Bir Zamanlar Cukurova Bu Aksam Var Mi

bir-zamanlar-cukurova-bu-aksam-var-mi’a ait tüm site haberleri

Siyasetin yeni fenomeni Zeydan Karalar ile bereketli sular üzerinde

Siyasetin yeni fenomeni Zeydan Karalar ile bereketli sular üzerinde

Adana sokaklarını ağzım açık geziyorum. Ankara’da mıyım, Beyrut’ta mı? Nehir kenarında palmiyelerin koynuna zarifçe uzanan oteller, Seyhan’a bakan villalar Miami’yi andırıyor. Taş Köprü’nün güzelliği, etrafının yoksulluğuysa Bağdat’ı... Kıkır kıkır gülen başörtülü kızlar, hemen arkalarında bir başkası, sanki Selena Gomez ve sokakta klip çekiyor. Dükkânların önünde, modifiye arabalarda artist gibi oturan gençler Bollywood’dan mı fırlamış, Kolombiya’dan mı? Ayrı bir gezegen burası. Adanalı tanıdıklarımın neden böyle delidolu olduğunu anlıyorum içimden gülerek. Alev alev yanıyor bu şehir. Biraz aşağısı sıcacık Akdeniz, yukarısıysa Toroslar’ın gürül gürül akan alüvyonlarıyla yıkanmış Çukurova... Orhan Kemal’in ‘Bereketli Topraklar’ı. Yaşar Kemal’i de püskürtmüş dünyaya, Yılmaz Güney’i de. Adana uzun zamandır ilk kez bir siyasetçisiyle gündeme geliyor. Tamam, son seçimlerin esas yıldızı Ekrem İmamoğlu’ydu, sonra Mansur Yavaş atağa kalktı. Şimdi bu gruba bir isim daha eklendi: CHP’li Adana Belediye Başkanı Zeydan Karalar. Belediye meclisinde, “Ne bakıyon ters ters” demesi, canı sıkılınca “Yeter lo!” diye kesip atması gerilimden illallah eden pek çok insanın yüzünü güldürdü. 26’ncı Uluslararası Altın Koza Film Festivali’ni bahane edip Zeydan Karalar’ı ziyarete gittik. Siyasetin bu yeni fenomenini ve Türkiye’nin en matrak kentini yakından tanıdık.

#Zeydan Karalar
Türk edebiyatının en iyi 100 eseri

Türk edebiyatının en iyi 100 eseri

Roman, Türk edebiyatına Fransızcadan yapılan basit çevirilerle girdi. Yıl 1862’ydi, Fénelon’un romanı Türkçeye Yusuf Kâmil Paşa’nın çevirisiyle ‘Terceme-i Telemak’ olarak çevrildi. Sonra Victor Hugo geldi... İlk Türk romanıysa bundan 10 yıl sonra yayımlanacaktı. Şemseddin Sami’nin ‘Talat ile Fitnat’ın Aşkı’ adlı eseri, ana-babasının zorlamaları sonucu istemediği biriyle evlendirilen ve sonunda kendini öldüren genç bir kızı anlatıyordu. Sonra Ahmet Midhat Efendi’ler, Recaizade Mahmut Ekrem’ler geldi. Türk edebiyatı akımlardan etkilendi ve yazıldığı döneme ışık tutan eserler üretildi. Kimi yazar insanı öne çıkardı, kimi tarihi, siyasi tutumunu, kimi cinselliği... Hepsi biricikti, hepsi bize masa başında yazılmış gibi görünen ‘gerçek hayatlar’ı anlattı. Okuyana ‘hayatın anlamı’nı sorgulattı. Bir liste yapıp romanlara gömülsek insanların, ülkelerin, psikolojinin, siyasetin nasıl değiştiğine dair tarih dersi almamız da kaçınılmaz. İşte biz de bu büyük fotoğrafa bakalım istedik. Hürriyet Pazar olarak ‘sinema’ ve ‘müzik’ soruşturmalarının ardından eleştirmenler, yazarlar, akademisyenler, edebiyat öğretmenleri ve yayıncılardan oluşan 100 kişilik bir jüriyle ‘Türk Edebiyatının Gelmiş Geçmiş En İyi 100 Romanı’nı çalıştık. Tavsiyemiz bu listeyi alın ve onun izinden bir kütüphane oluşturun.

#Türk Edebiyatının En İyi 100 Eseri