Fay hattı ve yakınındaki yerleşim yerleri için düzenlemeler içeren, 2020 İzmir depremi ile gündeme gelmesine rağmen 3 yıldır beklemede olan fay yasası, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yeniden gündemde. Ancak yasa bilim insanlarını ikiye bölmüş durumda. AFAD’ın yaklaşık 2 yıldır üzerinde çalıştığı fay yasası taslağına katkı sunan jeolog Prof. Dr. Okan Tüysüz, diri fay üzerindeki yerleşimlere kısıtlama ve belli bir standart getirmek için yasanın acil çıkması gerektiğini savunurken, meslektaşı Dr. Ramazan Demirtaş uygulamanın içindeki bir araştırmacı olarak, taslağın yasalaşması halinde teknik, ekonomik ve hukuki sorunlar çıkabileceğini belirterek itiraz ediyor.
#Fay Yasasıİstanbul Şehir Üniversitesi’nin ekonomik güçlükler nedeniyle öğretime devam edememesinin ardından, vakıf üniversitelerine ekonomik denetim içeren bir düzenleme hazırlandı. Daha önce, dar kapsamlı yapılan düzenleme, daha kapsamlı bir çalışmaya dönüştürüldü. Çalışma, tüm vakıf üniversitelerinin bundan sonraki ’mali durum garantilerini’ de içeriyor.
#GazetehaberiYükseköğretim Kurulu (YÖK), üniversitelerle ilgili ilginç düzenlemelerin yer aldığı bir taslak çalışması başlattı. Üniversitelerin idari işlemleri ve öğretim üyelerinin disiplin kuralları gibi içinde birden fazla düzenleme olan YÖK taslağı, siyasetin de gündemine geldi. AK Parti’de yapılan toplantıda bazı maddelerin yeniden çalışılması istendi. Taslak özetle şöyle:
#GazetehaberiTBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, YÖK tarafından hazırlanmış bir taslak olmadığını, bazı önerilerinin olduğunu belirtti. Ayrıca YÖK’ün kaldırılması konusunun da anayasal bir durum olduğuna işaret ederek “orada öyle titiz davranılması lazım ki 1 YÖK yerine 185 YÖK olup, sonra burada 'üniversitelerde şöyle bir uygulama var niye böyle yapılıyor ey YÖK başkanı, düzeltin' gibi şikayet merci de bulamama durumunuz da olabilir” diye konuştu.
#YÖK19 yılda Milli Eğitim Bakanlığı koltuğuna 11 kişi oturdu. Daha önce sadece 5 yıllık ilkokuldan oluşan zorunlu eğitim önce 8 yıla çıkarıldı. Ardından sistem yeniden değiştirildi ve halk arasında 4+4+4 diye bilinen 12 yıllık kademeli zorunlu eğitim sistemi getirildi. Üniversiteye giriş sistemi üç defa değişti. 1995’ten itibaren YÖK başkanlığı koltuğuna 5 kişi atandı. Bazıları iki dönem başkanlık etti. Bunlardan sadece biri, Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, süresi dolmadan görevden alınarak, Başbakanlık Başmüşaviri oldu. ÖSYM tarafında ise 2010 yılından itibaren yaşanan sınav skandalları tüm ülkenin gündemine oturdu. 2010’da KPSS ile başlayan kopya skandalı, 2011’de YGS’de şifre skandalına dönüştü.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya geçen hafta SETA’nın bir toplantısında üniversitelere, “Senatolar kendi yetkilerini kullanmak istemiyor. Kafamızda netleştirmemiz lazım, YÖK’ü istiyor muyuz, istemiyor muyuz?” diye sordu. Ve, üniversitelerin kendi çözebileceği sorunları bile YÖK’e pasladığında şikayet ederek, “Doğası gereği üniversiteler kendi senatolarında çözebileceği sorunları sürekli YÖK’e paslıyor, bunu hep yaşıyoruz. Aslında senatolar kendi yetkilerini kullanmak istemiyor. YÖK bazı alanlarda güçlü ama bazı alanlarda da üniversite senatosu olarak birçok konuda iş yapabilme gücüne sahip” diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, özel okullarda öğrencilere ‘şişirilmiş not’ verildiği iddiasıyla ilgili, “Bu konuda duyduklarımız var. Müfettişler inceliyor. Öğretmenin yaptığı yazılıyla, bizim yaptığımız sınav arasında fark olup olmadığına bakıyorlar” dedi.
#LiseYılın ilk ayında Ömer Dinçer’in yerine Milli Eğitim Bakanlığına Nabi Avcı getirildi. Bakan Avcı, göreve geldikten sonra Seviye Belirleme Sınavı’nın (SBS) kaldırılması çalışmalarına hız verdi. Böylece yeni ortaöğretim geçiş sistemi uygulamaya konuldu. Merkezi Sistem Ortak Sınavları ile 8’inci sınıf öğrencileri, 6 dersten ilk kez 28-29 Kasım’da sınava alındı.
Bakan Avcı, YÖK taslağı hakkındaki eleştiri ve önerilerini Başbakanlığa gönderdiklerini söyledi. Avcı, "Burada oluşturulacak çalışma grubu konuyu tekrar değerlendirecek. Muhtemelen eldeki taslakla çok bağlı olmayan yeni bir tasarı hazırlanacak" dedi. Nabi Avcı, 4+4+4’e geçişin en büyük ağırlığını ise öğretmenlerin çektiğini belirtti.
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, üniversiteleri karıştıran, YÖK Genel Kurulu'nu da ikiye bölen YÖK taslağı tartışmalarına el koydu. Erdoğan'ın talimatıyla AK Parti'de düzenlenen "YÖK Çalıştayı"nda, üniversitelerin en çok tepkili olduğu rektör seçimine ilişkin, "YÖK'süz, Köşk'süz rektör seçimi" yönünde "radikal" bir formül öne çıktı.
BOĞAZİÇİ Üniversitesi’nde Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği’nin düzenlediği YÖK Yasa Taslağı toplantısına katılan YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, ‘tweet de atarız, yumurta da YÖK’e de, yasasına da hayır’ diyen bir grup öğrenci tarafından yumurta atılarak protesto edildi.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), öğretim üyelerinin atama ve terfi kriterlerini masaya yatırdı. Atama ve görevde yükselme konusunda taslak bir çalışma yapan YÖK, doğudaki üniversitelerde çalışacak akademisyenlerin daha hızlı doçent ve profesör olmasını hedefliyor.
AKP Mersin Milletvekili Prof. Üskül’ün Anayasa’dan çıkarılmasını istediği Atatürkçülük vurgusu, yeni hazırlanan ve Başbakan tarafından "AB’ye uygun, çağdaş" olarak nitelenen yeni Anayasa’da da yer alıyor. Anayasa çalışmaları Cemil Çiçek başkanlığında bir heyet tarafından yürütülüyor.
Rektörlerin karşı çıkmasına rağmen hükümete kendi yasa taslağını sunan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in, Köşk'ten onay aldığı ortaya çıktı. Teziç, YÖK'ün internet sitesinde de ‘‘Taslak, Sayın Cumhurbaşkanımız'ın bilgileri dahilinde Başbakan'a tevdi edilmiştir’’ diye açıklama yaptı.