapagos kaplumbağalarının 16. yüzyılda 250 bin olan sayısını 1970’lerde sadece 3 bine düşürdü. Koruma çabalarıyla sayılarının yeniden arttığı ve şu anda 20 bine ulaştığı belirtiliyor.
Turizm sıkı kurallara bağlı
Galapagos’u her yıl yüz binlerce turist ziyaret ediyor. Ancak biyoçeşitlilik üzerindeki etkilerini en aza indirmek için dikkatli adımlar atılıyor. Yolcu gemileri açıkta demirliyor ve ziyaretçiler adalara sadece botla ulaşabiliyor. Yiyecek getiremiyorlar, yerel vahşi yaşama dokunamıyorlar. Çoğu Galapagos hayvanı yırtıcılara maruz kalmadan evrimleştiği için insan korkusu bilmiyor.
Sevimli deniz aslanları
Galapagos deniz aslanları sadece uzak takımadalarda ve Ekvador anakarasının hemen açığındaki Isla de la Plata’da ürüyor. Sudaki yüksek sesleri, oyuncu doğası ve çevik zerafeti, bu vahşi hayvanları turistlerin gözdesi yapıyor. İnsanlardan çok az korkuyorlar. Ancak suda köpekbalıkları ya da orkalara öğle yemeği olmamak için çok dikkat etmeleri gerekiyor.