Ali Emîrî Efendi, Osmanlı kayıtlarında muhtelif yazı, hat türlerini, kayıt tekniklerini kavrayan bizdeki ilk paleografya ve diplomatika uzmanı sayılır. Bıkmadan usanmadan gittiği yerleri tetkik etti. Sağda soldaki yazmaları topladı ve bunların önemli kısmını çürümekten kurtardı. Ali Emîrî 20. yüzyılın ilk yıllarında dirilen tarihçiliğin başında gelenlerdendir. Ocak 1924’te, bundan tam 100 yıl evvel vefat etti. Asırları son asırla bağlayan bu büyük adamın hatırası önünde ihtiramla eğiliriz.
#Fatih CamiiYedi tepeli şehrin ikinci tepesi Çemberlitaş... Suriçi dendiğinde akla düşen ilk yerlerden biri semtle aynı adı taşıyan anıt. Bugün İstanbul diye bir yer varsa; yanından çokça turistin geçtiği bu alan, şehrin var edeni. Bu semti gezerken mola durakları Bizans’tan Osmanlı’ya, oradan Cumhuriyet’e uzanıyor...
#HürriyetGalataport; Karaköy Vapur İskelesi’yle Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fındıklı Kampüsü’ne ait bina arasındaki sahil şeridine uygulanmış bir güzergâh projesi. Boğaziçi’ne pek havalı restoranlar, kafeler, butik mağazalar inşa edilmiş, yanlarına biraz da sanat müzesi eklenmiş. Gelin biz bu seçkin, ışıltılı destinasyonun kıyısında kalmış yerlere bakalım, yüzlerce yıldan yıkılmadan çıkmış yapılara. Galataport’un sınırları Galata’yı aştığı için biz de biraz hudut dışına çıkacağız, baştan haber verelim...
#HürriyetTürkiye'nin ilk 'Bizans sanat tarihi' uzmanı Prof. Dr. Semavi Eyice'nin tabloları ve eşyaları, bir köşkte 'hatıra evi' olarak sergilenecekti ancak Prof. Dr. Eyice'nin ölümünden 2 yıl sonra tablo ve eşyalar İstanbul'da bulunan bir antikacıya satıldı.
#Prof. Dr. Semavi EyiceTürkiye'nin ilk 'Bizans sanat tarihi' uzmanı Prof. Dr. Semavi Eyice'nin tabloları ve eşyaları, bir köşkte 'hatıra evi' olarak sergilenecekti ancak Prof. Dr. Eyice'nin ölümünden 2 yıl sonra tablo ve eşyalar İstanbul'da bulunan bir antikacıya satıldı. Eserlerin izini süren DHA ekibi antikacıya ulaştı. İddiaları doğrulayan antikacı, "Hocanın kızları bize geldi. Biz de eşyaları satın aldık. 10- 15 gün içinde hocanın bütün eşyaları satıldı" dedi. İstanbul Sit Alanları Alan Yönetimi Kurucu Başkanı İhsan Sarı ise "Tablo ve eşyaların satımıyla Prof. Dr. Semavi Eyice'nin manevi ölümü de gerçekleşmiş oldu" diye konuştu.
#Prof. Dr. Semavi EyiceTürkiye'nin ilk 'Bizans sanat tarihi' uzmanı Prof. Dr. Semavi Eyice'nin tabloları ve eşyaları, bir köşkte 'hatıra evi' olarak sergilenecekti ancak Prof. Dr. Eyice'nin ölümünden 2 yıl sonra tablo ve eşyalar İstanbul'da bulunan bir antikacıya satıldı. Eserlerin izini süren DHA ekibi antikacıya ulaştı. İddiaları doğrulayan antikacı, "Hocanın kızları bize geldi. Biz de eşyaları satın aldık. 10- 15 gün içinde hocanın bütün eşyaları satıldı" dedi. İstanbul Sit Alanları Alan Yönetimi Kurucu Başkanı İhsan Sarı ise "Tablo ve eşyaların satımıyla Prof. Dr. Semavi Eyice'nin manevi ölümü de gerçekleşmiş oldu" diye konuştu.
#Prof. Dr. Semavi EyiceBeyoğlu, tarihte ilklerin gerçekleştirildiği ilçe olarak ön plana çıkıyor. İlk belediye binası, ilk tersane, ilk banka ve ilk stat Beyoğlu'nda yer aldı. Beyoğlu'nda ilk tiyatro oyunu oynandı, ilk tramvay yola çıktı ve ilk futbol stadı burada yapıldı.
#Beyoğlu18’inci yüzyıldaki Ankara, Hollanda’daki ünlü Rijksmuseum envanterinde bulunan ‘Ankara Manzarası’ tablosunda tasvir ediliyor. Yıllarca Halep sanılan, 1970’de Semavi Eyice tarafından Ankara olduğu keşfedilen ve Ankara’yı resmeden en eski tablo olarak bilinen eser, son iki yıldır Ankara Rahmi M. Koç Müzesi’nde sergileniyor. Piyanist-besteci Necati Şekkeli ise yaklaşık 300 yıllık tablodan ilhamla ‘Piano Turca’ projesiyle ‘Bir Ankara Manzarası’nı besteye döküyor ve tabloya adeta ses oluyor.
#Ankara ManzarasıAyasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde iç duvarların onarımı için 2013'te kurulan iskelenin kaldırılmasıyla tarihi vaiz kürsüsü ve mahfil ile kubbe altındaki Serafim Meleği figürü yeniden görünür hale geldi.
#Ayasofya-İ Kebir Cami-İ ŞerifiMurathan Mungan, yıllardır üzerinde çalıştığı ‘Hamamname’yi nihayet yayımladı. Hamamla ilgili tüm çağrışımların izini süren Mungan, ölümsüz hamam cininin sulara kapılıp zaman ve mekân değiştirmesiyle de suyun çağrıştırdığı hemen her konuya İstanbul’la bağlantısı içinde değiniyor. Çeşmeleri, sarnıçları, külhanları anlatırken bir bakıyorsunuz, İstanbul’un rüzgârlarına, Boğaz’ın akıntılarına, balıkçılarına geçmiş. Üstelik her şeyi güzel bir edebi dille anlatsa da isim vermeyi de ihmal etmiyor.
#Murathan MunganBu toprağın yani İstanbul’un altını tanımama bazı çokbilmişlerin(!) sözünü ettikleri gibi Bizans değildir. Bizans’tan önce bize daha yakın katman olan Osmanlı gelir. Eğer bu şehirde Bizans tahrip ediliyor ve hakkı verilemiyorsa, ki öyledir, onun üstündeki Osmanlı mirası çoktan mahvedilmiş demektir. Ve de öyledir.
#Yazar